Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
Argümantatif Mantık Hatası
Yüklü Soru 1 moderatör tarafından eklendi
Argümana doğrulanmamış varsayım veya varsayımlar katmaktır.
  • 1. Öncül | Doğru Öncül
    Tanrı konusu, felsefenin alanına girer.
  • 2. Öncül | Belirsiz Öncül!
    Bilimsel olarak Tanrı'nın aslında var olmadığını iddia edilmiştir.
  • 1. Sonuç | Hatalı Sonuç!
    Evrim Ağacı ya da bilimsel gruplar, Tanrı felsefe konusu olmasına rağmen Tanrı yok demektedir.
4
Mantık Hatasını Göster
Fırat Oğhan
Fırat Oğhan
2,690 UP
Üye
2

Tanrı felsefe konusu iken neden bilimsel olarak yok diyorsunuz?

Tanrı bilimin konusu değildir ve bilimsel olarak Tanrı var veya yok denilemez. Ama siz "bilim Tanrı olduğuna dair bir işarete ulaşmadığı için yoktur" diyorsunuz. Oysa buna bilimsel olarak "bilmiyoruz" cevabı verilmesi gerekir.
2,913 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
6 Cevap
Yaïr Yalom
Yaïr Yalom
4,756 UP
Öğrenci

'Siz' kim?

Tüm Reklamları Kapat

Ben yeri geldiğinde ateist olduğum için yorumun devamında bir şeyler yazmak istiyorum!

Teist birisi "Tanrının olduğunu biliyorum" veya "Tanrının olduğununa inanıyorum" der. 'olduğunu bilme' iddiasını epistemik olarak incelemiş ve araştırmış olan Teo Grünberg'in Epistemik Mantık Üzerine Bir Araştırma adlı kitabını öneririm. 

Tüm Reklamları Kapat

Berat Mutluhan ve Taner Bey'in ateizm üzerine konuşmalarını öneririm.

  • Ateizm Üzerine
  • Nedir Bu Ateizm?

"Bilim, tanrının olduğuna dair bir işarete ulaşmadığı için yoktur" söylemine bakalım:

Sormamız gereken bazı sorular; Tanrı tasviri nasıl yapılıyor, özellikleri nasıl bilinebiliyor? Ontolojik argümanları nelerdir? Bilim nedir? Bilim nasıl işler? Bilimin konuları nelerdir? Bilim ile alakalı olması için Tanrı hakkında tasvirler, ontolojik argümanlar ve Tanrıya atfedilen özellikler ne gibi iddialar içeriyor olması gerekir? Ateizm nasıl argüman geliştiriyor, neye göre geliştiriyor? Ateizm "Tanrı yok!" derken neyden bahsediyor?

Felsefe yaparken bilimsel gelişmeleri reddedemeyiz!

337 görüntülenme
5
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir

Sorduğunuz soru, yüklü soru safsatası dediğimiz bir mantık safsatasına giriyor; çünkü "siz" diye kastettiğiniz ekip Evrim Ağacı ise, aslında söylemediğimiz bir şeyi söylediğimiz varsayımıyla sorunuzu sormuşsunuz. Dolayısıyla direkt sorunuza yanıt vermeye çalışacak olursak, her halükarda kendi pozisyonumuzu savunmak zorundaymışız ya da sorunuza gizlediğiniz varsayımı kabul ediyormuşuz gibi bir konuma düşeceğiz.

Bu tarz safsatalara verilecek en iyi cevap, sorunun varsaydığı "yükün" hatasını göstermekte:

Tüm Reklamları Kapat

"Oysa buna bilimsel olarak "bilmiyoruz" cevabı verilmesi gerekir."

Buradaki videomuzu izleyecek olursanız; tam da beklediğiniz cevabı verdiğimizi görürsünüz. Hatta boş hipotez ile ilgili yazımızda bunu çok detaylı olarak izah etmiştik.

Yani Tanrı sorusuna bilimde verdiğimiz "üst cevap" zaten kaçınılmaz olarak "Bilmiyoruz."; çünkü bilmiyoruz. İnananlar da dahil, siz de dahil, ben de dahil, kimse bilmiyor. Ancak varsayımsal tutum Tanrı'nın var olmadığı yönünde, çünkü boş hipotez kavramı bunu gerektiriyor. Ve bu kötü bir şey değil, iyi/istenen bir şey; aksi durumda bilim hataya düşmüş olurdu. Neden iyi bir şey olduğunu buradan okuyabilirsiniz.

