Hayvanlar Alemi'nin Enleri: Uç Düzey Özelliklerin Bilimi
Doğayı, bilemeyeceğimiz kadar çok sayıda canlıyla paylaşıyoruz. Keşfedilmeyi bekleyen okyanus diplerinden, volkanik dağların içindeki yaşama kadar sayısız canlı gezegenimizde yaşıyor. Evinde oturup gazetesini okuyan insandan, gezegenimizdeki en çok oksijeni sağlayan su yosunlarına kadar aynı havayı soluyor.
Dünya hepimiz için ortak yaşam olanı olması gerekirken, türümüz kendini hep diğer canlılardan farklı, özel bir yere koydu. Diğer canlıların yaşam alanlarını kısıtladı ve yok etti. Dünya Vahşi Yaşam Vakfı verilerine göre son 50 yılda, tüm canlı popülasyonlarının %60'ını katlettik. Yeryüzünde en zeki canlı olup, medeniyetler inşa edebilecek yeteneklerin insanlarda evrimleşmiş olması, türümüzü kibirli hale getirdi, bencilleştirdi.
Evet, şunu baştan söyleyelim: Diğer tüm canlılardan daha zekiyiz, buna şüphe yok! Ancak zeka veya zekanın kaynağı olan beyin, bir hayvan türünün organlarından sadece birisi. O organ irileşecek biçimde evrimleştiğinde, sıra dışı yeteneklerin önünü açsa da, diğer organların uç düzeyde evrimi de aynı şekilde sıra dışı yeteneklerin önünü açıyor. İşte bu nedenle diğer türlerin bizden üstün olduğu konular var. Hatta eğer ki kıyas, fiziksel ve biyolojik özelliklerimiz üzerinden yapılacaksa, çoğu kulvarlarda diğer türlerin yanına bile yaklaşamadığımız bir gerçek.
Tüm canlılık bir yana sadece hayvanların eşsiz özelliklerini inceleyecek olursak bile insanların hayvanlardan çoğu konuda ne kadar zayıf olduğunu göreceksiniz.
İşte karşınızda Hayvanlar Alemi'nin enleri...
Hayvanlar Aleminin En Hızlıları
Gökdoğan (Alacadoğan)
Bu ilginç kuş türü, göklerde erişebildikleri hızları ile ün salmışlardır. Havada avına doğru yaptığı kendine özgü dalış ile saatte 360 km'nin üstüne çıkabilirler. Hatta 2005'te National Geographic'ten Ken Franklin, 389 km/sa hıza ulaşabildiklerini kaydetmiştir. Bu da gökdoğanı Dünya'daki en hızlı hayvan yapar! Olağandışı bir durum olmadığı sürece genelde 130 km/sa ile 184 km/sa hızlarında avlandıkları ölçülmüştür.
Bu denli hızlar aynı zamanda dezavantaj da yaratır. Çünkü dalış sırasında avcısını fark etmiş olan bir avı izlemek kolay değildir. Bu yüzden kullandığı yöntem ne olursa olsun gökdoğan da diğer etçil canlılar gibi kusursuz bir avcu değildir: Sadece yüzde yirmi düzeyinde bir avlanma başarısı oranına sahiptir. Yani 10 saldırının 8'inde eli boş döner.
Gökdoğan'ın evrimsel tarihi, taksonomisi ve ekolojisi hakkında daha fazla bilgi almak istiyorsanız buraya bakmanızı tavsiye ederiz.
Yelken Balığı (Marlin Balığı)
Benzerlikleri yüzünden kılıç balığı ile karıştırılan yelken balıkları denizlerin yırtıcı hayvanları arasındadır. Dünyada bilinen en hızlı balık türüdür. Elde edilen raporlara göre en yüksek hızları 90-110 km/sa arasındadır. 4.65 metre uzunluğu ve 750 kg ağırlığı ile uçan hayvanlar dışında listeye ikinci sıradan giriş yapmaktadır.
