Her ikisi de değildir. Eşcinsellik ne bir hastalıktır ne de bir tercihtir. Eşcinsellik bir yaşam tarzıdır. Yaşam tarzı ile tercih arasında çok ama çok çok büyük fark var.
Eşcinsel insanlar hayata bakışları, hisleri, beğenileri, ilgileri tam bir erkek olmasına rağmen kadın bedenine sahip olanlardır. Veya tam tersi olarak tüm bu özellikleriyle tam bir kadın olmasına rağmen erkek bedenine sahip olan bireylerdir.
Bir insan nasıl ki kendi hemcinsiyle cinsel münasebete girmekten iğreniyor ve kendi hemcinsine cinsel anlamda ilgi duymuyorsa, eşcinseller tam tersi şekilde kendi hemcinslerine cinsel ilgi duyarlar ve karşı cins için cinsel olarak bir şey hissetmez veya bu tür bir münasebetten iğrenebilirler.
Bu insanlar diğer insanlara göre daha az sayıdalar diye onları "normal" dışı olarak nitelendirip bunun bir hastalık olduğunu ileri süremeyiz. Öte yandan zaten bu tedaviyle düzelebilecek bir şey değildir. Bir eşcinselin tedaviyle düzcinsele dönüşmesinin, bizim normal olarak adlandırdığımız bir heteroseksüelin çeşitli tedavilerle eşcinsele dönüştürülmesine benzer. Yani asla ve asla hastalık değildir.
Tercih ise birden çok seçenek arasında yapılan bir şeydir. Önünde seçenekler olur birini tercih edersin. Eşcinsellerin ise herhangi bir tercihi yoktur. Onlar doğuştan karşı cinse değil kendi cinslerine ilgi duyarlar. Yani bu bir varoluş tipi, bir yaşam tarzıdır.
Kaynaklar
- Yazar Yok. Türk Psikologlar Derneği. (23 Temmuz 2019). Alındığı Tarih: 23 Temmuz 2019. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı