Pelvik Dimorfizm: Kadınların Leğen Kemiği Erkeklere Göre Daha mı Geniş? Bu Durum Doğuma Olanak Sağlamak İçin mi Evrimleşti?
Biyolojik cinsiyet ile ilgili anatomik farklılıklar pelviste, halk arasındaki adıyla leğen kemiğinde kolayca ayırt edilebilmektedir. Erkek ve dişi Homo sapiens pelvisleri arasındaki yapısal farklılıklar, dişi pelvisi ile karşılaştırıldığında daha belirgin ve iyi işaretlenmiş kas ekleri ile birlikte daha büyük eklem yüzeyleri olan erkek pelvisinin daha kalın iskeleti ile ilgilidir.
Daha belirgin farklılıklar ise, elbette dişi pelvisinin doğuma uygun şekilde evrimleşmesinden kaynaklanmaktadır. Peki gerçekten öyle mi?
Pelvisin Biyolojik Sekse Bağlı Farklılıkları
Pelvis, morfolojik olarak jinekoid, android, antropoid ve platipelloid olmak üzere dört genel grupta sınıflandırılabilir. Kadınların yaklaşık olarak %41'inde bulunan jinekoid pelvis doğum için en elverişli pelvis tipidir ve tipik kadın pelvisi olarak tanınır.[1] Android pelvis tipi ise tipik erkek pelvisi olarak tanınır. İşte pelvis tipleri için yapılan cinsiyete dayalı bu tanımlamalar, yani cinsiyete dayalı farklılıklardan söz eden pelvik dimorfizm kavramı ilk defa antropolog Wilton Krogman tarafından ele alınmıştır.
Krogman homininlerin, özellikle de Homo sapiens'in bipedal yürüyüşe adapte olmak için pelvisin "dar" (göreceli olarak enine genişliğin daha kısa olması) hale gelecek şekilde doğal seçilime uğradığını, çünkü asetabulum arasındaki dar bir mesafenin iki ayak üzerinde yürümek için biyomekanik olarak en verimli şekil olduğunu ileri sürmüştür. Aynı zamanda kadınların erkeklere göre nispeten daha geniş bir pelvis şekline sahip olmalarının doğumu kolaylaştırmak üzere evrimleştiğini, ancak bunun bir sonucu olarak kadınlarda erkeklere göre bipedal mekaniğin olumsuz etkilendiğini ya da lokomotor faaliyetler için harcanan enerjinin arttığını öne sürmüştür. Yani insan dişilerindeki pelvis şekli, doğum ve hareketin çelişkili kısıtlamaları arasındaki bir dengenin sonucu olarak görülmektedir.[2]
Yakın zamana dek Krogman'ın bu fikri pek çok araştırmacı tarafından kabul görmekteydi ve kadınların erkeklerden ortalama olarak daha geniş pelvise ve daha kısa bacaklara sahip oldukları uzun zamandır kabul edilmekteydi. Yine uzun zamandır bu farklılıkların kadınlarda erkeklere göre hareket kabiliyeti için bir dezavantaj yarattığı düşünülüyordu. Öyle ki Krogman'ın bu teorisini destekler nitelikte pek çok çalışma yapılmıştı.
