Bizler aynı zamanda kuralsız ve kaprissiz olan doğaya da sıcak bakarız. Gizem vardır ama sihir asla; ve bu gizemler sonunda açıklamaya kavuşacakları için daha da güzeldirler.
Evrim gerçeğinin reddedenler biyoloji cahiliyse dünyanın 10 bin yıllık olduğunu sananlar cahilden de beterdir; sapıkça bir yanılgı içerisindedirler. Onlar sadece biyolojinin değil, fiziğin, yerbiliminin, kozmolojinin, arkeolojinin, tarihin ve kimyanın gerçeklerini de reddederler.
Anlaşılmaz teoriler karşısında kullanılabilecek tek silah dalga geçmektir.
Eğer evrendeki bütün kanıtlar yaradılışçılığın lehine dönse, bunu itiraf edecek ilk kişi ben olurum; ve anında fikrimi değiştiririm. Ancak şu anki durumda elimizdeki tüm kanıtlar (ve bu kanıtlar muazzam sayıdalar) evrimi destekliyor. Benim onun karşısında olanlarla boy ölçüşen bir tutkuyla evrim yararına tartışmamın tek ve tek nedeni budur. Tutkum kanıt üzerine temellidir. Onlarınki, gördüğümüz gibi kanıtları hiçe sayarak gerçek aşırıcılıktır.
Tanrılar narin şeylerdir; bir nefes bilim veya bir parça sağduyu onları öldürebilir.
Ateizm neredeyse her zaman aklın sağlıklı özgürlüğünün ve aslında sağlıklı bir zihnin işaretçisidir.
Tanrı ne kadar düşünceli değil mi? Her şeyi o kadar güzel ayarlamış ki, nerede doğarsan doğ, oranın yerel dini hep gerçek olan din çıkıyor.