Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
İnceleme
Evin Çiftçi
Evin Çiftçi
73K UP
İnceleyen 29 Kasım
Filmin gelgit leri arasından kendimi kaybetmiştim ama çok güzel bir filim. İzlenmesi keyifliydi
9.5/10
(16 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Eternal Sunshine of the Spotless Mind
Yönetmen: Michel Gondry
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
16K UP
Gözlemi Yapan 6 gün önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı Yaylası, Hazım Dağlı Tabiat Parkı yolu üzerinde gözlemlenmiştir.
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 18 Ocak 2019
Yapılması gerekeni bilmek, korkuyu yok eder.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
26
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Beyza Nur Tandoğan
Yazar 23 Ocak 2022 37 dk.

Vücudumuzu oluşturan yapıların temelinde makromoleküller yer alır. Makromoleküller, monomerik alt birimlerin birbirlerine bağlanmasıyla oluşan, molekül ağırlığı oldukça yüksek olan polimerlerden meydana gelir. Canlı sistemlerindeki en önemli dört makromolekül; karbonhidrat, protein, yağ ve nükleik asitlerdir. Bunlar, hücrenin vazgeçilmez yapıtaşlarıdır; öyle ki, hücreyi bir binaya benzetirsek, binanın yapı taşları bu 4 makromolekülden ibaret olacaktır. Makromoleküller hücredeki metabolik olaylarda, hücre zarının yapısında, sinyal-uyarı iletiminde, yapısal destek sağlamada, canlı için hayati olaylarda gerekli enerjiyi sağlamakta ve bunun gibi birçok yerde görev alırlar.

Makromoleküllerin yapısında en fazla bulunan ve çeşitliliği sağlayan atom olan karbon atomu birçok atomla ya da kendisiyle (en çok da O, H ve N ile) çeşitli bağlar yaparak, yan yana dizilerek zincirler ve yeni bileşikler oluşturur. Bu bileşiklerden birisi de H ve C'nin oluşturduğu hidrokarbon bileşiğidir. Hidrokarbonlar yapılarına oksijeni de katarak canlı için en önemli organik maddelerden birisi olan şekerleri yani karbonhidratları oluşturur.

74
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Firdevs Güven
Alıntıyı Ekleyen 5 gün önce
Neden akıllarını insanın isteklerinin mutlaka mantıklı ve çıkarlarına uygun olması gerektiğine takmışlardır? İnsana lüzumlu olan tek şey, onu nereye sürükleyeceği belli olmayan HÜR iradedir.
Kaynak: Yeraltından Notlar sf:28
4
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 6 Ocak 2019 16 dk.

Sandra Bullock'un başrolünü oynadığı Netflix yapımı Bird Box filmi büyük yankı uyandırdı. Filmden türetilen memler her yerde! Kimi filme hayran kaldı, kimi ise yerden yere vurdu. Tıpkı geriye kalan tüm filmler gibi! Burada ise sorumuz şu: Bird Box, bize insan evrimin geleceği ile ilgili ne öğretebilir?

İnsanların halen evrimleştiğini biliyoruz; çünkü evrimleşmek zorundayız! Her ne kadar Doğal Seçilim'in etkisini kısmen kırabilmiş olsak da, Doğal Seçilim ne evrimin tek mekanizmasıdır, ne de evrimden söz edebilmek için sadece Doğal Seçilim'e odaklanmak yeterlidir. Evrimin matematiksel altyapısı, Hardy-Weinberg Dengesi'ne dayanır. Hardy-Weinberg Dengesi ise, şu 5 koşul sağlandığı sürece evrimin gerçekleşmeyeceğini öngörür:

316
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Pedram Türkoğlu
Yazar 26 Ağustos 2018 10 dk.

Bildiğiniz gibi canlılık dediğimiz biyokimyasal süreci temelde, çok hücreli ve tek hücreli diye sınıflandırıyoruz. Bir de virüs ve prion gibi hücre yapısı bulundurmadığı halde tartışılan ayrı bir konu var. Zaten canlılık tanımı kesin olarak yapılabilmiş değil. Çünkü evrende böyle bir ayrım yok. Biz insanlar "anlamak" ve taksonomik sınıflandırmaları gerçekleştirmek adına bu ayrımı yapıyoruz.