Hem kılıç balığının hem de yelken balığının kafa kısmında bulunan kılıç benzeri yapının sürtünmeyi azaltarak enerji maliyetlerini düşürmek amacıyla evrimleştiği düşünülmektedir.
Çita (Acinonyx jubatus)
Vahşi doğada yırtıcı bir avcının bulundurması gereken özelliklerden en önemlileri "keskin görüş" ve "hız"dır. Afrika'nın güneyi ve doğusunda yaşayan kedigiller familyasından çita bu özellikleri kendi bünyesinde barındırmaktadır.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Kısa mesafelerde 97-113 km/sa arasında bir hıza ulaşabilir. Çitalar bu hızı ancak 200-300 metrelik kısa parkurlarda sürdürebilirler. Bu kısa soluklu koşu becerisi, diğer canlılar için bir avantaja dönüştürülebilir. Ancak 0'dan 100 km/h hıza 5 saniyede ulaşabilmeleri diğer canlılar için kısa mesafelerde büyük dezavantaj sağlar.
Çitalar, genellikle avını ulaşabildikleri en yüksek hızın sadece yarısı kadar bir hız ile kovalar. Kovalamaca ardından yakaladığı avı yemeden önce yarım saat kadar dinlenmesi gerekir.
Çitalar olağanüstü denge kabiliyetlerini kaslı kuyruklarına borçludur. Uzun kaslı kuyruğunu bir dümen gibi, hızlı dönüşler sırasında vücut ağırlığına karşı denge amaçlı kullanır. Bu kuyruk yapısı çitaların hızlı koşularda ani yön değişiklikleri yapabilmelerini sağlamaktadır.
Ayrıca çitalar, doğanın en iyi annelerinden bazılarını bünyelerinde barındırır.
Hayvanlar Aleminin En Tehlikelileri
Kutu Denizanası (Chironex fleckeri)
Latincesi Chironex fleckeri olarak isimlendirilen kutu denizanaları yaygın olarak "deniz yabanarısı" olarak bilinir. Kuzey Avustralya'nın kıyı sularında ve Yeni Gine kıyılarında bulunan kutu denizanaları oldukça zehirlidir. Yol açtığı ölümler dolayısıyla Dünya'nın en zehirli denizanası olarak anılmaktadır.
Kutu denizanalarının sahip olduğu tentaküller 3 metreye kadar uzayabilir. Bu tentaküllerin her biri milyonlarca knidosit (yakıcı) hücre topluluklarından oluşur. Dokunma sonrasında anında tedavi edilmeyen yaralar, boyutuna göre 2-5 dakika içerisinde ölüm ile sonuçlanabiliyor.
Bir kutu denizanasının dokunuşu sonrası kurtulmayı başarsanız bile, bu dokunuş çok ızdıraplı ağrılara sebep olabilmektedir.
Kara Mamba (Dendroaspis polylepis)
Sahra Altı Afrika'da yaşayan Kara Mamba, ismini ağzının renginden alır. Eğer bir Kara Mamba ile karşılaşırsanız ve sinirlenip size ağzını açtığında koyu mavi/siyah bir renk görürsünüz. Zaten karşınızda ağzını açmış bir kara mamba görürseniz, büyük ihtimalle kaçamayacaksınız demektir. Çünkü kara mamba, yılanların en hızlısıdır. Saatte 20 kilometreye varan bir hızla sürünebilir. Kral Kobra'dan sonra en uzun ikinci zehirli yılandır. Boyları 2 ile 3 metre arasında değişmektedir. Ancak kayıtlarda 4.5 metre uzunluğunda kara mambalara rastlanıldığı rapor edilmiştir.
Kara mambalar avlanmayı seven hayvanlardır. Çoğu hayvan gibi, kara mambalar da tehdit karşısında saldırmayı seçebilirler. Ancak kara mambalar bunu bir adım öteye götürürler: Bu yılan türü, adeta "zevk için" avlanmaktadır.
