Sıcak Çarpması Nedir? Sıcağın Olumsuz Etkilerinden Korunmak İçin Neler Yapılabilir?
Bu içerik tıp ve sağlık ile ilişkilidir. Sadece bilgi amaçlı olarak hazırlanmıştır. Bireysel bir tıbbi tavsiye olarak görülmemelidir. Evrim Ağacı'ndaki hiçbir içerik; profesyonel bir hekim tarafından verilen tıbbi tavsiyelerin, konulan bir teşhisin veya önerilen bir tedavinin yerini alacak biçimde kullanılmamalıdır.
Sıcak çarpması çevresel veya metabolik sebeplerle artan vücut sıcaklığının kısa sürede tolere edilemeyen seviyelere çıkması sonucu nöbet, koma veya bilinç kaybı gibi merkezi sinir sistemi bulgularına sebep olan tıbbi bir acil durumdur. Müdahale edilmeyen veya müdahalenin geciktiği durumlarda ölümle sonuçlanabilir. Sıcak çarpması sıcağa bağlı oluşabilecek en tehlikeli durum olmakla birlikte, sıcağa bağlı, etkileri basit müdahalelerle giderilebilecek hafif bulgulardan, acil müdahale gerektiren hayati tehlike yaratan durumlara kadar değişkenlik gösteren birçok rahatsızlık oluşabilir. Bu yazımızda sıcak çarpması ve sıcak nedeniyle oluşan diğer hastalıkların sebeplerini, oluşum mekanizmalarını, korunma ve müdahale yöntemlerini derledik.
Küresel Isınmanın Etkileri
Sıcak hava dalgaları doğal tehditler arasında en tehlikeli olanlardan, biridir ancak sebep olduğu yaralanmalar ve ölümler doğrudan veya hemen belirgin hale gelmediği için yeterli dikkati üzerine çekmeyebilir. Yine de yüksek sıcaklıklar can kayıplarına ve sağlık sistemi üzerindeki insani ve ekonomik yükün önemli ölçüde artmasına neden olur.
İklim değişikliğinin etkisiyle geçtiğimiz yıllarda Dünya'nın birçok farklı yerinde birden fazla kez aşırı sıcaklara rastlandı. Yapılan araştırmalar sıcağa bağlı yaşanan dramatik olayları sayılarla önümüze koyuyor: 2000 ila 2019 yılları arasında her yıl yaklaşık 489.000 sıcaklığa bağlı ölüm meydana geldiği belirtiliyor.[1]
Ek olarak 65 yaş üstü kişiler arasında sıcaklığa bağlı ölümlerde son 20 yılda %54'lük bir artış gözlendi. Bu üzücü sayılar gelecekte yaşanacaklar için uyarıcı nitelik taşımalı, zira küresel ısınmanın etkisiyle geçmişte 10 yılda bir görülen ekstrem sıcak hava dalgalarının yaşanma sıklığında 5 kat artış bekleniyor.[2]
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) de benzer şekilde, iklim değişiklikleri nedeniyle giderek daha fazla kişinin sıcak hava dalgalarına maruz kaldığını belirtiyor. DSÖ verilerine göre 2000-2016 yılları arasında sıcak hava dalgalarına maruz kalan insan sayısı yaklaşık 125 milyon artış gösterdi. Bununla beraber binalar ve yollar gibi yapılar yüzünden oluşan kentsel ısı adaları sebebiyle şehirlerde sıcaklığın etkileri daha da şiddetlenirken, kırsal alanlarda yaşayanların geçim kaynakları da sıcak hava olayları esnasında ciddi kesintilere maruz kalıyor.[3]
Sıcaklığa Bağlı Hastalıklar
Hastalıklara geçmeden önce önemli bir not düşmek gerekiyor: Isı ve sıcaklık birbirinden farklı kavramlardır. Sıcaklık, bir cisimdeki parçacıkların ortalama kinetik enerjisinin bir ölçüsüdür. Isı ise termal enerjinin hareketi için kullanılan bir terimdir. Birazdan bahsedeceğimiz tıbbi durumların altında yatan temel mekanizma vücut sıcaklığının artması değil, çevresel veya içsel sebeplerle artan termal yükün vücudun çekirdek ısısını tolere edilebilir seviyelerin üzerine çıkarması ve vücudu normal fonksiyonlarını yerine getiremeyecek duruma getirmesidir. Sıcaklık ve ısı arasındaki ayrıma karşın, yazımızda tüm bu durumlar dilimizde yaygın kullanıldığı şekilde sıcaklık hastalıkları (İng: "heat illness", "heat related illnes") terimiyle verilmiştir.
