Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Tripofobi (Delik Korkusu) Nedir? Delikli ve Gözenekli Yapılar Neden Korku ve/veya Tiksintiye Neden Oluyor?

10 dakika
398,263
Tripofobi (Delik Korkusu) Nedir? Delikli ve Gözenekli Yapılar Neden Korku ve/veya Tiksintiye Neden Oluyor? PxHere
Tüm Reklamları Kapat
Trypophobia
  • Türkçe Adı Tripofobi
  • İngilizce Adı Hole Phobia
  • Latince Adı Trypophobia
  • OrphaNet

Tripofobi ("delik korkusu"), küçük deliklerden veya tümseklerden oluşan kümelere veya düzensiz örüntülere karşı duyulan tiksinti hissidir.[1], [2] Tripofobisi olduğunu iddia eden insanlar, yukarıdaki çilek fotoğrafı veya aşağıdaki lotus bitkisi gibi tripofobik görseller gördüklerinde mide bulantısı, iğrenme ve tiksinme gibi hisler deneyimlediklerini söylemektedirler. Tripofobik biri korku ve iğrenmeyi eşit olarak deneyimleyebileceği gibi, sadece korku veya sadece iğrenme de deneyimleyebilmektedir.

Nelumbo nucifera
Nelumbo nucifera
Wikimedia

En yaygın tetikleyiciler arasında şunlar bulunmaktadır:

  • lotus tohum keseleri,
  • bal petekleri,
  • çilekler,
  • resifler,
  • tohumlu ekmekler,
  • İsviçre peyniri,
  • derideki yaralar ve kabuklar,
  • alüminyum metal köpükler,
  • nar meyvesi,
  • sünger,
  • taşlı yollar,
  • baloncuklar,
  • su yoğunlaşması,
  • kantalup kavunu,
  • gözlerden oluşan kolajlar.

Ek olarak, kürklerinde noktalar bulunan Dalmaçyalı gibi köpek çeşitleri veya leoparlar da tripofobiyi tetikleyebilmektedir.

Tüm Reklamları Kapat

Kişilerin günlük yaşamlarını etkilediğine dair sağlam bir kanıt bulunmuyor olması sebebiyle henüz tıp literatürüne resmi olarak girmemiş olsa da, binlerce insanın bu tür görüntülerle ilgili duyduğu nahoş hisleri sosyal medya ortamlarında anlatıyor oluşu, gelecekte tripofobinin resmi olarak tanımlanacağı fikrini güçlendirmektedir. Eğer abartılı bir korku veya rahatsızlık oluşacak olursa, özel fobi kategorisinde kategorize edilebilir.

Ne yazık ki tripofobiye yönelik bilimsel bilgiler oldukça kısıtlıdır. Örneğin "tripofobi" sözcüğü ilk olarak 2005 yılında türetilmiştir. Tripofobi hakkındaki ilk akademik makale, İngiltere'nin Essex Üniversitesi araştırmacıları Geoff Cole ve Arnold Wilkins tarafından, Psychological Science dergisinin 2013 sayılarından birinde yayınlanmıştır. Bu makaleye göre, ana görseldeki lotus bitkisi tohumları gibi küme halinde bulunan delikler ya da bal peteği gibi gözenekli yapılar bu korkuyu tetikleyen unsurların başında gelmektedir.[3] O günden bugüne konu hakkında çok sayıda makale yazılmıştır.

Psychological Reports dergisinde yayımlanan bir makalede uzmanlar, zehirli olup da vücutlarında delik ve benek desenlerine sahip hayvanların fotoğraflarından, bu delik ve desenleri kaldırdıklarında çocuklarda korkunun da ortadan kalktığını görmüşlerdir.[4] Dolayısıyla "tripofobik görsel" olarak tanımlanan fotoğrafların sonradan edinilmiş bir korku değil, doğuştan gelen bir içgüdüsel rahatsızlık olduğu gösterilmiştir.

Mental Floss

Tripofobiyi sadece ve direkt olarak "delik fobisi" olarak tanımlamak yanıltıcı olabilir. 2017 yılında yayımlanmış aynı makalede uzmanlar, toplu halde duran deliklerin ya da gözenekli yapıların yanı sıra, süngerimsi yapılar, sabun köpükleri gibi minik kendini tekrarlayan şekiller, üzerinde küçük küçük kabarcıklar bulunan yara veya yanık izleri ve hatta ayçiçeğindeki yan yana dizili çekirdekler gibi çıkıntılı yapıların da bu korkuyu tetikleyebildiğini gösterdiler.[4] Araştırmacılara göre tüm bu saydıklarımızın ortak noktası, doğada kendi kendini tekrarlayan "organik" yapılı şekiller olmalarıdır.

