Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
İnceleme
Yusuf Bedirhan
İnceleyen 44 dakika önce
Bu sene yıldırım atamadılar ama ellerinde mızrak ile geziyorlar…
Yıldırım istiyoruz babbaaaa!
Film
4.8/10
(4 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Sevcan Aslan
Sevcan Aslan
172K UP
Yazar 30 Ocak 2021 2 dk.

Terbiyum, "Tb" sembolü ile gösterilen ve atom numarası 65 olan kimyasal bir elementtir. Gümüşi beyaz renkte, dövülebilir, sünek ve bıçakla kesilebilecek kadar yumuşak nadir toprak metalidir. Lantanid serisinin dokuzuncu üyesi olan terbiyum, su ile reaksiyona girerek hidrojen gazı üreten oldukça elektropozitif bir metaldir. Terbiyum doğada hiçbir zaman serbest bir element olarak bulunmaz. Ancak; serit, gadolinit, monazit, ksenotim ve euxenite olmak üzere birçok mineralde bulunur.

Terbiyum, pek çok metal gibi gümüş grisi parlaklığa sahiptir. Ancak oldukça yumuşaktır ve bıçakla kesilebilir. Aynı zamanda dövülebilir ve sünektir, yani ince tabakalara dövülebilir ve oldukça kolay bir şekilde tellere çekilebilir. Terbiyumun erime noktası 1.356 °C (2.473 °F) ve kaynama noktası yaklaşık 2.800 °C (5.000 °F) olarak ölçülmüştür. Santimetreküp başına 8.332 gram yoğunluğa sahiptir.

Bionluk Logo yazarlarınca hazırlandı.
11
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Esra Demirden
Esra Demirden
3,180 UP
Çeviren 14 Ağustos 2018 9 dk.

Canlı organizmalar arasındaki böylesi farklı davranışların nedenleri nelerdir? Davranışı nasıl inceleriz? Hayvan davranışına yönelik araştırmalar, çevrebilim ve evrim hakkında bilgi vermekte ve doğal çevrenin korunması ile ilgili sorunlara çözümler sunmaktadır.

Davranış, canlı organizmaların temel özelliklerindendir. Bakteriler kimyasal gradyanlara tepki olarak aktif bir şekilde hareket ederler, amipler besinin etrafını sarmak için şekil değiştirirler ve nergisler mutedil rüzgârlarda çiçeklerini rüzgâr yönünde çevirirler (Berg 2000, Etnier & Vogel 2000). Süngerler gibi basit yapılı çok hücrelilerden eklembacaklılar, derisidikenliler ve kordalılar gibi organ sistemi olan hayvanlara kadar tüm hayvanlar iç ve dış çevreden gelen uyaranlara tepki gösterirler.

36
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 23 Aralık 2014 15 dk.

Bilim insanları arasında türlerin standart bir şekilde isimlendirilmesi iletişimin kolaylaşması bakımından büyük öneme sahiptir. İşte bu nedenle, sınıflandırma bilimi olarak da bilinen "taksonomi", bir dizi kurallar bütününe sahiptir.

Sınıflandırma ve isimlendirme çok önemlidir. Çünkü bilim, belirli kavramlar üzerinden binlerce bilim insanının birbiriyle anlaşabilmesi ve farklı dillerde konuşuyor olsalar bile, aynı şeyi birbirlerine anlatabilmelerini gerektirir. Bu sebeple, canlılar bilimi olan biyoloji dahilinde, her canlının belirli bir sistem dahilinde sınıflandırılması ve isimlendirilmesi gerekmektedir. Sınıflandırmanın bir diğer gereksinimi de, evrim bir doğa gerçeği olduğu için, gerçekten de bu fenomene bağlı olarak birbirlerine benzeyen ve benzemeyen pek çok canlı bulunmasıdır. Bu benzerliklerin de kendi içerisinde gruplandırılması, taksonomi, yani sınıflandırma bilimini doğurur.

183
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Libre Texts
Libre Texts
128K UP
Yazar 16 Aralık 2022 6 dk.

"Genetiğin babası" olarak bilinen Johann Gregor Mendel (1822-1884) yaşam boyu öğrenmeyi kendine amaç edinmiş bir öğretmen, bir bilim ve din adamıydı. Mendel, 1865 yılında yaklaşık 30.000 bezelye bitkisiyle yaptığı, kalıtımsal özelliklerin ebeveynlerden yavrulara belirli kalıplar içinde aktarıldığını gösteren çalışmasının sonuçlarını yerel doğa tarihi derneğine sundu ve 1866 yılında Proceedings of the Natural History Society of Brünn adlı jurnalde Bitki Hibridizasyonu Üzerine Deneyler başlığıyla yayınladı.

