Rüyalarımız Neden Bu Kadar Garip? Yapay Zeka, Bu Soruya Cevap Verebilir!
Bu haber 3 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Daha önce hiç kuru gözlerle ve hafif bir ter içinde uyanıp "O rüya da neyin nesiydi öyle ve tüm o şeyler nasıl beynimin içindeydi?" diye düşündüğünüz oldu mu? Yapay zekadan öğrendiğimiz bir şey varsa, o da rüyalarımızın bu kadar canlı bir gerçeküstülüğe sahip olmasının ardında iyi bir neden yatmasıdır.
Turfs Üniversitesi'nde sinirbilim alanında araştırma görevlisi Doç. Dr. Erik Hoel, bazı yapay zekaların çalışma biçiminden ilham alarak neden rüya gördüğümüze dair yeni bir hipotez ortaya koydu. Patterns dergisinde yayınlanan makaleye göre, gerçeküstü rüyalar bize beklenmedik ve kaotik uyaranlar sunarak, günlük olarak deneyimlediğimiz gerçeklik algımızın düzenlenmesine yardımcı oluyor.[1] Aslında beyin, bize gerçekliğin garip bir versiyonunu göstererek, "gerçek" uyanık gerçekliği daha iyi anlamamıza yardım ediyor. Hoel, şöyle yazıyor:
Rüyanın halüsinojenik, kategori-yıkıcı ve yalancı nitelikleri, onların bir hayvanın günlük deneyimlerinden ("eğitim setinden") son derece farklı oldukları anlamına gelir. 'Rüyalara biyolojik işlevlerini veren, rüyaların uyanıklık deneyiminden ayrılmalarını sağlayan tuhaflıklarıdır.
Bu fikir kısmen yapay zekadan ve derin sinir ağlarının çalışma sisteminden esinlenmiştir. Sinir ağına bir dizi fotoğraf gibi bol miktarda veri sunulur ve bu veri, bir dizi farklı noddan (düğümden, bağlantı noktasından) geçer. Bu süreç sırasında sinir ağı, veri setindeki örüntü ve ilişkileri öğrenmeye başlar. Örneğin insanların, trafik ışınlarının, motosikletlerin vb. nesnelerin etiketli görüntüsüyle beslenen bir nesne tanıma sistemi, etiketlerle tutarlı bir şekilde eşlenen görüntülerdeki görsel kalıpları tanımayı öğrenecektir.
Bununla birlikte yapay zeka, eğitildiği verilere gereğinden fazla aşina hale gelebilir. Bu, yapay zekanın yeni verileri (anormal ve yanıltıcı veriler bile olsa) oluşturduğu sabit düzene sığdırmaya çalışacağı için, aşırı dar kategorizasyonlara (İng: "overfitting") neden olabilir. Bunun üstesinden gelip yapay zekanın kendi ayakları üstünde durmasını ve verileri anlamada sabit bir düzen olmadığından emin olmak için araştırmacılar, genellikle verilerin içine beklenmedik, "kaotik" veriler ekler. Hoel, belki de tuhaf rüyalar gördüğümüzde olan şeyin bu olduğunu düşünüyor:
Eğer insanların derin öğrenmenin düzenlemesinde kullandığı tekniklere bakarsınız, bu tekniklerin genellikle rüyalarla bazı çarpıcı benzerlikler taşıması söz konusudur. Hayat bazen sıkıcıdır. Rüyalar, sizi dünyanın kalıbına sığmaktan uzak tutmak için vardır.
Çoğu insan COVID-19 pandemisinin ilk başlarında, rüyalarının daha gerçeküstü hale geldiğini belirtti. Eğer Hoel'in yeni hipotezini temel alacak olursak bunun nedeni, karantina sırasındaki günlük gerçekliğimizin giderek uyarıcılığının azalması ve daha fazla tekrarlayan hale gelmesinden kaynaklandığı iddia edilebilir. Garip rüyalar, bu sıradanlığa karşı koyma ve beyne biraz canlandırıcı uyarı sağlama girişimi olarak görülebilir.
Tabii ki Hoel'in fikri şu anda yalnızca bir hipotez ve henüz ciddi biçimde test edilmedi - hoş, böyle bir fikrin nasıl test edilebileceğini kestirmek bile zor. Yine de çalışma, yapay zekaya yönelik anlayışımızın artmasının, dünya algımızı zenginleştirmeye ve şekillendirmeye başladığının ilginç bir göstergesidir. Hoel, sözlerini şöyle bitiriyor:
Neden rüya gördüğümüz hakkında inanılmaz sayıda çok teori var.. Ama ben, rüya görmeyi oldukça ciddiye alan, rüya görmenin sebebinin rüya deneyiminin kendisi olduğunu söyleyen bir teoriye dikkat çekmek istedim.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 28
- 21
- 8
- 8
- 6
- 5
- 2
- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: IFLScience | Arşiv Bağlantısı
- ^ E. Hoel. (2021). The Overfitted Brain: Dreams Evolved To Assist Generalization. Patterns, sf: 100244. doi: 10.1016/j.patter.2021.100244. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 11:50:03 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/10687
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in IFLScience. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.