Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Simay Aladağ
Simay Aladağ
189.1K UP
Uyarlayan 25 Ağustos 2024 22 dk.

Eğitim, teknoloji ve teknikteki gelişmeler devam ederken kırılması "imkânsız" rekorları kırmaya ne kadar yakınız? Geçtiğimiz aylarda bir cumartesi sabahı Manhattan'da bir otelin balo salonunda bulunan Noah Lyles, telefonundan hesap makinesini açtı ve türümüzün atletik performansının üst sınırını hesaplamaya çalıştı.

Lyles, bugüne kadar Dünya üzerinde yaşamış milyarlarca insan arasında iki kişi hariç hepsinden daha hızlı koşmayı başarabildi. Yakında bu iki kişiyi de saf dışı bırakacağından emin. Jamaikalı Usain Bolt'un dünyanın en hızlı 200 metre yarışında ilk yarıyı kaç saniyede tamamladığını hesap makinesine yazdı. Ardından da kendi en iyi 200 metre koşusunun ikinci yarısını koşma süresini ekledi. Bu hesaplamadan sonra şunları söyledi:

20
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 1 Mart 2012 27 dk.

Evrimsel süreçle ilgili anlaşılması en güç kavramlardan biri, bir özelliğin nasıl değiştiği ve türlerin nasıl farklılaştığıdır. Örneğin ortalama boyu 20 santimetre olan bir canlının boyu nesiller içerisinde nasıl 2 katına, 40 santimetreye çıkabilir? Daha kritik bir soru, eğer ki popülasyon içerisinde yeterince çeşitlilik olmaması durumunda, bu tür bir evrimin gerçekleşip gerçekleşemeyeceğidir. Yani boy ortalaması 20 santimetre olan bir popülasyonun içerisindeki en uzun bireyler 22 santimetreyse ve daha uzun bireyler yoksa, nasıl olur da popülasyonun boy ortalaması 40 santimetreye çıkabilir? Diyelim ki yeterli çeşitlilik var, bu durumda evrim nasıl meydana gelir? İşte bu makalemizde bu konuları inceleyerek, evrensel olarak evrimin nasıl işlediğini anlamanızı sağlamayı hedefleyeceğiz. Eğer ki bu yazımızı tam olarak sindirebilirseniz, evrimin nasıl işlediğini ileride karşınıza çıkabilecek herhangi bir örnek dahilinde, rahatlıkla yorumlayabileceğinizi umuyoruz. Fakat bu yazıyı okumadan önce, evrimin temel mekanizma ve işleyişini öğrenmek adına bu dizimizin ilk yazısı olan "Evrim'in İşleyişi - 1: Genel Kavramlar, Mekanizmalar ve Yöntemler" başlıklı makalemizi okumanızı tavsiye ederiz. Hemen konuya girelim:

Evrimin nasıl meydana geldiği üzerinde kafa yorarken insanların düştüğü temel hatalardan birisi, evrimi türümüz üzerinden düşünmektir. Esasında bunu elbette yapabilirsiniz, zira insan türleri de evrimsel süreç sonunda var olmuş hayvan türleridir; ancak insan üzerinde düşünmenin ufak bir sıkıntısı vardır: türümüz, vahşi doğadan izole bir yaşam stiline geçtiği ve buna adapte olduğu için, istisnasız olarak geriye kalan tüm türlerin geçirdiği evrimsel değişimlerden bir miktar uzaklaşmıştır. Elbete türümüz halen, her nesilde evrim geçiriyor; ancak söz konusu Homo sapiens olduğunda bu evrim daha çok mikroevrim düzeyinde, fiziksel değişimlerin çok çok daha yavaş yaşandığı bir evrim olmakta. Bu yüzden bir türün dış görünümünün evrim sebebiyle değişimi görülmek isteniyorsa, insan türü üzerinden gitmek pek de mantıklı bir "ilk adım" olmayacaktır. Yine de, bu konuyla ilgili olarak "İnsanların evrimi sona mı ermiştir? İnsan üzerinde Evrim Mekanizmaları nasıl işler?" başlıklı makalemizi okuyarak, bu yazımızda vereceğimiz örnekleri nasıl insanlara genişletebileceğinizi öğrenebilirsiniz. Uzun lafın kısası, tıpkı genetik deneylerinde yaptığımız gibi, gözlemlemek istediğimiz unsuru (evrimi) kolaylıkla görebileceğimiz, uygun bir model organizma seçmek, incelememizin kolay ve sıkıntısız gerçekleşebilmesi için önem arz eder. Bu sebeple, insan gibi bir tür üzerinden evrimi incelemek yerine, vahşi yaşam dahilinde bulunan bir türü ele almak çok daha kolay olacaktır.