Sıcağa bağlı hastalıkların etkileri basit müdahalelerle giderilebilecek hafif bulgulardan hayatı tehdit edecek durumlara kadar değişir. Sıcak krampları, sıcak ödemi, sıcağa bağlı bayılma, sıcak bitkinliği, sıcak çarpması olarak sınıflandırılır:
- Sıcağa bağlı ödem, özellikle kol ve bacaklarda oluşan sıvı birikimini tanımlamak için kullanılır. Genellikle kendiliğinden düzelir.
- Sıcak krampları; genellikle egzersiz gibi yorucu faaliyetler sırasında veya sonrasında ortaya çıkan, bu faaliyetlerin vücutta yarattığı sıvı ve elektrolit kaybına bağlı oluşan ağrılı kramplardır.
- Sıcağa bağlı bayılma, sıcak maruziyeti sebebiyle yaşanan geçici bilinç kaybını tanımlamak için kullanılır.
- Sıcak bitkinliği, yüksek çevresel ısıya veya ağır fiziksel egzersize maruz kalma sonucu vücudun aşırı terleme yoluyla aşırı miktarda sıvı ve elektrolit kaybettiği durumlarda ortaya çıkan yoğun susuzluk hissi, halsizlik, anksiyete, baş dönmesi veya baygınlıkla kendini gösteren durumdur. Sıcak çarpmasının bir önceki safhası olarak da tanımlanmaktadır.
- Sıcak çarpması, sıcağa bağlı oluşabilecek en tehlikeli durumdur. Çevresel maruziyet veya ağır egzersiz nedeniyle vücut sıcaklığının arttığı ve vücut sıcaklığını düzenleyen mekanizmaların yetersiz kaldığı durumda ortaya çıkar. Sıcak çarpması durumlarında 10-15 dakika gibi çok hızlı bir süre içerisinde vücut sıcaklığı 40°C'nin üzerine tırmanır ve beraberinde merkezi sinir sistemi bulguları (zihinsel durum değişikliği, nöbet veya koma) gelişir. Egzersize bağlı oluşan tipinde ise bunlara ek olarak kas yıkımı sonrası böbrek yetmezliği görülebilir.
Sıcaklık Vücudu Nasıl Etkiler?
Öncelikle vücudumuzun dış çevreyle nasıl ısı alışverişinde bulunduğuna değinelim. Bu alışveriş dört temel yol ile sağlanır:
- Gelişmekte Olan Şehirlerde İnsanlar, Aşırı Sıcaklar Nedeniyle Kavrulmaya Başladı!
- Uçakların Arkasında Bıraktığı Beyaz İz Nedir, Neden Oluşur? Uçak Yoğunlaşma İzleri (Kontrail) Küresel Isınmayı Tetikliyor Olabilir mi?
- Kontrolsüz İklim Değişimi Amazon Ormanlarını Kurutacak ve Bu Kuruma, İklim Değişimini Hızlandıracak!
- İletim yoluyla doğrudan temas ile vücut çevre arasında yapılan ısı transferi,
- Terleme ve solunun aracılığında buharlaşma yoluyla ısı transferi,
- Termal radyasyon yani elektromanyetik dalgaların ısı enerjisini aktarması yoluyla ısı transferi,
- Konveksiyon yoluyla vücuttan cilt yüzeyi boyunca hareket eden serbest sıvılara veya gazlara ısı transferi.
Vücudumuzda ısıyı düzenleyen mekanizmaların düzgün çalışamadığı durumlarda ortaya çıkan vücut sıcaklığında artış hali hipertermi olarak tanımlanır. Vücut ısısının yalnızca çevresel sebeplere bağlı olarak değil, metabolik süreçler sonucunda da üretildiği göz önüne alındığında hipertermi oluşumundan kaçınmak için vücudumuz ve çevre arasındaki ısı alışverişi net bir kayıpla sonuçlanmalıdır.
