Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Menstrüasyon ve Yaş İlişkisi: Regl Dönemi 20'li, 30'lu ve 40'lı Yaşlarda Nasıl Değişir?

Menstrüasyon ve Yaş İlişkisi: Regl Dönemi 20'li, 30'lu ve 40'lı Yaşlarda Nasıl Değişir? Unsplash
Natracare Organik Koton Tamponları
12 dakika
42,708
Podcast
19:52
Cansın Hazan Bayrak
Seslendiren
25
  • İndir
  • Dış Sitelerde Paylaş
Tüm Reklamları Kapat

Kadınların regl dönemlerini; kasık ağrısı, iştah değişimi, beslenme alışkanlıklarında değişiklik, halsizlik, stres, sinirlilik hali, duygu durum değişimleri gibi genel geçer ve benzer semptomlarla aynı kefede değerlendirsek de aslında yaş ve bedensel özelliklerin, regl döneminde psikolojik ve fizyolojik olarak birtakım değişimler yarattığı bilinmektedir.[1]

Örneğin 20’li yaşlarda regl, daha çok kasıklarda yarattığı ağrı nedeniyle gündelik yaşam pratiklerini gerçekleştirmenin önünde olumsuz bir durum olarak değerlendirilirken, 30’lu yaşlarda annelik ve emzirme nedeniyle gerçekleşen regl düzensizliği ve premenopoz başlangıcı üzerinden değerlendirilmektedir. 40’lı yaşlarda ise kadınların çoğunlukla erken menopoz belirtilerine bağlı olarak psikolojik ve metabolik değişimler üzerinden regl döngüsünü değerlendirdikleri söylenebilmektedir.

Bu yazımızda, regl ile yaş arasındaki ilişkiyi biraz daha yakından inceleyerek, farklı yaşlarda belirlebilen farklı regl sorunları ve semptomlarını anlamanın önemine değineceğiz.

Tüm Reklamları Kapat

Regl Nedir?

Halk arasında "regl", "regli" veya "adet" olarak bilinen, tıbbi ismi "menstrüasyon" olan biyolojik süreç, yaklaşık olarak 13-45 yaşları arası kadınlarda yaşanan ve rahim iç duvarındaki tabakanın dökülmeye başlaması ile döngüsel olarak süregelmektedir. Oldukça normal ve biyolojik bir süreç olan regl, bazı istisnai hastalıklar haricinde her kadının ortak olarak deneyimlediği bir süreç olsa da ilk başladığı andan menopoza kadar (ki bu, 47-50 yaşa kadar ulaşabilir) olan süreçte, çeşitli koşullarda reglin deneyimlenme biçimi bireysel olarak farklılık göstermektedir.

Menstrüasyonun periyodik olarak devam edebilmesi için belli hormonal değişimlerin yaşanması gerekir. Bu süreçte rol alan hormonların başında foliküler silumulan hormon (FSH), luteinleştirici hormon (LH), östrojen ve progesteron yer almaktadır.[1] Bununla birlikte, hipotalamus ve hipofiz bezlerinin yumurtalıklar ve rahim ile girdiği etkileşim sonucunda menstrüasyona neden olan yumurtalama dönemi başlamaktadır. Bundan dolayı da uterus (rahim) bölgesi, düzenli veya düzensiz olarak dökülmekte, menstrüasyon döneminin başlangıç-şimdi ve sonrasındaki sürecin seyrine dair kadın bedenindeki bu biyolojik değişimin ne şekilde meydana geldiğine dair bilgi sağlayabilmektedir. Reglin biyolojik ve evrimsel kökenleriyle ilgili olarak buradaki yazımızı okuyabilirsiniz.

Sağlıklı bir regl döneminden söz edilebilmesi için kanama periyodunun 2-8 gün aralığında normal kabul edildiğine dair uzmanlar arasında genel bir görüş hakimdir. Bunun yanında, menstrüasyonun döngüsel olarak tekrarlanma süresinin de 28-35 gün arasında olduğu, kimi durumda 28-40 aralığına ulaşabileceği bilinmelidir. Ancak bu aralıkların ötesine geçildiğinde (veya bunların sınırlarına yaklaşıp da herhangi bir şüphe olan durumlarda) kanama anormallikleriyle veya genel olarak adet düzensizliği ile ilgili olarak bir hekime danışmakta fayda vardır.

