Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Tüm Reklamları Kapat

İnsan Saldırganlığının Evrimi: Neden ve Nasıl Saldırganlaşıyoruz?

İnsan Saldırganlığının Evrimi: Neden ve Nasıl Saldırganlaşıyoruz? Pixabay
5 dakika
10,809
Podcast
7:46
Ekin Baran Sunar
Seslendiren
20
  • İndir
  • Dış Sitelerde Paylaş
Tüm Reklamları Kapat

Herkes yaşamının bir döneminde öfkeyi deneyimlemiştir. Bazılarımız ise (istatistiklere göre çoğunlukla erkekler) bu öfkeyi şiddete dönüştürür; muhtemelen bir hokey oyunu sırasında ya da barda bir sürü bira içtikten sonra yumruk atarak…

Bunun dışında bir de, kötülüğünün boyutu çok daha yüksek olan saldırganlık çeşidi vardır; cinayet, savaşlar ve soykırım gibi. Karşılıklı yumruklaşmadan ülkeler arası savaşa kadar değişebilen farklı derecelerdeki insan saldırganlığının ardında yatanları anlamak, insanı inceleyen biyologların zihnini uzun süredir meşgul etmektedir. Bu saldırgan eğilimlerimizi açıklayabilen evrimsel bir mantık var mıdır?

Tüm Reklamları Kapat

2009 yılının Şubat ayında Utah Üniversitesinde şiddeti ve insan evrimini tartışmak üzere toplanan antropologların sorduğu temel soru buydu. “İnsan Saldırganlığının Evrimi: Günümüzdeki Çatışmalara Yönelik Dersler” isimli bu konferansta konuşmacıların amacı, modern toplumda gösterdiğimiz saldırganlığın farklı türlerinin, insan evriminin uzun süreci tarafından nasıl biçimlendirildiğini keşfetmekti.

Evrimin insanı doğal olarak barışsever yaptığını düşünenler ve doğamızın şiddete daha eğilimli olduğunu düşünenler olmak üzere bu tartışmayı iki ayrı tarafa ayırmak daha kolay görünse de, konferansın organizatörü olan Utah Üniversitesinden antropoloji profesörü Elizabeth Cashdan, gerçek yanıtın muhtemelen bu ikisinin arasında bir yerde olduğunu söylüyor:

Tüm Reklamları Kapat

İki iddiayı da destekleyecek birçok kanıt var; şiddet de, barış da, dayanışma da insan doğasında var. Tüm bu geniş çaptaki duyguların evrimleşme nedeni, hepsinin geçmişte bir şekilde insanın işine yaramış olması.

Hayvansal İçgüdüler

Uzmanlara göre evrim insanın neden saldırganlık sergilediğini açıklayabilir; çünkü saldırganlık da tüm diğerleri gibi temel bir duygudur. Cashdan sözlerine şöyle devam ediyor:

İntikam, kin, mutluluk, öfke gibi duyguların evrimleşme nedeni, bunların çoğu zaman uyum başarısını artıran davranışlar olmasıdır. Bu durum tüm diğer hayvanlarda olduğu gibi, insanlar için de kesinlikle doğrudur.

Utah Üniversitesinden biyolog David Carrier da ona katılarak şunları söylüyor:

Çocuklarınız için gösterdiğiniz şefkatin sizin genlerinizin hayatta kalma olasılığını artırması gibi, şiddet eğilimleri de bazı türler için genelde aynı şekilde işe yarar. Saldırgan davranış, bireyin hayatta kalma veya üreme olasılığını artırdığı türlerde evrimleşmiştir. Bu da o türlerle ilgili belirli çevresel, sosyal, tarihsel koşullara ve üremeyle ilgili durumlara dayanır. İnsan kesinlikle en saldırgan türlerden birisidir. Ancak aynı zamanda da en özgeci ve empatik türlerden birisidir.

Bilim insanlarına göre, evrimimizin bir sonucu olarak insan genetik yapısında önceden programlanmış bazı şiddet kodları olabilse de, “doğuştan mı yoksa sonradan mı” yaklaşımının da gösterdiği gibi, biyolojik olarak bizlere işlenmiş bu programlamanın harekete geçip geçmeyeceğini ya da nasıl geçeceğini belirleyen şey, çevredeki belirli bir durumdur. Cashdan şöyle diyor:

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Biyologlar, çevredeki koşullara karşı kalıplaşmış tepkiler olan "tepki normları"ndan bahseder. Örneğin kimi erkek böcekler, eğer popülasyonda daha az dişi varsa, yani eş bulma fırsatı daha azsa genelde eşlerini daha çok korur. Doğal seçilim sabit bir davranış biçimlendirmemiştir, tepki normlarını biçimlendirmiştir. Tepkinin doğası budur.

Yani, sadece saldırganlık amacıyla saldırganlık yapmak ender gözlenen bir şeydir. Ancak karmaşık bir dizi koşul çoğu insanı şiddete yöneltebilir.

Cashdan'a göre, gıda temini dünyanın çoğu bölümü için bir ölçüde kolay hale geldi, günümüzde artık bunun yerine hammadde kaynakları için rekabet ediyoruz; bazı insanların ise "yeter artık" dediği bir eşik hiç yok. Kaynaklar için rekabetin raydan çıkmasına güzel bir örnek, çetelerin uyguladığı şiddet. Bir çete üyesi daha fazla şeye sahip olmak istiyor; ancak ortaklar ya da para sorun çıkarıyor. 100.000 yıl önce bu durum onların hayatta kalması için en önemli şey olabilirdi.

