PARADOKSLARIN KAYNAĞI VE NEDENİ NEDİR?

- Blog Yazısı
(Bu yazı üç amaçla yazılmıştır . 1. Resimdeki soruya cevap verme amacı ile. 2. Soruya cevabı silen Evrim ağacı ilgili moderatörünü protesto amacı ile. 3. Ve son olarak söz konusu cevap silinirken nasıl kişisel değerlendirme yaparak soruya "cevap verilmediği gerçekçesiyle" cevabı sildiğini ortaya koymak adına.)
Daha önce de açıkladığım ve blog yazısına da konu ettiğim gibi görseldeki soruda geçen sistem bir kodlama olsun. Makine bu yazdığınız kodu uygular ve kurallara uymayarak hareket eder buraya kadar sorun yok. Makine yazdığınız 'kurala uymama' kodunuza göre işlem yapar tabiri caizse 'gül gibi geçinir gider' :)). Ama ne zaman ki siz sistemi tanımsallığa dökmek isterseniz işte o zaman sizin bahsettiğiniz doğrulama veya dogrulanma paradoksu ortaya çıkar. Peki bu bize neyi gösterir? Çok açık ki burada Paradoksun kaynağı gerçekte sistemin kendisi değildir. Çünkü sistem kendi kendini tanımlayacak güce sahip değil. O halde burada paradoksu ortaya çıkaran şey tanım yapabilmek ve tanımı yapan her neyse işte O.
Biraz sorgular ve nedenlerin kaynağına inerseniz tanımı yapan bilinçli gözlemcidir. Sadece bilinçli gözlemci sistemi tanıma döker tanımlayabilir. Yani paradoksun kaynağı esasen tanımı yapan bilinçtir. Sistemin kendisi kendi halinde çalışırken paradoks içermez, oluşturmaz. Sistemin kendisi için paradoks yoktur. Sisteme tanımsallık yönüyle tabi olmayan bilinçli gözlemcinin tanımlama hali söz konusu tanımlama paradoksunu ortaya çıkarır.
Diyelim ki siz insansınız ama 'ben insanım' diyebilecek (tanımlama) bilinçten yoksunsunuz.
Tabi ki burada olay sadece tanımlama ile sınırlı değil. Farkındalık da tanımlama yapabilmenin içindeki temel bir unsurdur.
Bu nedenle siz var olsanız bile 'ben varım' diyebilecek düzeyde farkındalığınız yoksa var olma halinizle bir 'ayrışmaya' girmez ve tıpkı kurala uyan makine durumu gibi uyguladığınız kuraldan (yani kendinizden) haberiniz olmadan (gül gibi 🙃) yaşar giderdiniz. Bu hal sizin için daha önce ayrıntılı biçimde başka bir cevapta açıkladığım gibi 'varsınız ama kendiniz için yoksunuz' haline dönüşürdü. Kendi farkındalığına yeterli düzeyde erişemeyen bir varlığın kendi varoluşunun kendisi için bir anlamı yoktur. Mesela bir robot. Kodlara göre işlem yapar mantıklı gibi tepkiler verir ama aslında sistem 'kendi kendinelik' durumundadır. Sistem kendi kendinelik durumundan çıkmadığı sürece yani herhangi bir kod olmadan kendini tanımlamaya yönelip 'ben robotum' diyemedigi sürece de durumu budur. Siz robota kod yazıp ben bir robotum dedirtebilirsiniz ama bu sadece bir taklit oyunu olur. Aslolan sistemin herhangi bir kod/ön kod taşımadan kendini fark edip 'ben bir robotum' diyebilmesidir. Bu olmadığı sürece gerçek bilinçten bahsedilemez.
Peki biz kodsak nasıl olurda kodsuz hareket edebiliriz. Burdan ötesine gitmiyorum ama sadece şunu söylemek gerekir ki biz bilinçlerimizle tam ve gerçek anlamda bir mucizeyiz. Bilincini yok sayan, onu basit bir yan ürün olarak görenler kendi bilinçsel varlıklarını ve gerçekliği kavrayışlarını inkar eden durumundadır. Gerçek başka gerçeği tanımlamak başka şeylerdir. Bütün paradokslar insanın bilinçli gözlemci olarak varlığı ve tanım yapabilmesi ile ortaya çıkar. Gerçeklik ne kadar tutarsız olursa olsun tutarsızlık ve bağdaşmazlık içinde olursa olsun kendi halinde olduğu sürece paradoks oluşturamaz. Çünkü böyle bir durumda paradoksu ortaya çıkaracak bir bilinçli tanımlama ve farkındalık yoktur. Kısacası paradoksları yaratan şey bilinçli (tanım yapabilen yani isimleri verip anlamları ve anlam ilişkilerini kullanabilen) varlıklarımızdır. Bilincin kendisi ve varlığı tüm paradoksların sebebi ve kaynağıdır. Gerçekte paradoks sizsiniz. Kendi bilinçli varlığınızın paradoks halinde bulunması paradoksların kaynağı ve nedenidir.
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 02/05/2025 07:06:17 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/17872
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.