Evet, İlaç Firmaları Aşılardan Kâr Elde Ediyor; Ancak Bu, Aşı Olmamak Gerektiği Yönünde Bir Argüman Olamaz!
İlaç Endüstrisinin Problemleri İyi Anlaşılmalı ve Çözümüne Uğraşılmalı. Aşılardan Kurtulmak, Bu Çözümün Bir Parçası Değil!
- İndir
- Dış Sitelerde Paylaş
2015 yılında ABD’de yeniden yükselişe geçen kızamık salgını endişeye sebep olmuştu. Sadece 2014 yılında 600’den fazla kızamık vakasıyla Amerika son 20 yılın en büyük kızamık salgınına ulaşmıştı. 2015'in sadece Ocak ayında, 14 eyalette 84 kişi, Disneyland’da yaşanan bir olaya bağlı olarak kızamık olduklarını bildirmişlerdi.
Kızamık salgınının patlamasındaki temel sebep neydi? Gün geçtikçe daha fazla ailenin çocuklarını belirli nedenlerden dolayı aşılatmamayı tercih etmesi.
Aşı karşıtı grupların ana motivasyonları, aşılamanın otizmi artırdığını söyleyen, eski ve çürütülmüş bir çalışma olsa da son zamanlarda ortaya çıkan ve internette popüler olan bir diğer komplo teorisi ise hem doktorların hem de ilaç şirketlerinin aşılamadan finansal olarak kar elde etmeye çalışmaları ve gereksiz yere insanları aşılamaya teşvik etmeleriydi.
Aşılar Yakın Geçmişe Kadar Hiç Kârlı Bir İş Değildi!
Fakat finansal kar elde etme ile ilgili olan bu teori de tarihsel olarak temelsizdir. Sadece pediyatristler ve doktorlar çoğu zaman aşı yapım işlemleri sırasında para kaybetmekle kalmazlar, aynı zamanda aşı endüstrisinin aşırı dar kâr marjlarından ötürü durma noktasına geldiği günler çok eski değil. The Economist’in bir haberinde şöyle yazıyor:
Eski teknoloji, az yatırım ve görmezden gelinebilecek düzeydeki kar marjları nedeniyle aşı sektörü, ilaç sektörünün ihmal edilmiş bir köşesiydi. Birçok firma aşı bölümlerini, o zamanlar daha karlı ilaçlara odaklanmak amacıyla kapatmıştı.
Hatta aşı üretimi o kadar kazançsız bir sektördü ki, bazı aşı üreten firmalar tamamen aşı üretmeyi bırakmıştı. 1967 yılında 26 aşı üreticisi varken, bu sayı 1980’e gelindiğinde 17’ye kadar düştü. Geçtiğimiz on yıla kadar da aşı üretme işi pek kazançlı olmadığı için ilaç şirketlerinin gündelik ilaçları satabilmek adına aşı sektöründen tamamen çekilmesinden korkuluyordu.
Günlük kullanımı gerektiren ilaçların yanında aşılar, yılda 1 defa veya ömür boyunca 1 defa yapılması gereken bir uygulamadır. İlaç şirketi Wyeth (daha sonra Pfizer tarafından satın alındı) kâr marjı çok düşük olduğu için aşı üretimini bıraktıklarını açıklamıştı. Aşıların kar marjlarının çok düşük olması ile ilgili Johns Hopkins Bloomberg Halk Sağlığı Okulunda pediatrik bulaşıcı hastalıklar ve uluslararası sağlık profesörü olan Neal Halsey şöyle diyor:
Tarihsel olarak aşılar nispeten düşük bir fiyata üretildi ve düşük bir kâr marjı ile satıldı. Bunlar, ilaç üreticilerinin ürettiği diğer ürünlere (çoğunlukla ilaçlara) bir ek niteliğindeydi. O zamanlar aşı geliştirme alanında çalışan insanlar kendilerini “üvey evlat” olarak görüyor ve çok zor şartlar altında çalıştıklarından yakınıyorlardı.