Mendel'in araştırmalarını yaptığı dönemde Karışım Hipotezi son derece meşhur ve yaygın olarak kabul görmekteydi. Bu hipoteze göre iki canlı çiftleştiklerinde, kendilerinde bulunan özellikler birbirine karışır ve yavrular, anne-babanın özelliklerinin bir "çorba karışımı" olur.

42
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Aziz Koç
Aziz Koç
130K UP
Yazar 26 Temmuz 2020 17 dk.

İnsanın varoluşunda en temel haklarından birisi olarak eğitim hakkı gösterilmektedir. Birey için en temel haklardan olan eğitim, insan davranışlarında istendik değişim ve beceri gerçekleştirme sürecidir.

Eğitim üzerine yapılan çalışmalarda eğitimin çeşitli tanımları yapılmıştır: Tyler (1970), eğitimi bireyin davranış örüntülerini değiştirme olarak tanımlamıştır. Eğitim, "davranış değiştirme süreci" olarak görülmesi, eğitimin dinamikliğine ve sürekli bir değişim içinde olması gerektiğini ortaya koymaktadır.

34
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Yaşam Ağacı Türü
Pelin Yaşar
Pelin Yaşar
105K UP
Türü Ekleyen 2 gün önce
Melanargia larissa, Nymphalidae familyasına bağlı, genellikle kara ve beyaz desenli kanatlara sahip bir kelebek türüdür. "Dama kelebeği" olarak da bilinir. Türkiye'de yaygın olarak step ve dağlık bölgelerde, özellikle 1000 m üzeri rakımlarda görülür. Tırtılları buğdaygil familyasındaki bitkilerle beslenir. Kanatlarındaki göz benekleri ve dama desenleriyle kolayca tanınır.
3
İşte Bilim
İşte Bilim
3,058 UP
6 gün önce
Io, Jüpiter’in etkileyici bir uydusu:


3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Funda Başak
Seslendiren 29 Mart 2020 9:01
"Önümüzdeki yıllarda 10 milyondan fazla insanın ölümüne neden olabilecek bir şey ortaya çıkarsa bu bir savaştan çok daha hızlı yayılabilen bir virüs olur."...
25
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 10 Ocak 2015 6 dk.

Evrimle ilgili sık düşülen hatalardan bir tanesi, evrimsel değişimlerin bir canlıda topyekün, her özelliğin bir arada, aynı anda evrimleşmesi gerektiği yönündedir. Bu doğru değildir. Evet, çoğu zaman sistemlerin ve organların düzgün çalışması birbirine bağlı veya en azından ilişkili olduğu için, her açıdan uyumlu kombinasyonlar bir arada evrimleşirler. Fakat evrimsel süreçte sıklıkla bu sürecin dışına çıkıldığı görülür. 

Örneğin korunmuş karakterler denen bazı özellikler evrimsel süreçte çok az değişirler. Bunlara ara sıra "hiç değişmemiş özellikler" dense de, çoğu zaman bu doğru değildir. Yeterli süre verildiğinde, her özellik çok az da olsa değişir. Üzerinde seçilim baskısı olmayan karakterler (özellikler) bile, evrimin Genetik Sürüklenme mekanizması gibi şans faktörüne bağlı süreçlerin etkisiyle belli miktarda değişirler. Fakat bu değişimler yeterince az ise, canlının o özelliğinin pek değişmediği söylenir.

74
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Skilla ve Haribdis Arasında: Çifte Kozmik Keşif

Bu gök cismini tanımlayabilir misiniz? Bu muhtemelen mümkün olmayacaktır, çünkü görmüş olduğunuz bu görsel yeni bir keşfe ait. Büyük kütleli yıldızlar, çekirdeklerinde ağır elementler oluştururlar ve birkaç milyon yıl sonra da güçlü süpernova patlamaları eşliğinde yaşamlarına son verirler. Bu kalıntılar nispeten hızlı bir şekilde soğuyup söndüklerinden bu süreçte kendilerinin tespit edilmeleri zorlaşır. Amatör uzay fotoğrafçılarından oluşan kararlı bir ekip, bu tür soluk ve kaynağı bilinmeyen süpernova kalıntılarını ortaya çıkarmak adına bazı uzay taramaları gerçekleştirdi. Bunun sonucunda da adını mitolojik Etiyopya kralından alan Kral (Lat: "Cepheus") takımyıldızında sönük bir şekilde parlayan ve keşfedenler tarafından Skilla (Lat: "Scylla") olarak adlandırılan süpernova kalıntısı G115.5+9.1'e dair ilk görüntüler elde edildi. Görselde bu kalıntıdaki hidrojen atomlarından gelen ışımaların kırmızı renkte, oksijen atomlarından gelen ışımaların ise mavi tonlarında gösterildiğini görüyoruz. Üstelik görselin sağ üst tarafında da henüz tanımlanmamış, soluk bir gezegenimsi bulutsu adayı yer alıyor. Mitolojik gelenek uyarınca bu bulutsuya Homeros'un Odisseia Destanı'ndaki "Skilla ve Haribdis arasında kalmak" (Türkçedeki "iki arada bir derede kalmak") şeklindeki antik Yunan ifadesine bir gönderme olarak Haribdis (Sai 2) adı verildi.

