Uçan Kriptozoolojik Çubuklar: Uzaylı Yaşam Formları, Gözümüze Değil ama Eski Kameralara Gözüküyor Olabilir mi?
Bugün kriptozooloji dosyalarından "çubukları" inceleyeceğiz. Dünyanın karanlık köşelerinde dolaşan o sihirli ve gizemli UFO’lar...
Çubukların yerden birkaç santimetre ile birkaç metre arasında yükseklikte uçan, insanlara görünmeyen; ama hem eski kameralarda hem de dijital olanlarında video ve fotoğraf şeklinde görüntülenebilen yaratıklar olduğu söyleniyor. Vücutları uzun ince çubuklar şeklindedir ve tek vücut uzantıları gövdelerinin 2 tarafında da tüm uzunlukları boyunca karşılıklı bulunan dalgalı kanatlarıdır. Havada bu kanatları dalgalandırarak ilerliyorlar, aynı bir yılan balığının yaptığı gibi.
Jose Escamilla adında bir beyefendi çubukların ilk kaşifi olduğunu iddia ediyor. Roswellrods.com adlı sitesinde onları ilk defa 1994’te videoya çektiğini söylüyor. Söylediğine göre UFO’ları çekmeye çalışırken yanlışlıkla çubukları çekmiş. Bay Escamilla videoyu çektiği sıralar daha önce böyle bir şey gördüğünü hatırlamadığından, çektiği videolar için en mantıklı açıklamanın insanlara görünmeyen ve sadece fotoğraf ve videolar aracılığıyla görülebilen yeni bir tür uçan yaratık bulmuş olduğuna karar vermiş. O zamandan beri çubuk olarak anlamlandırılan sayısız fotoğraf ve video ortaya çıktı. İnternette aratın, karşınıza yüzlercesi çıkacak.
Eğer çubuklar bu kadar yaygın rastlanan bir şeyse neden varlıkları genel olarak kabul edilmiyor? Çubukların doğrulanması şu dört temel iddianın kanıtlanmasını ya da en azından makul olduklarının gösterilmesini gerektiriyor:
- Boyu 1 metreye varan, keşfedilmemiş böceklerin varlığı hakkında zoolojik örnekler olmalı. Yeni türler sürekli keşfediliyor o yüzden bence bunu kabul etmeliyiz. 1 metreye kadar boyu olan, keşfedilmemiş uçan yaratıkların olması kesinlikle mümkün.
- Görünmez yaratıkların varlığını kabul etmeliyiz, boyları bir metre ve genişlikleri belki birkaç santimetre olsa bile. Mikroskobik organizmaları saymazsak, doğa bize saydamlıktan daha fazlasını öneremiyor, aynı bazı denizanası türlerinde olduğu gibi. Saydamlık görünmezlik değildir. Çubukların destekçileri görünmezliğin hayvanlar aleminde mümkün olduğunu kanıtlamadılar; ama görünmez bir hayvandan bahsediyorlarsa bunu yapmak zorundalar.
- Bazı görüntüler tüm görünür ışıkla çalışan kameraların çıktısında görünebilir; ama çıplak gözle görünmez. Kameralar görüntülerini en son ortama aktardıklarında – diyelim ki film, kağıt ya da bir video ekranı olsun – onları görürüz; çünkü gözlerimiz kaydettiğimiz ve çıktısını aldığımız görüntülerle aynı dalgadaki ışığı görür. Termografik kameralardan ya da diğer görünmeyen dalga boylarındaki kamera teknolojilerinden bahsetmiyoruz, çubukların destekçilerinin standart kameraların belli dalga boyundaki görünmez ışığı görünebilir dalga boylarına, görünebilir dalga boylarındakileri etkilemeden çevirebildiğini kanıtlaması gerekiyor; ki bu kameralar da bunu yapabilmek için tasarlanmamıştır. Sadece bunun kanıtlanması ile kameramana görünmeyen bir görüntünün kamerada görünebildiği kabul edilebilir.
- Yukarıdakilerin hepsi doğrulansa bile, daha muhtemel bir açıklamanın eksikliğine ihtiyaç var. Eğer çubukları görüntülemek için kolayca tekrarlanabilen bir prosedür varsa, o zaman elimizde araştırılacak bir fenomen yok demektir.
Bu Çubuklar Gerçekte Neyin Nesi?
Sizin de tahmin etmiş olabileceğiniz gibi, gerçekten de başka bir açıklama bulunmaktadır ve çubukları fotoğrafa almak için basit bir prosedür vardır: Güneşi arkanıza alın ve bir mağaranın karanlık girişi gibi karanlık bir yere bakarak fotoğrafınızı çekin. Yusufçuklar (ya da diğer böcekler) her yerde uçarlar, yaklaşık 35 km/h hızla oraya buraya fırlarlar; ki bu da yaklaşık saniyede 9 metre yapar (yusufçuklar 97 km/saat hıza kadar çıkabilirler).
Saniyenin 1/30'u kadar bir sürede kapanan ortalama bir deklanşör hızıyla (İng: "shutter speed") bir fotoğraf çekin. Bu süre zarfında yusufçuk 30 cm hareket edecektir. Odağınız karanlık arka plana ayarlı olduğu için yusufçuğun geçtiği yol fazlasıyla aydınlanacak ve bembeyaz görünecektir. Bu sürede yusufçuk bir tam kanat çırpışı yapacaktır (bazı böcekler saniyenin 1/30’unda kanatlarını 20 kez çırpabilir), bu yüzden yusufçuğun kanadının ucuyla çizilen yol görüntüde 30 santimetrelik ve 1 periyotluk sinüs dalgası şeklinde görünecektir. Bu sinüs dalgalarından yusufçuğun vücuduyla çizilen çubuk şeklinin her 2 tarafında da birer tane olacaktır.
Bu sık rastlanan bir olaydır; ki benzer ışıklandırma koşullarında dışarıda fotoğraf ya da video çekmeye çalışan çoğu fotoğrafçı size bunun nasıl rahatsız edici olduğunu anlatacaktır. Bütün bunlara rağmen ortaya çıkan görüntü fotoğrafçılığın temellerini bilmeyen bir insanın gördüğü şeyi 30cm’lik kıvrık kanatlı bir şey olarak yorumlamasına yetecek kadar gariptir, ve eğer fotoğrafı çeken kişi daha önce hiç çıplak gözle 30cm’lik uçan bir yaratık görmediğini söylerse yalan söylemiş olmazdı.
Tüm bunlardan çıkarılacak sonuç çubukların fotoğrafçılığın iyi bilinen ve iyi anlaşılmış bir yan ürünü olduğudur. Çıplak gözle görünmeyen, sadece kamerada görünen ve keşfedilmemiş yaşam formuyla ilgili diğer alternatif açıklama ise görünmezlik ve fotoğrafçılık ile ilgili bazı acayip iddiaların kanıtlanmasını gerektiriyor. Bunlar gerçekleşene ya da bir çubuk yakalanıp incelenene kadar, bu tarz şeylerin var olduğuna inanmak için bir sebep göremiyoruz.
Not: Bu yazıyı çeviren Koray Melih Yatağan'a teşekkür ederiz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 3
- 2
- 2
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Skeptoid | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/12/2024 20:22:41 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/1619
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Skeptoid. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.