Aşı üretimini zorlaştıran ve dolayısıyla daha az kazançlı hale getiren birçok faktör vardır: Örneğin canlı aşıların üretimi zordur ve kalite kontrolü için Amerikan Gıda ve İlaç Kurumu (FDA) tarafından düzenlenen özel denetlemelere tabidirler. Kamu kurumları, aşıları genellikle sabit bir tavan fiyattan alıyorlar (gerçi araştırmalar bunun firmaların aşı üretiminden çekilmesine neden olmadığını, çünkü çok yüksek sayılarda satın alındığını gösterdi). Fakat yine de yüksek üretim maliyetleri, düşük piyasa fiyatları ve ağır düzenlemelerin bir kombinasyonu, zaman zaman aşı eksikliği yaşanmıştır.
Aşıları Şimdi Daha Kârlı Yapan Ne?
Ancak son yıllarda kötü giden aşı pazarını tersine çevirmek için birkaç gelişme yaşandı.
Öncelikle küresel talep, özellikle gelişmekte olan ülkelerde yükselişe geçti. 2000 yılından bu yana, Gavi Aşı İttifakı, yoksul ülkelerde 500 milyon çocuğa aşı sağlayarak tahmini olarak 7 milyon ölümü önledi. GlaxoSmithKline, 2013 yılında ürettikleri aşı dozlarının yüzde 80'inin gelişmekte olan ülkelere gittiğini bildirdi. Ayrıca, Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, küresel gelir satışlarının değer bakımından yüzde 82'sini oluşturan yüksek gelirli ülkelerde kâr getirebilecek aşılar pazara girerek aşı sektörünü rahatlatmış oldu. Johns Hopkins Bloomberg Okulunda Bölümler Arası Sağlık Ekonomisi Programı direktörü David Bishai şöyle diyor:
Hepatit B aşısının tek bir dozunu yüksek fiyattan satsanız bile bu fiyatların sürdürülebildiği görüldüğünde, piyasa rahatladı. Böyle bir şeyi 1980'lerde düşünemezdiniz.
İki "satış rekoru kıran" aşı da pazara girdi: menenjit ve diğer bakteri enfeksiyonları için pnömokok konjugatı ve insan papilloma virüsü (HPV) için üretilen aşılar çok yoğun talep gördü ve endüstri büyüdü. Bir tahmine göre, aşı pazarının şu anda 24 milyar dolar değerinde olduğu düşünülüyor. Bu, yine de dünya çapında 1 trilyon dolarlık ilaç endüstrisinin sadece yüzde 2-3'ü.
ABD ve Avrupa'da aşı fiyatları kademeli fiyatlandırma nedeniyle halihazırda sürekli artışta olmakla birlikte, son yıllarda fiyatlar oldukça önemli ölçüde arttı. Hükümetin Çocuklar için Aşı Programı, ABD'deki çocukların yaklaşık yüzde 50'sine aşı satın alıyor. 2015 yılında MMR (kızamık, kabakulak ve kızamıkçlık aşıları) için mevcut CDC (Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri) pediatrik sözleşme fiyatı 19.91$ iken, MMR için özel sektör pediatrik fiyatı 59.91$ düzeyindedir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
ABD'de Merck, kızamık aşısı üretme lisansına sahip tek şirkettir. 2014 yılı son gelir raporlarında ProdQuad (kızamık, kabakulak, kızamıkçık ve suçiçeği aşısı), MMR II (kızamık, kabakulak, kızamıkçık) ve Varivax (su çiçeği aşısı) satışlarından toplamda 1.4 milyar dolarlık bir kazanç sağladıkları görülüyor. Şirketin en çok satan aşısı ise, 1.7 milyar dolarlık bir satış getiren HPV (genital siğil vb.) aşısı olan Gardasil'dir.
