Kasıtsız Öğrenme Nedir? Öğrenmeyi Denemeden Nasıl Öğreniriz?
Kasıtsız öğrenme, öğrenmenin bilinçli bir hedef olmadığı etkinlikler yoluyla, öğrencide istemsizce gerçekleşen öğrenmedir. Örneğin, biri sadece eğlence için bir spor yaptığında, ancak zamanla becerilerini de geliştirdiğinde, kasıtsız öğrenmiş olmaktadır. Kıyas olması bakımından kasıtlı öğrenme, öğrenmenin bilinçli olarak hedeflendiği öğrenme tipidir.
Kasıtsız öğrenme çeşitli bağlamlarda faydalı olabilir, bu nedenle kasıtsız öğrenmeyi iyi anlamak önemlidir. Bu makalede kasıtsız öğrenme hakkında daha fazla bilgi edinecek ve bunu kendi kendinize nasıl kullanabileceğinizi ve başkalarında nasıl teşvik edebileceğinizi göreceksiniz.
Kasıtsız Öğrenme Örnekleri
Dil edinimi bağlamında kasıtsız öğrenmeye bir örnek olarak, eğlenmek için yabancı bir dilde televizyon programı izleyerek yeni kelimeler öğrenen birisi örnek verilebilir.[1] Bu, bir dil öğrenme uygulamasında kasıtlı olarak bilgi kartları kullanarak yeni kelimeler öğrenen biriyle karşılaştırılmaktadır.[2]
Ek olarak, aşağıdaki örnekler diğer çeşitli alanlarda kasıtsız öğrenme örnekleridir:[3], [4]
- Meraktan sıcak bir şeye dokunan ve bunu yapmanın canını yaktığını öğrenen küçük bir çocuk,
- Diğer çocuklarla eğlenmek için oyun oynayan ve sosyal beceriler öğrenen bir çocuk,
- Eğlenmek için tarihi bir televizyon dizisi izleyen ve yeni bilgiler öğrenen bir kişi,
- İşinin bir parçası olarak öğrencilerle etkileşime giren ve daha etkili iletişim kurmayı öğrenen bir öğretmen,
- Kendi branşındaki bir müsabakayı eğlenmek için izleyen ve bu yolla yeni hareketler yapmayı öğrenen bir atlet,
- Rahatlamak için kurgusal bir kitap okuyan ve işlerini geliştirmenin yeni yollarını öğrenen bir girişimci.
Not: Ana dil ediniminin erken aşamaları gibi belirli bağlamlarda kasıtsız öğrenme çok önemlidir.[5], [6]
Kasıtsız Öğrenmenin Yaygın Özellikleri
Kasıtsız öğrenmenin tanımlayıcı özelliği, öğrencinin öğrenmeye niyetinin olmamasıdır.[7]
Bunun dışında kasıtsız öğrenme, aşağıdakiler gibi birçok yönden farklılık gösterebilir:
- Öğrencilerin, öğrenmeye motive olup olmadıklarına göre motivasyonları,
- Öğrencilerin, öğrenmenin farkında olup olmadıklarına ilişkin olarak farkındalıkları,
- Diğer kişilerin (örneğin ebeveynler veya öğretmenler), öğrenmenin farkında olup olmadıklarına ilişkin dış farkındalık,
- Diğer kişilerin (örneğin ebeveynler veya öğretmenler), öğrenmeye rehberlik edip etmediği (örneğin cesaretlendirmek veya sorular sormak) açısından dış rehberlik.
Kasıtsız ve Kasıtlı Öğrenme Arasındaki Fark
Kasıtlı öğrenme, öğrenmenin öğrenci için planlı ve genellikle birincil hedef olduğu etkinliklerin bir sonucu olarak ortaya çıkan öğrenmedir. Örneğin, bilimsel bir fenomeni anlamak için araştırma makalelerini okuyan birisi, kasıtlı öğrenmektedir.
