Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 21 Ekim 2020 27 dk.

Doğada neredeyse hiçbir olgu, son haliyle, birdenbire var olmaz. Her zaman daha eski, daha basit, daha başka nedenlerle var olan unsurların dönüşümüyle yeni yapıların geliştiğini görürüz. İnsanı "insan" yapan en sıra dışı unsurlardan biri gibi gözüken mizah ve espri anlayışı da bundan muaf değildir. Mizahın yazılı kökenlerini, profesyonel "jestçilerin" ve "şaka kitapları"nın olduğu Antik Yunan'a kadar takip etmek mümkündür. Hatta MÖ 460'ta doğmuş olan Demokritos, "gülen filozof" olarak anılırdı; çünkü oldukça espritüel biriydi ve çağdaşlarının "aptallıklarına" gülmesiyle bilinirdi.[1] Ama mizahın kökenleri orada durmaz. Avustralya Aborijinleri'ne yönelik antropolojik çalışmalar, mizahın Homo sapiens içindeki kökenlerinin en az 35.000 yıllık olduğunu düşündürmektedir. Fakat karşılaştırmalı etoloji (hayvan davranışları) çalışmalarından gelen veriler, mizahın davranışsal kökenlerini Homo sapiens türünden çok daha öncesine, günümüzden yaklaşık 16-10 milyon yıl öncesine dayanıyor olabileceğini göstermektedir.[2][3]

Mizahın evrimsel kökenlerini anlamak için, onun davranışsal öncülleri ile davranışsal ardıllarını incelemek gerekmektedir: Espri ve şaka gibi tüm bileşenleriyle bir arada değerlendirilebilecek olan "mizah" kavramının öncülü; sözlerle veya davranışlarla icra edilen soyut bir oyundur. Mizahın kalbinde yer alan espri veya şakanın kendisi, birbiriyle bağdaşmaz gibi gözüken unsurları barındıran bir bağlama veya bağlamlara sahiptir. Çözümlenmesi gereken bir bilinmezi barındırır (size anlatılmaya yeni başlanan bir fıkrayı düşünün) veya sıra dışı bir fiziksel davranışı barındırır (bir "eşek şakası"nı düşünün). Bu bilinmezlik ve bağdaşmazlık, kişide psikolojik bir gerilime neden olur. Ancak mizahın az önce tanımladığımız oyuncu doğası içerisinde, esas mesaj (İng: "punchline") verildiğinde ve espri patlatıldığında veya fiziksel şaka sonlandığında, bağdaşmaz bağlam da çözüme kavuşur ve şakanın hedefindeki kişi, gerilimin ortadan kalkmasıyla genellikle güler veya kahkahaya tutulur. İşte bu duygusal iniş çıkışlar, sosyal hayvan türlerini birbirine bağlayan önemli bir davranış kalıbına karşılık gelir. Dolayısıyla mizahın kökenlerinin sırları, insan-harici sosyal hayvanlardaki oyun, mizah algısı ve kahkaha davranışlarında yatar. Bu yazımızda, bu faktörlere, bunların evrimine ve modern mizah ile ilişkisine bir bakış atacağız.

157
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Cem Ergünay
Çeviren 4 gün önce 6 dk.

Büyük gıda şirketleri ve yatırımcılar, Ozempic ve diğer benzer kilo verme ilaçlarının milyonlarca insana ulaşmasını, Amerika'nın diyet endüstrisini altüst etmesini ve tüketicilerin nasıl besleneceği konusunda yeni sorular ortaya çıkarmasını sessizlikle izliyorlar.

Campbell Soup'tan Conagra Brands'e gıda üreticilerinin yöneticileri, ekiplerin tüketici davranışlarını değerlendirmeye ve bu davranışlara nasıl karşılık vereceklerine dair beyin fırtınası yapmaya başlamasıyla birlikte yatırımcılardan ilaçların potansiyel etkisi hakkında sorular almaya başladıklarını söyledi.