Tüm Reklamları Kapat

YouTube

Her ne kadar bilim insanları bu olguya "korku" diyorlarsa da, tripofobisi olduğunu düşünen insanlar bunu bir korku duygusu ile ilişkilendirmekten ziyade, daha çok bir "tiksinme" ya da "gördüğünden rahatsızlık duyma" olarak tanımlamaktadırlar. Tiksinme duygusu, evrimsel olarak, pis, küflü ya da bozuk yiyecek ve içeceklere karşı verdiğimiz "kendimizi hastalıktan koruma" amaçlı tepkidir, yani kökeni "hastalık kapma korkusu"dur. Bu sebeple, insanların pütürlü veya kabarmalı yara/iltihap gibi lezyonlu deri bölgelerini gördüklerinde hissettikleri tiksinme duygusu, hastalığın bulaşıcı olması ihtimaline karşı kendini koruma dürtüsü ile oradan uzaklaşma davranışı olarak açıklanabilir. 

Belirti ve Semptomlar

Tripofobik deneyimler kişiden kişiye göre değişebilmektedir. Çeşitli araştırmalara katılan tripofobiklerin ifadelerine göre tripofobinin semptomları şunlardır:[3], [5]

  • tüylerin diken diken olması,
  • sanki deliklerin veya kabarcıkların içinden bir şeyler çıkacakmış hissi,
  • kaşıntı,
  • kalp çarpıntısı,
  • mide bulantısı,
  • sinirlilik hali,
  • baş dönmesi ve bayılma hissi,
  • öğürme ve mide bulantısı,
  • terleme,
  • baş dönmesi,
  • görsel rahatsızlık, göz ağrısı, illüzyon,
  • panik atak belirtileri,
  • titreme.

Hastalıkla İlişkili Genler, Etken Faktörler ve Risk Faktörleri

Tripofobi hakkındaki araştırmalar emekleme aşamalarında olduğu için, delik korkusu geliştirme ihtimalini etkileyen faktörler kesin değildir. Ancak diğer fobiler gibi, tripofobinin de ilgili nesneyle tatsız veya üzücü bir olay yaşamanız sonrasında başlaması olasıdır. Tripofobinin olası nedenlerine dayanarak, zehirli bir yılanla karşılaştıktan, bulaşıcı bir cilt rahatsızlığına maruz kaldıktan veya başka bir tripofobi tetikleyicisinden sonra fobik hisleriniz başlayabilir.

2017 yılında yapılan bir çalışma, tripofobi ile majör depresif bozukluk ve yaygın anksiyete bozukluğu (GAD) arasında olası bir bağlantı bulmuştur.[6] Çalışma yazarları, araştırmalarını bir tripofobi destek grubuna katılan 195 yetişkinle yapmıştır ve çalışma sonucunda şunları bulgulamıştır:

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

  • Katılımcıların %19'u majör depresyon tanısı almıştır ve %8,7'si majör depresyon geçirebileceklerine inanmaktadır.
  • Katılımcıların %17,4'ü yaygın anksiyete bozukluğu tanısı almıştır, %11,8'i yaygın anksiyete bozukluğu olabileceğine inanmaktadır.
  • Pek çok katılımcı, sosyal kaygı (%8,2) ve panik bozukluğu (%6,2) dahil olmak üzere diğer zihinsel sağlık sorunlarına sahiptir

2016 yılında bir başka araştırma grubu, ayrıca sosyal kaygı ve tripofobi arasında bir bağlantı olduğunu bulgulamıştır ve sosyal kaygısı olan insanlar için delik korkusunun aslında bir göz korkusu veya insan bakışı olabileceğini ileri sürmüştür.[7] Delik kümeleri görmek, birçok çift gözün size baktığı hissine neden olabilir ve bu da sıkıntı ve rahatsızlığa yol açabilir.

Ayrıca, aile geçmişinizde endişe durumları ve özellikle fobiler varsa, herhangi bir fobi geliştirme şansınız daha yüksektir.