Eğer karşısında tehdit olarak algıladığı bir durum varsa o zaman işler daha kötüye gider. Bu tehdit sizseniz ve bir kara mamba tarafından ısırılırsanız düşünmeniz gereken tek şey 20 dakikadan kısa bir süre içerisinde en yakın hastaneye ulaşmanız olmalıdır.
Çöl Karıncaları (Cataglyphis nodus)
Doğu Afrika'da bulunan çöl karıncaları, kör ve çok agresiftirler. Parlak turuncu-kırmızı renktedirler. Isırdıkları zaman bir iğneyi elinize zorla batırıyormuş gibi can yakar. Geniş alanlarda yaşarlar ve kolonileri 50 milyon bireyden oluşur.
Eğer çevreden gelen tehditler tek bir bireyi bile rahatsız ederse bütün kolonideki karıncalar tek bir birey gibi saldırıya geçer. Eğer çöl karıncaları sizi tehlike olarak görürse tüm koloni üzerinize saldırır. Yani vücudunuza 50 milyon tane iğne batırmaya çalıştıklarını farz edin. Bu yüzden çöl karıncaları en tehlikeli hayvanlar arasında sayılmaktadır.
Hayvanlar Aleminin En Zekileri
İnsanlar (Homo sapiens)
Bu hayvan türü, büyüleyici bir zeka düzeyine sahiptir. Yaklaşık 300.000 yıl kadar önce evrimsel tarih sahnesine çıkan insanlar, Afrika savanalarından Dünya'nın dört bir yanına yayılmışlardır. Başlangıçta epey az sayıda bulunan bu canlılar, günümüzde 7.5 milyar civarında bir popülasyona erişmişlerdir. İlginç bir şekilde, yaşam alanlarını tanınmaz hale gelecek kadar dönüştüren bu canlılar, beton ve benzeri malzemeler kullanarak kutu şeklinde evler inşa ederler. Geliştirdikleri "bilim" ve "teknoloji" denen birbirine bağlı iki kültürel yapı sayesinde yaşam alanları arasında hızlıca hareket edip, hastalıklarını tedavi edebilmektedirler.
- Dış Sitelerde Paylaş
Ancak türün bu hızlı yayılışı, diğer canlıların neredeyse tamamını tehlikeye atmaktadır. Dahası, tür bilinen en saldırgan hayvanlar arasındadır. Sadece diğer hayvanları değil, kendi türünü bile zevk için avladığı bilinmektedir! Yayılması sırasında çevreye verdikleri tahribat, sadece birkaç on yılda bütün hayvanların %60 gibi devasa bir oranının soyunun tükenmesine neden olmuştur.
Tüm bu nedenlerle, bu canlıyı en zekiler arasına mı, en tehlikeliler arasına mı alacağımız konusunda kararsız kaldık. Her ikisine de harika bir şekilde uymaktadır.
Şempanzeler (Pan troglodytes)
Şempanzeler de, insan kuzenleri gibi kuyruksuz maymunlardandır. Anlayabileceğiniz üzere, kuyruksuz maymunlar zekanın evrimi konusunda ileri giden ana hayvan gruplarından birisidir. Şempanze genomunun %98.7'si insanlarla aynıdır. Bu benzerlik bize inanılmaz gelebilir ancak insan genomu ile bir muzun genomunu karşılaştıracak olursak %50 benzerlik görürüz. Fakat yine de şempanzelerle yakınlığımız çok büyük boyuttadır.
İnsanların 1500 cc'lik beyin hacmine kıyasla, şempanzelerinki 350cc civarındadır. Ancak beyin hacmi tek başına zeka ile doğru orantılı değildir. Eğer öyle olsaydı, en iri beyinli balinalar insanlardan kat kat zeki olurdu. Daha önemli olan, beyin hacminin vücut hacmine oranı ve beyin bölgeleri arasındaki bağlantı sayısıdır. İnsan beyninin bölgeleri arasında gerçekten de daha çok sayıda bağlantı vardır.