Ancak 15 yıl kadar sürebilen AR-GE çalışmaları, üretim süreci, test etkinlikleri ve belirli aşılar ve ilaç ürünleri için dağıtım maliyetleri halka açık olmadığından kâr marjlarını bilmek zordur. Merck sözcüsü The Atlantic'e aşıların ana odak alanlarından biri olarak kaldığını söylerken - 2014 yılında satışlarda 5.3 milyar dolarlık üretim yaptılar - kar marjları hakkında yorum yapmadı. Analistler, dev ilaç şirketlerinin kâr marjının yüzde 10 ila yüzde 40'ın üzerinde bir yerde olduklarını düşünüyorlar. Halsey şöyle diyor:
Kimse bunu yapmanın maliyetini tam olarak bilmiyor, çünkü bunu açıklamak istemiyorlar. ABD, Avrupa ve gelişmekte olan ülkelerde daha düşük fiyatlara aşı üretileceğinden ya da fiyatın düşürülmesi için baskı yapacaklarından korkuyorlar.
Fiyatlar Çok Yüksek!
Fiyatlar da bir problem. Bir zamanlar fiyatların aşırı düşük olmasından ötürü üreticilerin piyasadan çıkmalarından endişe edilirken, şimdi fiyatların gelişmekte olan ve gelişmiş ülkelerin hepsi için çok yüksek olabileceğinden endişe ediliyor.
The New York Times, geçtiğimiz yıl bazı Amerikalı ailelerin aşı yönetimi için doktor bulmakta zorlandıklarını bildirdi; çünkü aşılar doktorlar için çok pahalıydı. Sınır Tanımayan Doktorlar yakın zamanda Pfizer ve GlaxoSmithKline'ı gelişmekte olan ülkeler için aşı fiyatlarını düşürmeye çağırdı.
Aşı masraflarının azalmasına yönelik çağrılara yanıt olarak, Bill Gates gibi aşı aktivisti insanlar, aşı üretiminin çok karmaşık olduğunu ve aynı zamanda araştırma ve geliştirme bütçelerinin de bu talep sebebiyle zarar göreceğini savundu.
İlaç endüstrisinin karlarından feragat etmesi pek olası olmasa da, Halsey daha fazla üreticinin piyasada yer almasının fiyatların düşmesine yardımcı olacağını umuyor. Yine de aşı pazarı, yüksek sabit maliyetler ve özel lisanslama rekabetiyle hem arz hem de talep tarafında yoğunlaşmış vaziyette.
Aşıların Kârlı Olmasının, İşlevi ile Hiçbir İlgisi Yok!
Dolayısıyla aşı endüstrisi şu anda muhtemelen 1970'lerden veya 1980'lerden daha kârlı olsa da bir çocuğun aşılarını atlamak için bir neden değildir: İlaç şirketleri aşı üretmeye devam etmek için teşviklere ihtiyaç duymaktadır, çünkü kâr ne olursa olsun, aşılamanın ekonomik ve sosyal faydaları çok büyüktür: Milyonlarca hayat ve milyarlarca dolar tasarruf edilir. 2014'te yayınlanan bir araştırma, bebekleri tamamen aşılamak için harcanan her bir doların, tek bir bebek için 10 dolar, toplamda ise yaklaşık 69 milyar dolar tasarruf sağladığını tahmin etmektedir. Halsey şöyle diyor:
Aşılar, sahip olduğumuz en düşük maliyetli müdahalelerden biridir.
ABD'de, 1994-2013 yılları arasında aşılamanın faydalarını inceleyen bir araştırma, doğrudan maliyetlerde 295 milyar dolar ve toplam toplumsal maliyetlerde 1,38 trilyon dolarlık net tasarruf öngördüğünü açıkladı.
Aşı pazarının son 50 yılına bakıldığında, kârın, aşı üretiminin tek motivasyonu olabileceğini düşünmek saçmadır. Çünkü Amerikalıların yüzde 83'ü MMR aşısının güvenli olduğunu düşünüyor. Aşı üretiminden elde edilen kârlar, aşılara karşı geçerli bir komplo teorisi üretmek için yeterli değildir.
Zaten akıllardakı en önemli soru aşıların güvenli ve etkili olup olmadığı sorusudur.
Cevap, hiçbir tartışmaya yer bırakmayan bir şekilde evettir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 5
- 3
- 2
- 2
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: The Atlantic | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 18/12/2024 17:13:20 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/8470
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in The Atlantic. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.