Teşhis Yöntemleri

Her ne kadar internette görülen tekil fotoğraflara karşı rahatsızlık hissi dolayısıyla birçok kişi kendine "tripofobi" tanısı koyuyor olsa da, gerçekte sadece akıl sağlığı uzmanları delik korkusu gibi fobileri teşhis edebilir. Ne var ki resmi bir tripofobi teşhisi olmadığından, bir terapist bir fobiyi "tripofobi" olarak kategorize etmekten kaçınacaktır.

Yine de uzmanlar, kümelenmiş deliklerin ortaya çıkmasının yoğun bir sıkıntıya neden olduğunu kesinlikle anlayabilirler ve bu korkuyla çalışmak için rehberlik ve destek sağlayabilirler. Spesifik fobinin daha genel bir teşhisini sunabilirler.

Ayrıca, bir terapist, aşağıdakiler hakkında sorular sorarak, anksiyete koşulları veya depresyon belirtileri de dahil olmak üzere, yaşadığınız diğer zihinsel sağlık semptomlarını belirlemenize yardımcı olabilir:

  • Yaşadığınız semptomlar,
  • Semptomları tetikleyen şeyler,
  • Tripofobinin günlük hayatınızı nasıl etkilediği.

Tedaviler veya İdare Yöntemleri

Bir akıl sağlığı uzmanının destek almak, tripofobi semptomlarını hafifletmeye fazlasılya yardımcı olabilir. Tedaviye yönelik potansiyel yaklaşımlar arasında şunlar bulunur:

Tüm Reklamları Kapat

Terapi

Maruz kalma terapisi ve bilişsel davranışçı terapi (CBT) gibi birkaç terapi türü, tripofobi gibi fobilerin tedavisine yardımcı olabilir:

  • Maruz Kalma Tedavisi: Bu yaklaşım, güvenli bir ortamda korkunuzla yavaş yavaş ve kontrollü bir şekilde yüzleşmenize olanak tanır, böylece (bir terapistin desteğiyle) korkunuza neden olan nesneye veya duruma tepkinizi değiştirmeyi öğrenebilirsiniz. Uzmanlar genellikle maruz kalma terapisini fobiler için en etkili yaklaşım olarak görmektedir.
  • Bilişsel Davranışçı Terapi: Bu yaklaşım, istenmeyen düşünceleri ve rahatsız edici duyguları tanımlamaya, sorgulamaya ve yeniden çerçevelemeye yardımcı olacak stratejiler öğretir. Bilişsel Davranışçı Terapi teknikleri, endişe ve korku duyguları da dahil olmak üzere rahatsız edici olabilen duyguları yönetmeyi öğrenmenize yardımcı olabilir.

İlaç Tedavisi

Hiçbir ilaç, spesifik olarak tripofobi semptomlarını tedavi etmemektedir; ancak bir psikiyatrist veya hekim, aşağıdaki durumlarda ilaç önerebilir:

  • belirli durumlarda aşırı endişe veya panik duyguları,
  • günlük yaşamın önüne geçmeye ya da terapide ilerleme kaydetmenize engel olacak kadar bunaltıcı kaygı,
  • tek başına terapi ile düzelmeyen, inatçı semptomlar.

Fobinin türüne ve deneyimleyen kişinin sağlık durumuna bağlı olarak, ilaç seçenekleri şunları içerebilir:

Tüm Reklamları Kapat

  • benzodiazepinler,
  • beta blokerler,
  • antidepresanlar,
  • buspiron.

Diğer Yaklaşımlar

Terapistiniz, kaygı ve duygusal sıkıntıyı yönetmenize yardımcı olacak başka stratejiler de önerebilir. Bunlar şunları içerebilir:

  • derin nefes alma, yoga ve meditasyon dahil gevşeme teknikleri,
  • doğada ve diğer sakinleştirici ortamlarda vakit geçirmek,
  • stresle başa çıkmanıza yardımcı olacak dikkatli nefes alma, gözlem, dinleme ve diğer farkındalık yöntemleri,
  • hobiler ve eğlenceli aktiviteler için zaman ayırmak.

Fiziksel sağlığınızla ilgilenmek fobinizi doğrudan tedavi etmese de, iyi bir öz bakım, kaygı ve diğer semptomları daha iyi yönetebilmenize yardımcı olabilir.

