Transseksüel Bir Bilim İnsanının Seksizm ile Mücadelesi
Bu kişi Prof. Dr. Ben Barres. Stanford Üniversitesinde profesör. Hem de ne profesör! Üniversitenin sitesine göre kendisi, Nörobiyoloji Bölümünde, Gelişim Biyolojisi Bölümünde, Nöroloji ve Nörolojik Bilimler Bölümünde ve Optalmoloji Bölümünde profesör. 2008'den bu yana Stanford Tıp Fakültesi Nörobiyoloji Bölümünün bölüm başkanı. Stanford Üniversitesinin en önde gelen interdisipliner biyolojik bilimler işbirliği olan BioX'in, Çocuk Sağlığı Araştırmaları Enstitüsünün ve Stanford Nörobilimler Enstitüsü'nün üyesi. MIT Biyoloji Bölümü mezunu. Harvard Üniversitesinden doktora sahibi. ABD Bilimler Akademisi Üyesi. Bir de... Transseksüel. Transseksüeller bu deneyimi "Bir erkeğin bedenine hapsolmuş kadın." olarak tanımlıyorlar. Barbara Barres (sonradan Ben Barres oldu), biyolojik açıdan kadın olarak, yani XX kromozomları ile doğdu. Sonradansa hormon tedavisi ve ameliyatlar yoluyla erkek oldu.
Bu aslında günümüzde "normal" olması gereken bir şey. Çünkü az sonra detaylarına yer vereceğimiz ve Amerikan Psikiyatri Derneği'nin de belirttiği üzere, transseksüel insanların bilişsel olarak herhangi bir eksikliği bulunmuyor. Yani Prof. Dr. Ben Barres, bunun canlı kanlı örneği. Ancak Barres örneğini ilginç kılan, 1993'te, 42 yaşındayken başlayan cinsiyet değişim süreci boyunca başından geçenlerin, farklı cinsiyetlere yönelik ayrımcılığın (seksizmin) ne boyutlarda olduğunu gösteriyor olması. Kişi, aynı kişi. Başarılar aynı başarılar. Değişen tek şey cinsiyet. Ve bu değişim, Barres'ın ne kadar başarılı olabileceğini doğrudan etkiliyor. Örnekler üzerinden ilerleyelim:
Ben Barres'in cinsiyet değiştirmeden önce, yanı kadın olarak görünürken cinsiyetçilik ile ilgili yaşadığı bazı problemler şunlar:
- M.I.T'de bir çok kişiyi zorlayan bir matematik problemini çözdüğünde, çözümü kendinin bulmadığı/bulamayacağı, erkek arkadaşının bulduğu iddia edildi.
- Sınıfın en iyi öğrencisi olmasına rağmen kendisini destekleyen bir danışman bulmakta zorlandı.
- 6 bilimsel yayını olmasına rağmen, başvurduğu bir bursu sadece tek bir bilimsel yayını olan bir erkek aldı.
- Harvard'da doktorasını yaparken bilimsel bir yarışmaya katıldı. Kazanacak iki kişiden biri olduğu belli oldu. Öyle ki, zamanın dekanı kendisine "Senin projeni de, diğer katılımcının projesini de okudum. Senin kazanacağın çok açık." dedi. Beklenmedik bir şekilde ödülü erkek olan diğer katılımcı aldı. Ödülü alan erkek çok mu başarılıydı? Şahıs, bölümü bitiremedi ve 1 sene sonra okulu bıraktı.
Peki cinsiyet geçişi yaşandıktan sonra?
Ameliyatı olduktan sonra, trans olduğunu bilmeyen kişiler tarafından kadın olduğu zamandan çok daha fazla destek ve onay aldığını söylüyor. Sırf erkek olması, gördüğü desteğin artmasına neden oldu diyebiliriz. İşte bu, toplum bilimcilerin seksizm olarak tanımladığı davranış biçimidir. Sanıyoruz seksizmin ne olduğunu anlamanın en iyi yolu, Ben Barres'ın erkek olmasından sonra verdiği ilk seminerde, katılımcılardan birinin dediği şu sözdür "Bugün Ben şahane bir seminer verdi! Yaptığı işler, kesinlikle kız kardeşininkilerden çok daha iyi". Yorumu yapan kişi, eskiden kadın olan Ben Barres'ı, kendisinin kız kardeşi sanıyor.
Halbuki Ben Barres, aynı Ben Barres.
Dünya'nın 1 numaralı bilim organizasyonu olan ABD Bilimler Akademisi'nin, açık açık transseksüel olduğunu belirten tek üyesi.
Yüzyıl? 21. yüzyıl.
İşte bu yüzden değişmesi gereken, toplumlarımızdaki kültür, bilgi ve algı seviyesi. Buna katkı sağlayalım:
Transseksüeller, Dünya Sağlık Örgütü'nün ICD-10 katalogunda yapılan tanıma göre, kendi biyolojik cinsiyeti ile uyumlu olmayan veya toplumsal cinsiyetin genel normları ile uyumsuz cinsel kimlik deneyimleri yaşayan, bu nedenle kalıcı olarak vücutlarını değiştirerek kendi deneyimleriyle uyumlu biyolojik cinsiyete dönüşmeyi arzulayan insanlardır. Oxford Sözlüğü tarafından yapılan bir diğer tanıma göre transeksüelliği kısaca, içine doğduğu biyolojik cinsiyetten farklı cinsel kimlik taşıyan bireyler olarak tanımlamak mümkündür. Transeksüellik birçok ülkede toplumsal bir tabu olsa da, transseksüellerin başından geçen deneyimler ve kendi psikolojileri ile biyolojileri arasındaki çatışma, herkesin en azından aşinalığı olması gereken ve mümkünse bu kişiler üzerindeki toplumsal baskıyla mücadeleyi gerektiren düzeyde bir çatışmadır.
