Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Itamar Shatz
Itamar Shatz
499K UP
Yazar 7 Kasım 2021 18 dk.

Kelime cambazlığı yapmak (İng: "equivocation"), başkalarını kandırmak veya belli bir duruş sergilemekten kaçınmak amacıyla muğlak ve belirsiz konuşmaktır. Örneğin birine doğrudan bir evet-hayır sorusu sorulduğunda bu kişi muğlak bir cevap veriyorsa kelime cambazlığı (veya kelime oyunu) yapıyor olabilir.

Kelime cambazlığı safsatası ise, bir kelimenin farklı anlamlarını, onları içeren argümanı hatalı kılacak şekilde değiştirmeyi içeren bir mantıksal safsatadır. Örneğin "Her istediğimi söylemeye hakkım var, yani bunu yapmakta haklıyım." cümlesi yanıltıcıdır; çünkü "hak" kelimesi iki farklı anlamda kullanılmıştır: İlkinde, bir şeyi yapmak konusunda izinli olmak, ikincisinde, bir şeyin ahlaki olarak iyi olması anlamında...

105
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
İnceleme
The Gorgor
İnceleyen10 18 saat önce
İki senedir doğru düzgün kitap okumuyordum. Hatta kitap okumanın boş bir alışkanlık olduğunu düşünüyordum. Bu kitabı okuduktan sonra fikrim tamamen değişti. Yaklaşık 1,5 ay önce okumuştum. Okuduktan sonra bir daha kitap okumayı bırakmayacağıma söz verdim. Bu kitap bana okuma alışkanlığımı geri kazandırdı. En sevdiğim kitap oldu. Kitap hakkında şunları söylemek istiyorum, bu kitapta betimlemeler sıklıkla yer alıyor. Karakterlerin ruh halleri oldukça detaylı bir şekilde açıklanıyor. Ayrıca psikolojik de bir roman ve türünün de en iyi örneklerinden. Diyalogları oldukça kaliteli ve düşünülmüş. Benim eksik olarak tek gördüğüm şey son kısımdan yeterince bahsedilmemesiydi. Raskolvnikov'un Sonya'yla olan diyaloğunu tam anlayamadım. Aslında anlayamam benim sorunumdu çünkü öğretmenim anladı ve onun yorumunu dinledim. Ek olarak şunu söylemek istiyorum: Kitabı okurken detayları kaçırmayın, dikkatli okuyun.
Kitap
9.4/10
(18 Kişi)
Puan Ver
Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi XLV (45) - Rusça Aslından Çeviren: Mazlum Beyhan
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Boks King's
Üye 2 gün önce 2 Cevap
Ölümsüz canlı varmı? Varsada insanlıq için ne kadar önemli?
172 görüntülenme
2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Cemre Nur
Cemre Nur
50K UP
9 saat önce
Türkiye’nin dini psikotik bozukluk hakkında bilgilendirilmesi gerek. Psikolojik rahatsızlıkların “cin çarpması” gibi açıklanması, tanıyı geciktirip hastalığın kötüleşmesine yol açıyor. Kendi yakınlarımdan birinin psikolojik tedavi alması gerekirken ailesi onu zorla hoca hoca gezdirdiği için hayatı bitmiş, ve bir daha asla normale dönemeyecek durumda. Acı verici bir durum değil mi sizce de ?
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Çeviren 13 Mayıs 2024 52 dk.

Alan Turing'in 1950 yılında Mind dergisinde yayımlanan "Computing Machinery and Intelligence" başlıklı makalesi, yapay zeka tarihi için bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Bu eserde Turing, daha sonraları "Turing Testi" olarak adlandırılacak olan fikri ortaya atarak makinelerin düşünme yeteneğini sorgulamış ve bilgisayar biliminin temel taşlarını döşemiştir. Bu test, insan bir "sorgucu"nun, hangisinin hangisi olduğunu bilmeden bir makine ve başka bir insanla yazılı olarak veya doğal dilde konuşmasını içerir. Sorgucu, makineyi insandan güvenilir bir şekilde ayıramazsa, makinenin insan benzeri bir zeka sergilediği kabul edilir.