Buna rağmen şempanzeler, tıpkı insanlar gibi alet kullanmakta başarılıdır ve kuzenleri kadar agresif olabilirler. Bu nedenle birbirlerine ve hatta insanlara da saldırdıkları bilinmektedir.
Şempanzelerin grup içinde inanılmaz bir iletişim gücü vardır. Ormanda birçok aracı toplulukları için kullanabilir ve yiyecek bulabilirler. Eğer yeterince çalıştırılırsa insan dilini basit bir şekilde tekrar edebilmektedir. Koko isimli meşhur şempanze 1000'den fazla işaretten oluşan kelime anlama ve 2000 kadar konuşulan İngilizceyi anlamasıyla uluslararası bir ün sağladı.
Yunuslar (Delphinus)
Yunusların beyinleri hayvanlar aleminde Homo sapiens'ten sonra en gelişmiş beyne sahip olan canlıdır. Suda hayatta kalmak için gerekli olan zorluklar, karada ihtiyaç duyulanlardan oldukça farklı olduğundan, karada yaşayanlara karşı suda gelişen hayvanlar için zekayı ölçmek oldukça farklı olabilir. Buna rağmen yunus beyni ile insan ve şempanze beyinleri arasında ortak özellikler vardır. Bunlardan birkaçı büyük beyin hacimlerine sahip olmaları, uzun ömürlerinin olması, kararlı topluluklar oluşturması, değişken sosyal gruplarla yaşıyor olmaları ve çocukluk döneminde ebeveynlerine bağlı kalmaları örnek verilebilir.
Yunusların zekalarını ölçmek için herhangi bir standart test mevcut değildir. Ancak bir başka faktöre bakabiliriz: Beyin-vücut hacmi oranına. Vücuduna göre öngörülen beyin hacminden büyük beyine sahip olması, zekası ile ilgili bize fikir verebilir.
Bu ölçüme EQ, yani Ensefalizasyon Katsayısı denir. Bu ölçümde zeka arttıkça, sayı da artar. İnsanların EQ değeri 7.0'dır. Büyük Maymunlar, filler ve şempanzelerde EQ değeri 1.8-2.3 arasındadır. Yani vücut boyutlarına göre insanlardan daha küçük beyinleri vardır. Yunusun EQ değeri 4.2'dir ve insana diğer hayvanlardan en yakın olan EQ değeridir.
Bunlara ek olarak beyin korteksinin katlanma derecesi de zeka ölçüsü gibi görünmektedir. Korteks ne kadar fazla katlanırsa, beyin içinde bilgilerin işleneceği ek nöronları (beyin hücreleri) barındırmak için o kadar fazla yer vardır.
Yunuslar, insanlar gibi taklit etme yeteneğine sahiptir. Başka bir deyişle insan eğitmenleri tarafından gösterilen hareketleri taklit edebilirler. Bir insan bacağını kaldırırsa, yunus insan vücudunun kendi anatomisiyle olan ilişkisini tanır ve kuyruğunu yükseltir. Yunuslar, aynı zamanda bir başka yunusu da taklit edebilir. Eğer bir yunus yay yapmak üzereyse, başka bir yunus bu davranışı kopyalayabilir ve bu hayvanla aynı anda atlayabilir.
Hayvanlar Aleminin En Derinde Yaşayanları
Engerek Balığı (Anoplogaster cornuta)
Anoplogastridae ailesine ait bu çirkin görünümlü, ürkütücü balıklar, isimlerinden de anlaşılabileceği gibi Anoplogastridae ailesine ait bu "çirkin" görünümlü, ürkütücü balıklar, isimlerinden de anlaşılabileceği gibi memelilerin azı dişlerini andıran, kocaman dişleri vardır. Esasında neredeyse tamamen zararsız olan bu türler, 18 santimetreye kadar büyüyebilirler. Koyu siyah veya kahverengi bir renge sahiptirler. Kafaları küçüktür; ancak kocaman bir çeneleri vardır ve çenelerinin içi tamamen mukus tabakasıyla, sivri uçlu dişlerle ve ince bir deri tabakası ile kaplıdır.
