Pandemide Öğretmenlik Kabusu: Öğretmenler, COVID-19 Nedeniyle Öğrencilerin Düştüğü Kaos Ortamında Eğitim İhtiyaçlarına Yetişemiyor!
Bu haber 2 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Omicron dalgası Amerika'yı kasıp kavururken anaokulundan 12. sınıfa kadar olan süreyi kapsayan "K-12 eğitimi", artan ihtiyaçların altında ezilen alanlardan birisi oldu. Güncel haber başlıkları; personel ve taşıma zorluklarını, yüz yüze ve uzaktan eğitime yönelik ebeveyn endişelerini, sendikalar ile bölge yönetimleri arasındaki çekişmeleri yansıtıyor. Bütün bunlar arasında öğretmenlerin sınıf içinde maruz kaldığı zorluklar gözden kaçabiliyor.[1], [2], [3]
Bu yazının konusu olan araştırmanın bir kısmı çerçevesinde, 2020 yılının Mart ayından beri Amerika'nın orta-batı bölgesinde yer alan bir banliyö ilkokulunda görevli bir grup öğretmenin deneyimleri takip edildi. Pandemi süresince öğretmenlerin deneyimlerinde ve hâllerinde kimi çeşitlilikler gözlense de yazı konusu olan araştırma, öğretmenlerin durumlarının oldukça zor olduğunu gösteriyor.
Büyük Bir Boşluğu Doldurmaya Çalışmak...
Çalışmada bulgulandığı üzere öğretmenler bir yandan öğrencilerinin öğrenme durumlarına dair daha büyük endişeler duyarken, diğer yandan ellerindeki kaynaklar giderek azalıyor ve sorumlulukları günbegün artıyor. Pandeminin başında koşullara umutla yaklaşan birçok öğretmen; çok çalıştıklarını, oldukça yorulduklarını ve hiçbir şeye yetişemediklerini ifade ediyor. Uzaktan eğitim ile 3. yıllarını dolduran öğrencilerin ise akademik başarı dağılımı giderek genişliyor.
Çalışmaya dahil olan ilkokul öğretmenleri, normal eğitimlerini sürdürdürdükleri bir yıl içerisinde bir sınıf ortamında yalnızca iki ya da üç eğitim seviyesine hitap etmelerine karşın, pandemi zamanında bu sayının dokuza kadar yükseldiğini; yani aynı sınıf içerisinde anlatılan konuya dokuz farklı hakimiyet seviyesinde yaklaşmak zorunda kaldıklarını bildiriyor. Öğretmenler bu denli büyük bir mücadele verirken bu eğitim seviyelerine uygun, farklı dersler planlayabilmek için kendilerine yeterli zamanın, desteğin ve kaynağın tanınmadığını da belirtiyorlar.[4]Bunun üzerine öğrencilerin devamsızlıkları da eklenince öğretmenler, müfredatlarındaki materyalleri nasıl bir sırayla öğreteceklerini sürekli düşünmek ve planlamak zorunda kalıyor.[5] Çalışmaya katılan bir öğretmen, şunları söylüyor:
Öğrenciler devamsızlık yaptığında işler iyice güçleşiyor. [Devamsızlık yaptıklarında] ne kadar materyal işleyeceğimi, geri döndüklerinde ise bu materyali nasıl tekrar edeceğimi bilemiyorum.
2021-2022 eğitim öğretim yılından önce de öğrenme boşluklarının halihazırda büyük olduğunu belirten öğretmenler, günümüz koşullarında bu boşlukların giderek büyüdüğünü de ekliyorlar.[6], [7]
Tam Bir Kabus!
Öğretmenler, müfredat dahilindeki eğitimin yanı sıra parmak kaldırmak ve sıra beklemek gibi basit okul kurallarını da tekrar öğretmek durumunda kaldıklarını belirtiyorlar.[8]Çalışmaya katılan bir beşinci sınıf öğretmeni olan Rachel, karşılaştığı zorlukları şu sözlerle ifade ediyor:
[Eğitim ve öğretim süreci] sanki senenin başındaymışız gibi; öğrenciler yönlendirmelere beklenmeyen şekilde karşılıklar veriyor ve beklenmeyen davranışlarda bulunuyorlar. Yardımlaşma ve problem çözümüne yönelik birçok sosyal boşluk görüyorum. Öğrencilere öz-kontrol yeniden kazandırılmalı.
