Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Akın Karahasan
Yazar 25 Nisan 2020 18 dk.

Bu yazımızda sizlere Biyoloji disiplininin bir alt dalı olarak karşımıza çıkan Hidrobiyoloji disiplininden bahsedilmeye çalışılacaktır. Öncelikle nedir? Çalışma alanları nelerdir? gibi temel sorulara cevaplar verildikten sonra akabinde bu alanda çalışmalar yürüten bir laboratuvarda süreçlerin nasıl işlediği hakkında kısaca bilgiler verilecektir.

Hidrobiyoloji kelimesi tahmin edilebileceği üzere "su" anlamı taşıyan hidro ve "canlı bilimi" olarak karşımıza çıkan biyoloji kelimelerinin birleşiminden meydana gelir. İki anlamı birleştirmeye çalıştığımızda karşımıza şu şekilde bir anlam çıkabilir; su ile doğrudan ya da dolaylı olarak etkileşim içerisinde olan canlıları inceleyen bilim dalı. Bu tespit çok da yanlış olmamak ile beraber gerçek anlamına oldukça yakın bir yaklaşımdır. Yakın olmasının sebebi ise tespitin tam anlamı ile yeterlilik sağlayamayıp eksik kalmasından dolayıdır.

80
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 20 Mart 2014 13 dk.

Evrimden söz ederken aklımızda bulundurmamız gereken en önemli şey, bireylerin değil popülasyonların evrimleştiği gerçeğidir. Dolayısıyla evrimsel bir analizin ilk adımı, popülasyonları anlamak ve analiz etmekten geçer. İşte bu yazımızda, popülasyonları anlamak adına ufak bazı adımlar atacağız. Umuyoruz ki faydalı olacaktır.

İlk olarak bazı soru işaretlerini giderip, bazı gerçeklerden bahsedelim: hiçbir türün tekil birey evrimleşmez. Yani siz ya da ben asla evrimleşmeyeceğiz. Biz neysek, oyuz. Ömrümüz boyunca değiştik ve değişiyoruz, değişeceğiz de... Ancak bunların hiçbiri evrimsel değişimler değildir. Bunlar, ömrümüz içerisinde geçirdiğimiz gelişimsel değişimlerdir. Bu değişimlerin doğrudan evrimsel bir anlamı yoktur. Elbette dolaylı yoldan evrimsel gidişatı etkileyebilir; örneğin kas yapıyor olmanız, vahşi doğada hayatta kalma şansınızı kısmen arttırabilirdi. Ancak bu kaslı yapınız, evrimsel bir anlam taşımaz; çünkü neredeyse hiç kalıtsal değildir (epigenetik faktörleri şimdilik göz ardı ediyoruz). Dolayısıyla sizin kaslı olmanız, yavrularınızın da kaslı olacağı anlamına gelmez. İşte bireyin ömrü içerisinde geçici olarak edindiği bu değişimlere modifikasyon, bu modifikasyonların toplamında meydana gelen değişime ise gelişim denir. Modifikasyon, genellikle sonradan kazanılan ve geçici olan özellikler için kullanılır: kas yapma bir örnektir, diğer tipik örneği ise ten renginin güneş altında bronzlaşmasıdır. Bunlar, bu değişimlere neden olan faktörler ortadan kalkarsa zaman içerisinde yok olurlar: eğer ki güneş altında durmazsanız, teniniz eski rengine dönecektir. Kas yapmayı bırakırsanız, kaslarınız eski haline dönecektir. Ancak gelişimsel her değişim geri dönmez: ömrünüz boyunca boyunuz uzar, bilgileriniz artar, dişleriniz değişir, vs. Bunların hiçbiri zaman içerisinde geri dönmez. Fakat yine de bu değişimler evrimsel anlam ifade etmez, çünkü bu değişimler kalıtsal değildirler.

80
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nihal Günay
Nihal Günay
22K UP
Çeviren 3 gün önce 4 dk.

Küçük bir Avusturya köyünde bulunan bir mumyanın incelemesi sırasında araştırmacılar, alışılmadık materyallerden oluşan bir karışımın bedeni korumak için kullanıldığını keşfetti. Mumyalama yöntemiyle ilgili ilk rapora göre çok az çürüme belirtisi gösteren mumya ince dallar ve talaşla doldurulmuş, çinko klorürle işlenmişti. Bu, alışılagelmiş Mısır tarzı mumyalamadan oldukça farklıydı. Daha ayrıntılı incelemeler sonucundaysa mumyanın yaklaşık 300 yıl önce bu bölgede yaşamış bir papaz olduğunu ortaya çıktı.