89
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
💉 Tip-1 diyabet, pankreasın insülin üreten hücrelerini yok eden otoimmün bir hastalık. Şimdi bilim insanları bu süreci tersine çevirebilecek bir adım attı.
🔬 Vertex Pharmaceuticals tarafından yürütülen yeni bir klinik deneyde, hastalara laboratuvar ortamında üretilmiş pankreas adacık hücreleri tek bir infüzyonla nakledildi. Bu hücreler, hastanın vücudunda insülin üretimini yeniden başlattı.

📊 İlk sonuçlara göre, 12 katılımcıdan 10’u tedavi sonrası tam bir yıl boyunca insülin enjeksiyonuna ihtiyaç duymadan kan şekeri dengesini koruyabildi.
🧬 Bu tedavi, kök hücre tabanlı adacık hücrelerinin, bağışıklık sistemi tarafından yok edilmeden uzun süre işlevini sürdürebileceğini gösteriyor.
Ancak hâlâ immün baskılama gereksinimi ve üretim ölçeklendirmesi gibi önemli zorluklar mevcut.
🌍 Yine de bu çalışma, diyabet tedavisinde “yaşam boyu insülin bağımlılığı” anlayışını kökten değiştirme potansiyeline sahip.
Bilim, artık yalnızca kan şekerini dengelemekle değil, vücudun kendi insülinini yeniden üretebilmesini sağlamakla ilgileniyor.
Yazar: Fatma Nur İnakçı
Editör: Damla Şahin Uçar
ℹ️ Bu içerik, Evrim Ağacı internet sitesinden derlenerek hazırlanmıştır. Derleme sırasında bazı önemli detaylar kaybolmuş olabilir. Konu hakkında eksiksiz bilgi almak ve kaynaklarımızı görmek için içeriği lütfen evrimagaci.org üzerinden okuyunuz.
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Berkay Atalas
Berkay Atalas
109.6K UP
Yazar 3 Mart 2019 2 dk.

Günümüzde kuşlar oldukça büyük uzuvlara, boyutlara ve yüksek ağırlıklara sahip olabiliyor. Örneğin, sağlıklı bir deve kuşu 100 kilogram civarında bir ağırlığa sahip olabilir veya bir albatrosun kanat açıklığı üç metreyi bulabilir; ancak hiç antik kuşları düşündünüz mü? Kuşlar sınıfına dahil edebildiğimiz ilk canlılar Jura Devri'nde doğrudan theropod dinozorlardan evrilmeye başlamış, oldukça küçük boyutlu ve çoğunlukla küçük sürüngenler ya da böceklerle beslenen canlılardı. Dünya Kretase Devri'nin sonunda girdiği buzul çağını atlattıktan sonra kuşların boyutlarını sınırlandıran etkenlerin de etkisinin azalmasıyla birlikte vücut boyutlarında oldukça belirgin artışlar yaşandı. Zira dev non-avian dinozorlar yok olunca, kuşlar ve memeliler için ekolojik niş olanakları hayli artış gösterdi. Bu yazımızda size bahsedeceğimiz tür ise şimdiye kadar fosiline erişebildiğimiz en büyük kuş: Vorombe titan. Ayrıca unutmamak gerekir ki kuşlar birer avian dinozordur. Yani bütün dinozorların yok olduğunu söylemek yanlış olur.

Fil kuşları, Geç Kuvaterner Devri'nde Madagaskar’da yaşamış ve 13. yüzyıl ile 17. yüzyıl arasında soyları tükenmiş bir ailedir. 2018 yılına kadar iki ayrı cins olarak sınıflandırılıyorlardı: Aepyornis ve Mullerornis. 1894’te İngiliz bilim insanı C.W. Andrews, Aepyronis maximus türüne dahil olamayacak kadar büyük örnekleri, bu türün altına sınıflandırmıştır, fakat 2018’de yapılan ve James Hansford tarafından yönetilen taksonomik çalışma gösteriyor ki bu fosil örnekleri Aepyronis maximus türüne dahil edilemeyecek kadar farklı. Londra Zooloji Enstitüsü önderliğinde yapılan çalışma, bu örneklerin farklı bir cins içerisinde sınıflandırılması gerektiğini gösteriyor ve yeni bir cins olan Vorombe’yi tanımlıyor.