Kasıtlı öğrenme ve kasıtsız öğrenme arasındaki fark şudur: Öğrenme, kasıtlı öğrenmede planlı bir hedef olarak yer alırken, kasıtsız öğrenmede planlı bir hedef olarak yer almamaktadır.[8]
Bu öğrenme türlerinden herhangi biri, diğerinden doğası gereği daha iyi değildir; daha ziyade, her türün kendi avantajları ve dezavantajları vardır ve farklı koşullar altında farklı insanlar için daha faydalı olabilirler. Örneğin, bir alandaki profesyonelin, teknik bir konuyu derinlemesine hızlı bir şekilde anlaması gereken bir durumda, kasıtlı öğrenme muhtemelen daha iyi olacaktır. Tersine, görece motive olmayan bir bireyin, bazı yaşam becerilerini zamanla yavaş yavaş geliştirmesi gereken bir durumda, kasıtsız öğrenme daha iyi olabilir. Örneğin; bir çalışma, kasıtsız öğrenmeyi, kasıtlı olmayan ve öğrenmenin kendisinin farkındalığını içermeyen öğrenme olarak tanımlamıştır.[9] Benzer şekilde, bir başka çalışmada da kasıtlı öğrenme, "öğrenme talimatlarının eşlik ettiği belirli bir eğitimin sonucu olarak gerçekleşen öğrenme" olarak tanımlanmış ve kasıtsız öğrenmenin "belirli bir eğitimin olmamasıyla" ondan ayrıldığını belirtmiştir.[10]
Kasıtsız Öğrenmenin Avantajları ve Dezavantajları
Kasıtsız öğrenmenin, kasıtlı öğrenmeye kıyasla, çeşitli potansiyel faydaları bulunmaktadır:
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
- Daha etkili olabilir: Örneğin, birisi öğrenme yeteneklerine güvenmiyorsa ve sonuç olarak kasıtlı öğrenmeden kaçınıyorsa;
- Daha verimli olabilir: Örneğin, bir kişinin bir şeyi kasıtlı olarak öğrenmek için çok fazla zaman ve çaba harcaması gerekiyorsa, ancak aynı şeyi günlük rutinleri aracılığıyla kolayca ve otomatik olarak öğrenebiliyorsa;
- Daha keyifli olabilir: Örneğin, birisi bir şeyleri aktif olarak öğrenmek için çaba sarf etmekten hoşlanmıyorsa, ancak ilerleme kaydetmekten hoşlanıyorsa.
Bu nedenlerden ötürü, kasıtsız öğrenme bazen kasıtlı öğrenmeye tercih edilebilir. Örneğin, öğrencilerin materyalleri eğlenceli ve sezgisel bir şekilde öğrenmelerine yardımcı olan eğitici oyunlar aracılığıyla öğretimde genellikle planlı olarak kullanılır.
Bununla birlikte kasıtsız öğrenmenin, kasıtlı öğrenmeye kıyasla bazı potansiyel dezavantajları da vardır. Spesifik olarak, kasıtsız öğrenmenin potansiyel avantajları büyük ölçüde durumsal ve kişisel faktörlere bağlı olduğundan; etkililik, verimlilik, keyif alma veya bunların bazı kombinasyonları açısından kasıtlı öğrenmenin daha iyi olduğu durumlar bulunmaktadır.
En önemlisi, kasıtsız öğrenmenin etkisiz olduğu, yani öğrencilerin istenen hedeflere ulaşmasını sağlayamayacağı birçok durum vardır. Örneğin, bir öğrencinin sınav için ileri istatistiksel kavramları öğrenmesi gerekiyorsa, bunu yapmak için kasıtsız öğrenmeye güvenmesi pek olası değildir.
Bu, kasıtsız ve kasıtlı öğrenmenin farklı durumlarda daha iyi olduğu anlamına gelmektedir. Örneğin, kasıtlı öğrenmenin daha etkili ve verimli, ancak kasıtlı öğrenmenin daha keyifli olduğu durumlarda meydana gelebilir.
Bu gibi durumlarda, kullanılacak en uygun öğrenme türünü seçmek için her bir yaklaşımın potansiyel avantajlarını ve dezavantajlarını göz önünde bulundurmak önemlidir. Ayrıca bunu yaparken, çoğu durumda ikisi birbirini tamamlamak için kullanılabileceğinden, bir öğrenme biçimini diğerine tercih etmenin gerekli olmayabileceğini hatırlamak önemlidir.
