Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Tüm Reklamları Kapat

Paraşüt Hatası: Havadayken "Paraşütünüz Açılmazsa" Neler Yapmalısınız?

Paraşüt Hatası: Havadayken "Paraşütünüz Açılmazsa" Neler Yapmalısınız? Unsplash
15 dakika
34,605
  • Askeri Strateji ve Taktikler
  • Tahmin Teorisi

Yerden neredeyse 4 kilometre yukarıda, sırtınızda bir paraşütle uçaktan atlamak üzere olduğunuzu hayal edin. Kalbiniz neredeyse duracak gibi... Dünyanın yukarıdan ne kadar güzel olduğunu düşünüyorsunuz. Birkaç saniyelik serbest düşüşten sonra paraşütünüzü açmak için ipi çekiyorsunuz ve... Korktuğunuz şey gerçekleşiyor: Paraşüt, ne kadar uğraşırsanız uğraşın açılmıyor.

Yere çakılmadan önce yaklaşık bir dakikanız (45-80 saniyeniz) var. Peki kendinizi kurtarmak için yapabileceğiniz bir şey var mı?

Tüm Reklamları Kapat

Paraşüt Kazası Yaşanma İhtimali Nedir?

Öncelikle temel bir gerçekle başlayalım: Paraşütle atlamanın belli bir riskinin olduğu anlaşılmalıdır; en nihayetinde paraşütle bir uçaktan atlamak, evimizde oturmak gibi güvenli bir şey değildir. Ancak bu riskin ne olduğu iyi anlaşılmalıdır.

Risk ve Risk Toleransı

ABD Paraşüt Birliği'nin verilerine göre, paraşütlerin çalışmama ihtimali 1000'de birdir.[1] Bu, düşük bir ihtimal olsa da, tipik bir senede 350.000 kişinin toplamda 3 milyon atlayış yaptığı düşünülecek olursa, bu oran birden yüksek bir ihtimal haline gelmektedir. Gerçekten de, en azından 2012 yılı içerisinde ABD'de yaşanan 19 paraşüt hatası ölümünü düşünecek olursak, ortalama bir yılda herhangi bir kişinin hava dalışı sırasında ölme ihtimalinin 100.000'de 1 civarında olduğu söylenebilir.[2]

Tüm Reklamları Kapat

Aynı ülkenin istatistikleri için konuşacak olursak, yine 2012 yılında 34.000 kişinin trafik kazalarında öldüğü düşünülecek olursa, her 16.000 kilometre sürüş yaptığınızda (bu, sayı Türkiye için yılda 13.500 kilometre civarındadır[3]) ölme ihtimaliniz 6.000'de 1 civarındadır.[4] Yani eğer düzenli olarak araba kullanıyorsanız ama yılda en fazla 1 atlayış yapıyorsanız, araba kazasında ölme riskiniz çok daha yüksek demektir. Ama yıl içinde ne kadar sık atlayış yaparsanız, sizin bir birey olarak paraşüt kazasına denk gelme ihtimaliniz de o kadar artacaktır. İşte "risk toleransı" dediğimiz şey, tam olarak budur. 

Ancak arızalı bir paraşüt de illâ ölüm anlamına gelmez. Uzmanlara göre hayatta kalmanın sırrı, paraşüt sorun çıkardığında nasıl tepki vereceğinize bağlıdır. Vücudunuzu nasıl konumlandırmalısınız? Düşüşünü yavaşlatmak için yapabileceğiniz bir şey var mı? Neden bir çatıya inmek büyük bir su kütlesine inmekten daha iyi olabilir? İşte bu yazımızda, açılmayan bir paraşüt deneyimi yaşarsanız neler yapabileceğinizi anlatacağız.

Paraşütün Açılmaması Yaygın Bir Sorun mu?

Öncelikle şunu söyleyelim: Bir paraşütün kelimenin gerçek anlamıyla açılmaması, istatistiki olarak olanaksızdır. Yani paraşütün ipini çekip de, paraşüt çantasından paraşütün serbest kalmaması neredeyse hiçbir zaman görülmeyen bir hatadır. Haberlerde "paraşütü açılmadı" dendiğinde olan, neredeyse her zaman şudur: Paraşüt açılır; ancak uçurulabilir bir konfigürasyonda değildir; bu nedenle de asıl işi olan düşüşü yavaşlatma ve kontrollü hale getirme işlevini yerine getiremez.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Örneğin paraşüt ipleri birbirine dolanmış olabilir, paraşüt kol veya bacak gibi bir uzva dolanabilir, yedek paraşüt açıldıktan bir süre sonra ana paraşüt de birden açılabilir ve sorunlara neden olabilir ve bunun gibi bir dizi problem yaşanabilir. Ama paraşütün bakımı yeterince sık ve düzgün yapılırsa, paraşütün çantaya yerleştirilmesi ve uçuş sırasında vücut konumu doğru olursa, paraşütün açılmaması (ve hatta düzgün açılmaması) pek olası değildir.

Dahası günümüzde, belli bir yükseklikte belli bir hızdan yüksek hızla düşülüyorsa yedek paraşütü otomatik olarak açan sistemler bile mevcuttur. Hatta yanlış açılan bir paraşüt bile bir ölüm fermanı demek değildir. Birçok paraşüt hatası, uzman atlayıcılar tarafından havada çözülebilmektedir. Zaten paraşüt hatası ihtimali ile paraşüt kazası sonucu ölme ihtimali arasındaki yaklaşık 100 katlık fark, bu modern teknoloji ve atlayıcıların deneyimi sayesinde mümkün olmaktadır.