Isı dengesini ayarlayan yapılarımız, cilde giden kan akışının düzenlenmesi, solunum hızı ve derinliğinin ayarlanması gibi farklı mekanizmalarla vücut sıcaklığını yaklaşık 37°C'de tutmaya çalışır. Kan sıcaklığının 1°C'den az yükselmesi bile cilde giden kan damarlarında genişleme ve akabinde kan akışında dakikada 8 litrelik bir artışa giden düzenleme sürecini tetikler. Vücut çekirdek ısısını azaltmaya çalışan bu süreç içerisinde dirsek altı kol bölgesi, avuç içi ve ayak tabanı, yüz veya vücudun tüysüz bölgeleri gibi cilt kısımlarında kan akışı 6 kata kadar artış gösterir. Vücudun merkezi bölgelerinden uç kısımlara doğru yayılan bu kan akışı sonucu karın içi organların kan akışında %30 azalma meydana gelirken bu durum aynı zamanda bulantı ve ishal gibi sindirim sistemiyle alakalı bulgulara yol açar.[4]
Metabolik ısı yüküne yüksek dış ortam sıcaklığı, yüksek nem maruziyeti, uygunsuz kıyafet seçimi gibi ekstra faktörler eklendiğinde ısı dağıtımı giderek zorlaşır. Bu durumda cilt sıcaklıkları yükselmeye başlar ve bir noktadan sonra vücudu soğutmanın aksine ısıtmaya başlayabilir. Vücudun çevresel kısımlarında artan ısı yükü merkezi bölgeleri ve hayati organları etkilemeye başlar ve vücut sıcaklığının kritik seviyelerin (40°C) üzerine çıkmasıyla beraber bir dizi hücresel ve sistemik tepki oluşur. Tüm bu süreç ilerledikçe hücre ölümleri, organ fonksiyon kayıpları gelişmeye başlar ve sonucunda bilinç bulanıklığı, baş dönmesi, zihinsel durum değişikliği, konuşma bozukluğu, bilinç kaybı ve nöbetler gelişebilir. Müdahale edilmeyen veya müdahalenin geciktiği durumlar ise ölümle sonuçlanabilir.
Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.
KreosusKreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.
Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.
PatreonPatreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.
Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.
YouTubeYouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.
Diğer PlatformlarBu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.
Giriş yapmayı unutmayın!Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.
Sıcak Hastalıklarından Korunma Yöntemleri
Sıcak çarpmasından kurtulmanın en etkili yolu doğru ve etkili önlemler ile vücut ısı artışının önüne geçmektir. Basit önlemlerle, sıcak çarpması riski büyük ölçüde azaltılabilir. Önlemler kısaca şöyle özetlenebilir:
- Sıcaktan uzak durun!
- Gün içi sıcak saatlerde dışarı çıkmaktan veya yorucu aktiviteler yapmaktan kaçının.
- Güneş ışınlarına doğrudan maruz kalmamaya çalışın.
- Güncel meteorolojik bilgileri ve sıcaklık uyarılarını takip edin.
- Vücudunuzu serin tutun ve sıvı tüketimini aksatmayın!
- Isı dağıtımına uygun hafif ve bol giysiler giyin.
- Gün içerisinde düzenli olarak sıvı tüketin. DSÖ tarafından önerilen miktar günde en az 2-3 litre ve saatte 1 bardak olarak belirtilir.[5] Sıvı alımını kısıtlayan bir sağlık durumuna sahipseniz mutlaka doktorunuza danışın.
- Gün içerisinde ılık veya serin duşlar alın. Nemli bir bez veya spreyler yardımıyla vücudunuzu ıslatmayı da bir seçenek olarak göz önüne alabilirsiniz.
- Yaşam alanınızı serin tutun!
- Dış ortam sıcaklığı iç ortam sıcaklığından daha yüksek olduğu müddetçe, doğrudan güneş ışınlarını engellemek için pencere ve perdelerinizi kapalı tutun.
- İç ortam sıcaklığını artıracak elektrikli cihaz gibi aletleri mümkün olduğunca kullanmayın.
- Dış ortam sıcaklığı iç ortam sıcaklığından düşük olduğu zamanlarda iç ortam sıcaklığını düşürmek için pencerelerini açarak dış ortam havasından faydalanın.