810 görüntülenme
Bu cevabın içeriği ve doğruluğu, Evrim Ağacı editörleri tarafından kontrol edilmiş ve onaylanmıştır.
23
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Berat Mutluhan Seferoğlu
Felsefe Genel Editörü

    Bu soru-cevap opsiyonu soruya Evrim Ağacı'nın temsilcisi olsun olmasın pek çok kişinin yanıt verebilmesini sağlayan bir yapıya sahip. Bu nedenle soruyu soruş biçiminiz belli bir görüşün temsilciliğini varsaymamalı. Muhtemelen Evrim Ağacı'nın görüşünün soruda varsaydığınız görüş olduğunu düşünerek soru sordunuz ama Evrim Ağacı bünyesinde de sorunuzun örtülü iddiasını (Tanrı'nın yokluğu bilimsel olarak gösterilmiştir iddiasını) savunmayacak kişiler var. Dolayısıyla bu tür bir sorunun "ortaya" sorulması doğru değil.

Ben kendi adıma konuşayım. Bilim ve felsefe arasında geçişliliğin olduğunu düşünüyorum. Yani sorduğumuz sorular en azından bazen katı bir şekilde bilimsel ve felsefi olarak birbirinden ayrılamıyor. Bu durumda söz konusu soruların yanıtlanabilmeleri için bu iki alanın ikisine de başvurmamız gerekiyor. 

Tüm Reklamları Kapat

Tanrı'nın varlığı sorusu temelde felsefi bir soru olsa da bilimsel verilerin de bu soru hakkında söyleyeceği şeyler var. Mesela canlıların şu özelliği ya da evrenin bu özelliği Tanrı'nın var olduğu inancını gerekçelendirmek için kullanılabilir derseniz hem sizin, hem de argümanı eleştirecek kişinin bu konulardaki araştırmalara ister istemez göz atması, mevcut bilimsel bilgi birikimimizin konu hakkında ne dediğini görmesi gerekir. Tanrı'nın varlığı/yokluğu konusu en azından bir derece evrenin nasıl bir yer olduğu ve nasıl işlediğiyle ilgili olduğundan dolayı bilimin ne dediği konuyla tamamen ilgisiz değil. Ama bilimin verilerini kullanarak Tanrı'nın varlığı ya da yokluğu hakkında bir şeyler söylemeye çalışan her argüman felsefi bir argüman olmak ve felsefi akıl yürütme içermek zorunda. Yani "sadece bilimin sınırları dahilinde kalarak" Tanrı vardır ya da yoktur sonucuna ulaşan bir argüman sunmanız mümkün değil gibi görünüyor. Dolayısıyla "bilim Tanrı'nın yokluğunu kanıtladı" demiyorum. Ama bilimsel hipotezleri/teorileri öncülleri olarak kullanan felsefi argümanların ateizmi gerekçelendirmesi mümkün olabilir. Bunu söylemek "Bilim Tanrı yok diyor!" demekten daha farklı bir şey. Dahası sizin söylediğiniz şey bilimsel kanıt yokluğunun Tanrı'nın yokluğunu gerekçelendirdiğini düşündüğümüz idi. Burada söylediğim şey bilimsel kanıtın yokluğunun Tanrı'nın yokluğunu kanıtlaması değil, bizatihi bilimsel bulguların felsefi argümanlarda kullanılmak suretiyle ateizmi gerekçelendirmek için kullanılabileceği. 

Bilimsel kanıtın yokluğunun ateizmi gerekçelendirebilir olup olmadığı sorusuna gelelim. Kanıt yokluğunun bir görüşü yanlışlayabilmesi kanıt bulmamızın beklendik olup olmamasına bağlıdır. Mesela ben buzdolabında süt şişesi arayıp bulamazsam kanıtın yokluğu süt şişelerinin yokluğunun bir kanıtı olabilir. Çünkü süt şişelerinin orada olması durumunda süt şişelerini görebilmeyi beklerdim. Ama buzdolabına çıplak gözle bakıp "Burada hiç mikroorganizma yok" deseydim kanıt yokluğu yokluk kanıtı olmazdı. Çünkü mikroorganizmaların orada olmaları durumunda çıplak gözle var oldukları yönünde kanıt bulabilmeyi beklemezdik. 