Öğretmenler; duygusal bozukluk, öğrenim bozuklukları ve başkaldırma gibi ciddi davranışsal sorunların çok daha sık gözlemlendiğini belirtiyorlar. Sakin ve uslu öğrencileriyle bilinen okullarda dahi kavgalar ve söz dalaşı çıkabiliyor. Çalışma kapsamında bir öğretmen, sömestr dönüşünde öğrencilerden birinin gözüne tükürdüğünü; ertesi günü ise COVID-19 pozitif çıktığını dile getiriyor.
Bu gibi sebeplerden ötürü öğretmenler, mesleklerini yapmadan önce nizamı sağlamaya uğraşıyor. Bir öğretmen bu durumu şu sözlerle ifade ediyor:
Günümün yalnızca küçük bir kısmı gerçek, yüksek kalite eğitim ile geçiyor.
Öğrencilerin zihinsel sağlığından endişe eden öğretmenlerin geceleri gözüne uyku girmiyor.[9], [10] Kaygılı, depresif, umutsuz ve intihar düşünceleriyle yüzleşen çocuklara her zamankinden daha yaygın rastladıklarını ve bu gibi sorunların daha erken baş gösterdiğini söylüyorlar. Birinci sınıf öğretmeni Katie, bizlerle şunları paylaştı:
Ebeveynleri gıda kıtlığı çeken, iş bulmakta zorlanan, aile ilişkileri dengesiz olan birçok çocuğun yanı sıra aile fertlerini kaybetmiş çocuklar da var.
Eğitim Altyapısı Bunu Kaldırmaz!
Problemlerin birbiri üzerine bu şekilde yaşandığı kriz anlarında öğretmenler, genellikle okullarda görevli kamu çalışanlarıyla, danışmanlarla işbirliği yaparlar. Buna karşın birçok danışman, yönetici, destek personeli ve paraprofesyonel, hastalanan öğretmenlerin yerine sınıflara girmekte; öğrenciler problemleriyle baş başa bırakılmaktadır.[11]
Öğretmenler de bu artan tempoya ayak uydurmak için kendi derslerine hazırlık zamanlarından kısıp diğer öğretmenlerin derslerine girmekte, okul revirleri dolduğunda hasta öğrencileri sınıflarda tutmaktadır.[12], [13] Aynı konuyu bir ders kapsamında birden fazla seviyede anlatmak konusunda eğitim ve zaman eksiklikleri yaşanmakta; öğretmenler öğrencileri yetiştirmede giderek daha çok zorlanmaktadır. Bir beşinci sınıf öğretmeni, çevrimiçi matematik müfredatını sürdürebilmek amacıyla bağlı bulunduğu belediyeye fon başvurusunda bulunduğunu, bu başvurunun reddedilmesi üzerine okulunun geziye ayrılan bütçesiyle dijital müfredat için ek paket ("uzatma") satın alarak birden fazla seviyeli eğitim modelini öğrencilere sunduğunu bildirmiştir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Yapılan yeni çalışmalar, öğretmenler her ne kadar yeterli desteği görmemeye alışkın olsalar da mevcut krizin artık yaratıcı çözümler ile baş edilemeyecek seviyeye geldiğini bulguladı. Bir öğretmen, konu hakkında şu açıklamada bulunuyor:
Daha önce de benzeri sorunlar yaşıyorduk. Ancak pandemiyle kırılma noktasına geldik ve 'Artık yeter!' demek istiyoruz.
Sonuç: Bu Kadar Emek Ne İşe Yarıyor?