Yani havadalışı, deneyimleyebileceğiniz en heyecan verici olaylardan biridir ve genel olarak oldukça güvenli olduğu söylenebilir. Ama bu yazıyı yazma amacımız size bunu söylemek değildir. Ortada bir sorun veya anomali veya açıklanabilecek bir şey yoksa, bizim de size anlatacağımız bir şey yok demektir. O yüzden bir sorun yaratalım ve hem ana hem yedek paraşütünüzün tuhaf bir nedenle açılmadığını varsayalım. Veya daha çılgını, paraşütsüz bir şekilde atlayıp da son anda bundan pişmanlık duyduğunuzu düşünelim. Kendinizi böyle bir anda bulsanız, ne yapardınız?

Paraşütünüz Açılmazsa Yapmanız Gerekenler

Adım 1: Serbest Düşüş Fiziğini Anlayın!

Çoğu durumda olduğu gibi bu korkunç olayda da yapılacak en iyi şey, her şeyi yavaşlatmak olacaktır. Bu çok bariz gelebilir; ancak eğer en azından zihinsel olarak ne yapmanız gerektiğine hazır değilseniz, saatte 200 kilometre civarı bir hızla Dünya'ya doğru çakılırken ne yapmanız gerektiğini düşünemeyebilirsiniz.

Bu arada, tipik bir hava dalışı 200 km/h hızla olsa da, "balıklama" pozisyona geçtiğinizde saatte 240-290 kilometre hıza erişebilirsiniz. "Süratli dalış" olarak bilinen özel bir dalış yapan kişiler, hava sürtünmesini daha da fazla yavaşlatarak saatte 500 kilometreye varan hızlara ulaşabilirler. Dolayısıyla bu hızı ne kadar düşürebilirseniz, paraşütünüzün hatasını çözmek veya bir iniş planı yapmak için o kadar fazla vaktiniz olur.

Tüm Reklamları Kapat

Düşüş hızınızla ilgili bilmeniz gereken en kritik terim, "terminal hız" kavramıdır. Ama bunu anlayabilmek için, serbest düşen cisimlerin fiziğinden biraz anlamanız gerekir. Siz uçaktan kendinizi bıraktığınız anda üzerinize etki eden 2 kuvvet vardır: Yere doğru olan ve sizi giderek hızlandıran kütleçekim kuvveti, yani ağırlığınız. Ağırlığınız, kütleniz (mm) ile Dünya'nın kütleçekim ivmesinin (g≈9.81ms2g\approx{9.81}\frac{m}{s^2}) çarpımıdır.

Düşerken üzerinize etki eden iki kuvvet
Düşerken üzerinize etki eden iki kuvvet

Diğeri, sizi yavaşlatma yönünde etki eden ama maalesef sizi durdurabilecek kadar güçlü olmayan hava sürtünmesi (veya "drag") isimli kuvvettir. Bunu hesaplamak içinse şöyle bir formül kullanırız:

D=CdρV22A\LARGE{D=C_d\frac{\rho{V^2}}{2}A}

Burada CdC_d hava sürtünme katsayısıdır. ρ\rho işareti havanın yoğunluğudur. VV hızınız, AA ise kesit alanınızdır. Sürtünme katsayısı ve kesit alanınız, sizin genel şeklinizle ve havayla olan etkileşiminizle belirlenen bir sayıdır. Bunların çeşitli değerlerini aşağıdaki grafikte görebilirsiniz:

Tüm Reklamları Kapat

Hava yoğunluğu, atmosferde birim hacme düşen moleküllerin kütlesidir. Atmosferde aşağı doğru düştükçe yoğunluk da artar, yani üzerinizdeki sürtünme de bu hava yoğunlaşmasına bağlı olarak aşağıdaki formül çerçevesinde artar; ancak birçok durumda bu sayıyı sabit ve kabaca 1kgm31\frac{kg}{m^3} alabiliriz.

İlginç bir şekilde, hızınız arttıkça da sürtünme katsayısı artmaktadır - ki bu, az sonra terminal hız dediğimiz ve hayatta kalma ihtimalinizi etkileyen şeyi belirleyecektir. Ama sürtünme katsayısının hız arttıkça artması, aynı zamanda uçaktan atladığınızda neden doğrusal olarak değil de, yavaşlayarak hızlandığınızı, yani azalan bir ivmeyle hızlandığınızı da açıklar. Siz giderek hız kazandıkça, ağırlığınızın sizi aşağı çekmesi zorlaşmaktadır, çünkü sürtünme kuvveti güç kazanmaktadır. Paraşütle atlayan birinin hız-zaman grafiği şu şekilde çizilebilir:

Uçaktan atlayan biri, yavaşlayan bir ivmeyle hızlanır (çünkü sürtünme kuvveti giderek güçlenir ve ivmeyi düşürür). Nihayetinde serbest düşüşte terminal hıza ulaşılır. Bir süre bu şekilde seyrettikten sonra, paraşüt açılır. Paraşüt, çok hızlı bir yavaşlama sağlar ve bir noktada yeni ve çok daha düşük bir terminal hıza ulaşılır. Nihayetinde yere inildiğinde yumuşak bir şekilde hız 0'a düşer.
Uçaktan atlayan biri, yavaşlayan bir ivmeyle hızlanır (çünkü sürtünme kuvveti giderek güçlenir ve ivmeyi düşürür). Nihayetinde serbest düşüşte terminal hıza ulaşılır. Bir süre bu şekilde seyrettikten sonra, paraşüt açılır. Paraşüt, çok hızlı bir yavaşlama sağlar ve bir noktada yeni ve çok daha düşük bir terminal hıza ulaşılır. Nihayetinde yere inildiğinde yumuşak bir şekilde hız 0'a düşer.