Turing'in makalesi, tartışmayı zihin ve bilincin doğasına ilişkin soyut felsefi tartışmalardan pratik ve operasyonel bir perspektife temelden kaydırmaktadır. Bunu yaparak, insan düşünce sürecinin kendisini taklit etmek yerine, makinelerin insan zekasına davranışsal eşdeğerlik sergileme becerisine odaklanan zeka için net, ölçülebilir bir standart belirler. Bu pratik yaklaşım, sadece yapay zeka araştırmacılarına somut bir hedef sunmakla kalmamıştır, aynı zamanda psikoloji, bilişsel bilim ve bilgisayar bilimlerinden daha geniş bir disiplinlerarası katılımı davet ederek akıllı sistemlerin geliştirilmesinin önünü açmıştır. Turing'in çalışması bu nedenle sadece makinelerin yeteneklerine bir meydan okuma olarak değil, aynı zamanda zekanın doğasına ilişkin felsefi bir sorgulama olarak da hizmet etmekte ve onlarca yıllık tartışma, araştırma ve yeniliği teşvik etmektedir.

62
7
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Kaan Kurnaz
Kaan Kurnaz
85K UP
Yazar 3 gün önce 11 dk.

Homo sapiens, yaklaşık beş bin yıl önce yazıyı icat ederek kültürlerini belgeleyebilir hale gelmiştir. Yazının icadı, tanım gereği yazılı tarihin miladıdır ve eğer türümüzün yaklaşık yüz bin yıllık varoluşunu yirmi dört saatlik bir zaman diliminde ele alacak olursak yazılı tarih saat 22.34'de başlamıştır. İnsanlığın tarıma başlaması saat 21.36'ya ve İsa peygamberin doğumu ise saat 21.31'e tekabül edecektir.

İşte yazılı tarihin başlaması ile beraber genellikle genç yaşta doğum yapan kadınların ve dolayısıyla fetüsün veya yenidoğanın ölümüyle sonuçlanan korkunç olaylara dair raporlar dünyanın dört bir yanında kayıt altına alınmaya başlanmıştır. Bu olaylar, doğum sırasında yaşanan konvülsiyonlar (şiddetli kasılmalar ve nöbetler) yani eklampsi vakalarını içermektedir.[1] Elbette bunlar konvülsiyonlara ilişkin tıbbi kayıtlar değildir çünkü o dönemde hekim olarak adlandırılabilecek bir meslek grubu yoktur.

3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ebrar Özgen Arslan
Aktaran 3 gün önce 3 dk.

Bilim insanları Mars'ın güney yarımküresinde 15 bin kilometreyi aşan uzunlukta antik nehir yatakları keşfetti. Bu izlerin Mars'taki diğer su kalıntılarından farklı olarak buzulların erimesi ile değil, doğrudan bir yağış sonucu oluşmuş olabileceği düşünülüyor. Bu bulgular kızıl gezegenin geçmişte nasıl bir su döngüsü olduğu hakkında merak uyandırmakla birlikte Mars iklimine dair yeni tartışmalar da ortaya çıkardı.

Bu araştırma, Open University doktora öğrencisi Adam Losekoot liderliğinde yürütüldü ve Birleşik Krallık Uzay Ajansı tarafından finanse edildi. Losekoot araştırmasının sonuçlarını Durham'da düzenlenen 2025 Kraliyet Astronomi Derneği Ulusal Astronomi Toplantısı'nda sundu.

16
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Nida Yıldırım
İnceleyen 1 gün önce
Bu film beni gerçekten dehşete düşürdü müzikler ve oyunculuklar bir yana jenniferın oyunculuğuna bayılırım zaten müzikler ve kimsenin gerçekten kimsenin hiçbirşeyi takamamsı bunca yıllık medeniyetin böylesine aptalca bitmesi siyasetçiler ne yaptığını bilmeyen kapitalistler bence çok şeyi yüzümüze vurdu.
9.4/10
(16 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Don't Look Up
Yönetmen: Adam McKay
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Uyarlayan 19 Mart 2015 2 dk.

Birleşik Krallık'ta, Cambridge Üniversitesi'ndeki MRC Moleküler Biyoloji Laboratuvarı'nda çalışan ve kimya profesörü John Sutherland ve ekibi, Dünya'da yaşamın 4 milyar yıl kadar önce başlamasının nasıl mümkün olduğu sorusuna cevap bulduklarını iddia ediyorlar. Nature Chemistry dergisinde yayımladıkları makalede araştırma ekibi iki ve üç karbondan oluşan şekerleri, aminoasitleri, ribonükleotitleri ve gliserolü, yani canlı metabolizması için gerekli olan proteinleri, ribonükleik asit moleküllerini ve hücre zarını oluşturan yağların yapıtaşlarını oluşturan kimyasal tepkimeleri haritalandırdıklarını ilan ettiler.