Pandemi, ciddi zorluklar yaratmasına karşın bu zorluklara göğüs geren öğretmenler dahi umutlarını yitirmemiş, işlerin zaman içinde düzeleceğine inanmışlardı. Ancak şimdi, omicron dalgasının yarattığı baskıyla da artan bu ihtiyaçlar öğretmenleri afallatmakta ve giderek daha zor bir duruma düşürmektedir. Beşinci sınıf öğretmeni Rachel, bu konuda şunları söylüyor:
Eğitim öğretim yılına zaten bitap bir durumda başladık. Şimdi ise çok az bir gücümüz kaldı. Ne için bu kadar didiniyoruz, bilmiyorum.
Öğretmenler, verdikleri bu mücadelenin boyutu ve yaptıkları fedakarlıklara rağmen yine de yılmadan öğrencilerine ve ailelerine destek olmaya çalışıyorlar. Daha ne kadar dayanabileceklerini, daha da kötüsü, dayanamadıkları noktada öğrencilere ve ailelerine ne olacağı ise bir merak konusu.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 5
- 2
- 2
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Sapiens | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. S. George, et al. The Principal Is Cleaning The Bathroom: Schools Reel With Staff Shortages. (5 Aralık 2021). Alındığı Tarih: 22 Nisan 2022. Alındığı Yer: Washington Post | Arşiv Bağlantısı
- ^ The New York Times. ‘Insurmountable’: Parents Grapple With Omicron’s Upending Force In Schools. (1 Ocak 2022). Alındığı Tarih: 22 Nisan 2022. Alındığı Yer: The New York Times | Arşiv Bağlantısı
- ^ The New York Times. Chicago’s Mayor Rejects Union’s Terms For Returning To School. (1 Ocak 2022). Alındığı Tarih: 22 Nisan 2022. Alındığı Yer: The New York Times | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. Lehman. “I’ve Never Seen Teachers Just So Done…” Extra Workload Pushing Teachers To Exhaustion. (16 Ocak 2022). Alındığı Tarih: 22 Nisan 2022. Alındığı Yer: WCIA | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. Calvert, et al. Schools See Big Drop In Attendance As Students Stay Away, Citing Covid-19. (12 Ocak 2022). Alındığı Tarih: 22 Nisan 2022. Alındığı Yer: The Wall Street Journal | Arşiv Bağlantısı
- ^ R. Grunewald, et al. Minnesota’s Education System Shows Persistent Opportunity Gaps By Race. (1 Ocak 2022). Alındığı Tarih: 22 Nisan 2022. Alındığı Yer: Federal Reserve Bank of Minneapolis | Arşiv Bağlantısı
- ^ E. Dorn, et al. Covid-19 And Learning Loss—Disparities Grow And Students Need Help. (8 Aralık 2020). Alındığı Tarih: 22 Nisan 2022. Alındığı Yer: Mckinsey | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Mader. Two Ways Schools Can Ease Covid-19’S Trauma For Students—And One For Teachers. (13 Ocak 2022). Alındığı Tarih: 22 Nisan 2022. Alındığı Yer: Hechinger Report | Arşiv Bağlantısı
- ^ C. Vestal. Covid Harmed Kids’ Mental Health—And Schools Are Feeling It. (8 Kasım 2021). Alındığı Tarih: 22 Nisan 2022. Alındığı Yer: Pew Trusts | Arşiv Bağlantısı
- ^ L. W. Willemsen, et al. Teachers Point To Ways Minnesota Can Build Back Better. (5 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 22 Nisan 2022. Alındığı Yer: Minn Post | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Lambert. Substitute Shortages So Severe, Some Districts May Have To Temporarily Close Classrooms. (2 Aralık 2021). Alındığı Tarih: 23 Nisan 2022. Alındığı Yer: EdSource | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Winter. What Covid Burnout Is Doing To New York City’s Schools. (20 Aralık 2021). Alındığı Tarih: 23 Nisan 2022. Alındığı Yer: The New Yorker | Arşiv Bağlantısı
- ^ G. Emanuel. Forced To Improvise Covid Policies, School Nurses Are Reaching A 'Breaking Point'. (12 Ocak 2022). Alındığı Tarih: 23 Nisan 2022. Alındığı Yer: Wbur | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 14:54:24 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/11695
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Sapiens. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.