Genel olarak; kasıtsız öğrenme, kasıtlı öğrenmeden bazen daha etkili, verimli ve keyiflidir. Ancak bu durum çeşitli faktörlere bağlıdır, bu nedenle kasıtlı öğrenmenin veya iki yaklaşımın kombinasyonunu kullanmanın daha iyi olduğu durumlar da vardır.
Nasıl Kasıtsız Öğrenilir?
Kasıtsız öğrenme istemsizce gerçekleştiğinden, teknik olarak istemli olarak kasıtsız öğrenmek imkansızdır. Ancak pratik bir bakış açısından bakarsak, kendinizi aktif olarak öğrenmeye çalışmadan öğrenebileceğiniz durumlara yerleştirerek kasıtsız öğrenebilirsiniz. Örneğin, yeni bir dil öğrenmek istiyor ancak onu aktif olarak (örneğin bir kurs aracılığıyla) öğrenmek sizi sıkıyorsa, video oyunları oynamak ve televizyon izlemek gibi hedef dili içeren eğlenceli etkinliklere katılarak bunun yerine kasıtsız öğrenebilirsiniz.
Bunu yaparken, kasıtsız öğrenme yeteneğinizi de çeşitli şekillerde geliştirebilirsiniz. Örneğin, öğreneceğiniz etkinliğe odaklandığınızdan emin olmak için arka plandaki dikkat dağıtıcı unsurları ortadan kaldırabilir veya yeterli süre boyunca devam ettiğinizden emin olmak için o etkinliği yapmayı önceden taahhüt edebilirsiniz.
Son olarak, kasıtsız öğrenmeyi kullanıp kullanmayacağınıza ve nasıl kullanacağınıza karar verirken, kasıtsız öğrenme yerine veya buna ek olarak kasıtlı öğrenmeyi kullanmayı da düşünmelisiniz.
Kasıtsız Öğrenme, Başkalarında Nasıl Teşvik Edilir?
Örneğin, bir öğretmen, akıl hocası veya ebeveyn iseniz başkalarında kasıtsız öğrenmeyi teşvik etmenin birkaç yolu bulunmaktadır:
- İnsanlara doğrudan öğretin: Örneğin, birini bir şeyler öğrenebileceği bir durumda görüyorsanız, ancak bunu kasıtlı olarak yapmaya çalışmıyorsa, o kişiye sadece bilmesi gerekenleri öğretin.
- İnsanların kasıtlı öğrenmelerine yardımcı olun: Örneğin, bir çocuk yeni bir şey öğrenebileceği bir durumdaysa, neler olup bittiğini düşünmesine yardımcı olmak için ona yol gösterici sorular sorabilirsiniz.
- İnsanları kasıtsız öğrenebilecekleri durumlara yönlendirin: Örneğin, birinin kelime dağarcığını geliştirmesine yardımcı olmak istiyorsanız, o kişiye yardımcı olacak bir kitap okumaya teşvik edebilirsiniz.
- İnsanları kasıtsız öğrenmeye yönlendirin: Örneğin, birisine kasıtsız öğrenmenin ne olduğunu, neden faydalı olduğunu ve kendi başlarına nasıl kasıtsız öğrenebileceklerini açıklayabilirsiniz.
Kasıtsız öğrenmeyi teşvik etmek amacıyla, bu yaklaşımlara yardımcı olmak için kullanabileceğiniz çeşitli teknikler vardır.
Örneğin, bazen insanlara bir şeyleri tersini yapmalarını sağlayarak yaptırmayı içeren ters psikolojiyi kullanmaktan yararlanabilirsiniz. Örneğin, birinin, bir şey hakkında tamamen yanlış bilgilendirildiğini biliyorsanız, ancak bu kişi söyleyeceğiniz şeyi dinlemeyi reddediyorsa, konu hakkında daha fazla bilgi edinmelerini sağlamak için sizi yanlışlayacak kanıtlar bulmasını isteyebilirsiniz.
