Seçim Yanılsaması Nedir? Seçimlerimizi Gerçekten Kontrol Edebilir miyiz?
Seçim yanılsaması, insanların yaşamları üzerinde gerçekte olduğundan daha fazla kontrol sahibi olduklarına inanmalarına neden olan bilişsel bir önyargıdır. İnsanların satın alma kararlarını kontrol edebildiklerini hissetmelerini sağlamak için reklamcılık ve pazarlamada sıklıkla kullanılır. Aslında seçim yanılsaması, ideal olmayan kararlara yol açabilen yanlış bir kontrol duygusudur.
Seçim Yanılsamasının Tarihi
Seçim yanılsaması nispeten yeni bir kavramdır. Terim, ilk kez Amerikalı filozof ve psikolog William James tarafından 1896'da yayınlanan "İnanma İradesi" başlıklı makalede kullanıldı.[1] Makalede James, seçimlerin zorlanabilir veya önlenebilir olduğunu ve "seçmeme olasılığı olmayan, tam bir mantıksal ayrışmaya dayalı her ikilemin, bu türden zorunlu bir seçim olduğunu" savunuyordu.
O zamandan beri seçim yanılsamasına psikoloji alanında da birçok atıf yapıldı. 2000 yılında yayınlanan ufuk açıcı bir makalede, psikolog Sheena Iyengar ve Mark Lepper, insanların kendilerine daha az seçenek verildiğinde ürünleri satın alma olasılıklarının daha yüksek olduğunu buldu.[2]
Ayrıca araştırmacılar; insanların kendilerine daha az seçenek sunulduğunda, satın alımlarından daha fazla memnun olduklarını da bulmuştur. Sonrasında bu olgu, "seçim paradoksu" ismiyle de anılmaya başlanmıştır.
Seçim Yanılsamasına İlişkin Problemli Karar Verme İşaretleri
Seçim yanılsaması ile ilgili problemli bir karar verme süreci yaşıyor olabileceğinize dair birkaç işaret vardır. Bunlar şu şekilde sıralanabilir:
- Mükemmel kararı vermeniz gerektiğini hissetme.
- Büyük ya da küçük her karar için acı çekme.
- Sınırsız sayıda seçeneğiniz varmış gibi hissetme.
- Seçimleriniz sizi felç ediyor, sıkıştırıyor gibi hissetme.
- Kararlarınızın geleceğini sık sık tahmin etmeye çalışma.
Seçim Yanılsamasının Türleri
Seçim yanılsamasının iki ana türü vardır:
- Sahte Kontrol Duygusu: Sahte Kontrol Duygusu, insanların hayatları üzerinde gerçekte olduğundan daha fazla kontrol sahibi olduklarına inanmalarıdır. Bu halde insanlar çıkarlarına uygun olmayan seçenekleri seçebileceğinden, ideal olmayan kararlar verilebilir.
- Seçim Paradoksu: Seçim Paradoksu, insanların çok fazla seçenek arasından yaptıkları seçimlerden daha az tatmin olmalarına yol açar. Bu genellikle, insanlar seçenek bombardımana tutulduğunda ve seçeneklerini daraltamadıklarında ortaya çıkar.[3]
Seçim Yanılsamasının Örnekleri
Seçim Yanılsaması, insanların satın alma kararlarını kontrol edebildiklerini hissetmelerini sağlamak için reklamcılık ve pazarlamada sıklıkla kullanılır. Aynı teknikler, seçmenlerin kime oy verecekleri konusunda kendilerini daha güvende hissetmelerini sağlamak için siyasi kampanyalarda da uygulanabilir.
Aslında seçim yanılsaması, eksik bilgilere dayalı kararlar alınmasına yol açabilen yanlış bir kontrol duygusudur. Bunun ünlü bir örneğini, bir Netflix belgeseli olan "The Great Hack" aracılığıyla görebilirsiniz.[4] Film, veri şirketi Cambridge Analytica'nın, 2016 yılındaki ABD başkanlık seçimleri sırasında insanların fikirlerini manipüle etmek için Seçim Yanılsamasını nasıl kullandığını araştırmaktadır.