14
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 9 Ekim 2013 3 dk.

Her geçen gün, türümüzün zekasına benzer zekaya sahip olduğunu keşfettiğimiz türlerin sayısının giderek arttığını görüyoruz. Bu, birkaç sebeple ilgi çekici. İlk olarak bu durum, insanın uzun süredir kabul ettiği normların ("İnsan gibi zeki bir hayvan yoktur." gibi) hatalı olduğunu gösteriyor. İkincisi ise, bu durumun birçok soru işaretini beraberinde getirmesi. Örneğin, "Bir türe zeki dememiz için ne kadar zeka gereklidir?" veya "Zeka herhangi bir sınıra sahip midir, yoksa zekamız, çevremizi anlamak için var olan tek sınır mıdır?" gibi... Ne olursa olsun, bu soruların bazılarının cevapları, bizim algı sınırlarımız dahilinde olmayabilir. Ancak yine de, eğer ki bu konuda biraz daha fazlasını öğrenmek istiyorsanız, çok uzağa değil, "çayır köpekleri" olarak bilinen ve aslında köpeklerle alakası olmayan (sesleri benzediği için böyle bir isimlendirme yapılmıştır) kemirgenlere bakmanız yeterlidir. Öncelikle, biraz bilgi verelim.

Uzun yıllardır biyologlar çayır köpeklerini doğal ortamlarında incelemekte ve birbirleriyle olan ilişkilerini ortaya çıkarmaya çalışmaktadır. Özellikle de, birbirleriyle iletişim kurmak için kullandıkları dili çözmeyi hedeflemektedirler. Kuzey Arizona Üniversitesi'nden bir biyolog olan Con Slobodchikoff, bu oyunu tam 30 yıldır oynamaktadır. Çayır köpeklerine olan ilgisi, yıllar önce koloni içerisindeki diğer bireyleri uyarmak amacıyla uyarı sinyalleri kullanan hayvanların keşfiyle başladı. Örneğin sincaplar bunu yapmaktadır. Yıllar önce, türlerin belirli tehditler karşısında (uçan avcılar veya karadaki benzerleri gibi) birbirlerini uyarmak için ayırt edici bazı sesler çıkardıkları keşfedildi. 

23
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 30 Mart 2019 14 dk.

Merhaba,

Buradasınız, çünkü muhtemelen internette birilerine "Evrim yok, ara türler de zaten keşfedilemedi. Bir tane bile ara geçiş fosili yok!" tarzı bilimsel olarak geçersiz bir argüman ileri sürdünüz.

281
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 23 Nisan 2020 5 dk.

İnsan evrimi uzun, karmaşık ve halen aydınlatılması gereken detaylara sahip olan, muhteşem bir bilimsel bilmecedir. Bu yolculuğa çıkan bilim insanları, insanların doğadaki kökenlerine yönelik inanılmaz bilgilere erişmişlerdir ve erişmeyi sürdürmektedirler. Ancak insan kas-iskelet sisteminden dikkate değer miktarda farklı yapılara ulaşmak isterseniz, en azından birkaç on milyon yıl öncesine gitmeniz gerekir; çünkü son birkaç milyon yılda yaşamış ortak ataları paylaştığımız kuzenlerimiz ile iskeletlerimiz çok benzerdir.

Ancak evrim, var olan iki türün birbirine dönüşümü de değildir. Dolayısıyla zamanda geriye gittikçe, diğer hayvanlarla "karma" türleri bulmazsınız. Örneğin tüm primatların atası, iri bir sıçan benzeri kemirgenlerdir; aslan-ayı karması ya da maymun-köpek karması bir form değil. Bu konuda detaylı bilgiyi buradan alabilirsiniz.