Peki Tanrı varsa varlığı lehinde bilimsel kanıt olmasını beklemeli miyiz? Bu sorunun yanıtını şahsen bilmiyorum. Bilimsel kanıtla kastedilenin ne olduğuna göre de değişir verilecek yanıt. Tanrı'nın yıldızlara "Ben varım, İmza: Tanrı" yazması türü aşırı bariz bir bilimsel kanıtı beklememiz gerektiğini söylemek için pek bir nedenimiz yokmuş gibi geliyor bana. Ama Tanrı'nın, en azından teizmin Tanrı anlayışını varsayarsak, onu samimiyetle arayanların inanmalarını sağlayacak türden kanıtlar vermesini beklememiz gerekiyor diyen son derece saygın bir felsefi argüman var. J.L. Schellenberg'in savunduğu bu argüman İlahi Gizlilik Argümanı (Divine Hiddenness Argument) olarak bilinir. Bu argüman Tanrı'nın samimi şekilde onu arayanlara sunması gereken kanıtın bilimsel kanıt olması gerektiği kabulüne sahip değil. Sadece söz konusu "arayanlara" yeterli kanıt verilmesi yeterli görülüyor. Ben de bilimsel kanıtın şart olmadığını, dolayısıyla Tanrı varsa bu türden kanıt sunmasının yüksek bir ihtimale sahip olduğunu söyleyemeyeceğimizi, ama Tanrı'nın inanmak için bir miktar kanıtı sunması gerektiğini düşünüyorum. Kısacası: Tanrı'nın bilimsel kanıtı yok dolayısıyla Tanrı yok demiyorum. Ama tam bir kanıt yokluğu durumunun teizmin Tanrısı aleyhinde bir kanıt olacağını da düşünüyorum.

575 görüntülenme
Bu cevabın içeriği ve doğruluğu, Evrim Ağacı editörleri tarafından kontrol edilmiş ve onaylanmıştır.
12
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Taner Beyter
Taner Beyter
365K UP
Felsefe Editörü

Merhabalar, yorumları şimdi gördüm desem umarım ayıp olmaz.

Sorunun soruş şekli epey yüklü gibi görünüyor, neden böyle bir soruyu, bir kozmoloji ve jeoloji sayfasında hiç görmüyorum diye düşünmüyor değilim. Evrim Ağacı'nda kimsenin "Tanrı bilimsel olarak yoktur! (?)" dediğini sanmıyorum. Bu, bazı yerleşik inanç kümelerimizin bir tezahürü gibi görünüyor.

Tüm Reklamları Kapat

Benim konuya dair ilk elden aklıma gelenler şunlar; ancak daha ayrıntılı bir tartışma yapılabilir buna dair;

Tanrı'nın varlığı meselesinin büyük oranda felsefi bir tartışma içinde olduğunu düşünsem de kesinkes bilimsel bir çalışmaya konu olmayacağı argümanlarını da göz ardı etmek zorunda olmadığımızı düşünüyorum. Yani evet bu konu bilimsel bir tartışma konusu da olabilir, ancak bunun nasıl mümkün olduğunu bize göstermesi gerekenler teistlerdir gibi görünüyor. Eğer Tanrı'nın varlığı bilimsel bir çalışma sahasının ucundan dahi geçemezse ya elimizdeki bilimsel pratik ve çalışma sahasına göz gezdirmemiz ya da söz konusu Tanrı iddiasını tekrar incelememiz gerekecektir. "Tanrı'nın varlığı kesinlikle bilimsel olarak kanıtlanmalıdır" demek istemiyorum, bilimsel olmayan felsefi yollarla da kanıtlama yolu tercih edilebilir; hatta en cazip olan yol budur. Benim sormak istediğim şey, eğer bir Tanrı varsa bilimsel olarak neden kanıtlanmasın, teistler bu soruya cevap vermelidir gibi duruyor. Biz ateistler "Tanrı yok çünkü bilimsel olarak ispatlanamıyor" demiyoruz, "eğer bu türden bir Tanrı varsa iddianızı bilimsel olarak desteklemek ile desteklememek arasındaki fark göz önüne alındığını, bilimsel bir argüman görmeyi de neden beklemeyelim?" diyoruz. Yani en azından tüm ateistler böyle demese bile ben diyorum. :)

Tüm Reklamları Kapat

Benim düşüncem eğer bir Tanrı varsa ve teistlerin iddia ettiği türden sıfatlara sahipse, bilimsel çalışma sahamızın tamamen dışında olmasını neden kabul etmemiz gerektiğidir?