- Vantilatörleri yalnızca ortam sıcaklığı 40˚C ve altındayken kullanın. 40˚C ve üzerindeki sıcaklıklarda kullanıldığında vücudun daha da ısınmasına yol açabilir.[5]
- Klima kullanımında önerilen ideal sıcaklık 27˚C'dir. Beraberinde vantilatör kullanmak oda içerisinde hissedilen sıcaklıkta 4˚C'ye kadar düşüş sağlamakla birlikte %70'e kadar elektrik tasarrufu sağlayabilir.[6]
- Ev içerisinde istenilen koşulları sağlayamadığınız durumlarda, dış ortamda gölge alanları serin kaçış ortamları olarak değerlendirebilirsiniz.
- Riskli grupları koruyun!
- Sıcağa karşı savunmasız olabilecek kişileri düzenli olarak kontrol edin.
- Bebek, çocuk ve yaşlıların sıcağa karşı daha hassas olduğunu unutmayın.
- Araç içerisinde sıcaklık çok hızlı şekilde yükseleceğinden, çocukları veya hayvanları park halindeki araçlarda asla uzun süre bırakmayın.
- Bebek arabalarını sıcak havalarda asla kuru malzemelerle örtmeyin. Bu arabanın içini daha da sıcak hale getirecektir. Bunun yerine ıslak bezler kullanabilir ve gerektiğinde yeniden ıslatarak sıcaklığı düşürebilirsiniz. Ek olarak mini fanlar da araba içerisindeki sıcaklığı düşürmeye yardımcı olacaktır.[7]
Unutmayın ki sıcağa ve zorlayıcı fizyolojik etkilerine karşı tolerans kazanılabilir. Kişiden kişiye değişmekle beraber bir haftada 90 dakikalık 3 maruziyet bile fizyolojik zorlanmayı yaklaşık %20 oranında azaltabilir.[8] 10-14 gün boyunca günde 1-2 saat sıcak maruziyeti altında efor sarf ederek tolerans genişletilebilir, ancak kazanılabilecek toleransın %75-80'i ilk 7 günlük süre içerisinde kazanılır. Kişi sıcak ortamdan uzaklaşsa bile kazanılmış olan tolerans bir aya kadar korunabilir. Tolerans kazanılmasında temel mekanizma kandaki sıvı hacmin genişlemesi ve buna bağlı terleme kapasitesinin artmasıdır.[8] Ne kadar tolerans kazanılmış olursa olsun bir sıcak çarpması yaşanması kazanılmış olan toleransı sıfırlar ve bu noktadan sonra kişilerde yeniden sıcak çarpması yaşanması açısından risk artar.
Meteorolojik Koşulların Önemi
Hava sıcaklıkları arttıkça ısı iletim süreçleri nedeniyle kişiler net bir ısı kazanımına maruz kalır ve geriye etkili bir soğutma mekanizması olarak buharlaşma kalır. Terin 1,7 mililitresinin buharlaşması sırasında 1 kcal ısı tüketilir.[9] Havadaki nem oranı arttıkça, ciltteki ter ile havadaki su buharı arasındaki basınç farkı azalacağı için buharlaşma yoluyla ısı kaybı mekanizmasının etkinliği düşer.
Sıcaklık, nem, rüzgâr hızı, güneş ışınlarının açısı veya bulut örtüsü olup olmadığı gibi çevresel etkenlerin yarattığı ısı stresinin ölçen çeşitli indeksler mevcuttur. Ülkemizde kullanılan ısı indeksi veya Wet Bulb Globe Temperature gibi indeksler bunlara örnek olarak verilebilir.[10] Ülkemizde meteoroloji genel müdürlüğü tarafından hissedilen sıcaklık değeri olarak kullanılan tanım da yalnızca hava sıcaklığı değil diğer değişkenlerin etkisiyle vücut üzerinde yaratılacak ısı yüküne göre eşdeğer hava sıcaklık değerini verir. Hissedilen sıcaklıklara göre atfedilen riskler şu şekilde sıralanabilir:
- 26.7°C ila 32.2°C arası hissedilen sıcaklıklara uzun süreli maruziyetlerde sıcağa bağlı kramplar ve sıcak bitkinliği oluşabilir.
- 32.2°C ila 39.4°C hissedilen sıcaklıklara uzayan maruziyetlerde sıcağa bağlı kramplar ve sıcak bitkinliği yaşanması olasıdır ve aktiviteye devam edilmesi sıcak çarpmasıyla sonuçlanabilir.