Benzer şekilde; öğretme, öğretiyormuş gibi yapma veya başkalarına bilgi öğretmeye hazırlanmanın, kişinin bu bilgiyi öğrenmesine yardımcı olduğu psikolojik bir fenomen olan protégé (çırak) etkisinden yararlanabilirsiniz. Örnek olarak bu fenomen, üstün yetenekli ancak ilgisiz bir öğrenciyi sınıftaki diğer öğrencilere ders vermeye teşvik ettiğiniz bir durumda, üstün yetenekli öğrencinin materyali anlamasını geliştirmenin bir yolu olarak yardımcı olabilir.
Son olarak, kasıtsız öğrenme ile kasıtlı öğrenmeyi birleştirebileceğinizi unutmayın. Örnek olarak bu teknik, anahtar kavramları öğrenmek için başlangıçta kasıtlı öğrenmeyi teşvik ettiğinizde ve daha sonra bu kavramların uygulamalarını içselleştirmek için kasıtsız öğrenmeyle desteklediğinizde faydalı olabilir.
Kasıtsız Öğretme
Kasıtsız öğretme, bireylere kasıtlı olarak öğrenmeye çalışmadıkları durumlarda bir şeyler öğreterek, kasıtsız öğrenmeyi teşvik etmeyi içerir. Örneğin, bir ebeveyn, çocuklarına bir tarih kitabı okuyarak kasıtsız öğretim yapabilir.
Bu öğretme şekli çeşitli durumlarda kullanılabilir. Örneğin, oyun gibi doğal olarak oluşan yetişkin-çocuk etkileşimleri yoluyla konuşulan dilin edinilmesine yardımcı olan doğal bir dil müdahalesi olarak kullanılır.[11] Kasıtlı öğrenme, benzer şekilde, otistik kişilerin sosyal becerilerini geliştirmelerine yardımcı olabilecek bir müdahale olarak da kullanılır.
Bir önceki bölüm, nasıl kasıtsız öğretebileceğinizi ve kasıtsız öğretmenin nasıl teşvik edileceği hakkında bilgiler sağlamaktadır.[12]
Ek Bilgiler
Kasıtsız öğrenme, kasıtlı öğrenmenin ötesinde bir dizi ilgili kavramla yakından ilişkilidir. Bu tür kavramlardan biri informal öğrenmedir. Genel olarak informal öğrenme, yapılandırılmış bir müfredata sahip olmak, belirlenmiş öğretmenler tarafından öğretilmek ve öğrencilerin değerlendirilmesini veya sertifikalandırılmasını içermek gibi formal öğrenmenin tanımlayıcı özelliklerinden yoksun olan öğrenmedir.[13] Kasıtsız öğrenme, genellikle istemsizce gerçekleşen informal öğrenmenin bir alt kümesi olarak görülmektedir.[14] Bir çalışma bu konu hakkında şunları belirtmektedir:[4]
Kasıtsız öğrenmeyi içeren bir kategori olan informal öğrenme, kurumlarda meydana gelebilir, ancak tipik olarak sınıf temelli veya yüksek düzeyde yapılandırılmış değildir ve öğrenmenin kontrolü öncelikle öğrencinin elindedir. Kasıtsız öğrenme; görev başarısı, kişiler arası etkileşim, örgüt kültürünü algılama, deneme-yanılma deneyleri ve hatta formal öğrenme gibi diğer bazı etkinliklerin bir yan ürünü olarak tanımlanır. İnformal öğrenme, bir kuruluş tarafından planlı olarak teşvik edilebilir veya öğrenmeye pek elverişli olmayan bir ortama rağmen gerçekleşebilir. Kasıtsız öğrenme ise, insanlar her zaman farkında olmasa da neredeyse her zaman gerçekleşir.