Bilim insanları yıllardır Dünya'da yaşamın ilk başta nasıl evrimleştiği üzerine tartışmalar yürütmektedir. Hele ki son dönemde bazı bilim insanlarının yaşamın Dünya'da başlamadığı, onun yerine kuyruklu yıldızlar gibi gök cisimleriyle Dünya'ya taşındığı iddialarıyla bu tartışmalar son yıllarda daha da ateşlendi. Bu tartışmalar sonucunda, bilim insanları kendilerini şu 3 "tavuk mu, yumurta mı" sorusundan birinin kampında buldular: "RNA Dünyası" savunucuları, "metabolizma önce geldi" savunucuları ve son olarak, "hücre zarı önce geldi" savunucuları...

28
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Burak Albayrak
Ekleyen 8 Mart 2022 1 sa.

Astım, akciğer hava yollarının uzun süreli inflamatuar bir hastalığıdır.[1] Değişken ve tekrarlayan semptomlar, geri dönüşümlü hava akımı obstrüksiyonu ve kolayca tetiklenen bronkospazmlar ile karakterizedir. Semptomlar hırıltı, öksürük, göğüste sıkışma ve nefes darlığı ataklarını içerir. Bunlar günde veya haftada birkaç kez olabilir. Kişiye bağlı olarak astım semptomları geceleri veya egzersizle daha da kötüleşebilir.

Astımın genetik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonundan kaynaklandığı düşünülmektedir. Çevresel faktörler, hava kirliliğine ve alerjenlere maruz kalmayı içerir. Diğer potansiyel tetikleyiciler arasında aspirin ve beta blokerler gibi ilaçlar bulunur. Tanı genellikle semptomların paternine, tedaviye zaman içinde verilen yanıta ve spirometri testine dayanır. Astım; semptomların sıklığına, bir saniyedeki zorlu ekspiratuar hacim ve tepe ekspiratuar akım hızına göre sınıflandırılır.[2] Aynı zamanda atopik veya atopik olmayan olarak da sınıflandırılabilir; burada "atopi", tip 1 aşırı duyarlılık reaksiyonu geliştirmeye yönelik bir yatkınlığı ifade eder.[3][4]

79
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eser
Ece Müker
Ece Müker
521K UP
Eseri Ekleyen 5 gün önce Film
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Buğra Ünal
Seslendiren 1 Temmuz 2024 29:57
Elon Musk bizi kandırmış - Mark Zuckerberg vs Tanrı - Cüzdanlara dikkat! - AB'den Apple'a diss
17
Copper Harbor Üzerinde STEVE

Güçlü Termal Emisyon Hız Artışı (STEVE’ler), muhtemelen antik çağlardan beri görülmüştür. Ancak son beş yıl içinde, renklerinin ve şekillerinin auroralardan farklı olduğu anlaşıldı. Görselde pembe ve mor renkli parlak çizgi olarak görülen STEVE’lerin kökeni, aktif bir araştırma konusu olmaya devam ediyor. STEVE’ler alt-aurora iyon sapması (subauroral ion drift – SAID) ile ilgili olabilir. SAID’ler sıcak atmosfer iyonlarından oluşan süpersonik bir nehirdir. Şu anda bilinmeyen nedenlerden dolayı, STEVE’lere sıklıkla yeşil renkli “çit” görünümlü auroralar eşlik eder. Paylaşılan STEVE görseli, Copper Harbor, Michigan, ABD’den Mart ayının ortalarında peş peşe alınan ön ve arka plan görüntülerinin birleşiminden oluşmuştur. Bu parlak STEVE birkaç dakika sürdü ve bir ufuktan diğer ufuğa kadar uzanıyordu. Normal auroraların görülme zamanlarının ortasında ortaya çıktı.

5 Mayıs 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı ve Telif Hakkı: MaryBeth Kiczenski
Çeviren: Seda Baştürk
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Tüm Reklamları Kapat
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
59K UP
Gözlemi Yapan 6 gün önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı ilçe girişinde gözlemlenmiştir.
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Rasul Nurullazade
Alıntıyı Ekleyen 3 gün önce
Gerçeği kabul edin, bizler aç sokak köpeklerini umursamayan ev köpekleriyiz.
Kaynak: Üçüncü Addım
9.0/10
(1 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj
Teşekkürler, Gökhan Eren!