56
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yasin Kayalar
Yasin Kayalar
213.4K UP
4 gün önce
Bilgin değişirse gerçekliğin değişir; 
Bilginiz gördüklerinizi değiştiriyor.
Bir binaya bakan mimarla sizin aynı binaya bakarken gördüklerinizin aynı olduğunu sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü beyniniz gördüklerinize bilgilerinizi ekleyerek görüyor. Geçmiş anılarınız, bilgileriniz ve deneyimleriniz eklenerek çok öznel bir görüşe sahip oluyorsunuz. 

2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 12 Mayıs 2015 5 dk.

2 adet ebeveyniniz var: anne ve babanız. Onların da 2'şer tane ebeveyni var, dolayısıyla sizin 4 tane büyük-ebeveyniniz var: anneanneniz, babaanneniz, annenizin babası olan dedeniz ve babanızın babası olan dedeniz. Bu şekilde geriye gidecek olursanız, sadece 10 nesil önce 1000'den fazla, 20 nesil önce 1.000.000'dan fazla, 30 nesil önce 1 milyardan fazla atanız var demektir! Dünya'da şu anda 7 milyar insan var. Akrabalık ilişkilerini kenara bıraktığımızda 1 milyar özgün soy hattı olduğunu varsayalım. bunların her birinin sadece 30 nesil önce 1 milyar atası varsa, Dünya nüfusunun 1 kuintilyon (101810^{18}) veya 1.000.000.000.000.000.000) olması gerekirdi. Ancak bundan 30 nesil önce, yani kabaca 1000 sene önce Dünya nüfusu'nun sadece 300 milyon (300.000.000) olduğunu biliyoruz. Dahası, insan popülasyonunun günümüzde en fazla olduğunu ve tarihte hiçbir zaman bu sayının üzerine çıkılmadığını, dolayısıyla 7 milyardan büyük bir insan popülasyonunun tarihte hiçbir zaman yaşamadığı biliniyor. Bu durumda tüm bu insanların tüm bu ataları nerede?

Bu soru, evrimsel biyoloji hakkında fikri olmayanlar için kafa karıştırıcı; evrimsel biyolojiden anlayanlar içinse komik bir sorudur. Cevabı çok basit ve açıktır: tüm canlılarda olduğu gibi, insanların soy hatları da birbirinden bağımsız değildir. Her birimiz ortak atalardan geliyoruz ve bu ortak ataların torunlarıyız. Bir diğer deyişle, günümüzdeki 1 milyar bağımsız soy hattı, zamanda ve nesillerde geriye gittiğimizde çok hızlı bir şekilde birbiriyle kaynaşacaktır. Sadece birkaç yüz nesil geriye gittiğinizde, günümüz Meksikalıları ve Japonları gibi Anadolu'dan uzak medeniyetlerle bile soylarımız kesişecektir. Yaklaşık sadece 10.000 nesil geriye gittiğinizde, şu anda yaşayan bütün insanların Mezopotamya bölgesinde yaşadığını düşündüğümüz ortak atalarına varırız. Bu bir kadın ve bir erkektir. Ancak bu kadın ve erkek, muhtemelen aynı zamanda yaşamış insanlar değildir ve hatta birbiriyle eş bile değildir! Dahası, bu kadın ve erkek, kendi dönemlerinde yaşamış tek kadın ve tek erkek de değildir. Muhtemelen on binlerce insandan oluşan popülasyonların üyesidirler. Bu kadına, mitolojiye gönderme olarak "Mitokondriyal Havva", erkeğe ise "Y Kromozomu Ademi" adı verilir. Bu konudaki detayları buradaki yazımızda izah etmiştik, tekrar etmeyeceğiz.

127
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nevzat Keskin
Seslendiren 3 gün önce 16:12
Çift Yarık Deneyi olarak da bilinen Young Deneyi, fotonlar gibi parçacıkların hem dalga, hem parçacık olarak davrandığını ortaya çıkarması bakımından...
4
Buğra Ünal
Seslendiren 9 Eylül 2024 29:32
WhatsApp ile tüm uygulamalara mesaj - ⁠⁠AMD durdurulamıyor - Bluetooth ile hassas yer tespiti
16
EtkinlikEğitim
Evrim Ağacı İstanbul Topluluğu
Etkinliği Ekleyen 1 ay önce İstanbul₺310,00 - ₺450,0029 Kasım
Antik Yunan ve Roma Mitolojisi
29 Kasım 2025 14:00 tarihinden 29 Kasım 2025 16:00 tarihine kadar.

Evrim Ağacı Antik Yunan ve Roma Mitolojisi etkinliği 29 Kasım 2025 tarihinde saat 14.00’da başlayacaktır.

Etkinlik 45 dakikalık 3 oturum halinde yapılacaktır. 