Menstrüasyonun görüldüğü siklus (regl döneminin genelini kapsayan bir süreç) dönemini biyolojik, psikolojik ve sosyal deneyim bakımından üçe ayırabiliriz: regl öncesi, regl sırası ve regl sonrası. Siklusu tek bir yapı olarak görmemek ve bu süreçteki farklardan bahsetmek, kadınların yaşlarına, fizyolojik ve psikolojik yapılarına göre menstrüasyon sürecindeyken neler deneyimlediklerini anlamak açısından oldukça önemlidir.

Tüm Reklamları Kapat

Regl Döneminde Kadınlar Neler Deneyimliyor?

Yapılan birçok araştırma, genellikle 18-45 yaş arasındaki kadınların regl öncesi, regl sırası ve regl sonrasında yaşadıkları fizyolojik ve psikolojik birtakım değişiklikler olduğunu göstermektedir.[1], [2], [3], [4] 18-45 yaş aralığındaki kadınlarla yapılan birçok akademik çalışmanın, kadınların menstrüasyon öncesindeki (premenstrüal dönem) 1 haftalık dönemde ve menstrüasyonun süregeldiği dönemde:

  • iştahta değişiklik,
  • vücutta su tutulumu (ödem),
  • sinirlilik,
  • kasık bölgesinde ağrı,
  • uykuda değişiklik,
  • memelerde gerginlik veya şişkinlik,
  • gerginlik,
  • anksiyete,
  • uyuşukluk,
  • dikkati toparlamadaki değişiklik

gibi tkilerden birini veya birkaçını yaşadıklarını ortaya koymaktadır. Menstrüasyon sonrasındaki süreçte ise bu belirtiler tamamen kaybolmaktadır. Esasında, tüm bu dönemsel süreçte yaşanan ortaklıklar ve farklılıklar, kadınların yaş, sosyoekonomik durum, kültürel yapı, sosyal hareketlilik, beslenme düzeni, psikolojik yapı ve çocuk doğurma gibi farklı bağlamlar da hesaba katılarak regl dönemlerini değerlendirmelerine olanak tanımaktadır.

Kadın sağlığı açısından bakıldığında, premenstrüal sendrom, polikistik over sendromu, premenstrüal alevlenme ve premenstrüal disforik bozukluk gibi bazı tıbbi tanımlamaların da regl döneminde yaşanan değişimlerin nedeni olarak ele alınabilmektedir. O halde kadınların 20’li, 30’lu ve 40’lı yaşlarında biyolojik, psikolojik ve sosyolojik olarak farklı niteliklerde olacağı gözetildiğinde, bu süre zarfında adet dönemlerinin nasıl değiştiğini tüm bu unsurlar üzerinden değerlendirmenin önemi karşımıza çıkmaktadır.

Doğum Kontrol Hapları
Doğum Kontrol Hapları
Unsplash

Farklı Yaşlardaki Kadınlar Regli Nasıl Deneyimliyor?

Her üç yaş grubu için (20'li yaşlar, 30'lu yaşlar ve 40'lı yaşlar) menstrüasyon döngüsü biyolojik olarak benzer seyretse de kültürel bakımdan ataerkil kodlarla yetişen kadınlar regl olmaya karşı olumsuz algılara sahip olabilmektedir.[4], [5] Kuşaklararası aktarım yolu ile anneden kız çocuğa geçen regl olmaya dair kaygı, korku, kirlilik ve kanlı iç çamaşırını/bezini/pedini saklama duygusu ataerkil düzenin hâkim olduğu toplumsal yapı içerisinde erkek bedeninin idealleştirilip kadın bedeninin ikincil konumda tutulmasından kaynaklanmaktadır.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Yaştan Bağımsız Problemler

Örneğin 40’lı yaşlarda bir annenin ilk adet olduğu andan itibaren kendi annesinden öğrendiği şey, regl olduğunu mümkün mertebe gizli tutması gerektiğidir. 40’lı yaşlardaki anne, kendi hormonal döngüsünü kızına aktarırken hâkim olan kültürel ve teknolojik koşullara göre annesinden öğrendiği deneyimleri farklılaştırabildiği ifade edilebilir. Kendi kızının regl olmaya adım attığı ilk andan itibaren 20’li yaşlarına kadar onu tıbbi bilgi ve deneyimsel bilgi ile aydınlatabilir ve kendisine kodlanmış "gizlilik" ve "kirlilik" imgesinden uzaklaşarak, kızına bu dönemde yapması gerekenleri daha güçlü bir iletişim yoluyla aktarabilir. Bir bakıma, yaş ne kadar azalırsa geleneksel olarak regl periyoduna ilişkin kültürel algı ve deneyimlerin daha modern denilebilecek bir şekilde değişime uğradığı görülmektedir.