Canlılığın en önemli kriterlerinden biri de iletişimdir. Çok hücreli organizmalarda parakrin, otokrin, juxtakrin, endokrin gibi sinyalleşme (iletişim) yöntemleri vardır. Mesela otokrin, hücrelerin kendi kendisi ile konuşması, sinyalleşmesidir. Salınan sinyal molekülü, yine o hücrede sinyal cevabı oluşturur. Endokrin ise salınan molekül, kan yolu ile uzak hücrelerde sinyal oluşturur. Kısaca bu moleküllere “hormon” denir. Bağışıklık sisteminin kullandığı sitokin isimli protein yapılı sinyal molekülleri hücreler arası iletişime en güzel örneklerden biridir. Diğer yandan sitokinlerin alt gruplarından olan kemokinleri de örnek verebiliriz. Kemokinler doğrudan kemotaksi (kimyasal maddeye doğru hareket) ile ilişkilidir ve hücreleri olay mahalline çeker. 

32
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Arsel Berkat Acar
Yazar 4 Ocak 2014 12 dk.

2012 senesinden önceki birkaç yıl boyunca sayısız kaynakta, antik Maya Takvimi'nden yola çıkarak, 21 Aralık 2012'de kıyamet kopacağına yönelik kuvvetli bir yaygara koparıldı. Bu iddia, Türkiye de dahil olmak üzere Dünya'nın dört bir yanında biraz panik, biraz ciddi, biraz komedi, biraz endişe yarattı. Ancak hepsinden önemlisi, dikkate değer sayıda insanın bu kehaneti ciddiye alıp, buna göre hazırlık yapmasıydı. Şu anda bu satırları okuyorsanız, bu iddiayla ilgili olarak, bu türden yüzlerce kehanette bugüne kadar hep olduğu gibi, bir şeylerin çok ters gittiğinde hemfikir olabiliriz.

21 Aralık 2012 tarihinin bir “son” olduğuna inanan insanlar genel olarak ikiye ayrılmışlardır: Yeni bir çağ beklentisi içerisinde olanlar ve büyük kaosların yaşanmasını bekleyenler. 2012 (2009) isimli Hollywood filmi sayesinde de bu korkunun giderek yayıldığını görebiliyoruz. Türkiye’de bile insanlar, bu yıkımdan etkilenmeyeceği iddia edilen Şirince köyünde toplanmış, köydeki restoranlarda “Kıyamet menüsü” isimli menüler çıkartılmıştı. Elbette bu insanların bir kısmı işin eğlencesindeydi, ancak bu konuyla ilgili o kadar sayıda belgesel ve kitap çıkartıldı ki, sahte bir bilgi üzerine kendine maddi çıkar sağlayan bir sürü insanı da görebildik.

73
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Şule Ölez
Çeviren 28 Şubat 2018 14 dk.

Otçulun her lokması bir bitkiye mal olur. Bitkiler pasif kurbanlar mıdır yoksa bu saldırılara aktif olarak direnç gösterirler mi?

Bitkiler enerji ve besin harcayarak gövde, yaprak, kök ve üreme dokularını büyütür. Otçullar bu dokuları yediklerinde bitki besin ve enerjiyi yavruya dönüştürme kabiliyetlerindeki azalmayla başa çıkabilmelidir. Bu nedenle doğal seçilim, otçulların olumsuz etkilerini sınırlayan bitki özelliklerini destekler.

52
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Ufuk Derin
Aktaran 18 Temmuz 2 dk.

Eskiden bütün hikayeler sadece insanlar tarafından yazılırdı. Ancak artık yapay zekalar bu konuda da insanlara yardımcı olabiliyor.