Etkinlik Konuları ve Planı:

1. Antik Yunan: Zeus ve Olymposlular

2. Roma Mitolojisi: Kuruluş ve Büyüme

Konuşmacı: Timuçin Alp Aslan, MA.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Tarih bölümünden lisans derecesini aldı. Bologna Üniversitesi’nde Latince, Koç Üniversitesi Kapadokya Okulu, Nümizmatik okulu ve Çevresel Arkeoloji programları gibi uluslararası etkinliklerde yer aldı. Ankara Çayyolu Höyük, Muğla – Milas Labraunda antik kutsal alanı ve Yunanistan’da Büyük İskender’in ilk başkenti Pella’da alan çalışmalarında bulundu.

Turist Rehberliği alanında yüksek lisansı bulunmakta ve aktif olarak profesyonel turist rehberi olarak çalışmaktadır.

Fiyatlandırma Bilgisi:
Dersler, öğrenci ve tam olmak üzere iki fiyatlandırmaya tabi olacaktır. Aktif olarak bir eğitim kurumunda öğrenim gören kişiler “öğrenci” sayılacaktır ve bu fiyat üzerinden ödeme yapacaktır. Diğer kişiler ise “tam” sayılacaktır ve bu fiyat üzerinden ödeme yapacaktır. Ayrıca bankanıza bağlı olarak İYİZİCO üzerinden etkinliklerimize taksit imkânı bulunmaktadır.

Kontenjan 50 kişi ile sınırlıdır.

Öğrenci Bileti Hakkında

Öğrenci biletinden yararlanacak katılımcıların, kayıtlarının onaylanabilmesi için güncel öğrenci belgelerini [email protected] adresine göndermeleri gerekmektedir.

Belge kontrolü sonrasında katılım teyidi e-posta yoluyla iletilecektir. Öğrenci belgesi gönderilmeyen kayıtlara kurs katılım linki gönderilmeyecek kurs sonrasında ücret iadesi gerçekleştirilecektir.

Konum Bilgisi
Etkinliğimiz, Vogs Coffee Bahariye konumunda yapılacaktır. 

Adres: Osmanağa, Gen. Asım Gündüz Cd. Kadıköy/İstanbul

Evrim Ağacı bilim severlerin destekleri ile faaliyetlerini sürdürmektedir.

Devamını Göster
8
0 Yorum
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Messi Demir
Üye 1 gün önce 1 Cevap
Dünyadaki herkes aynı anda zıplarsa ne olur?
141 görüntülenme
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Esat Kudret
Esat Kudret
711.5K UP
Akıl yürütmeyi öğrenmeye çalışan bir öğretmenim. 4 gün önce Sen de Cevap Ver

Doğadan…

En Muazzam Sanatçı Doğadır!

Teklifsizdir, kaygısızdır ve doğaldır aynı zamanda.

Tüm Reklamları Kapat

Doğadan öğrenilen sanatın ilk direktifi ritimdir. Ritim ise uyumdur ki ona biyolojik terminolojide evrim adını veriyoruz.

Dolayısı ile sanat aynı zamanda yaratımdır, işe yaralılıktır ve bir koltuğu önce rahat oturulur yapan, bir kapıyı önce açılır kapanır yapan, yani önce bir kapı yapan sihirdir. Ve dolayısı ile de gerek türümüz için gerekse doğamız için sorun çözendir.

Bu nedenledir ki sanat önce doğadan sonra da doğanın yasalarından ve bu yasaları adlandırıp anlamlandıran her tür ( Fizik, kimya, biyoloji, sosyoloji, psikoloji, ekonomi, politika ve nice ) disiplinden öğrenilir. Hem de iç içe ve bir bütün olarak.

Zira sanat adına üreten, değiştirip dönüştüren, geliştiren ve kalıcı olan ne varsa dünden bu güne, hep bu diyalektiği içselleştiren yaratımların ürünüdür. Ötesi ise bir anlık sevda, iç buhranların kabından taşmış halinin ötesi olmayan. Sevgiyle …

2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Arda Küçükoğlu
İnceleyen 4 gün önce
Evinde polisler tarafından alıkoyulan bir adam ve nasıl ve niçin bilinmeksizin dava edilmiş ve duruşma ile ilgili hiçbir bilgisi olmayan bir adam. Çelişkiler ve anlamsızlıkların kitabı... Ve hazin bir sonla bitiyor.
Kitap
9.3/10
(15 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Der Prozess
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
9
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Aslıhan Yeşilyurt
Uyarlayan 1 Mayıs 2020 1 dk.