En nihayetinde, kuşaklararası anlamda kadın bedenine ait bastırılmış bir gerçeklik olan adetin, yaş ilerledikçe bir sır, utanç veya kirlilik olarak algılanıyor oluşu yaş azaldıkça doğal durum ve sağlıklı olma üzerinden anlaşılabildiği ifade edilebilir.[5]

Fizyolojik ve psikolojik açıdan bakıldığında ise 20’li, 30’lu ve 40’lı yaşlardaki kadınların beslenme düzenleri, kilo ağırlıkları, duygu durum yapıları, kronik bir rahatsızlığa sahip olup olmadıkları ve menstrüal dönem ile ilgili görülen bozukluklardan herhangi birine sahip olup olmadıkları, adet dönemi deneyimlerinde farklılıklar meydana getirebilir.[1], [2], [6], [7] Literatürde yapılan araştırmaların çoğunlukla üç yaş grubunun da ortalama 3-7 gün süren regl periyodları olduğunu göstermektedir.[1], [2], [8], [9], [10], [7], [3]

Bunun yanında, yoğun çalışma temposuna sahip kadınların regl dönemlerinde premenstrüal sendroma daha fazla meyilli oldukları çeşitli çalışmalarda ortaya konmaktadır.[1], [3] Genellikle ortalama 30’lu yaşlardaki kadınların kamusal alanda uzun süre fiziksel ve psikolojik hareketlilik içeren işlerde emek harcamaları menstrüal döngülerini daha olumsuz geçirmelerine neden olabilir. Buna ek olarak 35-40’lı yaşlarda meydana gelebilecek erken menopoz belirtileri adet döneminde düzensizliğe yol açabileceği için araştırmaların birçoğu kadınların regl döneminde çeşitli psikolojik ve fizyolojik semptomlar gösterdiğini ortaya koymaktadır.

20’den 40 yaşa kadar kadınlarla regl dönemine yönelik yapılan araştırmalarda; östrojen düzeyi, hormonal yapı, vücuttaki kan dengesi, magnezyum eksikliği veya çeşitli biyokimyasal değişimlerin ortak şikayetlere yol açtığı söylenmektedir.[1], [8], [9], [10], [3], [11], [12] Östrojen düzeyi düştüğü zaman kasıklarda daha fazla ağrı görüldüğü ve regl döneminin daha zor geçtiği ifade edilebilir. Veyahut sinirlilik ve öfke gibi psikolojik özelliklerin magnezyum eksikliğinden dolayı ortaya çıktığına dair çeşitli görüşler de mevcuttur.[1]

Yine bu dönemde, kadınların çoğunun vücut ağırlığında artış, tatlı ve şekerli gıdalara meyil, enerji ihtiyacı, eklem ağrıları, yorgunluk, uykusuzluk, kasık bölgesinde şiddetli ağrı ve gerginlik gibi belirtiler görülebilir ve menstrüasyon bitiminin hemen ardından bu belirtiler bir anda kesilebilir.

Tüm Reklamları Kapat

Özellikle yapılan araştırmalarda, genç ve orta yaştaki kadınların regl öncesi ve sonrasındaki ağırlıklarında değişimler olduğu ortaya konarak menstrüal dönemlerinde benzer deneyimleri yaşadıklarının örneklendiği söylenebilir.[1], [2] Menstrüasyon dönemi sırasında vücudun su tutmaya daha fazla meyilli olması ve kanamanın enerji ihtiyacını doğurtması kadınları enerji artıran besinleri tüketmeye yönlendirmekte ve bu durum regl döneminde ağırlığın artmasına neden olmaktadır. Süreç sonlandıktan sonra kadınların bakliyat ve sebze ağırlıklı besinlere daha fazla ilgi duyduğu ve artık enerji veren gıdalara karşı iştahlarının kapandığını bildirdikleri görüldüğü için yaş fark etmeksizin kadın bedenine dair benzer fizyolojik deneyimlerin yaşandığı görülebilir.