Son olarak kesit alanınız, hareket ettiğiniz yöne dik bir düzlemde sizi kesecek olsak, o dilimin ne kadar alan kapladığıdır. Bu nedenle gökdoğanlar veya ekstrem dalış uzmanları yere doğru dalarken mermi gibi sivri bir pozisyona geçerler. Çünkü hareket ettikleri yönde kesit alanı ne kadar azsa, sürtünme kuvveti de o kadar az olur ve düşüş hızları o kadar artar.

Gökdoğan
Gökdoğan

Şimdi paraşütün olayını daha iyi anlıyorsunuzdur: Öyle yüksek bir hava sürtünmesi yaratalım ki, hızımızı büyük oranda kesebilelim. Böylece düşmeye devam edelim ama daha yavaş düşelim ve paraşütü yönlendirerek o sürtünme kuvvetini yönlendirebilelim ve böylece düştüğümüz yönü seçebilelim. Paraşütün yaptığı, muazzam bir kesit alanı oluşturarak düşüşünüzü dengelemek ve uçak kanadına benzer tasarımı sayesinde kontrolü size vermektir.

Tüm Reklamları Kapat

Ama siz, şanssız olanlardansınız. Bir paraşütünüz yok. Dolayısıyla çakılacaksınız. Ama yine de az önce anlattığımız ağırlık kuvvetiyle sürtünme kuvveti arasındaki dengenin fiziği, sizin bu kontrolsüz düşüşteki tek dostunuz.

Bu berbat gidişatınızın iyi tarafı şu: Yere düştüğünüz süre boyunca sürekli hızlanmayacaksınız. Siz hızlandıkça, sürtünme kuvvetinin de arttığını söylemiştik. İşte bu nedenle bir noktada sürtünme kuvveti, Dünya'nın kütleçekimi ve kütlenizden doğan ağırlık kuvvetinizle dengelenir. Bu noktada artık üzerinizdeki iki zıt yönlü kuvvet birbirine eşitlenmiş olur ve ivme, yani hız değişiminiz ortadan kalkar. Artık sabit hızla düşersiniz. İşte bu noktadaki hızınıza "terminal hız" deriz. Maksimum hızınız bu olacaktır. Az önce öğrendiğimiz terimleri yeniden düzenleyerek, bu hızı şöyle hesaplayabiliriz:

vt=2mgρACd\LARGE{v_t=\sqrt{\frac{2mg}{\rho{AC_d}}}}

Çoğu durumda paraşütü açtığınız noktada çoktan bu hıza ulaşmış olursunuz. Paraşütünüz olsaydı, paraşüt sayesinde değişen sürtünme kuvvetinin yardımıyla yeni ve çok daha düşük, genelde yaklaşık 5 kat düşük bir terminal hızda dengelenecektiniz. Zaten "kontrollü düşüş" dediğimiz şey de budur. Ama paraşütünüz yok. Dolayısıyla terminal hızın ötesine hızlanmayacak olsanız da, saatte 200 kilometre hızla düşüyorsunuz. Bunu bir şekilde azaltmamız şart. İşte fizik, bize burada yardım ediyor. Yukarıdaki formülde ya pay kısmını (mgmg) azaltacağız, ya payda kısmını (ρACd\rho{A}C_d) artıracağız - ki bu kesirli sayı küçülsün, dolayısıyla hızımız azalsın.

Kütleçekimi ivmesini ve atmosfer yoğunluğunu kontrol edemezsiniz. Sadece 3 şeyden birini kontrol edebilirsiniz: Kütle, sürtünme katsayısı ve kesit alanı. 

Adım 2: Mümkünse Fazla Kütleden Kurtulun!

Eğer üzerinizde gereksiz bir kütle varsa, o kütleden kurtularak ağırlığı azaltabilirsiniz; ama bu nadiren mümkün olur - çünkü nadiren üzerinizde anlamlı bir fark yaratabilecek büyüklükte ve atabileceğiniz bir kütle vardır.

Aslında bu, ilginç bir tartışmaya da kapı aralar: Bazen insanlar kendilerini uçaktan atmazlar; bunun yerine, bir yolcu uçağı parçalanabilir ve insanlar kendilerini koltuklarıyla veya uçağın bir parçasıyla birlikte yere doğru düşerken bulurlar. Burada kemeri çözüp gereksiz kütleden kurtulmak terminal hızı düşüreceği için avantajlı gibi gelebilir; ama aynı zamanda işin birazdan geleceğimiz çarpma kısmındaki olaylar da var. Dolayısıyla ilginç bir paradoks doğmaktadır: Bazen bir koltuğa veya uçak parçasına bağlı kalmak, yere çakıldığınızda aldığınız hasarı azaltıp hayatta kalma şansınızı artırabilir. Ancak bağlı olduğunuz uçak parçasının yapısı ve düşeceğiniz yer bu sonucu çok etkilediği için ve bir uçak parçasına veya koltuğa bağlıysanız düşeceğiniz yeri de seçemeyeceğiniz için, şimdi bunun düşünmenin sırası değil. Kütleyi boşverin.