Bu çalışmalar arasında en güncel olanlardan biri 2017 yılında Fischer ve Mitteroecker tarafından yapılan ve Hamann-Todd Koleksiyonu'nda yer alan 99 Beyaz Amerikalı iskeleti ile gerçekleştirilen bir çalışmadır. Bu çalışmanın sonuçlarına göre araştırmacılar; neredeyse aynı genel pelvik ölçülere sahip erkekler ve kadınlar arasında şekil alanında neredeyse hiç örtüşme bulamamışlardır ve klasik dimorfizm görüşü ile uyumlu sonuçlara ulaştıklarını öne sürmüşlerdir.[3]
Pelvik Dimorfizm Karşıtı Bulgular
Antropolog Hillary DelPrete tarafından 2017 yılında, dişi pelvis şeklinin genellikle jinekoid tip ve erkek pelvis şeklinin ise android tip sınıflandırmasına girip girmediğini test etmek amacıyla yapılan bir çalışmada Fischer ve Mitteroecker'ın ulaştıkları sonuçların tam aksi sonuçlara ulaşılmıştır. DelPrete, çalışmasında Hamann-Todd Skeletal Collection'dan 119, Terry Skeletal Collection'dan 104 ve the Coimbra Skeletal Collection'dan 155 olmak üzere üç farklı iskelet koleksiyonuna ait toplamda 378 yetişkin insanın pelvik kemiğini incelemiştir. DelPrete'nin analizleri 182 dişi pelvisin 108'inin (%59,3) android, 23'ünün (%12,6) antropoid, 26'sının (%14,3) jinekoid ve 25'inin (%13,7) platipelloid tipte olduğunu göstermiştir. DelPrete, 196 erkek pelvisinden ise 119'unun (%60.7) android, 6'sının (%3.1) antropoid, 37'sinin (%18.9) jinekoid ve 34'ünün (%17.3) platipelloid tipte olduğunu belirtmiştir.[4]
DelPrete'nin çalışmasının sonuçlarına göre, günümüzde tipik olarak kabul edilenin aksine pelvis şekli her zaman kadınlarda jinekoid tip, erkeklerde ise android tip değildir ve kabul gören derecede dimorfik değildir. Bu durum, Hamann-Todd Koleksiyonu tarafından kanıtlanabilse de bu pelvis şeklinin hiçbir grupta dimorfik olmadığı anlamına gelmez. Ancak günümüzde kabul edilen şekilde belirgin dimorfizm yoktur veya dimorfizm her popülasyonda mevcut değildir. Çünkü pelvik morfoloji, sabit olmaması ve birçok faktörden etkilenme potansiyeline sahip olması nedeniyle son derece değişkendir. Ayrıca, pelvis şeklindeki cinsiyet farklılıklarını belirlemek için tipolojik sınıflandırma kullanmak yeterli değildir.
- Sivrisineklerin İnsanları Sokacak Biçimde Evrimleşmesini Tetikleyen 2 Ana Faktör Belirlendi: Şehirleşme ve İklim!
- Kitlesel Yok Oluşlar, Dünyadaki Yaşamın Çeşitlenmesini Sağladı - ve Biz Yok Olduktan Sonra Tekrar Sağlayabilir!
- Sıralılık (Ardışıklık) İlkesi Nedir? Evrim Teorisi'ni Fosilleri Kullanarak Nasıl Çürütürsünüz?
Yeni Bakış Açıları ve Bulgular
Dimorfizmin her popülasyonda ortaya çıkmadığının ve insanlar için pelvis şekline ait genel bir dimorfizmin olduğu görüşünün doğru olmadığının çeşitli araştırmalarla gösterilmesi ile birlikte Krogman'ın pelvis şeklinin kadınlarda daha geniş olmasını doğum ile ilişkilendirdiği teorisi de tartışmaya açık hale gelmiştir.
Warrener ve arkadaşları, insan dişilerinin daha geniş pelvise sahip olmalarının yürüyüş sırasında enerji harcamasını hiç artırmadığını bulmuştur.[5] Daha sonra Wall-Scheffler ve Myers, boylarına göre kadınların erkeklerden daha hızlı yürüdüklerini, daha düşük bir kütle merkezine sahip olduklarını (artan stabilite) ve pelvislerini daha büyük bir açıyla döndürerek nispeten daha uzun adım uzunluklarına sahip olduklarını bulmuştur.[6] Yani mediolateral olarak geniş kadın pelvisinin lokomotor dezavantajlar ortaya çıkaran obstetrik bir yan ürün değil, hareket için bir uyarlama olabileceğini öne sürmüşlerdir.