Tüm bu deneyimler, yaş faktöründen bağımsız olarak kadınların içinde bulundukları psikolojik ve fizyolojik yapının yanı sıra çeşitli sağlık sorunları veya kültürel faktörlere göre değişip farklılaşabilse de kadın bedenine ait normal bir döngü olan menstrüasyonun salt evrensel anlamını ve deneyim süreçlerini gösteren deneyimlerdir.

20'li Yaşlarda Regl Dönemi Nasıl Değişir?

20'li yaşlardaki kadınların regl ile ilgili tutumlarının regl dönemlerini olumlu veya olumsuz etkilediğini söylemek mümkündür. Regl öncesi dönemde vücuttaki su birikimi (ödem) bazı genç kadınların günlük aktivitelerini yaparken sahip oldukları motivasyonu zedeleyebilmektedir. Özellikle 20’li yaşlarda regl ağrısının şiddetli olması, kadınların bilinç düzeyinde regl olmaya dair olumsuz bir algılama biçimi ortaya çıkarmakta ve menstrüasyonun kendilerini güçsüzleştirdiğine dair bir kanıya vardıkları görülmektedir.[9]

Tüm Reklamları Kapat

Bu yaşlardaki çoğu kadının regl öncesinde ortaya çıkan ve regl sırasında tekrarlayan kasık ağrılarını görmezden gelerek doktora başvurmadığı görülmektedir. Ancak regl öncesi sendromu belirtileri ile hastaneye başvuran çoğu genç kadında, polikistik over sendromu olduğu da ortaya çıkmaktadır.

Polikistik over sendromu, nedeni tam olarak belirlenemeyen ancak genellikle metabolik nedenlerle (insülin direnci, obezite, diyabet, nörolojik- psikolojik hastalıklar, jinekolojik durum veya kanserler, kardiyovasküler hastalıklar) ortaya çıkan bir hastalıktır. Kasıklara yerleşen 2-8 mm uzunluğunda en az 6 veya 8 kistin ultrason ile tespit edilmesi üzerine tanısı koyulabilmektedir.[13] Bu durum, regl döneminde düzensizlikler, regl öncesi ve regl sırasında dayanılmaz kasık ağrılarına yol açabilmekte ve kadınlar basit bir regl sancısı gibi görerek doktora gitmekten kaçındığı için birçok genç kadın bu hastalık yüzünden regl döneminde yaşadıkları zorlukları yaşam biçimi olarak benimseme durumunda kalmaktadır.

20'li yaşlar kadınların yumurtlama dönemlerinin en sağlıklı olduğu zamanlar olarak bilindiği için anne olmak için de en ideal yaşlar olduğu söylenir.[1], [8], [9] Ancak regl döneminde ağrı, gerginlik, öfke, halsizlik vb. regl öncesi sendromu belirtileri ile hastaneye başvuran kadınların birçoğunda çeşitli jinekolojik hastalıkların ortaya çıkma riskinin yüksek olduğu görülebilir.

Regl döneminde yaşadığı sorunlar nedeniyle çocuk sahibi olamadığını belirten kadınların yanında ileriki yaşlarında da çocuk sahibi olabileceğini düşündüğü için doğum kontrol hapı kullanan kadınlar da mevcuttur. Çocuk sahibi olmamak için doğum kontrol hapı kullanan kadınlar bir müddet sonra regl döngülerindeki düzenin bozulmasına neden oldukları için hiç menstrüasyon görmeme riski ile karşı karşıya kalabilmektedir.

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
DNA’nın Kara Leydisi: Rosalind Franklin

Maurice Wilkins, Francis Crick ve James Watson 1962 yılında Nobel Ödülü aldı ama onları bu ödüle götüren bulgular Rosalind Franklin’in DNA verileri ve fotoğraflarıydı. Yıllarca gölgede kalan Rosalind Franklin hak ettiği itibara ancak ölümünden sonra kavuştu. Brenda Maddox bu kitabında, on beş yaşında bilim insanı olmaya karar veren ama yirminci yüzyılın en büyük bilimsel keşfinde görmezden gelinen, dikkat çekici bir şekilde azimli ve samimi genç bir kadının fırtınalarla dolu yaşam öyküsünü anlatıyor.

