Kamu Yönetiminde Laikliğe, Toplumsal İlişkilerde Sekülerizme Dönüş İhtiyacı
İşlevsel Bir Toplum İstiyorsak, Laiklik ve Sekülerizm Şart!
![Kamu Yönetiminde Laikliğe, Toplumsal İlişkilerde Sekülerizme Dönüş İhtiyacı](https://thumbor.evrimagaci.org/pvSGtYEUFPJd8sXA--xmolZB8Ds=/250x0/old%2Fcontent_media%2F8689357ce37ed5cbce2c8e661da23336.jpeg)
- Blog Yazısı
İnsanların şahsi inançlar üzerinden yaptıkları siyasi manipülasyon ve propagandanın boyutları, fonksiyonel bir toplumun kaldırabileceği düzeyin çok ötesine geçti. Bu nedenle kamu yönetiminde laikliğe, toplumsal ilişkilerde (yani ailevi bağımız bulunmayan kişilerle yaşamak zorunda olduğumuz her türlü ikili ilişkide) sekülerizme dönüşün şart olduğu kanısındayım.
Burada laiklik derken sadece "din ve devlet işlerini birbirinden ayırma" mefhumunu, sekülerizm derken de sadece "ateist gibi davranmak" gibi bir mefhumu kastetmiyorum. Bunların daha modernize edilmiş ve genişletilmiş tanımlarını kabullenmemiz gerektiğini ileri sürüyorum.
Laiklik ve sekülerizm, özünde, kamu hakkında veya genel olarak kişinin kendinden başkasını etkileyecek herhangi bir karar verirken, objektif olarak ve bilimsel olarak makul düzeyde doğrulanamayacak ve/veya felsefi olarak makul düzeyde geçerli bir şekilde temellendirilemeyecek/gerekçelendirilemeyecek faktörler ve unsurların, bu karar sürecinde girdi veya çıktı olarak kullanılmamasını veya en azından bu kullanımın samimiyetle minimize edilmesini öneren bir felsefi tutum olarak görülebilir.
Dolayısıyla bu tavırların söylediği şey şu: Başkasını veya başkalarını etkileyecek herhangi bir karar alırken dinler, mitolojiler, süperkahramanlar, periler, yıldızların/gezegenlerin konumu, cinler, büyüler, şeyhler, hocalar, hayaletler, melekler, rüyada gelen ak sakallı dedeler, tarot kartları, antik medeniyetlerin sözde bilgeliği, vahiy yoluyla geldiğine inanılan sözde bilgiler, kahve fincanının kenarında biriken artıklar vs. kullanılmasın. Dikkat ediniz: Bu "Bunlara kimse inanmasın." demek değil.
Laik/seküler tavır; bu tür kararlar alırken bilim, gözlem, veri, araştırma, bilimsel konsensüs, uzman görüşü, rasyonel gerekçelendirme/temellendirme, halka açık münazara, risk yönetimi, denetimli deneyim, vs. kullanılsın diyor. Dikkat ediniz: "Hiç kimse bunlardan başka hiçbir şeyle ilgilenmesin." demiyor.
Bu basit kuralı biraz daha hayatlarımıza entegre etsek çok daha doğru karar alacağız. Alacağımız bu kararlar kusursuz kararlar olmayacak, eksiksiz kararlar da olmayacak. Bu tavır/yaklaşım, yanılamaz veya hata yapamaz da değil. Ama ortalamada, şu anda olana göre çok daha "doğru" ve çok daha "etkili" kararlar olacağına ikna olmuş hâldeyim.
Bu yaklaşımda;
- Sen Yunan mitolojisinde inanabilirsin.
- Ben Allah'a inanabilirim.
- Şu tarot falı bakabilir.
- Bu Merkür retrosunun seks hayatını bozacağına iman edebilir.
- Bu birey, kürtajın Hristiyan tanrısına hakaret ettiğine inanabilir.
- Öteki krem peynirin iyileştirici gücüne inanabilir.
- Beriki kahve tortusunun iş yerinde yükselmeyi öngöreceğine inanabilir.
Bunların doğru veya yanlış olması çok sorun değil. Elbette bunların doğru veya yanlış olması, entelektüel olarak doğruluk peşinde olan insanlar için kıymetli ve önemli; bu ayrıca tartışılabilir. Fakat yukarıda sunduğum laiklik/sekülerizm önermesi açısından çok da büyük bir sorun değil.
Ama bunlardan herhangi biriyle, diğerlerinin hayatını etkileyecek kararlar almaya, yasalar yapmaya, genel çerçeveler oluşturmaya başladığımız anda, kısır hata döngüleri yarattık, yaratıyoruz ve yaratırız. Bir toplumu yönlendiren şey bunların hiçbiri olamaz; çünkü bunların evrenselliği konusunda objektif olarak mutabık kalmamız mümkün değil.
Bu nedenle bir toplum, akılla, mantıkla, rasyonel düşünceyle, açık diyalogla, sorunları görmezden gelmemeyle problem çözümlerinin düzgün ve şeffaf bir şekilde gerekçelendirilmesiyle yönlendirilmeli. Bu tür konularda da mutabakat mümkün olmayabilir ama en azından mutabakat ile sonuçlandığını bildiğimiz bir metodoloji inşa etmemiz mümkün. Ve işlevsel bir metot yoksa, doğru bir rota da mümkün değil.
Her şeyden önemlisi, dönülecek olan bu laik/seküler tavrın en önemli gayesi, yukarıda birkaç örneğini verdiğim bireysel inançların özgürce yaşayabileceği fakat başkalarının yaşam alanını sınırlayamayacağı bir habitatın yaratılması olmalı. Tabii ki insanların şahsi inançları, başkalarının davranışlarının da kendi inançlarını etkilediği gibi bir argümanı içerdiğinde bu demarkasyonu yapmak çok zor oluyor; fakat kolay olması gerekmiyor. Kolay değil diye yapılmaması gerektiği anlamına da gelmiyor. Bir karar alırken, o kararın etki alanı ve motivasyonu dürüstçe ve samimi bir şekilde sorgulanacak olursa, en azından bariz olan hatalara düşülmemiş olacaktır. Biz, hem siyasi atmosfer dolayısıyla hem de sosyal medya gibi yeni iletişim araçlarının getirdiği düzen sebebiyle bu temel kabiliyeti tamamen yitirmiş haldeyiz.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Dediğim gibi: Bu yöntem kusursuz veya hata yapamaz değil. Sanıyorum hiçbir yöntem bunu garanti edemez. Ama şu anda gittiğimiz yönden çok daha iyi olacağına kuşkum yok.
- 14
- 6
- 6
- 2
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 11/02/2025 22:48:07 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/12179
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.