Yüzyıllar boyunca gezegenin dört bir yanındaki pek çok topluluk ölülerini (genellikle dinsel sebeplerle) mumyaladı. Tüm bu kültürler, bu işlem için farklı metotlar kullandıysa da her yöntem diğerleri kadar detaylı araştırılmayabiliyor.

16
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mert Karagözoğlu
Uyarlayan 29 Mayıs 2024 7 dk.

Biorezonans terapisi, elektromanyetik dalgaların insan hastalıklarını teşhis ve tedavi etmek için kullanılabileceğinin öne sürüldüğü bir sahtebilim uygulamasıdır. Biyorezonsın gerçek olduğunu ve tıbbi tedavide kullanılabileceğini gösteren hiçbir kanıt bulunmamasına rağmen, bu yöntemin çalıştığına inanan kişiler tarafından uygulanmaya devam edilmesinden ötürü "sahtebilim" olarak tanımlanmaktadır. Biyorezonans üzerine çalışmalar, plasebo etkisinden daha başarılı bir yüzde elde edemeyerek başarısız olmuştur.[1] Günümüzde biyorezonansın tıbbi durumların veya hastalıkların doğru bir göstergesi veya herhangi bir durum için etkili bir tedavi olduğuna dair güvenilir bir bilimsel kanıt yoktur.

Ne yazık ki, tarih boyunca, sonradan dolandırıcılık olduğu anlaşılan birçok biyorezonans tedavi vakası meydana gelmiştir. Örneğin vakalardan birinde bir şahıs, biyorezonans kullanarak kanseri tedavi edebileceğini söylemiş, müşterilerinin tıp doktorları tarafından önerilen ve hayat kurtarıcı olan kemoterapi ve ameliyatları uygulamlarına gerek olmadığı yönünde yanlış iddialarda bulunmuştur. Ayrıca BBC gibi bilindik haber kaynakları da biyorezonans tedavisinin müşterilerin %70'inde sigara bağımlılığını durdurabildiği ve bunun geleneksel tedavilerden daha iyi bir sonuç olduğu iddiasını gerçekmiş gibi haberleştirerek, bu dolandırıcılığın daha yaygın bilinmesine (yanlışlıkla da olsa) aracılık etmiştir.[8]

9
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ekin Baran Sunar
Seslendiren 22 Ağustos 2019 6:22
Elektronik ses yükselticilerden (amfilerden) önce müzisyenler, seslerini bir topluluk, orkestra ve gürültülü kalabalıklar önünde duyurabilmek için hep...
23
Yusra Aslan
Yusra Aslan
103K UP
Aktaran 30 Haziran 2023 1 dk.

Giardia duodenalis, uzun bir süre insanları etkilemiş ve hala da etkilemeye devam eden bir parazittir. Bu parazit ishal, kramp ve ateşin berbat ve bazen de ölümcül bir karışımı olan dizanteriye neden olabilir.

Bilim insanları bir zamanlar Kudüs'ün zengin vatandaşları tarafından kullanılan kabaca 2600 yıllık iki tane tuvaletin kalıntılarında Giardia parazitinin izini buldular. Parasitology'de 25 Mayıs'ta yayınlanan rapora göre kalıntılar, Giardia parazitinin en eski biyolojik kanıtını oluşturuyor.

29
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı
Yazar 21 Mart 2019 2 dk.

Evrim Ağacı Akademi (ya da kısaca EA Akademi), 2010 yılından beri ürettiğimiz makalelerden oluşan bir çevirim içi eğitim girişimidir.

Evrim Ağacı olarak bu akademiyi başlatmaktaki hedefimiz, klasik eğitim sistemine alternatif ve tamamlayıcı olmanın yanı sıra; her yaş, eğitim düzeyi ve ilgi alanından insanın kendisini özgürce ve tamamen ücretsiz bir şekilde eğitebileceği, geliştirebileceği ve ufkunu genişletebileceği bir araç sunabilmektir.

314
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Canberk Çolak
Canberk Çolak
297K UP
Yazar 8 Mayıs 2019 4 dk.

16 ülkeden 37 araştırmacının da dahil olduğu uluslararası bir komisyon tarafından, 2050 yılında 10 milyar olması beklenen dünya nüfusunu eşit bir şekilde beslemek ve aynı zamanda iklim değişikliklerini ve çevre tahribatını azaltarak dünyayı koruyacak bir diyet geliştirildi. Araştırmacılar, Gezegensel Sağlık Diyeti (Planetary Health Diet) adı verilen diyetin, beslenmeye bağlı sebeplerden hayatını kaybetme riski bulunan milyonlarca insanı kurtaracağını ve iklim değişikliklerinin önüne geçerek gezegeni de koruyacağını söyledi. The Lancet dergisinde yayımlanan araştırmayla ilgili olarak Harvard Üniversitesi T. H. Chan Halk Sağlığı Fakültesi'nden epidemiyoloji ve beslenme bilimi profesörü, makalenin başyazarı Dr. Walter Willett şöyle diyor:

Bu çalışmaya göre, insanların gezegene zarar vermeksizin besin tüketmesi için şu 5 maddeye uyması gerekiyor:

61
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Bu soru, Tahir Gün tarafından sorulmuştur.
Güneş paneli verimliliği videosunda hesap hatası var mı?
Güneş paneli verimliliği videosunda hesap hatası var mı?