Okyanus tabanındaki hidrotermal alanların keşfi, deniz biliminde yeni sayfalar açmıştır. Karides, yengeç ve bakteriler gibi en az 400 farklı biyolojik organizmanın yaşadığı hidrotermal alanlarda, sıvılar sıcak ve asitlidir. Burada yaşayan organizmalar, yüksek sıcağa, yüksek basınca ve asitli sıvılara dayanıklıdır. Enerjiyle ve taban kayaları ile okyanus suyunun etkileşimi (serpantinleşme) sonucu ortaya çıkan materyaller (hidrojen gazı, metan, etan, propan ve organik asitler) sayesinde yaşamlarını sürdürürler.

Yaşamın CO2 kayalarından yeşerebilmesi için enerji gereklidir. Serpantinleşme süreci, bu enerjinin kaynağı olarak görülmektedir. Hidrotermal alanlardaki koşullar, Dünya'nın erken tarihindeki koşullara benzerlik göstermektedir. Bundan yola çıkarak, serpantinleşmenin yaşamın kökenine ve evrimine katkı sağladığı düşünülmektedir.

22
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 10 Temmuz 2021
Antibiyotikleri ihtiyaç olmadığında kullanırsak, en çok ihtiyaç duyduğumuz anda kullanamayabiliriz.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
32
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mert Karagözoğlu
Çeviren 23 Mayıs 2024 28 dk.

Tüm endüstrilerde olduğu gibi elektrik üretimi de kimi atık maddeler doğurur. Kullanılan yakıt ne olursa olsun, elektrik üretimi neticesinde ortaya çıkan atıklar insan hayatının korunması ve çevreye verilen zararların asgari düzeye indirgenmesini mümkün kılacak yollarla yönetilmelidir. Bu sürecin radyoaktif atıkları kapsayan kısmı, biyosfere geri dönecek tüm radyonüklidlerin oran ve konsantrasyonlarının zararsız düzeye düşürülecek şekilde izole edilmesi anlamına gelir. Bu izolasyonun sağlanması için de hemen hemen tüm radyoaktif atıklar kontrol altına alınır ve yönetilir; bazı atıklar kalıcı olarak derinlere gömülür. Nükleer enerji çerçevesinde ortaya çıkan atıklar, diğer tüm termal elektrik üretim yöntemlerinden farklı olarak yönetmeliklerle yönetilmektedir ve hiçbirinin kirliliğe neden olmasına müsaade edilmez.

Nükleer enerji, oldukça küçük bir miktar yakıttan oldukça yüksek bir miktar enerji üretimi sağlanmasıyla öne çıkar. Bununla beraber, nükleer yakıt döngüsünün tüm aşamaları bir miktar atık açığa çıkarmaktadır. Ortaya çıkan bu atıkların büyük bir kısmı radyoaktiftir ve tehlikeli madde olarak değerlendirilmesi ve dikkatli bir şekilde yönetilmesi gerekir. Atıkların yönetimine ve bertaraf edilmesine ilişkin tüm maliyet, elektrik hizmet bedeline dahil edilerek elektrik tüketicileri tarafından karşılanır.

20
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Yasin Erkmen
Yasin Erkmen
76.2K UP
Alıntıyı Ekleyen 21 saat önce
Devrim, vaktiyle bir ihtimaldi ve çok güzeldi.
Kaynak: tol - Murat Uyurkulak
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Esat Kudret
Esat Kudret
711.5K UP
İnceleyen10 5 Kasım 2022
Ufuk açıcı. Şüphe yaşamın doğasında var. "Acaba" sorusu insanlık tarihinin belki de en önemli sorusu. Modern çağda buna "ya değilse" yi eklediğinizde tadından geçilmiyor. Anlatmanın ötesinde yaşamak lazım. "Soru soran insandan" korkma diyor kısaca...
Puntolar daha büyük, felsefi derinliği ve amacı ayrı birer başlık ile "düşüncenin sınanacağı en önemli mahkeme yaşamdır, pratiktir." vurgusu daha bir belirgin olsa (ki biz buna, ışığı görebilen amacını gizlemez " deriz) daha bir leziz olurdu kanısındayım. Yeniden yazmalı ve milyonlara ulaşmalı... Halka anlatma ve dil konusunda katkı sunmaktan da geri durmayız. Kapak noktayı koymuş. İsim muazzam. Önemsiz eksiklerine rağmen helal olsun...
9.9/10
(197 Kişi)
Puan Ver
Bilgi Çağında Gerçeği Bulmak
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
8
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ali İus
Üye 5 Kasım 2023 Henüz cevap yok.
Not: 1800 ve öncesi gerekli gerçek ve öz cevaplar verebilirseniz sevinirim.
373 görüntülenme
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close