Toplumlarımızda farklı cinsiyet kimliklerini kabul etmeyen, hatta onlara düşmanca bir tavır sergileyerek "homofobi" denen tutumu gösteren çok sayıda insan vardır. Homofobi, alışılageldik cinsiyetlere ("dişi" ve "erkek" gibi cinsiyetlere) uymayan veya cinsel kimlikleri konusunda geleneksel toplumun normlarına uymayan (örneğin bir kadının, bir erkek yerine bir kadına aşık olması ya da bir bireyin biyolojik olarak erkek olmasına rağmen toplumda "kadınsı" olarak görülen davranışları sergilemesi gibi, alışılagelinenin dışında cinsel deneyimler yaşayan) bireylerden korkma, nefret etme, bu bireyleri aşağılama, onlara karşı önyargı, antipati veya nefret besleme ile karakterize edilen bir davranıştır. Homofobik insanların bu saldırgan ve dışlayıcı tavırlarının sebepleri çok karmaşıktır; ancak özünde birçok homofobik birey, kendi normlarının, LGBTİ+ olarak tarif edilen, heteroseksüel olmayan bireylerin deneyimlerinden daha gerçek, daha öncelikli, daha üstün olduğu iddiası yatar. Birçok homofobik, LGBTİ+ bireylerin deneyimlerini sadece bir "hastalık" olarak görür ve "tedavi" ile çözülebileceğini zanneder. Bu bireylerin iddialarının "gençlik hevesi" ve "yanlış eğitim" gibi alakasız nedenlerden kaynaklandığına inanç besler. Bu bakımdan homofobi, bir çeşit sahtebilime de dönüşmektedir denebilir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Amerikan Psikiyatri Derneği ve Amerikan Psikoloji Derneği gibi Dünya'nın en önde gelen kurumları, eşcinselliğin herhangi bir hastalık olarak kategorize edilemeyeceğini, tam tersine, homofobik girişimlerin tüm Dünya çapında önlenmesi gerektiğine yönelik bildiriler yayınlamıştır. Bu derneklerin transeksüelliğe yönelik tutumunu şu şekilde özetlemek mümkündür: "Transseksüellik bir hastalık değildir; türümüzün çeşitliliğinin bir parçasıdır. Şizofrenik olmaktan çok, sol-elli olmaya benzer." Ülkemizde bu alanda en önde gelen kurumlar olan Türk Tabipleri Birliği, Türkiye Psikiyatri Derneği, Cinsel Eğitim Tedavi ve Araştırma Derneği de buna birebir katılmaktadır. Tüm bu konularla ilgili temel bilgileri, Eşcinsellik ve Evrim makalemizde bulabilirsiniz.
Teşekkür: Bu yazının omurgasını hazırlayan Cem'e teşekkürler.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 25
- 10
- 8
- 6
- 5
- 5
- 3
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- ICD WHO. Dünya Sağlık Örgütü Icd-10 Katalogu. (1 Kasım 2019). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: ICD WHO | Arşiv Bağlantısı
- Lexico. Transsexual. (1 Kasım 2019). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: Lexico | Arşiv Bağlantısı
- P. Griffin, et al. Teaching For Diversity And Social Justice. (1 Kasım 2019). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: Google Books | Arşiv Bağlantısı
- E. S. Person. The Sexual Century. (21 Kasım 1999). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: Google Books | Arşiv Bağlantısı
- American Psychological Association. Transgender People, Gender Identity And Gender Expression. (1 Kasım 2019). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: American Psychological Association | Arşiv Bağlantısı
- Türkiye Psikiyatri Derneği. Türkiye Psikiyatri Derneği Basın Açıklaması. (20 Kasım 2014). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: Türkiye Psikiyatri Derneği | Arşiv Bağlantısı
- Z. Ford. Apa Revises Manual: Being Transgender Is No Longer A Mental Disorder. (3 Aralık 2012). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: Think Progress | Arşiv Bağlantısı
- TransNews. Transnews. (1 Kasım 2019). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: TransNews | Arşiv Bağlantısı
- S. Begley. He, Once A She, Offers Own View On Science Spat. (13 Temmuz 2006). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: Wall Street Journal | Arşiv Bağlantısı
- C. Dean. Dismissing ‘Sexist Opinions’ About Women’s Place In Science. (18 Temmuz 2006). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: New York Times | Arşiv Bağlantısı
- S. Vedantam. Male Scientist Writes Of Life As Female Scientist. (13 Temmuz 2006). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: Washington Post | Arşiv Bağlantısı
- Science Daily. Transgender Experience Led Stanford Scientist To Critique Gender Difference. (14 Temmuz 2006). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: Science Daily | Arşiv Bağlantısı
- N. Lang. Los Angeles Times. (28 Haziran 2016). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: Los Angeles Times | Arşiv Bağlantısı
- B. Schwartzapfel. Transgender People Want Shrinks To Stop Calling Them Crazy. (5 Aralık 2012). Alındığı Tarih: 1 Kasım 2019. Alındığı Yer: Mother Jones | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 11:47:26 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/5190
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.