Ek olarak, “kasıtlı öğrenme” ve “kasıtsız öğrenme” terimleri bazen farklı bağlamlar içinde farklı anlamlarda kullanılmaktadır:[11]
Uygulamalı dilbilim literatüründe kasıtsız ve kasıtlı öğrenme terimleri bazen örtük ve açık öğrenme terimleriyle bağlantılı olarak kullanılmaktadır. Kasıtsız ve örtük öğrenmenin anlamları ile kasıtlı ve açık öğrenmenin anlamları örtüşse de, bunlar farklı sorgulama alanlarındaki farklı yapılara atıfta bulunmaktadır. Örtük ve açık öğrenme terimleri, mevcut ikinci dil edinimi teorilerinde (ve genel olarak bilişsel bilimde), öğrenme deneylerinde, deneklerin maruz kaldığı girdi materyallerindeki gerçeklerin veya düzenliliklerin sırasıyla bilinçsiz ve bilinçli olarak öğrenilmesine atıfta bulunmak için kullanılır. İkinci dil edinimi çalışmalarında, düzenlilikler genellikle dilbilgisel fenomenlerle ilgilidir (örneğin bir biçim sözdizimsel kuralı). Örtük bilginin neokorteksin çeşitli bölgelerine yayıldığına inanılırken, açık bilginin, örtülü bilginin bulunduğu alanlardan bağımsız olarak beynin belirli bir bölgesinde (hipokampüs dahil olmak üzere orta temporal lob) bulunduğu varsayılır. Bilimsel araştırmanın bu (nöro)bilişsel alanında, örtük ve açık öğrenmenin bazen kasıtsız ve kasıtlı olarak gerçekleştiği söylenir, ancak bu iki etiket, öğrenmenin teorik açıklamalarında çok önemli bir rol oynamamaktadır, çünkü önceki yüzyılın davranışçı öğrenme teorileri öne çıkan rollerini kaybetmiştir.
Son olarak, "kasıtlı öğrenme" ve "kasıtsız öğrenme" terimleri bazen farklı bağlamlar içinde farklı anlamlarda kullanılmaktadır. Bu, özellikle deneysel ortamlar bağlamında (eğitim ortamlarına kıyasla) tarihsel bir bakış açısından fark edilmektedir:[11]
Kasıtsız ve kasıtlı öğrenme terimleri, ilk olarak 20. yüzyılın ortalarında Amerikan davranışçı psikolojisinin en parlak döneminde, öğrenmeyi uyaran-tepki olasılıkları açısından kavramsallaştırarak kullanılmıştır (Postman & Keppel, 1969). Araştırmacılar, insan deneklere iki durum altında bilgi sağlayarak (kelime listesi gibi) insan öğrenimini deneysel olarak araştırmıştır. Kasıtlı durumda deneklere, daha sonra maruz kalacakları materyalleri hatırlamaları konusunda test edilecekleri önceden söylenmiştir. Kasıtsız durumdaki deneklere ise daha sonra test edilecekleri söylenmemiştir. Bu nedenle başlangıçta, kasıtsız ve kasıtlı öğrenme terimleri, deneklerin maruz kaldıktan sonra test edilip edilmeyeceğine dair bir bildirimin yokluğu veya varlığı ile ilgili olarak öğrenme deneylerinin metodolojik bir özelliğine atıfta bulunmaktadır. Daha sonra psikologlar, kasıtsız öğrenme deneylerini farklı yönlendirme görevleriyle birlikte kullanmışlardır. Örneğin Hyde ve Jenkins (1973), deneklerden bir kelime listesindeki her bir kelimeyi hoşlarına gitmelerine göre derecelendirmelerini (anlamsal yönlendirme görevi) veya kelimelerin konuşmanın bir kısmını kaydetmelerini (anlamsal olmayan yönlendirme görevi) istemiştir. Deneklere daha sonra sürpriz bir hatırlama görevi verildiğinde (yani kasıtsız öğrenme ortamında), anlamsal durumdaki denekler, anlamsal olmayan durumda olanlardan daha fazla kelime hatırlayabilmiştir.
Not: Kasıtsız öğrenme aynı zamanda örtük öğrenme, deneyimsel öğrenme ve “geçerken” öğrenme gibi bir dizi başka kavram ve terimle de ilişkilendirilmektedir.[4], [15]
Özet ve Sonuçlar
- Kasıtsız öğrenme, öğrenmenin bilinçli bir hedef olmadığı etkinliklerle, öğrencide istemsizce gerçekleşen öğrenmedir.
- Kasıtsız öğrenmeye örnek olarak, eğlenmek için kitap okurken yeni kelimeler öğrenen biri, başkalarıyla oynarken sosyal beceriler öğrenen biri veya eğlenmek için bir televizyon programı izlerken tarihsel gerçekleri öğrenen biri verilebilir.