Araştırmalar sonucunda Cambridge Analytica'nın, profillerine göre kullanıcılar için hedeflenmiş reklamlar oluşturmak üzere Facebook'tan gelen verileri kullandığı ortaya çıkmıştır. Söz konusu reklamlar, insanların siyasi adaylar üzerindeki görüşlerini etkilemek için korkularına ve önyargılarına hitap edecek şekilde tasarlanmaktadır.
Ücretsiz Deneme Sunan Şirketler
Seçim yanılsaması, insanları karar vermeleri için manipüle etmede de kullanılabilir. Örneğin bir şirket, deneme süresi içinde iptal edilmeyen üyelikleri otomatik olarak aboneliğe kaydeden bir "ücretsiz deneme" sunabilir. Müşteri, abone olma kararının kendi kontrolünde olduğuna inanabilir, ancak gerçekte şirketin davranışlarından etkilenmektedir.
Seçim Yanılsamasının Etkileri
Seçim yanılsaması, insanların yaşamları üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir. Daha kötü karar vermeye sebep olmanın yanı sıra stres ve hayal kırıklığı duygularına yol açabilir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Seçim yanılsaması, insanları kendi çıkarlarına uygun olmayan kararlar almaları için manipüle etmek üzere de kullanılabilir. Örneğin bir şirket, insanları bir ürünü satın almaya zorlamak için bir e-posta pazarlama kampanyası kullanabilir. Kampanya, yakında sona erecek olan "yalnızca sınırlı bir süre için" indirim sunabilir veya aciliyet hissi yaratan bir geri sayım sayacı gösterebilir. Bu stratejiler, müşterinin ihtiyacı olmayan veya daha uzun süre düşünse bu kadar para vermeyeceği bir ürünü satın almasına yol açabilir.
Karar Verme Sürecini Geliştirmek İçin İpuçları
Hayatınızdaki seçimler karşısında kendinizi bunalmış hissediyorsanız, bu duyguları yönetmenize yardımcı olmak için yapabileceğiniz birkaç şey vardır:
- Hedeflerinizi belirleyin: Hedeflerinizi belirlemek, seçenek havuzunu daraltmanıza yardımcı olabilir ve sizin için en iyi olana karar vermenizi kolaylaştırabilir.
- Seçeneklerinizi basitleştirin: Seçeneklerinizi basitleştirmek, önünüzdeki seçenekler karşısında daha az bunalmış hissetmenize yardımcı olabilir.
- Artı-eksi listesi yapın: Artı-eksi listesi yapmak, seçeneklerinizi değerlendirmenize ve daha bilinçli karar vermenize yardımcı olabilir.
- Başkalarından fikir alın: Başkalarından fikir almak, seçimleriniz konusunda size farklı bir bakış açısı sağlayabilir ve daha bilinçli karar vermenize yardımcı olabilir.
- Sezgilerinize güvenin: Sezgilerinize güvenmek, seçimler yüzünden bunalmış hissettiğinizde yardımcı olabilir. Bazen en iyi karar, size doğru gelen karardır.
- Önyargılarınızı yönetin: Karar verirken kendi önyargılarınızın ve eğilimlerinizin farkında olun. Önyargılar, kötü kararlar almanıza neden olabilir.
- Acele etmeyin: Bir karar vermeden önce tüm seçeneklerinizi değerlendirmek için zaman ayırın. Aceleyle karar vermek sonradan pişmanlık duymanıza sebep olabilir.
- Riskleri tartın: Seçimlerinizle ilişkili potansiyel risklerin ve maliyetlerin farkında olun.