Nükleerle ilgili tabloda 5 basamak, elektrikle ilgili kısımda 7 basamak, yani toplamda 12 basamak vermişiz. Sadece o %33 yazanda bir "hata" var; ama o da gerçek/maddi bir hata değil: Tabloda kayıpları tuttuğumuz için "%67 kayıp" yazmamız gerekirken, %67 kayıpla özünde aynı anlama gelen ve verimlilik oranı olan "%33" yazmışız. Ama videoda söylediğimi dinlerseniz, anlatımın doğru olduğunu görüyorsunuz:

Her şeyden önce, nükleer yakıtın enerjisinin %5 kadarı antinötrino olarak saçılıyor ve bunlar reaktörün duvarlarından geçip gidiyorlar; dolayısıyla verimlilik %95'e düşüyor. Geri kalan yakıttan açığa çıkan ısının sadece sadece %33 kadarı suyu buharlaştırmaya gidiyor; geri kalanı yoğunlaştırıcıya ve havaya saçılıyor, yani verimliliğimiz %95'lerden %31'lere kadar düşüyor.

Bir işlemin sadece %33'ü o işlemi gerçekleştirmeye gidiyorsa, orada %67'lik bir kayıp var demektir. Bir önceki basamaklardan ötürü %95 verimliliği kalmış bir işlemi %33'lük verimliliğe sahip bir işlemden geçirdiğinizde %95 * %33 = %31.4 verimlilik kalıyor. Yani görselde (ve anlatımda) asıl önemli olan "Kalan Verimlilik" sütunu (son sütun). Oradaki sayılarda bir hata yok.

Bu arada yapay zeka kullanımından mı kaynaklanıyor demişsiniz ama, eğer dediğiniz gibi bunları yapay zekayla oluştursaydık, tam tersine bu tarz önemsiz hataları insan gözünden çok daha hızlı bir şekilde yakalardı. 😊 Yapay zekadan tabii ki faydalanıyoruz; ama buradaki tipik bir insan hatası: Benim videoları çekmemle, görsel düzenlemelerin yapılması arasında geçen sürede yaşanabilen iletişim eksiklerinden kaynaklanıyor. Ben bir şey anlatıyorum, Çınar onu en kolay şekilde göstermeye çalışıyor, bazen bunlarda çatışma/hata olabiliyor.

Tüm Reklamları Kapat

Ayrıca yanıltıcı bir algının oluşmaması adına, genelleme yapmak yerine spesifik başlıkları ayrı ayrı sormanız daha doğru olur. Yani bundan başka bir "hata" gördüyseniz, ona ayrı bir soru başlığı açmanız veya [email protected] üzerinden bize ulaşmanız bunların doğru çözümü açısından daha sağlıklı olur. Okur ve izleyicilerimizin yanlış yönlendirilmesini istemeyiz. Zira bir yanlış tespit edilirse onu videonun sabit yorumuna düştüğümüz notla zaten ilan ediyoruz. Bu, 2016'dan beri uyguladığımız bir pratik. 😊

106 görüntülenme
Bu cevabın içeriği ve doğruluğu, Evrim Ağacı editörleri tarafından kontrol edilmiş ve onaylanmıştır.
26
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Hasan Hüseyin Yolcu
Alıntıyı Ekleyen 8 Eylül 2023
Tanrı'nın tek mazereti, var olmamasıdır.
Kaynak: Ahmet Arslan - Felsefeye Giriş
9.5/10
(28 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
14
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Günümüz Ukrayna’sında, Dinyester Nehri kıyısında keşfedilen tarih öncesi yerleşim kalıntıları, bu dönemde yaşayan insanların ateşi ustalıkla kontrol ettiğini gösteriyor.

“Geoarchaeology” dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, farklı amaçlar için tasarlanmış ocaklarda ana yakıt olarak özellikle ladin ağacı kullanılmış ve bazı ateşlerin 600°C’nin üzerinde sıcaklıklara ulaştığı tespit edilmiştir.

