TETİSİN ÇOCUĞU

- Blog Yazısı
Üzerinden yaşadığımız kıta parçası tıpkı biz insanlar gibi bir geçmişe sahiptir. Kıtalar da bizler gibi doğar, büyür ve gelişirler. Kıtalar bizlere verdiği ipuçlarıyla geçmişi hakkında bilgi sahibi olmamıza yardımcı olurlar. Bu yazımızda Anadolu yarımadasının geçmişi ve gelişimi hakkında bilgi sahibi olmanıza yardımcı olmaya çalışacağım. Elimden geldiğince teknik terimlerden uzak kalmaya çalışacak olsam da yazının belirli yerlerinde buna girecek olduğumuz için şimdiden kusura bakmayın.
Genel olarak bir tanımlama yapacak olursak, kuzeyde Avrasya ve güneyde Arabistan levhaları arasında bulunan Türkiye, bu kütleler ve bu alandaki Tetis Denizi’ne bağlı olarak gelişmiştir. Biz yazımıza jeolojik zamanlar içerisinde geçirdiği süreçleri değerlendirerek devam edeceğiz. Jeolojik zamanlar dediğimiz olgu, Dünyanın oluşumundan itibaren günümüze kadar geçen sürede meydana gelen olayları anlamak ve sınıflandırmak için kronolojik bir sistemle hazırlanan zaman cetvelidir. Jeolojik Zaman cetvelini yüzeysel olarak, Prekambriyen (İlkel Devir)-Paleozoik (Birinci Dönem)-Mezozoik (İkinci Dönem)-Tersiyer (Üçüncü Dönem)-Kuvaterner (Dördüncü Dönem) olarak geçmişten günümüze olacak şekilde sıralayabiliriz.
PALEOZOİK (Birinci Jeolojik Zaman)
Paleozoik dönemi günümüzden yaklaşık 545 milyon yıl önce başlayan ve 251 milyon yıl öncesine kadar uzanan bir zaman dilimini kapsamaktadır. Türkiye’nin ilk izlerini biz bu dönemle görmekteyiz. Bu dönemde oluşan araziler genellikle tortul ve metamorfik kütlelerden oluşmaktadır. Bu arazilere örnek verecek olursak Yıldız Dağları, Güney Doğu Toroslar ve Menderes masifi civarında bu alanlar yaygın olarak rastlanır.
Karbonifer döneminde oluşan ormanlara bağlı olarak, göl yataklarında biriken bitki kalıntılarının Zonguldak civarında taş kömürü oluşmasına sebep olmuştur.
MEZOZOİK (İkinci Jeolojik Zaman)
Mezozoik dönemi yaklaşık olarak günümüzden 251 milyon yıl önce başlayıp 66 milyon yıl önce sona erdiği kabul edilir. Bu dönemde Anadolu yarımadasının belirli kısımlar hariç Tetis denizinin altında bulunmaktadır. Denizde bulunan çöküntü alanları yüksek dağların uğradığı erozyon ve deniz altı volkanizma faaliyetleriyle beraber dolmaya başlamıştır. Afrika levhası ve Avrasya levhasının sıkıştırması sonucu bu tortul yani birikim alanları yükselmeye uğramış bu durumla beraber, kuzeyde Kuzey Anadolu Dağları, güneyde de Torosları meydana getirmiştir.
TERSİYER (Üçüncü Jeolojik Zaman)
Tersiyer dönemi yaklaşık olarak günümüzden 65 milyon ila 2.588 milyon yıl aralığını ele alır. Bu dönemde artık Anadolu karası büyük bir oranda karasallaşmış ve çevresinde bulunan denizel alanlar kapanmaya başlamıştır. Anadolu’nun profili olarak görünen Alp Orojenezi (Dağ oluşumunu) bu dönemde etkisini göstermeye başlamıştır. Bu etkinin sonucuyla kuzey ve güneyde bulunan sıra dağlar oluşmuştur.
KUVATERNER (Dördüncü Jeolojik Zaman)
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Kuvaterner dönemi yaklaşık olarak 2,5 milyon yıl önce başlayıp, günümüze kadar devam eden zaman dilimini kapsamaktadır. Kuvaterner döneminde artık Türkiye arazisi bugün bulunduğunu hali almaya başlamıştır. Ege Bölgesi diye belirttiğimiz sahanın çökmesiyle beraber Ege Denizi ortaya çıkmıştır. Bu dönemde hava sıcaklıkları değişkenlik göstermektedir. Soğuk dönemde meydana gelen buzul dönemler ile sıcak dönemlerde meydana gelen buzul arası dönemlerin izlerini Toroslar, Doğu Karadeniz Dağları ve iç kesimlerde bulunan dağlarda denk gelmekteyiz.
Buzul dönemin sonlamasıyla beraber deniz seviyelerinde yükselmeler meydana gelmiştir. Bu yükselme sonucu eriyen buzlar deniz seviyesinin yükselmesine sebep olmuştur. Bu yükselmeyle beraber Akdeniz, Ege ve Karadeniz boğazlar yoluyla birbirine bağlanmışlardır.
Bu devirde etkili olan bir diğer önemli unsur ise Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın oluşmasıdır. Ege denizinden başlayıp, Erzincan hatta Bingöl’e kadar uzanan bu hat üzerinde tektonik faaliyetlerin yıkıcı etkiler bıraktığını gözlemliyoruz.
Görüldüğü gibi Türkiye jeolojik zamanların her döneminden izler taşımaktadır. Bu izler Türkiye’nin oluşumunda etkili olmuştur. Türkiye'nin sahip olduğu araziler son jeolojik dönemde oluştuğu için Türkiye adına genç oluşumlu bir araziye sahiptir yorumu yapabiliyoruz. Bu genç oluşum özelliklerin getirdiği volkanik araziler ve volkanik faaliyetlerin, yükseltiler, sıcak su kaynakları ve en önemlisi depremler gibi faaliyetlerin sıklıkla yaşandığını gözlemleyebiliriz.
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- H. AKENGİN, İ. DÖLEK, et al. (2015). Türkiye Fiziki Coğrafyası. Yayınevi: Pegem Akademi Yayıncılık.
- H. YAZICI, N. KOCA, et al. (2014). Türkiye Coğrafyası Ve Jeopolitiği. Yayınevi: Pegem Akademi Yayıncılık.
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 14/06/2025 17:49:46 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/14089
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.