Adım 3: X Pozisyonuna Geçin!

Düşüşü yavaşlatmak için, vücudunuzu bir X pozisyonuna (ya da göbekleme pozisyonuna) sokmanız gerekir. Kollarınızı ve bacaklarınızı açmak, göğsünüzü yere paralel tutmak ve sırtınızı ve başınızı yukarı kaldırmak alabileceğiniz en iyi pozisyon olacaktır. Bu pozisyon, %30 civarında daha fazla hava direnç katsayısı ve bu direncin etki edebileceği %300 civarında daha fazla yüzey alanı yaratacaktır ve böylece hızlanmanızı yavaşlatarak size nereye ineceğinizi seçmeniz için zaman verecektir.[5] Diğer her şeyi sabit kabul edersek, sırf bu pozisyona geçerek hızınızı %50 civarında azaltabilirsiniz. Saatte 200 kilometre yerine, 100 kilometre hızla düşmek... Hiç fena değil. 

Adım 4: İniş Noktanızı Doğru Seçin (ve Sudan Uzak Durun)!

Şimdi, bir iniş noktası seçmeniz gerekiyor. Gitmek istediğiniz yöne doğru vücudunuzu çevirip, kol ve bacaklarınızı birbirine yakınlaştırırsanız, tracking adı verilen bir yöntemle istediğiniz yöne doğru ilerleyebilirsiniz. Bir profesyonel bu yolla yatayda saniyede 30 küsür metre yol alabilir ama amatörseniz, muhtemelen bu yöntemle çok uzaklara gidemeyeceksiniz. Ama düşebileceğiniz yerler arasında en iyisini seçmenizi sağlayabilir.

Tracking pozisyonu
Tracking pozisyonu

Peki nereye ineceksiniz? Önce herkesin ilk aklına gelen ama kesinlikle yanlış olanı söyleyerek başlayalım: Suya kesinlikle inmemelisiniz. Su, sıkıştırılamaz bir akışkandır. Yani üzerine dikeyde kuvvet bindiğinde, neredeyse hiç sıkışmayacaktır. Bir şırınganın ucunu kapatıp, içindeki havayı sıkıştırabilirsiniz ama suyu sıkıştıramazsınız. Mesela araçlarımızdaki hidrolik sistemler, suyun bu sıkıştırılamaz olma özelliği sayesinde çalışır.

Tüm Reklamları Kapat

Saatte 100 kilometre hızla suya çakılacak olursanız, 3 metreden atladığınızda yaptığınız gibi suyun yüzey gerilimini yarıp içine dalamazsınız, buna kütleniz yetmeyecektir. Yüzey gerilimi kırılmadığı için, su adeta beton gibi davranacaktır. Genel bir kural olarak, ne yaptığınızı bilmiyorsanız, asla 15 metrenin üzerinden atlayış yapmamalısınız.

Şöyle düşünün: 50 metreden atlayacak olursanız deneyimleyeceğiniz yavaşlama ivmesi yani g-kuvveti, 270-g civarında olacak. Kafa kafaya bir araba kazası için bu 70-g, jet pilotlarının acil durum fırlatması sırasında deneyimlediği ivme 20-g civarındadır. Suya 2-3 metreden göbekleme daldığınızda canınızın ne kadar yandığını düşünün. Şimdi onun binlerce katını düşünün. Üstelik o g-kuvvetine dayanmak sadece bir şey! Çakılmadan sonra bilinciniz kapanırsa, boğularak öleceksiniz. Dolayısıyla suyu unutun. 

Olası iniş noktaları arasındaki en iyi üç seçeneğiniz; bataklıklar, kar veya ağaçlardır. Hepsinin ortak bir özelliği vardır: Hepsi, sıkıştırılabilir yapıdadır. Yani üzerine binen kuvvetin ve dolayısıyla enerjinin bir kısmını emebilecek niteliktedir. Amacımız, bunlarla temas ettiğiniz andan, sert zemine veya bunların sıkıştırılabileceği maksimum değere ulaştığınız âna kadar geçen sürede, bu yumuşak yapıların enerjinizin bir kısmını emmesini sağlamaktır. 

Yani bunların hepsi, çarpma anındaki yavaşlama sürenizi uzatarak yavaşlamanıza yardımcı olur. Burada kritik olan şudur: Yüksek bir yerden düştüğünüzde sizi öldüren şey, hızınız değil, bu hızda meydana gelen ani değişime bağlı olarak ortaya çıkan çarpma kuvvetidir. Terminal hızınızı yukarıdaki formülden hesaplayabilirsiniz; çarpma kuvvetini (FF) ise şu şekilde hesaplamanız mümkündür:

Tüm Reklamları Kapat

F=mΔVΔT\LARGE{F=m\frac{\Delta{V}}{\Delta{T}}}

Burada mm kütleniz, ΔV\Delta{V} hızınızda meydana gelen değişim, ΔT\Delta{T} ise bu hız değişiminin yaşandığı zaman aralığıdır. Hatırlayacak olursanız, belli bir mesafeden düşerken sürekli hızlanmazsınız; bir noktada terminal hıza ulaşacaksınızdır. Dolayısıyla ΔV\Delta{V} hesabında kullanacağınız iki hız, yani başlangıç hızını (ki bu terminal hıza eşit olacaktır) ve son hızınız (ki bu sıfır olacaktır) büyük oranda sabittir. Ancak bu durmanın ne kadar sürede yaşanacağını bir nebze olsun etkileyebilirsiniz. İşte bataklıklar ve kar gibi yumuşak yüzeyler ile ağaçlar gibi kademeli bir yavaşlamayı mümkün kılacak bölgeler bu nedenle avantajlıdır.

