Sinekkapan Kuşlarının Yavruları, Henüz Öğrenmedikleri Sesleri Bile Ayırt Edebiliyor!
Bu haber 2 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Bir parkta yürüyüş yaptığınızı hayal edin. Diyelim ki sabah oradasınız ve oldukça ıssız bir park bu saatlerde. Yürüyüşünüzü düşünürken bile kuş cıvıltılarını duyduğunuzu varsayabiliriz. Bu cıvıltılar, taksonomide ötücü kuşlar (Passeriformes) olarak adlandırılan takımın üyelerine ait olacaktır.
Daha dikkatli dinlerseniz, farklı türlerin şarkılarının ne kadar değişik ve çeşitli olabildiğini fark edeceksiniz. Peki yumurtadan yeni çıkmış bir yavrunun bunca ötüş arasında kendi türünün sesini nasıl ayırt edebildiğini hiç düşündünüz mü?
Akla ilk gelen cevap, memeliler gibi yavru bakımının gözlendiği bir canlı sınıfında davranışların öğretildiği yönünde olacaktır. Yumurtadaki embriyolar ve yeni çıkan yavrular, çevrelerindeki erişkin bireyleri dinleyerek türünün şarkılarını öğrenecek ve bu şarkılara tepkiler vererek beslenip hayatta kalacaktır.
Nature dergisinde yayınlanan bir makale, tam da bu konuya parmak basıyor ve ilk aklımıza gelen düşüncenin aslında ne kadar da hatalı olduğunu gösteriyor.[1] Stockholm Üniversite’sinde bir araştırma görevlisi olan zoolog Dr. David Wheatcroft ve ekibi, birbirine yakın akraba olan iki ötücü kuş türü üzerinde yaptıkları deneylerde yavru kuşların şarkıları ayırt etme yeteneklerinin baskın olarak kalıtsal etkenler tarafından yönetildiğini tespit etti.
Ekip, yaşamlarının erken evrelerinde ötücü kuş şarkılarının nasıl geliştiğini tespit etmek amacıyla birbirine -melezleşebilecek kadar yakın akraba- olan halkalı sinekkapan (Ficudela albicollis) ve kara sinekkapan (Ficedula hypoleuca) türlerini model organizma olarak tercih etti. İki tür de Avrupa coğrafyasında yerli olarak yaşamakta ve geniş bir dağılım haritasına sahipler. Bu birlikte var olma durumu ise bazen iki türün çiftleşmesine ve yavru yapmasına olanak sağlıyor.
Ekip de bu durumun farkında olarak bu iki türün "yumurtaları" üzerinde bir dizi deney gerçekleştirdi: Halkalı sinekkapan yumurtalarını, bir kara sinekkapan annenin yuvasına; kara sinekkapan yumurtalarını ise bir halkalı sinekkapan annenin yuvasına bırakarak yumurta içindeki bireylerin biyolojik annelerini değil, "üvey" annelerini dinleyerek olgunlaşmalarını sağladılar.
Sonrasında yumurtadan çıkan yavrulara yapay kaynaklar aracılığıyla biyolojik annelerinin ve "üvey" annelerinin sesi dinletildi. Eğer daha önce yavru kuş beslemişseniz karnı acıkan bebeklerin gagalarını havaya kaldırıp nasıl "yalvarma çağrısı" yaptığını biliyorsunuzdur. Eğer beslemediyseniz insan bebeklerinin acıktıklarında ağlamaları ile bir analoji kurmak mümkün.
Yavrulara bu bireylerin sesleri dinletildiğinde, yavruların baskın olarak biyolojik annelerinin sesine "yalvardığı" tespit edildi, üstelik onun sesini daha önce hiç duymamış olmalarına rağmen!
Bu sonuç, açık bir biçimde -en azından bu iki türde- yavru kuşların ses ve şarkı ayrımını bir öğrenme mekanizmasıyla değil, kalıtsal faktörlerin baskın etkisi altında gerçekleştirildiğini kanıtlıyor. Bu kalıtsal etken ise yavruların, farklı türlerin kendilerine özgü şarkılarına tepki vermemesini ve türler her ne kadar bir arada yaşasa da birbirlerinden cinsel olarak izole olmalarını sağlamakta. Dolayısıyla bu tip davranışsal farklılıklar, bu iki türün genetik izolasyonlarında ve türleşmelerinde rol oynamış olabilir.
Bu çalışmanın ardından ekip farklı anne-baba tür kombinasyonlarına sahip iki melezleşme gerçekleştirdiler. Eğer ki annesi halkalı sinekkapan, babası kara sinekkapan olan yavrular ile annesi kara sinekkapan ve babası halkalı sinekkapan olan yavrular arasında tepki farklılıkları varsa bu kalıtsal davranış cinsiyet kromozomları ya da anne etkisi olarak adlandırılan genetik faktörlerle aktarılmakta olacaktır. Ancak sonuçlar şaşırtıcı bir şekilde bir baskınlık-çekiniklik ilişkisini gözler önüne seriyor. Sonuçlar gösteriyor ki her ne kadar anne-baba kombinasyonları farklı olsa da iki melez yavru grubu da halkalı sinekkapan sesine tepki vermekte. Bu durum bu kalıtsal faktörün cinsiyete bağlı olarak aktarılmadığı ve otozomal kromozomlar aracılığıyla yavrulara geçtiğini gösteriyor.
Sonuç olarak bu tip çalışmalar, türleşme gibi ciddi izolasyon ihtiyacı güden süreçlerin, davranışı etkileyen bazı kalıtsal farklılıklar aracılığıyla sağlanabileceğini ve simpatrik türleşmenin (coğrafi bariyerler olmadan, aynı ortam içerisinde farklı türler oluşması durumu) davranışsal farklılıklar aracılığıyla da gerçekleşebilecek olduğunu gözler önüne seriyor.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 8
- 3
- 2
- 2
- 1
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ D. Wheatcroft, et al. (2017). Genetic Divergence Of Early Song Discrimination Between Two Young Songbird Species. Nature Ecology & Evolution, sf: 1-8. doi: 10.1038/s41559-017-0192. | Arşiv Bağlantısı
- BirdLife International. Species Factsheet: Ficedula Albicollis. (15 Ocak 2022). Alındığı Tarih: 15 Ocak 2022. Alındığı Yer: BirdLife International | Arşiv Bağlantısı
- BirdLife International. Species Factsheet: Ficedula Hypoleuca. (15 Ocak 2022). Alındığı Tarih: 15 Ocak 2022. Alındığı Yer: BirdLife International | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 13:31:51 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/11351
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.