- 39.4°C ila 51.7°C hissedilen sıcaklıklarda uzun süren aktivitenin sıcak çarpmasıyla sonuçlanması muhtemeldir.
- 51.7°C'nin üzerindeki hissedilen sıcaklıklarda sıcak çarpması yaşanma ihtimali çok yüksektir.
Hava sıcaklığı ve bağıl neme göre hissedilen sıcaklık değerlerini hesaplayan ısı indeksindeki değerler için aşağıdaki görsele göz atabilirsiniz.
Ortaya Çıkan Bulguların Tedavisi
Sıcağa bağlı hastalıkların tedavisi, koşullara ve kişinin ihtiyacına göre değişmektedir. Hafif ya da orta dereceli olgularda kişiyi sıcak ortamdan uzaklaştırmak veya ıslak nemli bezlerle soğutmak yeterli olabilecekken ciddi olgularda hızlı bir şekilde temel yaşam desteğine başlanmalıdır.
Hafif ve orta dereceli sıcağa bağlı hastalıklarda kanıt düzeyi yüksek olan klinik deney sayısı azdır. Yine de sıcağa bağlı hastalıklar duruma özel küçük müdahalelerle toparlanmakta veya kendiliğinden gerilemektedir. Örneğin pasif germe hareketlerinden fayda gören egzersize bağlı kas kramplarının aksine, sıcağa bağlı oluşan kramplar sıvı tüketimiyle rahatlayabilmektedir.
Sıcaklığa bağlı oluşan ödem tedavisinde de varis çorabı benzeri baskı uygulayan giysiler kullanılması veya ödemli bölgenin kalp seviyesinin üzerine yükseltilmesi yardımıyla ödem hafifletilebilir. İdrar çıkışını artırarak ödemi azaltan çeşitli ilaçlar sıcağa bağlı ödem tedavisinde etkisizdir, hatta mevcut durumu daha da kötüleştirebilir.[4]
Sıcağa bağlı bayılmaların tedavisinde kişinin serin bir ortama alınması ve burada dinlenmesi esnasında sıvı tüketimiyle desteklenmesi faydalı olur. Ancak bayılmanın travma veya altta yatan başka bir hastalık gibi sebeplerden olabileceği ve sıcak çarpmasıyla ayrımının zor olabileceği unutulmamalı ve bayılmanın sıcağa bağlı olduğu düşünülse dahi acil çağrı merkezi aracılığıyla yardım istenmelidir.
Sıcak bitkinliği, sıcak çarpması kadar dikkat edilmesi gereken bir durumdur. Sıcak çarpmasında olduğu gibi artan vücut ısısının normal işleyişi bozduğu durumlarda ortaya çıkar. Hafif vakalar genellikle kişinin sıcak ortamdan uzaklaştırılması, fiziksel aktivitenin durdurulması ve sıvı tüketimi yardımıyla rahatlar. Şiddetli vakalarda ise vücuttaki sıvı kaybı daha belirgindir. Bu nedenle damar içi sıvı replasmanı ihtiyacı oluşabilir veya daha ileri soğutma yöntemleri kullanılması gerekebilir.
Sıcak bitkinliği sonucunda oluşacak tabloda kişiler kendilerine yeterli müdahale yapabilecek durumda olmayabilir. Bununla beraber sıcak bitkinliği, müdahale edilmeyen kişilerde sıcak çarpması gelişebileceği ve hatta altta yatan ritim bozukluğu gibi kalp hastalığı olan kişilerde kalp durmasına kadar giden bir süreci tetikleyebileceği için oldukça dikkat edilmesi gereken bir durumdur.[4]
Vücut sıcaklığı ölçülürken önerilen yöntem rektal ölçümdür ve ağız içi, kulak içi veya koltuk altı ölçümlerine göre daha doğru sonuç verir. Fakat hasta hijyeni ve mahremiyetinin korunması için çeşitli zorluklar barındırdığından hastane koşullarında yapılması tercih edilir. 40°C'nin altındaki sıcaklıklar bulguların sıcaklığa bağlı olmadığı yönünde bir işaret olabilir ve farklı sebeplere yönlendirebilir. Kişinin hipertermik olduğu ancak ölçümün 40°C'nin altında olduğu durumlarda veya sıcak çarpması şüphesinin olduğu ama sıcaklık ölçümünün yapılamadığı durumlarda dahi aktif soğutma yöntemlerinin uygulanması önerilir.[4]
Sıvı ve Elektrolit Dengesinin Sağlanması
Direkt olarak bir soğutma yöntemi sayılmasa bile vücutta sıvı ve tuz dengesinin sağlanması hiperterminin azaltılmasında dolaylı yoldan önemli bir faktördür. Sıvı kaybı, terleme miktarını azaltır ve daha az eforla daha yüksek vücut sıcaklıklarına ulaşılmasına neden olarak kişiyi hipertermiye yatkın hale getirir.
Ağızdan veya damar içinden sıvı replasmanlarının eşit derecede etkili oldukları gösterilmiştir. Hafif ve orta şiddetli sıcak hastalıklarında ilk olarak ağızdan sıvı replasmanı önerilir. Şiddetli vakalarda veya sıcak çarpmasında kişilerin ağız yoluyla sıvı tüketmesi mümkün olmayabilir veya sıvının solunum yoluna kaçması riski bulunabilir. Sağlık tesislerinde bu kişilerde sıvı ve elektrolit dengesinin hassas şekilde sağlanması için kişinin ihtiyacına göre içeriği, miktarı ve hızı kontrollü şekilde ayarlanan damar içi sıvılar kullanılır.[4]
Pasif Soğutma
Sıcak maruziyetinden kurtarma yoluyla yapılan soğutma yöntemidir. Kişinin gölge alana taşınması ortam sıcaklığının ve vücut üzerindeki ısı yükünün azalmasını sağlayacaktır. En çok sıcaklığın 20°C'nin altında olduğu ortamlarda etkilidir.[4] Mümkünse serin bir zemine veya uyku pedi gibi yalıtım sağlayacak malzemenin bariyer olarak kullanılmasıyla yerden ısı iletiminin önüne geçilmelidir. Hava dolaşımını optimize etmek için sıkı giysilerin gevşetilmesi veya çıkarılması da ısı değişimine yardımcı olur.
Soğuk Suya Daldırma
Soğuk suya daldırma tedavisi, kişilerin yalıtıcı kıyafet ve ekipmanları çıkartılarak gövde, kol ve bacakların buzlu veya soğuk suya daldırma şeklinde yapılan bir tedavi yöntemidir. Sıcak çarpmalarında sıcaklığın kritik seviyelerin altına hızlı düşüşünü sağlamak için kullanılır. Bu yöntem suyun havaya göre 24 kat daha fazla olan termal iletkenlik özelliğinden ve soğuk su ile cilt arasındaki termal farktan faydalanan bir soğutma yöntemidir.
Soğuk suya daldırmanın çevresel damarlarda kasılmalara ve vücutta titremeye neden olarak soğumayı yavaşlattığı ve hatta refleks olarak vücut sıcaklığını artırabileceği yönünde yanlış bir varsayım mevcuttur.[4] Buzlu suya daldırma dakikada 0,20°C soğuma sağlayarak dakikada 0,11°C soğuma sağlayan evoporatif soğutma yöntemlerine göre vücudu iki kat daha hızlı soğutur.[11]
Yerleşim yerlerinden uzak bölgelerde, sağlık tesislerine veya buzlu suya hızlı ulaşım imkânı olmayan alanlarda göl, gölet veya akarsu gibi doğal su yataklarının kullanılması bir seçenek olabilir. Ancak kişinin akıntıya karşı korunması, su yutma veya boğulma riskine karşı gerekli önlemlerin alınmış olması gerekir. Soğuk suya daldırma yönteminin kullanılamadığı zamanlarda bir başka seçenek kişiye soğuk suyla veya ıslak bezler yardımıyla tekrar tekrar müdahale edilmesidir. Birden fazla askeri çalışma, soğuk suya daldırma yöntemiyle sıcak çarpmasından etkilenen ve herhangi bir sağlık problemi olmayan genç erişkinlerde yaşam kaybının tamamen önüne geçildiğini belirtmektedir.[12]
Evoporatif Soğutma ve İlaç Tedavisi
Diğer soğutma yöntemlerinin mümkün olmadığı durumlarda, giysilerin gevşetilerek veya çıkarılarak ve tüm cilt alanının soğuk suyla ıslatılarak buharlaşma ve konveksiyon yoluyla vücut sıcaklığının düşürülmeye çalışıldığı yöntemdir. Cilt ıslatıldıktan sonra hava hareketleri yardımıyla konveksiyon kolaylaştırılabilir. Soğuk suya daldırmaya göre yarı yarıya daha yavaş bir soğutma sağlar.