Gözleri ve yüzgeçleri göreceli olarak küçüktür ve ilkeldir. Büyük dişleri alt çenelerinde bulunur ve ağız kapalıyken, bu dişlerin tam karşısına denk gelen ve beynin iki yanında bulunan soketlerin içerisinde dururlar.
Ailenin içerisinde tek bir cins ve iki tür bulunmaktadır: Anoplogaster brachycera ve Anoplogaster cornuta. Türler, okyanusun 5.000 metre derinlerinde bulunabilirler; ancak genelde 200-2000 metre arasında görülürler.
Vampir Mürekkep Balığı (Vampyroteuthis infernalis):
Bilim insanları tarafından Vampyroteuthis infernalis olarak bilinen vampir mürekkep balığının ismi sanki izlediğimiz bilim kurgu filmlerinden fırlamış gibi geliyor. Bu korkunç isme sahip olmalarına rağmen en fazla 15 cm uzunluğunda olabiliyorlar. Vampir mürekkep balığı antik bir türdür. 300 milyon yıl öncesinden beri yaşamaktadır. Dinozorlardan bu yana okyanus diplerinde yaşamaya devam etmektedirler. Ancak insanlar bu türü 1903 senesinde bir grup araştırmacı sayesinde keşfetmiştir. Vampyroteuthis sınıfının son kalan üyesidir. Bu tür ışığın en son ulaştığı, oksijenin en az olduğu deniz diplerinde yaşarlar. Genelde 90 metre ile 900 metre arasında yaşamaktadırlar. Ancak 3000 metre derinlikte de bulunabilirler.
Vampir mürekkep balığının vücudu "fotofor" denilen ışık üreten organlarla kaplıdır. Bu organlar mürekkep balığına biyolüminesans özelliğinin verir. Mürekkep balığı birtakım kimyasal işlemler sayesinde bu özelliği kendi isteğiyle "açıp-kapatma" özelliğine sahiptir. Yani gerektiği zaman fotofor organlar kendini kapatırsa derin ve karanlık sularda tamamen görünmez olabilirler. Vampir mürekkep balıkları bu özelliklerini inanılmaz şekilde kullanırlar. Avcıları rahatsız etmek için vücudunda farklı yerlerde ışık yoğunluğunu arttırabilirler. Bu sayede hayatta kalma avantajları oldukça yüksektir. Buradan anlaşıldığı üzere neden bu hayvanların Vampyroteuthis sınıfının son türü olduğu açıkça bellidir.
Fırfırlı Köpekbalığı (Chlamydoselachus anguineus):
Yaşayan fosillerin en harika örneklerinden birisi Chlamydoselachus cinsidir. Mikro düzeyde yani popülasyon ve tür içerisindeki gen frekanslarının ve özelliklerinin nesiller içerisindeki değişimi doğrudan gözlemlenemeyen değişimlere yaşayan fosil denir. Yaşayan fosiller bizim için çok önemlidir. Çünkü fosillerden elde edemeyeceğimiz bilgileri bize gösterir. Yaşayan fosiller, atalarına büyük oranda benzemekle birlikte, atalarından ve diğer fosillerden farklı olarak yaşamaktadırlar. Bu da diğer türlerle ilgili evrimsel değişimlerle ilgili öngördüğümüz bilgilerin test edilebilirliğini ortaya koyar.