  • Yazar: Brenda Maddox
  • Çevirmen: Sibel Sevinç
  • Yayın Tarihi: 06.08.2021
  • Baskı Sayısı: 1. Baskı
  • Sayfa Sayısı: 296
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
  • Boyut: 13.5 x 21 cm
  • ISBN: 9786050640991
Devamını Göster
₺185.00
DNA’nın Kara Leydisi: Rosalind Franklin
  • Dış Sitelerde Paylaş

Bunun yanında, kadınların adete dair kültürel tabuları içerisinde adetken cinsel ilişkiye girilemeyeceği yaygın bir görüştür. 20’li yaşlardaki birçok kadın, menstrüasyon döneminde cinsel ilişkiye girmeyi hijyenik bulmadıkları ve gaz sancısı çektikleri için cinsel ilişki sırasında rahat edemeyecekleri şeklinde görüş bildirmektedirler.[9] Kimisinin ise, adetin yoğun günlerinde cinsel ilişki yaşamaktan kaçındığı veya adetken cinsel ilişkiye girmekten çekinse de bunu deneyimlediği görülmektedir.

30'lu Yaşlarda Regl Dönemi Nasıl Değişir?

30'lu yaşlarda kötü huylu miyomların ortaya çıkması ile birlikte regl ağrılarında ve kasık kramplarında şiddetlenme görülebilmektedir. Özellikle metabolizmanın yavaşlaması ile birlikte bu şiddetli ağrılara bir de regl düzensizlikleri eşlik etmektedir. Uzmanlar bu dönemde görülen regl düzenindeki değişimlerin anne olmak ve emzirmek ile de ilişkili olduğunu söylemektedir. Hamilelik döneminde menstrüasyonun kesilmesi veya düzensiz kanamalar görülmesi, kadınların bu dönemde yaşadıkları psikolojik ve fizyolojik değişimlerden daha fazla şikâyet ettiklerini ortaya koyan niteliktedir.

Bazı kadınlar, hamilelik ve emzirme dönemleri sona erdiği zaman bir anda başlayan regl döngülerinin daha önceki regl döngülerinden daha farklı seyrettiğini söylemektedir.[11] Özellikle yaşadıkları belirtilerin premenopoz belirtileri ile benzer olduğunu bildiren kadınların 35 yaşından sonra bu deneyimi daha sık yaşadıkları görülmektedir.[8]

Premenopozal dönemde kadınların şiddetli kasık krampları, kilo değişimi, uyku problemleri, cilt sorunları, fizyolojik değişimler, yoğun halsizlik, vücutta atılamayan ödem (su tutulumu) ve depresyon, bir anda veya hiç kan gelmemesi ve metabolik sorunlar yaşadıkları bilinmekte ve 30’lu yaşlarda özellikle anne olan kadınların bu dönemi daha yoğun deneyimledikleri bilinmektedir.

40'lı Yaşlarda Regl Dönemi Nasıl Değişir?

40'lı yaşların başlangıcında kadınların regl döneminde görülen değişimler çoğunlukla menopoz öncesi sendromu üzerinden anlam kazanmaktadır. Kadınlar, premenopoz döneminde çoğunlukla vajinal kuruluk, cilt derisinde kuruluk, depresif ruh halleri, sinir sistemi sorunları, metabolizmada görülen ani değişimler, eklem ağrıları, halsizlik, ödem, aşırı terleme, uyku problemleri, kilo alımı, saç incelmesi ve bedensel birtakım değişimleri deneyimlediklerini bildirmektedir.[12]

Menopoza girme yaşı tıbbi olarak 47-50 arasında tanımlansa da 40’lı yaşlardaki birçok kadın erken menopoz deneyimi yaşamaktadır.[10] [12] Bu durum, vajinal kanamada ani değişimlere yol açmakta, bazen hiç kanama görülmezken bazen yoğun ve tortulu bir kanama dönemi görülebilir. Böylelikle birçok kadın erken menopoz belirtilerini günlük yaşamlarındaki aktivitelerini gerçekleştirmelerine karşı bir tehdit olarak algılamaktadır.