Science Advances dergisinde yayınlanan bir çalışma, ChatGPT’nin ürettiği fikirlerin, pek yaratıcılığı olmayan yazarlara yardımcı olabileceğini gösterdi.[1] Ancak bu yardım, fikirlerin çeşitliliğinin azalmasına sebep oluyor. Exeter Üniversitesi'nden Profesör Oliver Hauser, bu sonuçların bir ikilem yarattığını söylüyor:

9
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Resul Şahin
Resul Şahin
13K UP
Evrim konusuna dair ilgiliyim. 2 Ekim Sen de Cevap Ver

Son zamanlarda Türkiye’de birden fazla lisans diploması alma eğilimi giderek artıyor. Eskiden tek bir alanda uzmanlaşmak ideal görülürken, şimdi insanlar farklı alanlarda eğitim alarak kendilerini geliştirmeye çalışıyorlar. Bu trendin hem olumlu hem de olumsuz etkileri var. Şimdi, bu duruma birlikte bakalım.

Burada bâzı olumlu yönleri sıralamak istiyorum

1. Kariyer Esnekliği: Farklı alanlarda lisans eğitimi almak, kişilere daha geniş bir kariyer yelpazesi sunuyor. Örneğin, hem mühendislik hem de işletme okumuş bir kişi, hem teknik hem de yönetsel pozisyonlarda çalışabilir. Bu da iş bulma olanaklarını artırıyor. Türkiye’de iş bulmanın zorlukları göz önüne alındığında, birden fazla alanda uzmanlaşmak avantajlı olabiliyor.

Tüm Reklamları Kapat

2. Çeşitli Disiplin Bilgisi: Farklı disiplinlerden bilgi sahibi olmak, sorunlara daha yaratıcı ve yenilikçi çözümler üretme yeteneği kazandırıyor. Mesela, psikoloji ve yazılım mühendisliği okuyan biri, kullanıcı dostu arayüzler tasarlamada hem teknik hem de insan psikolojisini göz önüne alabilir. Türkiye'de girişimcilik alanında bu tarz kombinasyonlar oldukça değerli.

3. Kişisel Gelişim: Her alanda öğrenilecek yeni şeyler var. İki veya üç farklı alanda eğitim almak, kişisel gelişim açısından da büyük bir fırsat sunar. Örneğin, hem edebiyat hem de tarih okuyan biri, olaylara çok yönlü bir bakış açısıyla yaklaşabilir. Bu da kişisel ve entelektüel tatmin sağlar.

!!!! Tabii ki OLUMSUZ yönleri de çoktur!!!

1. Odaklanma Sorunu: Birden fazla lisans eğitimi almak, kişiyi çok fazla alana yayılmaya zorlayabilir. Bu da derinlemesine uzmanlaşmayı zorlaştırabilir. Örneğin, hem hukuk hem de mühendislik okuyan biri, iki alanda da tam anlamıyla derinleşemeyebilir. Türkiye’de özellikle belirli alanlarda çok derin bilgi ve uzmanlık bekleyen işverenler, bu çeşitliliği her zaman olumlu karşılamayabilir.

Tüm Reklamları Kapat

2. Zaman ve Enerji Kaybı: Farklı alanlarda lisans eğitimi almak zaman alıcıdır ve oldukça fazla çaba gerektirir. Bu da sosyal yaşamdan fedakârlık yapmayı gerektirebilir. Özellikle Türkiye’de yoğun bir eğitim temposu içinde olan öğrenciler, bu durumdan şikayet edebilirler. Aynı zamanda bu eğitim süreci uzadığı için iş hayatına geçişte bir gecikme yaşanabilir.

3. Finansal Yük: Türkiye’de üniversite eğitimi çoğu zaman burs veya devlet desteğiyle mümkün olsa da, birden fazla lisans eğitimi almak maddi bir yük olabilir. Özel üniversitelerde bu daha belirgin bir sorun. Ayrıca, ek ders kitapları, proje masrafları gibi maliyetler artabilir.Ancak en pasif sorun da bu olsa gerek.

4.Gereksiz Eğitim Yığılması Farklı alanlarda eğitim almak, iş hayatında her zaman gerekli olmayabilir. Örneğin, bir kişi hem turizm hem de gazetecilik okumuşsa, iş hayatında sadece birini aktif olarak kullanabilir. Diğer bilgi ve beceriler ise zamanla unutulabilir ya da kullanılmadığı için etkisini kaybedebilir. Bu da “boşa harcanmış eğitim” hissi yaratabilir.