- Kasıtsız öğrenme, kasıtlı öğrenmeye göre daha etkili, verimli ve keyifli olabilir, ancak bu büyük ölçüde durumsal ve kişisel faktörlere bağlıdır ve kasıtlı öğrenmenin bir veya daha fazla şekilde daha iyi olabileceği durumlar vardır.
- Kasıtsız öğrenmek için, kendinizi aktif olarak öğrenmeye çalışmadan öğrenebileceğiniz durumlara yerleştirin ve arka plandaki dikkat dağıtıcı unsurları ortadan kaldırmak gibi şeyler yaparak daha etkili bir şekilde öğrenmenize yardımcı olun.
- Kasıtlı öğrenmeyi planlarken, planın ilgili kişisel ve durumsal faktörleri hesaba kattığından, ilerledikçe gerekirse iyileştirdiğinizden ve planlamanın bunaltıcı olmadığından veya erteleme yolu olarak görev almadığından emin olun.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 12
- 3
- 2
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ J. H. Hulstijn. Incidental Learning In Second Language Acquisition. (18 Aralık 2012). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2022. Alındığı Yer: Wiley doi: 10.1002/9781405198431.wbeal0530. | Arşiv Bağlantısı
- ^ F. Boers. Intentional Versus Incidental Learning. (7 Mart 2017). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2022. Alındığı Yer: Wiley doi: 10.1002/9781118784235.eelt0074. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Schugurensky. (2000). The Forms Of Informal Learning: Towards A Conceptualization Of The Field. Centre for the Study of Education and Work, OISE/UT. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b c V. J. Marsick, et al. (2002). Informal And Incidental Learning. Wiley, sf: 25. doi: 10.1002/ace.5. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. R. Saffran, et al. (2006). Incidental Language Learning: Listening (And Learning) Out Of The Corner Of Your Ear. SAGE Publications, sf: 101-105. doi: 10.1111/j.1467-9280.1997.tb00690.x. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. Webb, et al. (2012). Incidental Learning Of Collocation. Wiley, sf: 91-120. doi: 10.1111/j.1467-9922.2012.00729.x. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. W. Kelly. (2012). Incidental Learning. Encyclopedia of the Sciences of Learning, sf: 1517-1518. doi: 10.1007/978-1-4419-1428-6_366. | Arşiv Bağlantısı
- ^ P. Blumschein. (2012). Intentional Learning. Encyclopedia of the Sciences of Learning, sf: 1600-1601. doi: 10.1007/978-1-4419-1428-6_37. | Arşiv Bağlantısı
- ^ P. Camacho. (2019). Incidental Or Intentional Learning? Two Compatible Processes. Juniper Publishers. doi: 10.19080/JPFMTS.2018.02.555587. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Ross. (2006). Relationship Between Dependency, Intentional Learning, And Incidental Learning In Preschool Children.. American Psychological Association (APA), sf: 374-381. doi: 10.1037/h0023804. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b c A. McDuffie. (2013). Incidental Teaching. Encyclopedia of Autism Spectrum Disorders, sf: 1559-1561. doi: 10.1007/978-1-4419-1698-3_1669. | Arşiv Bağlantısı
- ^ G. G. McGee, et al. (2006). An Incidental Teaching Approach To Early Intervention For Toddlers With Autism. SAGE Publications, sf: 133-146. doi: 10.2511/rpsd.24.3.133. | Arşiv Bağlantısı
- ^ P. J. Hager. (2012). Informal Learning. Encyclopedia of the Sciences of Learning, sf: 1557-1559. doi: 10.1007/978-1-4419-1428-6_162. | Arşiv Bağlantısı
- ^ K. E. . Watkins, et al. (2006). Towards A Theory Of Informal And Incidental Learning In Organizations∗. International Journal of Lifelong Education, sf: 287-300. doi: 10.1080/0260137920110403. | Arşiv Bağlantısı
- ^ R. Kanai, et al. (2009). Latent Learning. Encyclopedia of Neuroscience, sf: 2113-2115. doi: 10.1007/978-3-540-29678-2_2705. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 02/11/2024 22:28:32 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/13305
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.