Tarafsız bir gözle bakarsak "doğa yasaları" denilen olgudan "Tanrı vardır." veya "Tanrı yoktur." gibi kesin bir yargıya varamayız ama isteyen Tanrı'nın varlığı olarak görür, isteyen görmez, kişiye kalmıştır.
Öncelikle benzetmelerden uzak durmak iyi bir tercih olacaktır. Benzetmeler durumu özetleyen, anlamayı kolaylaştıran şeyler olsa da din veya Tanrı gibi konularda Yanlış benzetme safsatasına düşmeye neden olabiliyor. Birazdan göstereceğim gibi futbol kuralları, Türkçe kuralları gibi durumlardan farklı bir durum bu.
"Yasa/Kural varsa koyucu vardır." diyerek zaten Yasa/kuralın koyucusu olduğunu bildiğimiz bir durumdan bilmediğimiz bir duruma çıkarım yapmak, aynı durumun evren için de olduğunu söylemek hatalı bir yaklaşım olur.
Şimdi benzetmelerden uzaklaşarak duruma bir bakış atalım: "Neden soruları silsilesinde" geriye giderek bir sorgulama yaptığımızda Büyük Patlama'ya kadar geliyoruz. Daha da geriye gidince felsefeye giriyoruz.
Şimdi doğa yasalarının nasıl oluştuğunu anlamak için Büyük Patlama'yı ve evrenin başlangıcını anlamamız gerektiğini öğrendik. Büyük Patlama'yı Tanrı'nın yaptığını söyleyebilir miyiz? Elbette. Peki başka görüş var mı, sadece bu sonuç mu çıkar? Hayır. Birçok farklı görüş olabilir. Tanrı'ya inanıyorsanız sebepler zincirinin başındaki Tanrı da sonsuz (ezeli ve ebedi). Yani yine sonsuzluğa inanıyorsunuz. Siz Tanrı'ya sonsuz dersiniz, başkası da Büyük Patlama'nın sonsuz bir döngü olduğunu söyler yani maddesel forma sonsuz der ve Tanrı yok der. Bu da başka bir felsefi görüş. "Başka görüşler olabilir ama ben bu bu duruma inanıyorum." denilebilir, kişiye kalmış bir durum. Ama "Bundan bu sonuç çıkıyor." gibi kesin bir yargı ile konuşmak cımbızlama ve ardılla doğrulama safsatası olur.
Görebileceğiniz gibi elimizde "Yasaların nasıl var olduğuna yönelik" tam bir veri yok. Elimizde veri yokken ve doğa yasalarının işleyişi bildiğimiz yasalardan çok farklı iken bu yüklü bir şekilde "Yasaları kim koydu?" demek hatalıdır. Ayrıca yine elimizde veri olmadığı için teistik açıklama da maddesel açıklama da felsefi bir görüştür ve olabilir. Materyalist bir evrende (veya "meta-evren"de) doğa yasalarının olmasını bekleyebiliriz, teistik bir evrende de Tanrı'nın keyfine kalmış. Dolayısı ile açıklama gücü olarak karşılaştırılamaz. Ancak ilginç bir biçimde düzeni doğa yasaları olarak tanımlayanların "materyalist açıdan beklendik ve materyalizmin lehine olabileceğini (yani doğa yasası denilen kavramın materyalizmin lehine sunulabileceğini) şuradaki cevabımda anlatmıştım.