76
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Resul Şahin
Resul Şahin
13K UP
Bilim Meraklısı 2 gün önce Sen de Cevap Ver

**“Bir insanın zekâsı sadece matematik başarısıyla mı ölçülür?”**

Bu çok sık sorulan ama oldukça yanlış anlaşılan bir sorudur. Hayır, zekâ yalnızca matematik becerisiyle ölçülmez. Howard Gardner’ın çoklu zekâ kuramına göre, insanlar farklı zekâ türlerine sahiptir: mantıksal-matematiksel zekâ bunlardan sadece biridir. Bir kişi biyolojide, kimyada veya fizikte derinlemesine düşünebiliyor, ilişkileri görebiliyor ve yaratıcı çözümler üretebiliyorsa, bu da yüksek düzeyde bilimsel zekânın göstergesidir.

Matematik bilim için önemli bir araçtır, evet; ama bu, matematikte zorlanan birinin bilim insanı ya da mühendis olamayacağı anlamına gelmez. Önemli olan, temel matematiksel düşünme yetisini zaman içinde geliştirmek ve onu bir araç olarak kullanabilmektir. Nikola Tesla, evet mükemmel bir teorisyendi ama aynı zamanda çok güçlü sezgisel zekâya sahipti. Einstein’ın bile matematikte zaman zaman zorlandığı, hatta bazı yeni matematiksel kavramları başka bilim insanlarının yardımıyla öğrendiği bilinir.

Tüm Reklamları Kapat

Bir astronot olmak mı? Evet, orada da matematik vardır. Ama astronotlar sadece sayısal zekâlarıyla değil; problem çözme becerileri, stres yönetimi, takım çalışması ve farklı bilim alanlarındaki bilgileriyle değerlendirilirler.

Kısacası, bir mühendis ya da bilim insanı olmak istiyorsan, evet, matematiği bir araç olarak kullanmayı öğrenmelisin ama bu senin zekânın ya da potansiyelinin tek ölçütü değildir. Matematikte zorlanmak, bu yolda ilerleyemeyeceğin anlamına gelmez. Asıl önemli olan merak, azim ve öğrenmeye açık olmaktır. Çünkü bilim, sadece formüllerle değil, iyi sorularla başlar.

---

2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ezgi Karasözen
Yazar 21 Ocak 2024 11 dk.

Şili ve Japonya örneklerinin ortaya koyduğu gibi depremle yaşamak mümkün. Peki Türkiye'de yanlış giden ne? Önemli bilimsel gelişmelere rağmen, Türkiye hâlâ depremlere karşı savunmasız ve bunun en son örneğini Şubat 2023'te trajik bir şekilde gördük. Kahramanmaraş (Mw 7.8) ve Elbistan (Mw 7.6) depremlerinin bilançosu, yapı yönetmeliklerinin uygulanması ve deprem farkındalığına ilişkin sorunları yüzümüze çarpmakta; aynı zamanda, deprem tehlikesi ve riski üzerine edinilmiş bilgilerin toplum nezdinde karşılık bulmadığına, dolayısıyla ciddi bir bilim-toplum iletişim kopukluğuna işaret etmektedir.[1]

1999 İzmit depreminde (Mw 7.4) çocuk olan biz genç Türk bilim insanları, bugün, Şubat 2023 felaketiyle bir kez daha sarsıldık. Bizler, artık Türkiye'de ve dünyada benzer felaketlerin yaşanmaması için, tüm bilim insanlarını, bilim ve toplum arasındaki bu feci iletişim kopukluğunu nasıl onarabileceğimiz üzerine düşünmeye davet ediyoruz!