Görülme Sıklığı ve Dağılımı (Epidemiyoloji)

Tripofobinin ne kadar yaygın olduğu henüz bilinmemektedir; ancak mevcut veriler, tripofobik görüntülere karşı olumsuz tepkilerin görece yaygın olduğunu göstermektedir.[8] 2013 yılında yapılan bir çalışmada 286 katılımcının %16'sı, yukarıda gösterdiğimiz gibi bir lotus tohumu kabuğu görüntüsü karşısında rahatsızlık veya iğrenme bildirmiştir. Araştırmacılar, tripofobik olmayan kişilerin de nötr görüntülere kıyasla "tripofobik görselleri" incelerken daha fazla rahatsızlık yaşadıklarını bulmuştur. Tripofobinin kadınlarda daha yaygın görüldüğü tespit edilmiştir.[1]

Önlem Yöntemleri

Tripofobiye yakalanmamak için yapabileceğiniz bir şey yoktur. Ancak genel olarak fobilere karşı direnç kazanmanıza yardımcı olabilecek birkaç ipucu verebiliriz:

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
The Voyage Out (Virginia Woolf)

Rachel Vinrace embarks for South America on her father’s ship and is launched on a course of self-discovery in a kind of modern mythical voyage. The mismatched jumble of passengers provides Woolf with an opportunity to satirise Edwardian life. The novel introduces Clarissa Dalloway, the central character of Woolf’s later novel, Mrs Dalloway. Two of the other characters were modelled after important figures in Woolf’s life. St John Hirst is a fictional portrayal of Lytton Strachey and Helen Ambrose is to some extent inspired by Woolf’s sister, Vanessa Bell. Rachel’s journey from a cloistered life in a London suburb to freedom, challenging intellectual discourse, and self-discovery very likely reflects Woolf’s own journey from a repressive household to the intellectual stimulation of the Bloomsbury Group.

Warning: Unlike most of the books in our store, this book is in English.
Uyarı: Agora Bilim Pazarı’ndaki diğer birçok kitabın aksine, bu kitap İngilizcedir.

Devamını Göster
₺235.00
The Voyage Out (Virginia Woolf)
  • Dış Sitelerde Paylaş

Etimoloji

Tripofobi sözcüğü, Yunancadaki τρύπα ("trýpa"), yani "delik" ve φόβος ("phóbos"), yani "korku" sözcüklerinden türetilmiştir.

Evrimsel Tıp

Her türün, özellikle de insanların fobi geliştirebildiği unsurların sayısı son derece çeşitlidir. Köpek tarafından ısırılan birinin köpeklere karşı korku geliştirmesi gibi travmatik olaylardan tutun da, karanlıkta korku filmleri seyrede seyrede karanlıkta yalnız kalma fobisi geliştirmek gibi öğrenilmiş korkulara; hatta ve hatta sizi endişeli bir kişilik yapısına eğilimli kılabilecek birtakım genetik faktörlere kadar sebep saymak mümkündür.

Imgur
Pop Pimples

Yapılan araştırmalar, kendi kendini tekrar eden şekiller, delik ve kabartı öbeklerinden "korkacak şekilde evrimleştiğimizi", yani bu korkunun sebebinin biyolojik kaynaklı olabileceğini göstermektedir.

Mavi Halkalı Ahtapot Deneyi

Yapılan araştırmalardan birine katılan deneklerin kendlerine sunulan "fotoğraf menüsü" içinden gerçekte ölümcül zehre sahip ama deneklerin bunu bilmediği bir mavi halkalı ahtapot fotoğrafı karşısında kendini kötü hissettiğini söylemesi; ahtapotun üzerindeki halka kümeleri ile hayvanın zehirli ya da tehlikeli olma ihtimali arasında bilinçdışı bir ilişki kurulabileceğini göstermektedir. Bu da, evrimsel adaptasyonumuzun bir ürünü olarak bu tür hayvanlara karşı bir korku geliştirmiş olabileceğimize işaret etmektedir.

Stockvault

Araştrımacılar, bu fikirlerini test etmek için aralarında kutu denizanası, kral kobra ve taş balığı gibi dünyanın 10 zehirli hayvanının fotoğraflarını alıp üzerlerindeki şekilleri incelediler. Sonuç olarak, bu şekiller ile tripofobiyi tetikleyen formasyonlar arasında benzerlikler buldular.