Tıp uzmanlarının ifadelerine göre bu belirtileri gösteren kadınların doğurganlığa dair endişeli olduklarını bildirdiklerini görülmektedir. Ancak tamamen menopoza girene kadar yumurtlamanın devam ettiği tıbbi olarak doğrulanmaktadır.

Buna ilaveten uzmanların kadınlara menopoz öncesi dönemi daha sakin atlatmaları için egzersiz, spor ve dengeli beslenme gibi çeşitli sağlıklı yaşam önerileri sunduğu bilinmekte, ve ayrıca gerekli durumlarda uzman yardımı almaktan çekinmemeleri gerektiğini söyledikleri görülmektedir. Menopoz hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak da kadınların menopoz dönemine girme süreçlerini daha sakin atlatmalarına yardımcı olabilir.[10]

Sonuç

Kadın bedenine ait fizyolojik bir döngü olan regl 20’li, 30’lu ve 40’lı yaşlardaki kadınlarda çeşitli değişkenler hesaba katılmadığı takdirde ortalama 1 haftalık bir süreç üzerinden deneyimlenmektedir. Rahmin iç tabakasındaki duvarın dökülmesi ile yumurtlama meydana gelir ve bu menstrüasyonun sağlıklı bir şekilde gerçekleştiğini gösterir. Kadınların regl dönemlerinde yaşanan ortaklıklar ve farklılıklar, yaş, sosyoekonomik durum, kültürel yapı, sosyal hareketlilik, beslenme düzeni, psikolojik yapı ve çocuk doğurma gibi farklı bağlamlar da hesaba katılarak değerlendirilebilmektedir. Menstrüasyonun düzenli olup olmadığı veya premenstrüal sendrom, premenopoz ve polikistik over sendromu gibi faktörlerin regl döneminin deneyimlenmesinde etkili olup olmadığı kadınların bu deneyimlerini anlamak açısından dikkat edilmesi gereken faktörlerdir.

En nihayetinde kadınların 20’li, 30’lu ve 40’lı yaşlarında regl dönemlerinin nasıl değiştiğini anlamak için regl döneminde farklı deneyimler yaşadığına dair herhangi bir şikâyet ile sağlık hizmetlerine başvuran her kadını bireysel olarak biyolojik yapı, psikolojik etkenler, kültürel kodlar, sosyoekonomik durum ve fizyolojik yapı üzerinden değerlendirmek gerektiği söylenebilir.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
17
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 24
  • Muhteşem! 5
  • Bilim Budur! 5
  • Merak Uyandırıcı! 5
  • Umut Verici! 4
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 1
  • İnanılmaz 1
  • Korkutucu! 1
  • Güldürdü 0
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 20/04/2024 16:00:38 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/10973

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Hava
Uyku
Kütle
Yas
Çeşitlilik
Kanat
Yeni Koronavirüs
Bebek Doğumu
Neandertal
Diş Hekimi
Yeni Doğan
Konuşma
Sosyal
Bilimkurgu
Kuantum
Kalıtım
Epidemik
Goril
Eğilim
Çeviri
Epistemoloji
Ornitoloji
Amerika Birleşik Devletleri
Göğüs
Yaşanabilir Gezegen
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
D. Aydın, et al. Menstrüasyon ve Yaş İlişkisi: Regl Dönemi 20'li, 30'lu ve 40'lı Yaşlarda Nasıl Değişir?. (11 Eylül 2021). Alındığı Tarih: 20 Nisan 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/10973
Aydın, D., Emektar, D. (2021, September 11). Menstrüasyon ve Yaş İlişkisi: Regl Dönemi 20'li, 30'lu ve 40'lı Yaşlarda Nasıl Değişir?. Evrim Ağacı. Retrieved April 20, 2024. from https://evrimagaci.org/s/10973
D. Aydın, et al. “Menstrüasyon ve Yaş İlişkisi: Regl Dönemi 20'li, 30'lu ve 40'lı Yaşlarda Nasıl Değişir?.” Edited by Dilan Emektar. Evrim Ağacı, 11 Sep. 2021, https://evrimagaci.org/s/10973.
Aydın, Dilara. Emektar, Dilan. “Menstrüasyon ve Yaş İlişkisi: Regl Dönemi 20'li, 30'lu ve 40'lı Yaşlarda Nasıl Değişir?.” Edited by Dilan Emektar. Evrim Ağacı, September 11, 2021. https://evrimagaci.org/s/10973.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close