39
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Cəmilə Bağışova
İnceleyen10 25 Şubat
Bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine izledim ve gerçekten garip bir hisse kapıldım. Bana çok şey öğretti. Arkaplandaki müzik beni strese sokuyor. Sanki başka bir zaman ve mekanda uzaya bakıyormuşum gibi bir his yaratıyor içimde. Film ilk başta beni tatmin etmedi ama zamanla verdiği mesajın farklı olduğunu düşünmeye başladım—
"Zaman farklı kavramdır, her kes için aynı deyildir. Kimileri zamanla hissizleşir, unutur, vazgeçer, kimileri unutmaz vazgeçmez ve çabalar. Sevmek için zaman, engel ve mekan değildir."
9.9/10
(761 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
30
1 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Halis Gönül
Alıntıyı Ekleyen 6 gün önce
Anlamayanlar için dilimi, değersizler için kalbimi yormadığım günden beri mutluyum.
Kaynak: Tom Sawyer
12
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Meriç Öztürk
Meriç Öztürk
314K UP
Yazar 14 Nisan 2013 13 dk.

Çoğu aile büyüğü evin delikanlısından şikayetçidir. Bu şikayetin ardından da çoğu zaman da bildiğimiz o cevap gelir: “Ergenlik dönemindedir, kötü davranmayın”. Peki, neden şikayetçidirler? Çünkü delikanlımız bugüne kadar sözlerinin dışına çıkmadığı aile büyüklerine başkaldırmaya başladı, başına buyruk hareket etmeye başladı; evlerinin küçüğü artık yetişkin olma yolunda...

İnsan, doğumundan yaşamının sonuna kadar birçok dönemden geçer. Bunlardan en fırtınalı, heyecanlı ve stresli dönemi ise ergenliktir. Bu dönemde birey artık ailesinden uzaklaşmaya, kendi görüşlerini, düşünceleri oluşturmaya başlar. Toplumda bir statü sahibi olmak ister, dış görünüşüne ve diğer insanlara daha fazla önem vermeye başlar, artık bazı davranışları cezadan korktuğu için değil yapılmaması gerektiği için yapmamaya başlar. Kısacası çevreye ve kendisine daha duyarlı olmaya başlar.

40
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ozan Zaloğlu
Ozan Zaloğlu
313K UP
Çeviren 21 Ekim 2016 2 dk.

İnsan beyni harika bir şeydir. Bir çeşitlilik kalabalığına rağmen yüzleri ve nesneleri tanıma şeklini düşünün: Örneğin bir "A"yı her zaman bir "A" olarak tanıyabiliriz, rengi, boyutu veya şekli ne olursa olsun önemi yoktur.

Yaptıkları çalışmalar sonucunda araştırmacılar, beynin çalışma şeklinin ne kadar zekice olduğunu ve çok fazla bilgiyi bir seferde nasıl işleyebildiğimizi gösterebilen bir algoritma geliştirmeyi başardılar. Georgia Teknik Üniversitesi'nden bir takım, beynin asıl bilginin sadece yüzde 1'ini veya daha azını kullanarak verileri sınıflandırabildiğini keşfetti. Takımdan biri olan Rosa Arriaga şöyle konuştu: 

18
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Emre Çalışan
6 gün önce
Tarih sabreder ama unutmaz. Atatürk, bu yobaz ve çürümüş zihniyete er ya da geç galip gelecek. Çünkü karanlık ne kadar bastırsa da, güneş doğmaktan vazgeçmez. 🇹🇷
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Ziya Yavuz
Ziya Yavuz
21K UP
3 gün önce
İnsanın bir konuda elinden bir şey gelmesi,hala bir umudunun olması o kadar da iyi bir şey olmayabilir.Hayatta bazen elimden geleni yaptım olmadı,artık başka çarem yok demek büyük bir iç huzur ve mutluluk veriyor e tabi bazen de inanılmaz bir hüzün.Çaresizliğin mutluluğu diye bir şey kesinlikle var.
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'na katkı sağlamanın bir yolu, Agora Bilim Pazarı'na uğrayarak, burada bilimseverlerle buluşturduğumuz bilim kitapları, ders kitapları, hediyelik eşyalar ve diğer ürünlerden satın almak. Bir göz atın, hoşunuza giden bir şeyler bulacağınıza hiç kuşkumuz yok!

Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close