9 Haziran 2025 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı: M. Drechsler, Y. Sainty, A. Soto, N. Martino, L. Leroux-Gere, S. Khallouqui, & A. Kaeouach; Metin: Ogetay Kayali (Michigan Tech U.)
Çeviren: Osman Akman
Çeviri Editörü: Tolunay Dündar

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Söz
Emel Bayram
Emel Bayram
80K UP
Alıntıyı Ekleyen 1 gün önce
Çağdaş dünyanın gerçekleriyle ve kendi tarihsel mirasını uzlaştırıcı bir yaşam felsefesi geliştirememiş toplumların, kronolojik yaşıyla orantılı olarak olgunlaşmış bireyler üretebilmelerini beklemek bir ütopyadır.
Kaynak: İnsan Olmak/Engin Geçtan
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Blog Yazısı
Sercan Hatun
Sercan Hatun
62K UP
Blog Yazarı 3 dk.

Osmanlı Türkçesi Kur'an alfabesini temel alan bir yazı dilidir. Kur'an harfleri ile de tanışmış, yüzyıllarca sanat edebiyat, din, tarih, tıp, hukuk, iktisat ve benzeri pek çok alanda bu harflerle eser vermişlerdir. Yaygın olarak Osmanlıca tabiriyle tanınmıştır. Ancak Osmanlıca Almanca, İngilizce, Arapça gibi Türkçeden ayrı bir dil değildir. Osmanlı Devleti sınırları içinde konuşulan ve okunup yazılan Türkçenin kendisidir Arap harfleri ile yazılan bir türkçedir. Her dil açısından aşına aşına bazı değişiklikler geçirir ama bu durum ayrı bir dilden söz etmemizi gerektirmez Türkçe tarihi seyri içerisinde başka dillerden, İslam dini ortak payda olduğu için özellikle de Arapça ve Farsça kullanan milletlerin dillerinden etkilenmiştir. Bu etkileşim sonucu, Osmanlı türkçesinde İslam medeniyetine ait Arapça yazılı kelime ve tertipler kullanılmıştır. Ancak bunların çoğu zamanla Türkçeleşmiş veya yeni anlamlar kazanmıştır. Osmanlı Türkçesinde çok sayıda Arapça ve Farsça kelime kullanılması, Osmanlıcanın Türkçe Arapça ve Farsçadan ayrı bildiği gibi algılanmasına da sebep olmuştur. Şemsettin Sami lisan ve edebiyatımız adlı makalesinde "Mübale etmeyerek ve sırf milli gayret dolayısıyla söylemeyerek, yabancıların da tasdikiyle diyebiliriz ki milli lisanımız olan Türkçe dünyanın en güzel lisanı değilse de en güzel insanlardan biri olduğu şüphesizdir. Mesela İspanyolca ve Portekizcede o kadar çok Arapça kelime vardır ki, bunların toplamı büyük bir cilt teşkil etmiştir. Lakin mesul insanlar Arabi falan dilden mürekkeptir denilmeyip, Latin zümresine mensup müstakil lisanlar olunur" diyerek, Osmanlı Türkçesini değerli bildiri olduğunu açıklamıştır. Osmanlı devri Türkçesi ile ilgili yaygın düşüncelerden bir diğeri Osmanlıcanın Arapça ve Farsça unsurlarla şekillendiği için anlaşılmaz bir dil olduğudur. Osmanlı Türkçesi Bakinin, Nedim'in, Şeyh Galip'in, Evliya Çelebi'nin dili olduğu gibi Karacaoğlan'ın, Emrah'ın da dilidir Naima'nın, Namık Kemal'in ve Tevfik Fikret'in de dilidir. Kısaca Osmanlı devri Türkçesi de bu dille meydana getirilmiş, her çeşit eser de bizim kültürümüzün eseridir.

Osmanlı Türkçesi Bilmemizin Önemi Nedir?

19
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Evrim Ağacı'na Destek Ol
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close