Evrim Ağacı'na bugüne yaptığın tüm katkılar için çok teşekkürler! Evrim Ağacı'nda yayınladığın veya yayınlanmasına katkı sağladığın 41 içerik sayesinde Türkiye'de bilimsel bilgiye erişim bir o kadar kolay. Hep birlikte, daha da güzel işler başarmaya devam!

Devamını Göster
Teşekkürler, Gökhan Eren!
Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 1 ay önce İzmir₺9.000,0020 Temmuz
Atomlardan proteinlere: Yapısal Biyoloji ve Yapısal Taklit
20 Temmuz 2025 15:00 tarihinden 27 Temmuz 2025 12:00 tarihine kadar.

Amino asitler nasıl bir araya geliyor, 3 boyutlu yapı nasıl oluşuyor? Protein yapılarını çözmek, incelemek ve karmaşık protein etkileşimlerini anlamak için hangi teknikleri kullanıyoruz? Etkinlikte bu sorulara cevap ararken, teorik ve pratik oturumlar aracılığıyla protein yapılarını ve etkileşimlerini inceleyeceğiz. Pratik derslerle veritabanı kullanımı (NCBI BLAST, Expasy), protein görselleştirme (PDB, Chimera X), yapı modelleme (AlphaFold), protein etkileşimleri (PISA) ve moleküler kenetleme (HADDOCK, SWISSDOCK) konularını işleyeceğiz.

Devamını Göster
4
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Abdullah Vatansever
Lise mezunu, biyoloji hedefleyen bir öğrenciyim 3 gün önce Sen de Cevap Ver

Hücrelerimizde iki çeşit DNA vardır. Bunlardan biri nükleer DNA(bildiğimiz çekirdekteki DNA), öteki ise mitokondriyal DNA.[1] Mitokondriyal DNA (mitokondri içindeki DNA) yalnızca anneden gelir ve soy analizlerinde kullanılır.

Şimdi ön bilgiyi verdiğime göre soruna geçelim. Saç kullanılmamasının bazı temel sebepleri vardır:

  • Saç kökü (folikül) var mı? Bazı saçlarda saç kökü saçla beraber gelmeyebilir.
  • Kreatin zor bir madde olduğu için DNA alımı daha zor.
  • Çoğu saç telinde çekirdekli hücre bulunmaz. Yani yalnızca mitokondriyal DNA alınabilir. Soy analizi için yeterli fakat kapsamlı testler için sınırlı bilgi demek.

Ağız içinden alınan örneklerde epitel hücreler alınır. Bu hücreler çekirdeğe sahip oldukları için nükleer DNA alınır ve daha kapsamlı analizler yapılabilir. Ayrıca alımı çok kolay ve neredeyse garantilidir.

Tüm Reklamları Kapat

Kaynaklar

  1. Neil A. Campbell. (2021). Campbell Biyoloji - 12. Baskıdan Çeviri. ISBN: 9786052828335. Yayınevi: Palme Yayınevi. sf: 1490.
4
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Okan Yıldız
Sıradan bir mühendislik öğrencisi 9 Haziran 2019 Sen de Cevap Ver
Orijinal Soru: Cinler var mı? Eğer varsa evrimleri nasıl olmuştur? Eğer yoksa şizofreni belirtisi mi?

Bu konuda ben bilimsel bir bilgiye sahibim. Hayır cinler yok. Cinlerin ya da daha iyi bir tanımla insan dışı ama insanla aynı zekaya ve kültüre sahip farklı bir boyutta yaşayan bir şeylerin varlığı hakkında hiç bir bilimsel dayanağımız yok. Cin gördüğünü iddia edenlere psikolojik açıklamalar getiriliyor ama ben psikolojiden anlamıyorum çok fazla. Olaya fizik açısından bakarsak henüz daha bildiğimiz 4 boyut dışında bir boyut olup olmadığını da bilemiyoruz. Eğer cinlerle gerçekten bir şekilde etkileşebiliyor olsaydık yaşadıkları boyutları da keşfetmiş olurduk.

2,310 görüntülenme
9
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close