Chlamydoselachus cinsine ait 11 farklı tür bilinmektedir ancak bunların sadece 2 türü halen hayattadır. Okyanuslarda 1500 metre derinliğe kadar yaşayabilmektedir. Ancak çoğunlukla 50-200 metre derinlikte bulunur. 2 metre boylarında olan bu canlılar, koyu kahverengi bir renge ve yılan balığı benzeri bir vücut planına sahiptir. Bu kıvraklığı sayesinde kendisini geriye doğru çekip hızla atılması ve bu esnada solungaçlarını kapatıp negatif basınç oluşturur. Bu negatif basınç kendi çevresinde vakum etkisi oluşturur ve avını kolayca yakalar.
Hayvanlar Aleminin En Büyüğü
Mavi Balina (Balaenoptera musculus):
Boyları 30 metreyi aşan ve ağırlıkları 180 tonu geçebilen mavi balinalar, Dünya üzerinde sadece şuan var olan değil, bugüne kadar var olmuş en büyük canlı unvanına sahip. Bu balinalar iriliklerini su içerisinde olmalarına borçludurlar; zira suyun kaldırma kuvveti sayesinde, bir kara hayvanına nazaran çok daha büyük boyutlara ulaşabilmektedirler.
Afrika Fili (Loxodonta africana):
Afrika filleri orta ve güney Afrika'ya dağınık şekilde yayılmıştır.Yaşayan en büyük kara hayvanıdır. Dişi Afrika fillerinin ağırlığı 2 ton ile 3.5 ton arasındadır. Boyları ise 2.2 metre ile 2.6 metre arasındadır. Erkek fillerin ağırlığı ise 4.5 ton ile 6.1 ton arasındadır. Boyları ise 3.2 metre ile 4 metre kadardır.
Afrika Fillerinin buruşuk ve gri renkli derileri vardır. Vücudunda kalın derinin olduğu yerler genelde hareketsiz olan yerlerdir. Burada deri kalınlığı 30 mm'ye kadar çıkmaktadır. (İnsanda ön kol deri kalınlığı erkeklerde 1.3 mm, dişilerde 1.26 mm kadardır.) Hareketli olan bölgelerde ise engebeli deri vardır. Vücudun hassas bölgelerinde ise pürüzsüz deri vardır.
Günümüzdeki Afrika fili sayısındaki azalma ile ilgili istatistikleri buradan öğrenebilirsiniz.
Çin Dev Semenderi (Andrias davidianus):
Dünyadaki en büyük semender unvanını taşıyan canlımız 180 santimetre uzunluğundadır. Sadece en büyük semender değildir; aynı zamanda en büyük amfibi türü de budur! Bir başka büyük semender türü olan Dicamptodon copei 12-19 cm, olduğu düşünülürse, Çin Dev Semenderi'nin ne kadar büyük olduğu daha iyi anlaşılabilir.
Çin'de yaygın olarak inanılan, sahte alternatif tıp yöntemleri için kullanıldığından, türün soyu ne yazık ki tükenmektedir.
Yakalanmış En Büyük Koi Balığı
Şimdiye kadar yakalanmış en büyük koi, Raphael Biagini tarafından yakalanmıştır. Biagini, bu balığı yakalayabilmek için tam 6 sene boyunca uğraşmıştır ve sonunda yakaladığında, sudan çıkarması 10 dakikadan fazla sürmüştür.
Bu balık, sazangillerden olan Turuncu Koi Sazanı olarak bilinir. Burada gördüğünüz balık, 13.6 kilogram ağırlığındadır. Yani ortalama olarak 3 yaşındaki bir kız çocuğu ile aynı kütlededir. Fransa'da yakalanan bu balık, bilindiği kadarıyla yakalanan en büyük koi balığıdır. Koi, Japoncada daha spesifik olarak nishikigoi olarak bilinir ve bu sözcük, "sırmalı sazan" anlamına gelir.
Hayvanlar Aleminin En Küçükleri
Paedocypris progenetica
Dünyanın en küçük balığı olarak bilinen Paedocypris türünün dişileri 7.9 mm uzunluğundadır. Erkekleri ise sadece 6.2 milimetre boyundadır. Yetişkinliğe eriştiklerinde 8 santimetreye kadar büyüyebilirler.
