Siyanobakterilerin Yükselişi: Antik Okyanuslar, Mavi Değil de Pembe Renkte Olabilir mi?
Bu haber 2 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Dünya'da yaşamın evrimi sırasındaki muhtemelen en önemli olay, 2.4 milyar yıl önce gerçekleşti:[1] Bu, atmosferdeki ve okyanus yüzey sularındaki oksijen miktarının hızla arttığı ve gezegenimizde yeni bir yaşam evresi için zemin hazırlandığı bir zamandı. Erken dönem Dünya atmosferindeki oksijenin, "siyanobakteriler" adı verilen organizmalar tarafından üretildiği düşünülmektedir. Siyanobakteriler, karbondioksitten fotosentez yoluyla oksijen üreten bir bakteri sınıfa ait canlılardır ve bu özellikleri sayesinde Dünya üzerindeki yaşam formlarının çarpıcı bir şekilde değişmesine ve adeta yaşam çeşitliliğinin patlamasına neden olmuşlardır.
Siyanobakteriler, başlangıçta renklerinden ötürü sıklıkla "mavi-yeşil algler" olarak da anılsa, "alg" olmadıkları için günümüzde bu isimlendirme kabul görmemektedir. Bunun en önemli sebebi, basit tek hücreli canlılar olan siyanobakterilerin prokaryot, daha kompleks organizmalar olan alglerin ise ökaryot olmalarıdır. Ortak özellikleri ise, her ikisinin de güneşten gelen enerjiyi oksijene ve besin moleküllerine dönüştürmek için aynı fotosentetik reaksiyonları gerçekleştirmeleridir. İlk gerçek algler, diğer tek hücreli ökaryotlar gibi en az 1.4 milyar yıl önce ortaya çıkmış olsalar da, çeşit ve sayıca hızla çoğalmaları 800 milyon yıl daha gerektirmiştir ve bu uzun zaman diliminde, yaşam sahnesinin arka planında kalmışlardır.[2]
Avustralya Ulusal Üniversitesi'ndeki yerbilimcilerden olan Nur Gueneli, Jochen Brocks ve arkadaşları tarafından yapılan yeni bir çalışma, siyanobakterilerin erken dönem okyanuslarındaki önemini tekrar ortaya koyuyor ve gerçek alglerin besin zincirinin temeli hâline gelmesinin neden bu kadar uzun sürdüğüne yönelik yeni perspektifler sunuyor.[3]
Milyar Yaşında Biyobelirteçler
Evrim tarihi ile ilgili bilgilerimizin pek çoğu fosil kayıtlarından gelmektedir. Ne yazık ki, algler gibi yumuşak gövdeli organizmalar, arkalarında çok nadiren fosil kalıntıları bırakır; fakat araştırmacılar, içlerindeki bozunmaya dayanıklı bazı biyomolekülleri kurtarabilir ve inceleyebilirler. Bilim insanları, eski tortullar içinde bulunan ve "biyobelirteçler" olarak da adlandırılan bu moleküler fosilleri, toplandıkları yerde ne tür organizmaların bulunduğunu belirlemek için kullanabilirler.
Avustralya Ulusal Üniversitesi bilim insanlarından Nur Gueneli, Jochen Brocks ve meslektaşlarının bir araştırması, siyanobakterilerin ilkel okyanuslardaki önemini doğrulamakta ve gerçek alglerin besin zincirinin temeli olmasının neden bu kadar uzun sürdüğüne dair fikirler sunmaktadır.
Proceedings of the National Academy of Sciences dergisinde yayınlanan çalışmada, Kuzeybatı Afrika'nın bir zamanlar okyanuslarla kaplı Moritanya bölgesinde yüzeyin 140 ila 200 metre altındaki 1,1 milyar yıllık tortullar incelendi. Araştırmacılar, ökaryotlara ait herhangi bir biyobelirteçe raslamazken, zamanında orada bulunan bir çok türde prokaryotlara ait biyobelirteçler buldular. Bunlar, gerçek algler değildi; fotosentetik bakterilere ait kanıtlardı: fotosentezin moleküler temelini oluşturan klorofil kalıntıları olan "porfirin"ler... Porfirin, içerisinde temelde karbon, nitrojen ve hidrojen barındıran ve halkasal bir bağ sisteminden oluşan moleküler bir yapıdır.[4]
Bilim insanları, akıllıca bir teknik kullanarak buldukları porfirinlerin kaynağının hangi organizma ait olduğunu belirleyebildiler. Azotun (N) "izotop" adı verilen iki atomik formu vardır ve bunlardan en yaygın olan 14N'ün atom ağırlığı 14 iken, nadir olan izotop 15N'in atom ağırlığı 15'tir. Klorofil yapımındaki enzimler tarafından 14N tercih edilse de çoğu enzim, fotosentetik organizma sınıfları arasında farklılık gösteren oranlarda, 15N'i de içerir. Dört azot atomu barındıran porfirin molekülündeki 14N/15N oranı, onun hangi organizma tarafından üretildiğini gösterebilmektedir. Bu da moleküler tarih incelemesi için harika bir yöntem oluşturur.
Pembe değil, Yeşil!