Kozmolojik, biyolojik ve matematiksel bazı bulgular veya ipuçları bulmamız neden beklenmesin? Kimi teistler kozmolojik argümanlar ile buna benzer bir yol tutmuş gibi görünüyor. Eğer herhangi bir kozmolojik argüman türü Tanrı'nın varlığını fiziksel yasalar veya sabitlerden yola çıkarak kanıtlarsa, "bilim Tanrının varlığını kanıtlamıştır" diyeceğiz veya en azından bazı teistler böyle diyeceklerdir, ancak bu olmadığı sürece "bilim tanrının varlığını kanıtlamamıştır" demek ile "bilim tanrının varlığı ile ilgilenmez" demek arasındaki sınırı kim çiziyor diye sormak gerekir.

Diğer yandan inancın ontolojik olarak kanıtlarla şekillenmediği, eğer kanıtlar olsaydı zaten inanmanın anlamsız olacağı şeklinde geleneksel bir teist cevap var. Bir inancın epistemik statüsü eğer kanıtlar ile artıyorsa, bu statü artışını talep etmek epistemik bir sorumluluk bence. Eğer "daha değerli olan şey kanıt olmadan inanmaktır" denirse, bu bana daha değerliden ziyade daha riskli ve epistemik sorumluluğumuzu göz ardı eden bir durum olarak görünür.

218 görüntülenme
3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Genç Mühendis
Genç Mühendis
257K UP
Düşünür
Orijinal Soru: Bilim bize tanrının olduğunu reddediyor mu?

merhabalar Kaan Coşgun

bilim herhangi bir dindeki tanrıyı reddetmiyor. bilimin amacı tanrıyla yada dinlerle alakalı bile değildir. bilimin amacı çevrende gerçekleşen olayları anlayabilmektir. çevrende gerçekleşen olayları anlayabilmen için illa tanrıyı reddetmene gerek yok. bilimle dinler kimi zaman anlaşamazlar diyelim. çünkü dine bilim olabildiğince her şeye karışır(ekonomiden tut hukuka, yaşam tarzından tut çevrendeki olayları açıklamaya her şeyle ilgilenirler demek istiyorum). ama bilim çıkıp direk bir inancı yada tanrıyı reddetmez. kutsal kitaplarda bu çevredeki olayları açıklayan yerlerin hatalı olduğunu, tanrının şu anlık herhangi bir kanıtının olmadığını bilim söyler ama bu bir tanrıya inanmamak için yeterli bir sebep midir bunu insan kendi düşünerek bulmalıdır.

Tüm Reklamları Kapat

sağlıklı günler dilerim :)

3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Abdi İbrahim
Abdi İbrahim
1,847 UP
Öğrenci

Felsefe bir düşüncedir ve soyut şeylerle ilgilenir, şimdi dediğin gibi bilmiyoruz cevabı verilmesi gerekir, bir şeyin yokluğu da bir iddiadır, doğru, ancak burada ''yoktur'' demek yerine ''yok saymak'' daha mantıklıdır. Şu anda deniz kızlarına, hayaletler, şirinlere ve bir insanın aklına gelebilecek zibilyon tane varlığa ve fikre nasıl yaklaşırsın? Mesela hayaletler var mıdır? hayaletler var diye yaşar mısın? Hayaletleri yok sayarsın öyle değil mi? Tanrı için de aynısı geçerli evet varlığını bilemeyiz ancak bilmediğimiz bir konuda sonsuz farklı ihtimal vardır, hangisi gerçek? Bunu ancak bilim ile çözebiliriz, ve o ihtimallerden her birini, kanıtlamadıkça yok sayarız, olay budur, yoksa kimse ''Kesin yoktur'' diyemez, sadece varlığını kanıtlayana kadar yok sayarız.

218 görüntülenme
3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Kafana takılan neler var?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close