Sert bir zemine indiğinizde, vücudunuz, saatte yaklaşık 200 kilometrelik düşme hızından, sıfır hıza yarım saniye içinde düşerek, sizi anında öldürmek için yeterli G-kuvvetiyle karşılaşır. Bu üç seçenek ise tampon görevi görerek yavaşlamayı birkaç saniye uzatır. Az gözükse de bu birkaç saniye, G kuvvetini önemli ölçüde azaltır ve size hayatta kalma şansı verir.

Ağaç dalları da esnek yapıları sayesinde bunu sağlayabilir ama o dalların yüksek hızda aynı zamanda mızrak etkisi yaparak vücudunuzu delip geçebileceğini de unutmayın. Dolayısıyla dalların açısı, dikenli olup olmadıkları, kıyafetlerinizin dayanıklılığı gibi detaylar sonucu etkileyebilir.

Tüm Reklamları Kapat

Yakınlarda herhangi bir yerde bataklık, kar veya ağaç göremiyorsanız, bir sonraki en iyi seçeneğiniz, çatı veya otobüs gibi düşüşünüzü aynı şekilde hafifletecek büyük bir şey aramak olacaktır. Bu yapılar çok güçlü değildir, bu yüzden onlara çarptığınızda kırılır ve düşüşte kazanılan enerjinin bir kısmını emer.

Adım 5: Çarpmadan Önce Dik Pozisyona Geçin!

Ve geldik çarpma anına... Dürüst olalım, vaziyet hiç ama hiç iyi olmayacak. Hızınızı ne kadar yavaşlatırsanız yavaşlatın, ne kadar yumuşak bir zemin seçerseniz seçin, saatte en az 100 kilometre hızla yere çakılma hiç hoş bir deneyim olmayacaktır. Canınız acıyacak. Hem de çok fazla acıyacaktır. Muhtemelen acıdan bayılacaksınız.

Ama yine de düşük de olsa, o bayılmadan sonra ayılabilmenizi, yani hayatta kalma şansınızı arttırabilmek için yapabileceğiniz son bir şey vardır: Çarpma anından hemen önce, ayaklarınız yere bakacak, kafanızsa yerden uzak duracak bir şekilde, dik bir pozisyona geçmelisiniz ve kafanızı kollarınız arasına alıp, ellerinizi arkadan kilitleyerek korumalısınız.

Burada, bacakları ve omurganızı feda ediyoruz. Ancak ayak kemikleriniz, ayak bilekleriniz, uzun bacak kemikleriniz, kalça kemiğiniz ve omurlarınız kırıldıkça, bu kırılan parçalar da tıpkı araba kazalarında arabaların yaptığı gibi enerjiyi sönümlemiş olacaklar. Tıpkı arabalarınızdaki bükülme bölgelerinin bir kaza sırasında yaptığı gibi... Bu bükülme, enerjiyi dağıtır. Bu nedenle bükülebilecek ve kırılabilecek bir şeylerin üzerine düşmek daha iyi bir fikir, bu parçalar vücudunuzu kesebilecek olsa bile.

Tüm Reklamları Kapat

Adım 5: Yuvarlanın!

Eğer bu ilk çarpma anında bayılmadıysanız, tıpkı futbolcuların düştükten sonra yaptıkları gibi yuvarlanmayı deneyebilirsiniz. Neymar'ın harika bir şekilde sergilediği o yuvarlanmanın, hakemi kandırmak haricinde bir anlamı var. Yuvarlandıkça, üzerinize binen kuvvetlerin yönünü değiştirerek enerjiyi dağıtmış olursunuz. Bu da vücudunuza aldığınız darbeleri, özellikle de kemik ve eklemlerinizin deneyimlediği kuvvetleri yumuşatır.

Ve bu noktada da halen hayattaysanız. Tebrikler! Ölmediniz... Şimdilik. Vücudunuzdaki onlarca kemik paramparça oldu ve muhtemelen devasa bir iç kanama geçiriyorsunuz. Omurganız hasar aldı, muhtemelen birçok kaburganız parçalandı, bir kısmı akciğerlerinizi, kalbinizi veya damarlarınızı delmiş olabilir. Kafa travması yaşamış olma ihtimaliniz çok yüksek.

Umuyoruz sizinle birlikte atlayan birileri vardı ve hemen sizi hastaneye yetiştirebilirler. Acile ne kadar hızlı ulaşırsanız, hayatta kalma şansınız da o kadar yüksek olacak.

Ne diyelim, geçmiş olsun! Umarız bilim sayesinde hayatta kalma şansınızı birazcık bile olsa artırabilmişsinizdir.