Türkiye'den bazı örnekler vererek konuyu somutlaştırmak istiyorum

-Son yıllarda Türkiye’de mühendislik ve işletme kombinasyonu oldukça popüler. Birçok öğrenci hem mühendislik bilgisi edinip, iş dünyasında yönetsel beceriler kazanmak için işletme ikinci diplomasını alıyor. Özellikle Boğaziçi ve ODTÜ gibi üniversitelerde bu trend yaygın.

-Diğer yandan, hukuk eğitimi üzerine sosyal bilimler alanında ikinci bir diploma almak da yaygın. Örneğin, Marmara Üniversitesi'nde hukuk okuyan bir öğrenci, siyaset bilimi ya da uluslararası ilişkiler gibi bölümlerden de ikinci bir diploma alarak, daha geniş bir perspektif kazanabiliyor.

-Ancak, bazı durumlarda öğrenciler çok fazla alana yönelerek enerjilerini dağıtabiliyor. İstanbul’da bir vakıf üniversitesinde hem mimarlık hem de gastronomi okuyan bir öğrenci, iki çok farklı alanda yeterince derinleşememekten şikayet edebiliyor.

Sonuç

Birden fazla lisans diploması almak, kişisel gelişim ve kariyer esnekliği açısından büyük avantajlar sunabilir. Ancak, bu eğilim dikkatlice yönetilmezse odak kaybı, finansal yük ve zaman kaybı gibi sorunlar doğurabilir. Türkiye’de bu trendin yaygınlaşması, özellikle rekabetçi iş piyasasında kişilere avantaj sağlasa da, her zaman gerekli olmayabilir. Kişinin hangi alanlara ilgi duyduğunu ve hangi alanlarda gerçekten uzmanlaşmak istediğini iyi değerlendirmesi gerekiyor.Aslında iyi bir eğitim sistemi ve kaliteli rehberlik hizmetleri bu sorunu çözüme kavuşturacak en iyi yöntemdir ama maalesef ülkemizde eğitim kurumlarının temizliği(kirliliği)gündem olmakta.Maalesef.

Kaynaklar

  1. Yükseköğretim Kurulu (YÖK),. Türkiye’deki Lisans Programları Ve Çoklu Eğitim Üzerine Genel Bilgiler.. Alındığı Tarih: 2 Ekim 2024. Alındığı Yer: Yüksek Öğretim Kurumu | Arşiv Bağlantısı
3
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Talat Türkeli
Talat Türkeli Seslendiren 1 Mayıs 2019 6:48
3 Mart 1847 yılında, zengin bir sanat ve bilim kültürü ile donanmış olan İskoçya’nın Edinburgh şehrinde dünyaya geldim. Annem başarılı bir piyanistti...
36
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Bunu sadece Evrim Ağacı'nın eskileri bilir. 2010 yılında kurulan Evrim Ağacı'nın en önemli parçalarından biri, evrim ve ilgili konularda ürettiğimiz devasa Makale Arşivi'mizdi. Bu arşivimiz, her geçen gün daha da büyüyen şekilde yoluna devam ediyor. Nostalji yapmak isteyenlere önerilir!

Galaksi Ağacı

Önce ağaçlar geldi. İspanya‘nın Salamanca kasabasında bir fotoğrafçı, budanmış meşe ağaçlarından oluşan bir korunun ne kadar farklı göründüğünü fark etti. Sonra galaksi geldi. Fotoğrafçı gece saat 2’ye kadar uyanık kaldı ve böylece Samanyolu Galaksisi, görkemli meşenin seviyesine yükseldi. Bu özenle şeçilmiş perspektiften bakıldığında, galaksideki toz şeritleri ağacın dallarının doğal devamı gibi görünmektedir. En son ışık geldi. Ağacın uzak tarafından, bir siluet oluşturmak için el feneri kullanıldı. Tesadüfi olarak, diğer ağaçlar da parlak olan ufukta benzer silüetler oluşturdu. Paylaşılan görsel, 2015 yılında çekilen 30 saniyelik tek bir karedir ve Samanyolu’nu dijital olarak belirginleştirmek için işlenmiştir.

23 Mayıs 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı ve Telif Hakkı: César Vega Toledano ; Dipnot: Judy Schmidt
Çeviren: Seda Baştürk
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close