Gueneli'nin makalesindeki çarpıcı fotoğraf, antik tortulların parlak pembe olduklarını gösterdi. Buna bağlı olarak haber siteleri, "Dünya'nın en eski rengi pembeydi!" şeklinde manşetler bile attılar; fakat bu çok da doğru sayılmaz!
Bitkilerde fotosentezden sorumlu klorofil pigmentindeki porfirin, kimyasal görevini gerçekleştirmek üzere "magnezyum" atomu içerir - ki kendisine yeşil rengi veren de bu atomlardır. Yani yaprakların ve alglerin yeşil görünmesini sağlayan şey budur. Bahsi geçen tortullardaki pembe örneklerde ise, porfirinin, magnezyum yerine "nikel" atomuna sahip olduğu bulundu. Büyük olasılıkla, tortullarda milyarlarca yıldan fazla bir süre boyunca yaşlanan moleküllerde nikel, magnezyumun yerini aldı.[5] Bu, fosilleşme sürecinde yaşanan bir çeşit atomik yer değiştirmedir; yoksa klorofilin orijinal rengi pembe değil, tıpkı bugün yaşayan bitkilerde olduğu gibi, yeşildi.
Bakterilerden Alglere Doğru...
Araştırmacıların vardığı ana sonuç, 1.1 milyar yıl önce büyük olasılıkla çoğunluğu siyanobakterilerden oluşan fotosentetik bakterilerin, okyanustaki besin zincirinin temeli haline geldiğidir. Bakteriler küçük olduğundan, su kütlesi boyunca yavaşça batarlar ve bu sırada diğer canlılar tarafından tüketildikleri için, içerdikleri değerli besinlerin çok azı okyanusun dibine ulaşır.
Okyanusta besin dağılımı dipten yüzeye doğru sürüklenmeye bağlıdır.[6] Bu durum, okyanus kütlesinin çoğunluğunun besin açısından fakir kalması ve daha büyük organizmalardan oluşan bir topluluğun gelişiminin kısıtlanmasıyla sonuçlanır.
Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.
KreosusKreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.
Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.
PatreonPatreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.
Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.
YouTubeYouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.
Diğer PlatformlarBu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.
Giriş yapmayı unutmayın!Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.
Ayrıca besin kıt olduğunda, siyanobakteriler ökaryotik alglerden daha iyi hayatta kalırlar; ancak bu durumda da, çok hücreli ya da daha büyük hücreli fotosentetik organizmaların evrimi daha da kısıtlanmış olur.
Peki yaklaşık 650 milyon yıl önce siyanobakterilerin hakim olduğu bir okyanustan gerçek alglerin hakim olduğu bir okyanusa geçişe ne sebep oldu? PNAS dergisindeki makalenin yazarlarından biri olan jeobiyolog Jochen Brocks tarafından daha önceden yazılan bir inceleme makalesinde, bu değişimin, okyanusların 50 milyon yıldan fazla bir süre donduğu dünya çapında bir buzullaşmanın sona ermesinden yalnızca 4 milyon yıl sonra meydana geldiğine dikkat çekiliyor. Muhtemelen yükselen karbondioksit seviyelerinin sera etkisi yaratmasıyla Dünya ısındığı için buzullar eridi, okyanusların sıcaklığı hızla yükseldi ve kalan birçok siyanobakteri öldü. Ek olarak, buzulların erimesi okyanuslarda çok miktarda besini sürüklemiş ve rekabet dezavantajını tersine çevirerek alglerin çoğalmasını ve evrimleşmesini sağlayacak ortamı oluşturmuştur.
Sonunda da daha büyük ve besin zincirinin temeline hızla yerleşen alglerin gelişi, daha büyük ve kompleks ökaryotik canlıların evrimi ve yayılması için zemin hazırlamış oldu.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 6
- 5
- 4
- 4
- 3
- 3
- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Türev İçerik Kaynağı: Indiana University | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. H. Knoll, et al. (2021). The Timetable Of Evolution. Science Advances. doi: 10.1126/sciadv.1603076. | Arşiv Bağlantısı
- ^ T. W. Lyons, et al. (2018). The Transition From A Cyanobacterial To Algal World And The Emergence Of Animals. Emerging Topics in Life Sciences, sf: 181-190. doi: 10.1042/ETLS20180039. | Arşiv Bağlantısı
- ^ N. Gueneli, et al. (2018). 1.1-Billion-Year-Old Porphyrins Establish A Marine Ecosystem Dominated By Bacterial Primary Producers. Proceedings of the National Academy of Sciences, sf: E6978-E6986. doi: 10.1073/pnas.1803866115. | Arşiv Bağlantısı
- ^ Lodovico. Porphyrins: The Colors Of Life. (4 Temmuz 2016). Alındığı Tarih: 28 Kasım 2021. Alındığı Yer: PhysicsOpenLab | Arşiv Bağlantısı
- ^ The Royal Society. (2006). Preservation Of Chlorophyll-Derived Pigments In Sedimentary Organic Matter. The Royal Society, sf: 339-348. doi: 10.1098/rstb.1991.0083. | Arşiv Bağlantısı
- ^ NOAA. What Is Upwelling?. Alındığı Tarih: 28 Kasım 2021. Alındığı Yer: NOAA | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 17:18:34 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/11180
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.