Alıntı Yap
Okundu Olarak İşaretle
47
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Korkutucu! 58
  • Tebrikler! 28
  • İnanılmaz 16
  • Muhteşem! 13
  • Bilim Budur! 8
  • Güldürdü 6
  • Umut Verici! 6
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 5
  • Merak Uyandırıcı! 5
  • Üzücü! 4
  • İğrenç! 4
  • Grrr... *@$# 3
Kaynaklar ve İleri Okuma
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 30/03/2023 08:58:23 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/9491

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Tüm Reklamları Kapat
Akış
İçerikler
Sosyal
Gündem
Amerika Birleşik Devletleri
Doktor
Sanat
Tümör
Çağ
Göz
Kuyruk
Hasta
Biyocoğrafya
Makine
Yaşam
Evrim Ağacı Duyurusu
İmmünoloji
Çevre
Yapay Zeka
Beslenme Davranışları
Hamile
Kadın
Doğal Seçilim
Yemek
İnsanlar
Neandertal
Bağırsak
Radyasyon
Fotosentez
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Gönder
Ekle
Soru Sor
Daha Fazla İçerik Göster
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katmak için hemen buraya tıklayın.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
EA Akademi
Evrim Ağacı Akademi (ya da kısaca EA Akademi), 2010 yılından beri ürettiğimiz makalelerden oluşan ve kendi kendinizi bilimin çeşitli dallarında eğitebileceğiniz bir çevirim içi eğitim girişimi! Evrim Ağacı Akademi'yi buraya tıklayarak görebilirsiniz. Daha fazla bilgi için buraya tıklayın.
Etkinlik & İlan
Bilim ile ilgili bir etkinlik mi düzenliyorsunuz? Yoksa bilim insanlarını veya bilimseverleri ilgilendiren bir iş, staj, çalıştay, makale çağrısı vb. bir duyurunuz mu var? Etkinlik & İlan Platformumuzda paylaşın, milyonlarca bilimsevere ulaşsın.
Podcast
Evrim Ağacı'nın birçok içeriğinin profesyonel ses sanatçıları tarafından seslendirildiğini biliyor muydunuz? Bunların hepsini Podcast Platformumuzda dinleyebilirsiniz. Ayrıca Spotify, iTunes, Google Podcast ve YouTube bağlantılarını da bir arada bulabilirsiniz.
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Alıntı Yap
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
Z. Şeniş, et al. Paraşüt Hatası: Havadayken "Paraşütünüz Açılmazsa" Neler Yapmalısınız?. (31 Ekim 2020). Alındığı Tarih: 30 Mart 2023. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/9491
Şeniş, Z., Bakırcı, Ç. M. (2020, October 31). Paraşüt Hatası: Havadayken "Paraşütünüz Açılmazsa" Neler Yapmalısınız?. Evrim Ağacı. Retrieved March 30, 2023. from https://evrimagaci.org/s/9491
Z. Şeniş, et al. “Paraşüt Hatası: Havadayken "Paraşütünüz Açılmazsa" Neler Yapmalısınız?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, 31 Oct. 2020, https://evrimagaci.org/s/9491.
Şeniş, Zeynep. Bakırcı, Çağrı Mert. “Paraşüt Hatası: Havadayken "Paraşütünüz Açılmazsa" Neler Yapmalısınız?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, October 31, 2020. https://evrimagaci.org/s/9491.

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close
Geri Bildirim Gönder
Paylaş
Reklamsız Deneyim

Evrim Ağacı'ndaki reklamları, bütçenize uygun bir şekilde, kendi seçtiğiniz bir süre boyunca kapatabilirsiniz. Tek yapmanız gereken, kaç ay boyunca kapatmak istediğinizi aşağıdaki kutuya girip tek seferlik ödemenizi tamamlamak:

10₺/ay
x
ay
= 30
3 Aylık Reklamsız Deneyimi Başlat
Evrim Ağacı'nda ücretsiz üyelik oluşturan ve sitemizi üye girişi yaparak kullanan kullanıcılarımızdaki reklamların %50 daha az olduğunu, Kreosus/Patreon/YouTube destekçilerimizinse sitemizi tamamen reklamsız kullanabildiğini biliyor muydunuz? Size uygun seçeneği aşağıdan seçebilirsiniz:
Evrim Ağacı Destekçilerine Katıl
Zaten Kreosus/Patreon/Youtube Destekçisiyim
Reklamsız Deneyim
Kreosus

Kreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.

Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.

Patreon

Patreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.

Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.

YouTube

YouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24 saat alabilmektedir.

Diğer Platformlar

Bu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.

Giriş yapmayı unutmayın!

Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.

Destek Ol

Devamını Oku
Evrim Ağacı Uygulamasını
İndir
Chromium Tabanlı Mobil Tarayıcılar (Chrome, Edge, Brave vb.)
İlk birkaç girişinizde zaten tarayıcınız size uygulamamızı indirmeyi önerecek. Önerideki tuşa tıklayarak uygulamamızı kurabilirsiniz. Bu öneriyi, yukarıdaki videoda görebilirsiniz. Eğer bu öneri artık gözükmüyorsa, Ayarlar/Seçenekler (⋮) ikonuna tıklayıp, Uygulamayı Yükle seçeneğini kullanabilirsiniz.
Chromium Tabanlı Masaüstü Tarayıcılar (Chrome, Edge, Brave vb.)
Yeni uygulamamızı kurmak için tarayıcı çubuğundaki kurulum tuşuna tıklayın. "Yükle" (Install) tuşuna basarak kurulumu tamamlayın. Dilerseniz, Evrim Ağacı İleri Web Uygulaması'nı görev çubuğunuza sabitleyin. Uygulama logosuna sağ tıklayıp, "Görev Çubuğuna Sabitle" seçeneğine tıklayabilirsiniz. Eğer bu seçenek gözükmüyorsa, tarayıcının Ayarlar/Seçenekler (⋮) ikonuna tıklayıp, Uygulamayı Yükle seçeneğini kullanabilirsiniz.
Safari Mobil Uygulama
Sırasıyla Paylaş -> Ana Ekrana Ekle -> Ekle tuşlarına basarak yeni mobil uygulamamızı kurabilirsiniz. Bu basamakları görmek için yukarıdaki videoyu izleyebilirsiniz.