Katherine Whitcome'un çalışması da diğer iki araştırma ile aynı fikirdedir. Katherine ve arkadaşları,30 kişi ile gerçekleştirilen ve yürüyüş kinematiğinin incelendiği araştırmada kadınların özellikle yürüme hızlarının erkeklere göre daha hızlı olduğunu ve adım uzunluğuna erkeklere göre daha fazla katkıda bulunan daha büyük bir pelvik rotasyon bileşenine sahip olduklarını ortaya koymuştur.[7]
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Wall-Scheffler ve Myers tarafından yapılan başka bir araştırmanın sonuçlarına göre, kadınlarda ortaya çıkan üremeye bağlı ve özellikle hareketle ilgili olan dezavantajların modern toplayıcı popülasyonların yanı sıra erken Homo türlerinde de hareketlilik davranışlarını anlamlı şekilde etkilediği görülmüştür. Yüksek enlemlerde yapılan arkeolojik kazılar sonucu elde edilen bilgilere göre gebelik sırasında kadınların sahip oldukları yükler ya da çocuk taşırken harcadıkları efor sonucu azalan yürüyüş hızları, popülasyonların hareketliliklerini de tartışılmaz biçimde etkilemiştir. Bu noktada daha geniş pelvis şekli hem adım uzunluğunu hem de hız esnekliğini artırarak bazı hominin popülasyonlarında gebelik ve doğum ile ilgili dezavantajlar için morfolojik bir denge sağlamıştır.[8]
Son olarak Wall-Scheffler ve Myers'ın araştırmasında, yük taşımasalar bile erkeklerin ve kadınların farklı kas aktivasyon paternlerine sahip oldukları görülmüştür. Bunun dışında, kadınların yürürken ne metabolik maliyetler ne de hız açısından hiçbir şekilde dezavantajlı olmadıkları oldukça açık bir şekilde gösterilmiştir.[6]
Cinsel dimorfizmin hareketle ilgili tüm yönleri düşünüldüğünde bu konuyu yalnızca pelvise indirgemek imkansızdır, asıl önemli olan dişi homininlerin sahip olduğu daha küçük boyutlardır. Hareket dezavantajının, hıza olduğu kadar kütleye de ayrılmaz bir şekilde bağlı olduğu göz önüne alındığında boyut olarak küçük olma bağlamında nispeten geniş bir pelvise sahip olmanın evrimsel önemini göz önünde bulundurmak yararlıdır. Kadınlar, küçük boyutlarına rağmen erkeklere göre hız dezavantajına sahip değillerdir ve mükemmel (hem ekonomik hem de verimli) yük taşıyıcılarıdır. Kadınların bu mükemmel gelişimlerinde kilit rol oynayan faktörlerden biri olarak geniş pelvis yapılarını korumuş olmaları düşünülebilir. Açıkça, pelvisin geniş olması ve yük taşıma için faydaları, kadınların üremesiyle ilgilidir ancak doğrudan doğumla ilgili değildir.
Yine açıkça görülmektedir ki geniş bir pelvise sahip olmak, kadınlarda lokomotor kabiliyetler açısından özel bir uyarlamanın sonucu olarak karşımıza çıkmaktadır. Tüm bu veriler ışığında pelvisin şekli ile alakalı bugüne kadar bildiğimiz her şeyin temelden değişmesi gerekebileceğini ve halen kullanmakta olduğumuz geleneksel dimorfizm teorisinin de yeniden tanımlanmaya muhtaç olduğunu görebiliriz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 6
- 2
- 2
- 1
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ R.S. Sneel, et al. (2019). Snell's Clinical Anatomy By Regions, 10Th Edition. ISBN: 9781496345646. Yayınevi: Wolters Kluwer.. sf: 320.
- ^ W.M. Krogman. (1954). The Scars Of Human Evolution. Scientific American, sf: 54-57. doi: 10.1038/scientificamerican1251-54. | Arşiv Bağlantısı
- ^ B. Fischer, et al. (2017). Allometry And Sexual Dimorphismin The Human Pelvis. The Anatomical Record, sf: 698-705. doi: 10.1002/ar.23549. | Arşiv Bağlantısı
- ^ H. DelPrete. (2017). Pelvic Inlet Shape Is Not As Dimorphicas Previously Suggested. The Anatomical Record, sf: 706-715. doi: 10.1002/ar.23544. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A.G. Warrener, et al. (2015). A Widerpelvis Does Not Increase Locomotor Cost In Humans, With Implica-Tions For The Evolution Of Childbirth. PLOS One, sf: e0118903. doi: 10.1371/journal.pone.0118903. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b C.M. Wall-Scheffler, et al. (2017). The Biomechanical And Ener-Getic Advantages Of A Mediolaterally Wide Pelvis In Women.. The Anatomical Record, sf: 764-775. doi: 10.1002/ar.23553. | Arşiv Bağlantısı
- ^ K.K. Whitcome. (2017). Pelvic Rotation Effect On Human Stride Length: Releasing The Constraint Of Obstetric Selection. The Anatomical Record, sf: 752-763. doi: 10.1002/ar.23551. | Arşiv Bağlantısı
- ^ C.M. Wall-Scheffler. (2013). Reproductive Costs For Everyone: How Female Loads Impact Human Mobility Strategies. Journal of Human Evolution, sf: 448-456. doi: 10.1016/j.jhevol.2013.01.014. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 11:43:54 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/17341
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.