Bu, şu anlama gelebilir: Evrimimiz süresince bazı zehirli ya da tehlikeli hayvanların ve bitkilerin üzerinde bulunan şekillerden uzak durmak gerektiğine dair seçilim baskısı zaman içerisinde tripofobiye dönüşmüş olabilir. Yaptıkları araştırmada tripofobisi olmayan deneklerin bile tripofobik öğeler içeren görselleri, normal fotoğrafları değerlendirdikleri gibi "Rahatlıkla bakabiliyorum" kategorisinde değil de, "Bakması biraz rahatsız edici" kategorisinde değerlendirdiklerini gördüler. Buna dayanan araştırmacılar, her ne kadar farkında olmasak da herkesin tripofobik eğilime sahip olduğunu düşünüyor.

Futurity

İştah Kapatan Krep Deneyi

Araştırmacılar, tripofobiyi ortaya çıkaran şey(ler)in tam olarak ne olduğunu anlamak için fotoğrafları analiz ettiler ve tripofobiyi tetikleyen zehirli hayvan fotoğraflarını diğer doğa fotoğraflarından ayıran bazı özelliklerin olduğunu keşfettiler. Buna göre, bir fotoğrafın kontrastı detaylarda düşük fakat görüntülerde yüksek ise kişide herhangi bir nahoş etki yaratmamaktadır. Ancak, detaylarda yüksek kontrasta sahip noktacıklar ya da delikler tarzındaki görüntüler (mavi halkalı ahtapot, kral kobra yılanı derisi ya da göz göz olmuş bir krep gibi) tripofobiyi tetikleyebilmektedir. Bu bulguya dayanarak araştırmacılar, aşağıdaki gibi detayları yüksek kontrastlı (tripofobik unsurlar içeren) bir görseli (sağ tarafta) filtreleyerek kontrastını düşürüp tripofobisi olan biri için daha "bakılabilir" kıvama getirdiler (solda). 

RecreoViral

Uzun lafın kısası, hem yaralardan ve iltihaplı bölgelerden hem de kirli ya da mikroplu gıdalardan kaçınmamızı sağlayarak evrimsel sürecimizde bizlerin hayatta kalmasını sağlayan aynı mekanizma, öyle görünüyor ki, bazılarının lotus çiçeği tohumlarından ya da bal peteklerinden korkmasına da yol açıp kontrolü aşan bilinçdışı tepkiler vermesine sebep olabilmektedir.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
26
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 26
  • İğrenç! 19
  • İnanılmaz 14
  • Bilim Budur! 6
  • Korkutucu! 6
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 5
  • Merak Uyandırıcı! 5
  • Üzücü! 5
  • Muhteşem! 3
  • Güldürdü 0
  • Umut Verici! 0
  • Grrr... *@$# 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 27/12/2024 18:23:48 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/3859

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Sars-Cov-2 (Covid19 Koronavirüs Salgını)
Sars-Cov-2
Genetik Değişim
Arkeoloji
Yok Oluş
Ağız
Kuantum
Tarih
Test
Kedi
Yılan
Toplumsal Cinsiyet
Devir
Evcil Hayvanlar
Biliş
Özel Görelilik
Travma
Galaksi
Kozmoloji
Viral
Okyanus
Balık Çeşitliliği
Siyah
Hastalık Dağılımı
Işık Hızı
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
Ç. M. Bakırcı, et al. Tripofobi (Delik Korkusu) Nedir? Delikli ve Gözenekli Yapılar Neden Korku ve/veya Tiksintiye Neden Oluyor?. (27 Ağustos 2015). Alındığı Tarih: 27 Aralık 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/3859
Bakırcı, Ç. M., Şenyiğit Özdil, . (2015, August 27). Tripofobi (Delik Korkusu) Nedir? Delikli ve Gözenekli Yapılar Neden Korku ve/veya Tiksintiye Neden Oluyor?. Evrim Ağacı. Retrieved December 27, 2024. from https://evrimagaci.org/s/3859
Ç. M. Bakırcı, et al. “Tripofobi (Delik Korkusu) Nedir? Delikli ve Gözenekli Yapılar Neden Korku ve/veya Tiksintiye Neden Oluyor?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, 27 Aug. 2015, https://evrimagaci.org/s/3859.
Bakırcı, Çağrı Mert. Şenyiğit Özdil, . “Tripofobi (Delik Korkusu) Nedir? Delikli ve Gözenekli Yapılar Neden Korku ve/veya Tiksintiye Neden Oluyor?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, August 27, 2015. https://evrimagaci.org/s/3859.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close