Daha fazla bilgi almak için tıklayın

Önizleme
Görseli Kaydet
Sıfırla
Vazgeç
Ara
Moderatöre Bildir

Raporlama sisteminin amacı, platformu uygunsuz biçimde kullananların önüne geçmektir. Lütfen bir içeriği, sadece düşük kaliteli olduğunu veya soruya cevap olmadığını düşündüğünüz raporlamayınız; bu raporlar kabul edilmeyecektir. Bunun yerine daha kaliteli cevapları kendiniz girmeye çalışın veya size sunulan (oylama gibi) diğer araçlar ile daha kaliteli cevaplara teşvik edin. Kalitesiz bulduğunuz içerikleri eleyebileceğiniz, kalitelileri daha ön plana çıkarabileceğiniz yeni araçlar geliştirmekteyiz.

Kural İhlali Seç
Öncül Ekle
Sonuç Ekle
Mantık Hatası Seç
Kural İhlali Seç
Soru Sor
Aşağıdaki "Soru" kutusunu sadece soru sormak için kullanınız. Bu kutuya soru formatında olmayan hiçbir cümle girmeyiniz. Sorunuzla ilgili ek bilgiler vermek isterseniz, "Açıklama" kısmına girebilirsiniz. Soru kısmının soru cümlesi haricindeki kullanımları sorunuzun silinmesine ve UP kaybetmenize neden olabilir.
Görsel Ekle
Kurallar
Platform Kuralları
Bu platform, aklınıza takılan soruları sorabilmeniz ve diğerlerinin sorularını yanıtlayabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Gerçekten soru sorun, imâdan ve yüklü sorulardan kaçının.
Sorularınızın amacı nesnel olarak gerçeği öğrenmek veya fikir almak olmalıdır. Şahsi kanaatinizle ilgili mesaj vermek için kullanmayın; yüklü soru sormayın.
2
Bilim kimliğinizi kullanın.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla sorular ve cevaplar, bilimsel perspektifi yansıtmalıdır. Geçerli bilimsel kaynaklarla doğrulanamayan bilgiler veya reklamlar silinebilir.
3
Düzgün ve insanca iletişim kurun.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Sahtebilimi desteklemek yasaktır.
Sahtebilim kategorisi altında konuyla ilgili sorular sorabilirsiniz; ancak bilimsel geçerliliği bulunmayan sahtebilim konularını destekleyen sorular veya cevaplar paylaşmayın.
5
Türkçeyi düzgün kullanın.
Şair olmanızı beklemiyoruz; ancak yazdığınız içeriğin anlaşılır olması ve temel düzeyde yazım ve dil bilgisi kurallarına uyması gerekmektedir.
Soru Ara
Aradığınız soruyu bulamadıysanız buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Alıntı Ekle
Eser Ekle
Kurallar
Platform Kuralları
Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Formu olabildiğince eksiksiz doldurun.
Girdiğiniz sözün/alıntının kaynağı ne kadar açıksa o kadar iyi. Açıklama kısmına kitabın sayfa sayısını veya filmin saat/dakika/saniye bilgisini girebilirsiniz.
2
Anonimden kaçının.
Bazı sözler/alıntılar anonim olabilir. Fakat sözün anonimliğini doğrulamaksızın, bilmediğiniz her söze/alıntıya anonim yazmayın. Bu tür girdiler silinebilir.
3
Kaynağı araştırın ve sorgulayın.
Sayısız söz/alıntı, gerçekte o sözü hiçbir zaman söylememiş/yazmamış kişilere, hatalı bir şekilde atfediliyor. Paylaşımınızın site geneline yayılabilmesi için kaliteli kaynaklar kullanın ve kaynaklarınızı sorgulayın.
4
Ofansif ve entelektüel düşünceden uzak sözler yasaktır.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
5
Sözlerinizi tırnak (") içine almayın.
Sistemimiz formatı otomatik olarak ayarlayacaktır.
Gönder
Tavsiye Et
Aşağıdaki kutuya, [ESER ADI] isimli [KİTABI/FİLMİ] neden tavsiye ettiğini girebilirsin. Ne kadar detaylı ve kapsamlı bir analiz yaparsan, bu eseri [OKUMAK/İZLEMEK] isteyenleri o kadar doğru ve fazla bilgilendirmiş olacaksın. Tavsiyenin sadece negatif içerikte olamayacağını, eğer bu sistemi kullanıyorsan tavsiye ettiğin içeriğin pozitif taraflarından bahsetmek zorunda olduğunu lütfen unutma. Yapıcı eleştiri hakkında daha fazla bilgi almak için burayı okuyabilirsin.
Kurallar
Platform Kuralları
Bu platform; okuduğunuz kitaplara, izlediğiniz filmlere/belgesellere veya takip ettiğiniz YouTube kanallarına yönelik tavsiylerinizi ve/veya yapıcı eleştirel fikirlerinizi girebilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Önceliğimiz pozitif tavsiyelerdir.
Bu platformu, beğenmediğiniz eserleri yermek için değil, beğendiğiniz eserleri başkalarına tanıtmak için kullanmaya öncelik veriniz. Sadece negatif girdileri olduğu tespit edilenler platformdan geçici veya kalıcı olarak engellenebilirler.