Bilim insanları 2006 yılında bu balık türünü ormanlardaki bataklıklarda buldular. Genelde planktonlarla beslenirler ve çok yalnız bir yaşam sürerler.
Paedophryne amauensis
2009 yılında Yeni Gine'de keşfedilen Dünya'nın en küçük kurbağa türü, hatta en ufak omurgalı türü olan bu canlı sadece 7,7 mm boyundadır! Buna rağmen boylarının 30 katı yüksekliğe zıplayabilirler.
Bu ufak boyları ile ormanlarda onu fark etmek oldukça zordur. Dahası, renkleri dolayısıyla yapraklar arasında kamufle olabilirler. Böylece avcılarından korunabilirler.
Sonuç
Kimi zaman "hayvan enleri" gibi listeler klişe gelebilir. Ancak bu tarz çalışmaların, gezegenimizi ortak olarak paylaştığımız türleri tanımamıza büyük katkısı olduğunu düşünüyoruz. Çünkü farkında olmaksızın ne kadar ilginç ve aşina olmadığımız türleri yok ettiğimizi anlar, onlarla empati kurabilirsek, doğaya bakış açımızın da daha sağlıklı bir pozisyona geleceğini umuyoruz.
Çünkü empatik hayvanlar olarak, empati kuramadığımız canlıları korumaya yönelik bir isteği taşıyamıyoruz gibi gözüküyor. Türleri tanımak, onları anlayıp, onlarla bağ kurabilmemizi mümkün kılacak.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 16
- 4
- 4
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Woong Sagong. Hydrodynamic Characteristics Of The Sailfish (Istiophorus Platypterus) And Swordfish (Xiphias Gladius) In Gliding Postures At Their Cruise Speeds. (2 Aralık 2013). Alındığı Tarih: 4 Ocak 2019. Alındığı Yer: Plose One | Arşiv Bağlantısı
- Tuna Emren. (Dergi, 2018). Hayvanlar Aleminin. Not: Popular Science.
- Wikipedia. Black Mamba. (5 Ocak 2019). Alındığı Tarih: 5 Ocak 2019. Alındığı Yer: Wikipedia | Arşiv Bağlantısı
- Elizabeth Palermo. The World's 6 Deadliest Snakes. (5 Ocak 2019). Alındığı Tarih: 5 Ocak 2019. Alındığı Yer: Live Science | Arşiv Bağlantısı
- Anomim. Dorylus Helvolus: The Red Driver Ant. (5 Ocak 2019). Alındığı Tarih: 5 Ocak 2019. Alındığı Yer: Ants of the ecape | Arşiv Bağlantısı
- AWASHIMA MARINE PARK. Deep-Sea Creatures Photos. (6 Ocak 2019). Alındığı Tarih: 6 Ocak 2019. Alındığı Yer: National Geographic | Arşiv Bağlantısı
- Sea Sky. Creatures Of The Deep Sea. (6 Ocak 2019). Alındığı Tarih: 6 Ocak 2019. Alındığı Yer: Sea Sky | Arşiv Bağlantısı
- Meghan Howard. Loxodonta Africana African Bush Elephant. (6 Ocak 2019). Alındığı Tarih: 6 Ocak 2019. Alındığı Yer: Animal Diversity Web | Arşiv Bağlantısı
- Fish Keeper. The Worlds Smallest Fish - Paedocypris Progenetica. (29 Kasım 2013). Alındığı Tarih: 6 Ocak 2019. Alındığı Yer: Fish Keeper | Arşiv Bağlantısı
- Wikipedia. Paedophryne Amauensis. (6 Ocak 2019). Alındığı Tarih: 6 Ocak 2019. Alındığı Yer: Wikipedia | Arşiv Bağlantısı
- understanddolphins. Brain & Intelligence. (23 Şubat 2019). Alındığı Tarih: 23 Şubat 2019. Alındığı Yer: understanddolphins | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 17:54:48 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/7542
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.