Seçim Yanılsamasına Örnekler
Seçim Yanılsaması, bazı durum veya durumlara sebep olabilir veya bunlardan kaynaklanabilir.
Çifte Açmaz
Seçim yanılsaması, psikolojideki bir "çifte açmaz" tarafından yaratılabilir. İlk olarak 1956'da Bateson tarafından tanımlanan çifte açmaz, dışarıdan çelişkili bir mesaj aldığınızda düştüğünüz durumdur.[5]
Örneğin, birisi size "daha spontane olmanızı" söyleyebilir. Ancak daha spontane olmayı seçerseniz bunun tek nedeni, tanımı gereği spontane olmayan bir düzeni takip ediyor, yani size verilen tavsiyeyi uyguluyor olmanızdır. Çifte açmaz bir seçim yanılsaması yaratır, çünkü verdiğiniz karar ne olursa olsun yanlışmış gibi hissettirir.
Hatalı İkilem
Seçim yanılsaması, hatalı bir ikilik veya sahte bir ikilem tarafından da yaratılabilir.[6] Yanlış bir ikilik, gerçekte başka seçenekler varken yalnızca iki seçeneğiniz varmış gibi hissettiğiniz durumdur.
Örneğin, belki de daha önce duyduğunuz "Ya bizimlesin ya da bize karşısın!" ifadesiyle karşılaşabilirsiniz. Bu bir seçim yanılsaması yaratır, çünkü gerçekte çok daha fazla seçenek varken sadece iki seçeneğiniz varmış gibi görünmesini sağlar.
Seçim Yanılsaması ve Kapitalizm
Seçim yanılsaması bazen işletmeler ve şirketler tarafından tüketicileri sömürmek için kullanılır. Kapitalist bir sistemde, işletmeler ve şirketler kâr güdüsüyle hareket ederler ve kârlarını artırmak için çeşitli yöntemler kullanırlar. Bu yöntemler, insanları satın alma kararları üzerinde gerçekte olduğundan daha fazla kontrole sahip olduklarına inandırmak için bir seçim yanılsaması yaratmayı içerebilir.
Seçim yanılsaması, insanları statükoya meydan okumaktan alıkoymak için de kullanılır. Eğer insanlar seçenekleri olduğuna inanırsa, onlara bu seçenekleri sunan sistemi sorgulama ihtimalleri daha düşüktür. Bu da günün sonunda, işçi sınıfı pahasına yönetici sınıfın yararına olan yanlış bir özgürlük ve demokrasi kavramı yaratır.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 11
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Verywell Mind | Arşiv Bağlantısı
- ^ W. James. The Will To Believe, Human Immortality And Other Essays In Popular Philosophy. ISBN: 9780486202914. Yayınevi: Dover Publications.
- ^ S. S. Iyengar, et al. (2002). When Choice Is Demotivating: Can One Desire Too Much Of A Good Thing?. American Psychological Association (APA), sf: 995-1006. doi: 10.1037//0022-3514.79.6.995. | Arşiv Bağlantısı
- ^ H. R. Markus, et al. (2010). Does Choice Mean Freedom And Well-Being?. Journal of Consumer Research, sf: 344-355. doi: 10.1086/651242. | Arşiv Bağlantısı
- ^ B. Lowry. ‘The Great Hack’ Dissects Cambridge Analytica And The Rise Of Big Data. (23 Temmuz 2019). Alındığı Tarih: 13 Haziran 2023. Alındığı Yer: CNN | Arşiv Bağlantısı
- ^ G. Bateson, et al. (2010). Toward A Theory Of Schizophrenia. Wiley, sf: 251-264. doi: 10.1002/bs.3830010402. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Brisson, et al. (2018). Reasoning From An Incompatibility: False Dilemma Fallacies And Content Effects. Memory & Cognition, sf: 657-670. doi: 10.3758/s13421-018-0804-x. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/12/2024 18:38:22 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/14845
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Verywell Mind. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.