2
Tavsiyenizin içeriği sadece negatif olamaz.
Tavsiye yazdığınız eserleri olabildiğince objektif bir gözlükle anlatmanız beklenmektedir. Dolayısıyla bir eseri beğenmediyseniz bile, tavsiyenizde eserin pozitif taraflarından da bahsetmeniz gerekmektedir.
3
Negatif eleştiriler yapıcı olmak zorundadır.
Eğer tavsiyenizin ana tonu negatif olacaksa, tüm eleştirileriniz yapıcı nitelikte olmak zorundadır. Yapıcı bir tarafı olmayan veya tamamen yıkıcı içerikte olan eleştiriler silinebilir ve yazarlar geçici veya kalıcı olarak engellenebilirler.
4
Düzgün ve insanca iletişim kurun.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
5
Türkçeyi düzgün kullanın.
Şair olmanızı beklemiyoruz; ancak yazdığınız içeriğin anlaşılır olması ve temel düzeyde yazım ve dil bilgisi kurallarına uyması gerekmektedir.
Eser Ara
Aradığınız eseri bulamadıysanız buraya tıklayarak ekleyebilirsiniz.
Tür Ekle
Üst Takson Seç
Kurallar
Platform Kuralları
Bu platform, yaşamış ve yaşayan bütün türleri filogenetik olarak sınıflandırdığımız ve tanıttığımız Yaşam Ağacı projemize, henüz girilmemiş taksonları girebilmeniz için geliştirdiğimiz bir platformdur. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Takson adlarını doğru yazdığınızdan emin olun.
Taksonların sadece ilk harfleri büyük yazılmalıdır. Latince tür adlarında, cins adının ilk harfi büyük, diğer bütün harfler küçük olmalıdır (Örn: Canis lupus domesticus). Türkçe adlarda da sadece ilk harf büyük yazılmalıdır (Örn: Evcil köpek).
2
Taksonlar arası bağlantıları doğru girin.
Girdiğiniz taksonun üst taksonunu girmeniz zorunludur. Eğer üst takson yoksa, mümkün olduğunca öncelikle üst taksonları girmeye çalışın; sonrasında daha alt taksonları girin.
3
Birden fazla kaynaktan kontrol edin.
Mümkün olduğunca ezbere iş yapmayın, girdiğiniz taksonların isimlerinin birden fazla kaynaktan kontrol edin. Alternatif (sinonim) takson adlarını girmeyi unutmayın.
4
Tekrara düşmeyin.
Aynı taksonu birden fazla defa girmediğinizden emin olun. Otomatik tamamlama sistemimiz size bu konuda yardımcı olacaktır.
5
Mümkünse, takson tanıtım yazısı (Taksonomi yazısı) girin.
Bu araç sadece taksonları sisteme girmek için geliştirilmiştir. Dolayısıyla taksonlara ait minimal bilgiye yer vermektedir. Evrim Ağacı olarak amacımız, taksonlara dair detaylı girdilerle bu projeyi zenginleştirmektir. Girdiğiniz türü daha kapsamlı tanıtmak için Taksonomi yazısı girin.
Gönder
Tür Gözlemi Ekle
Tür Seç
Fotoğraf Ekle
Kurallar
Platform Kuralları
Bu platform, bizzat gözlediğiniz türlerin fotoğraflarını paylaşabilmeniz için geliştirilmiştir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Net ve anlaşılır görseller yükleyin.
Her zaman bir türü kusursuz netlikte fotoğraflamanız mümkün olmayabilir; ancak buraya yüklediğiniz fotoğraflardaki türlerin özellikle de vücut deseni gibi özelliklerinin rahatlıkla ayırt edilecek kadar net olması gerekmektedir.
2
Özgün olun, telif ihlali yapmayın.
Yüklediğiniz fotoğrafların telif hakları size ait olmalıdır. Başkası tarafından çekilen fotoğrafları yükleyemezsiniz. Wikimedia gibi açık kaynak organizasyonlarda yayınlanan telifsiz fotoğrafları yükleyebilirsiniz.
3
Paylaştığınız fotoğrafların telif hakkını isteyemezsiniz.
Yüklediğiniz fotoğraflar tamamen halka açık bir şekilde, sınırsız ve süresiz kullanım izniyle paylaşılacaktır. Bu fotoğraflar nedeniyle Evrim Ağacı’ndan telif veya ödeme talep etmeniz mümkün olmayacaktır. Kendi fotoğraflarınızı başka yerlerde istediğiniz gibi kullanabilirsiniz.
4
Etik kurallarına uyun.
Yüklediğiniz fotoğrafların uygunsuz olmadığından ve başkalarının haklarını ihlâl etmediğinden emin olun.
5
Takson teşhisini doğru yapın.
Yaptığınız gözlemler, spesifik taksonlarla ilişkilendirilmektedir. Takson teşhisini doğru yapmanız beklenmektedir. Taksonu bilemediğinizde, olabildiğince genel bir taksonla ilişkilendirin; örneğin türü bilmiyorsanız cins ile, cinsi bilmiyorsanız aile ile, aileyi bilmiyorsanız takım ile, vs.
Gönder
Tür Ara
Aradığınız türü bulamadıysanız buraya tıklayarak ekleyebilirsiniz.