Araştırmacılar, bu ocakların mevsime ve ihtiyaca göre farklı tiplerde inşa edildiğini ve muhtemelen hayvan yağı ve kemiklerinin de yakıt olarak değerlendirildiğini belirtiyor. Bu bulgular, buzul çağı koşullarında hayatta kalabilmek için atalarımızın piroteknik konusunda ileri düzeyde bilgiye sahip olduğunu kanıtlıyor.

💻 Aktaran: Utku Derin 📝
📝Editör: Ufuk Derin

ℹ️ Bu içerik, Evrim Ağacı internet sitesinden derlenerek hazırlanmıştır. Derleme sırasında bazı önemli detaylar kaybolmuş olabilir. Konu hakkında eksiksiz bilgi almak ve kaynaklarımızı görmek için içeriği lütfen evrimagaci.org üzerinden okuyunuz.
İnceleme
Emel Deniz
Emel Deniz
100K UP
İnceleyen10 1 gün önce
Okuduğumda kitabın sunduğu fikirlerle çarpılmıştım. Mutlaka okuyun, arkasından mümkünse filmini izleyin. Irvin Yalom harika bir yazar, diğer tüm kitapları da mutlaka okunmalı ama bu kitabın yeri ayrı.
10.0/10
(13 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : When Nietzsche Wept
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sevcan Aslan
Sevcan Aslan
172K UP
Yazar 5 Şubat 2021 3 dk.

Kripton (Kr) periyodik tablodaki Grup 18'de bulunan nadir gazlar grubuna dahil olup (soy gazlar), nispeten az sayıda kimyasal bileşik oluşturur. Kripton soy gazının atom numarası 36'dir. Havadan yaklaşık üç kat daha ağır olan kripton; renksiz, kokusuz, tatsız ve tek atomludur. Göktaşlarında ve minerallerde de izlerinin bulunmasına rağmen, hacmi milyonda 1,14 parça kripton içeren Dünya atmosferinde kripton daha bol miktarda bulunur.

Kaynama noktası -152.3°C veya -242.1°F olan bu element, havanın ana bileşenlerinden yaklaşık 30-40 °C (50-70 °F) daha yüksek sıcaklıkta kaynadığından, kripton, sıvı havadan fraksiyonel olarak kolayca ayrılır. Ksenon ile kripton gazları, silika jel üzerine tutunma, yeniden damıtma ve diğer soy gazlar dışındaki tüm safsızlıkları gideren sıcak titanyum metal üzerinden geçiş ile daha da saflaştırılabilir.

Bionluk Logo yazarlarınca hazırlandı.
20
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Anonim
Anonim Üye 14 Şubat 2020 1 Cevap
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ametiramisu Cuğum
Üye 2 gün önce Henüz cevap yok.
Ben sadece meraklı biriyim. Black post yapmıyorum. Stalk yapmak hakkında bi şeyler öğrenmek istiyorum. Kaynak belirtirseniz güzel olur. Herkese iyi günler.
2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Utku Derin
Utku Derin
387K UP
Aktaran 3 gün önce 3 dk.

Sivrisinek ısırıkları, yaz aylarında ortaya çıkan kırmızı ve kaşıntılı can sıkıcı bir durumdan çok daha fazlasıdır. Bu canlılar küçük olsa da taşıdıkları her yıl dünya çapında 700.000'den fazla insanın ölümüne neden olan hastalıklar son derece büyüktür. Dahası, birçok sivrisinek, aynı zamanda çevre ve sağlık açısından risk oluşturabilen sentetik böcek ilaçlarına karşı direnç geliştirmiştir.

Mikrobiyologlar, bu soruna bir çözüm olarak canlı organizmalardan elde edilen biyopestisitleri araştırıyor. Applied and Environmental Microbiology dergisinde yayınlanan bir araştırma, Akdeniz'deki Girit adasından toplanan bir bakteri izolatının, Culex pipiens molestus sivrisineklerine karşı böcek ilacı etkisi gösterdiğini ortaya koyuyor. İkinci Dünya Savaşı sırasında şehrin yeraltı tren istasyonlarına sığınan insanları ısırdığı için "Londra Metrosu sivrisineği" olarak adlandırılan bu tür, Batı Nil Virüsü ve Rift Vadisi Ateşi Virüsü gibi tehlikeli patojenleri insanlara bulaştırabilir.

12
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Evrim Ağacı'na Destek Ol
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'na katkı sağlamanın bir yolu, Agora Bilim Pazarı'na uğrayarak, burada bilimseverlerle buluşturduğumuz bilim kitapları, ders kitapları, hediyelik eşyalar ve diğer ürünlerden satın almak. Bir göz atın, hoşunuza giden bir şeyler bulacağınıza hiç kuşkumuz yok!

Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close