Ateş düşürücü ilaçlar ise enfeksiyon gibi çeşitli sebeplerle artan ve arttıkça beraberinde vücut sıcaklığını artıran bazı maddelerin üretimini engelleyerek işlev gösterir. Dolayısıyla sıcak çarpmasına bağlı oluşan hipertermilerde etkisizdir ve kullanımı önerilmez.
Sonuç
Sıcağa bağlı hastalıklar gündelik yaşamda kolaylıkla göz ardı edilebilir veya başka durumlarla karıştırılabilir. Basit önlemlerle korunma imkânı varken her yıl binlerce ölüme sebep olması bu konunun üzerine daha dikkatle eğilmemiz gerektiğine işaret etmektedir. Siz de çevrenizdeki özellikle risk altında olan insanları bu konuda bilinçlendirebilirsiniz. Sağlığınız için sağlık otoritelerinin önerilerine uymayı ve bölgenizdeki aşırı sıcak hava olaylarına karşı hava durumu uyarılarını takip etmeyi ihmal etmeyin.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ Q. Zhao, et al. (2021). Global, Regional, And National Burden Of Mortality Associated With Non-Optimal Ambient Temperatures From 2000 To 2019: A Three-Stage Modelling Study. Elsevier BV, sf: e415-e425. doi: 10.1016/S2542-5196(21)00081-4. | Arşiv Bağlantısı
- ^ C. Sorensen, et al. (2022). Treatment And Prevention Of Heat-Related Illness. Massachusetts Medical Society, sf: 1404-1413. doi: 10.1056/NEJMcp2210623. | Arşiv Bağlantısı
- ^ World Health Organization (WHO). Heatwaves. Alındığı Tarih: 18 Ağustos 2024. Alındığı Yer: World Health Organization (WHO) | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b c d e f g K. P. Eifling, et al. (2024). Wilderness Medical Society Clinical Practice Guidelines For The Prevention And Treatment Of Heat Illness: 2024 Update. SAGE Publications, sf: 112S-127S. doi: 10.1177/10806032241227924. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b World Health Organization (WHO). Heat And Health. Alındığı Tarih: 18 Ağustos 2024. Alındığı Yer: World Health Organization (WHO) | Arşiv Bağlantısı
- ^ Global Heat Health Information Network. The Power Of Fans: Study Finds Simple Way To Slash Ac Costs Without Compromising Comfort | Global Heat Health Information Network. (21 Haziran 2023). Alındığı Tarih: 18 Ağustos 2024. Alındığı Yer: Global Heat Health Information Network | Arşiv Bağlantısı
- ^ Global Heat Health Information Network. Covering An Infant Stroller In Hot Weather? Here's What You Need To Know. | Global Heat Health Information Network. (1 Nisan 2023). Alındığı Tarih: 18 Ağustos 2024. Alındığı Yer: Global Heat Health Information Network | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b M. W. Schleh, et al. (2018). Short Term Heat Acclimation Reduces Heat Stress, But Is Not Augmented By Dehydration. Elsevier BV, sf: 227-234. doi: 10.1016/j.jtherbio.2018.10.004. | Arşiv Bağlantısı
- ^ N. Nelson, et al. (2017). Thermal Exchanges Of Man At High Temperatures. American Physiological Society, sf: 626-652. doi: 10.1152/ajplegacy.1947.151.2.626. | Arşiv Bağlantısı
- ^ National Oceanic and Atmospheric Administration. Wetbulb Globe Temperature. Alındığı Tarih: 18 Ağustos 2024. Alındığı Yer: Weather | Arşiv Bağlantısı
- ^ L. E. Armstrong, et al. (1990). Time Course Of Recovery And Heat Acclimation Ability Of Prior Exertional Heatstroke Patients. Medicine And Science In Sports And Exercise. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Costrini, et al. (1990). Emergency Treatment Of Exertional Heatstroke And Comparison Of Whole Body Cooling Techniques. Medicine And Science In Sports And Exercise. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/12/2024 19:51:12 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/18406
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.