Bu kısa videoda, yaptığımız bazı güzel şeylerin yanında, içerisinden geldiğimiz gezegene nasıl davrandığımızın harika bir anlatımını göreceğiz. İnsanın başardıklarını bir çırpıda silip atmak elbette mümkün değil. Ama bunları yaparken, öteki tarafta biriktirdiğimiz fenalıkları gördükçe, acaba yaptığımız bunca güzel şeye değer mi diye düşünmüyoruz değil... Ne dersiniz? Değiyor mu?

Duygularımız Bizi Özel Kılıyor!

Cashdan devam ediyor:

İnsandaki saldırganlık, diğer hayvanlardakine benzer şekilde doğal olarak evrimleşmiş bir fenomen. İnsandaki saldırganlığı hayvanlardakinden ayıran şey ise, buna yol açan duygunun karmaşıklığı. İnsanlar, sosyal ilişkilerinin karmaşıklığı ve yüksek derecede gelişmiş sosyal zekaları açısından çok özel bir tür. İntikam ve kin duyguları çok köklü sosyal duygular ve diğer türlerde neredeyse hiç rastlanmıyor.

Birkaç hayvan türünde bölgeyi, eşi, yavruları ya da gıdayı korumanın dışında da saldırganlık görülebiliyor. Carrier, örnek olarak evcil köpeklerde ve şempanzelerde de kin tutmaya dair bazı kanıtların olduğunu söylüyor. Ancak insanda şiddet, daha ender görülen kaynaklara dayanarak evrimleşmiştir. Cashdan'ın bu konudaki sözleri şöyle devam ediyor:

Örneğin intikam cinayetleri ve bunu destekleyen veya yasaklayan kültürel kurumlar insan saldırganlığını yeni bir şekilde biçimlendiriyor.

Uzmanlara göre şiddete yönelik doğuştan gelen arzumuzu bastırmamızı sağlayan zihinsel muhakeme gücümüz aynı zamanda kendi çocuklarını öldüren ebeveynler gibi bazı insanların yanı sıra kurumların da şiddeti mantıksız bir biçimde meşru bulmasına yol açabiliyor.

Tüm Reklamları Kapat

Gelecekten Endişe...

Uzmanlar, insan saldırganlığının evrimsel kökenlerini ortaya çıkarmanın, kurumların daha iyi önlem kararları belirlemesinde yardım edebileceğini söylüyorlar. Cashdan diyor ki:

Evrim bizi şiddet dolu hale getirmedi ya da barışsever yapmadı; farklı koşullar altında bu koşullara uyum sağlayarak esnek tepki vermemizi sağlayacak şekilde bizi biçimlendirdi. Aynı zamanda uyuma dönük sezgimiz doğrultusunda şiddet uygulamaya yöneltti. Eğer bir şeyleri değiştirmek istiyorsak bu koşulların ne olduğunu anlamalıyız.

Son olarak sözü Carrier'a bırakalım:

Ruanda’da ve eski Yugoslavya’da 1990’lardaki çatışmalar şimdi bize uzak anılar gibi görünüyor olabilir, ancak bu türden bir şiddetle barış arasındaki fark, sandığımızdan çok daha ince bir çizgidir. Şahsi fikrime göre bir bütün olarak Batı toplumları, şiddetin gelecekte yaratabileceği problemin büyüklüğü hakkında toplu bir inkar içinde. Biz barışı seviyoruz, geçmişteki şiddetin, işgallerin artık olmayacağına inanıyoruz. Ancak yakın tarihimiz ve günümüzdeki olaylar, insanların çabucak kişiler ve kitleler arası şiddete yönelebileceğini gösteriyor. Hayati önem taşıyan doğal kaynakların az bulunduğu bölgelerde bu durum daha da önemli bir hal alıyor. Bilim insanları iklim değişikliğinin ve enerji yetersizliğinin bir sonucu olarak gıda ve temiz su gibi temel kaynakların giderek azalacağına inanıyor. Bu durumda şiddete yol açabilecek çevresel ve sosyal etkenleri kontrol etmek giderek daha zor olabilir.
Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
101
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 10
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 5
  • Merak Uyandırıcı! 4
  • Korkutucu! 3
  • İnanılmaz 2
  • Grrr... *@$# 2
  • Muhteşem! 1
  • Üzücü! 1
  • Bilim Budur! 0
  • Güldürdü 0
  • Umut Verici! 0
  • İğrenç! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  1. Çeviri Kaynağı: Live Science | Arşiv Bağlantısı
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 29/03/2024 11:48:07 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/7484

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Tüm Reklamları Kapat
Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Hızlı
Gezegen
Egzersiz
Yangın
Kuantum Fiziği
Diyet
Mavi
Antibiyotik
Balina
Evrim Tarihi
Genetik Değişim
İngiltere
Şiddet
Tür
Türlerin Kökeni
Hayatta Kalma
Gebelik
Doğal
Biyocoğrafya
Radyoaktif
Oyun
Astrofizik
Buz
İyi
Damar
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
H. Whipps, et al. İnsan Saldırganlığının Evrimi: Neden ve Nasıl Saldırganlaşıyoruz?. (26 Aralık 2018). Alındığı Tarih: 29 Mart 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/7484
Whipps, H., Birinci, F., Ölez, Ş. (2018, December 26). İnsan Saldırganlığının Evrimi: Neden ve Nasıl Saldırganlaşıyoruz?. Evrim Ağacı. Retrieved March 29, 2024. from https://evrimagaci.org/s/7484
H. Whipps, et al. “İnsan Saldırganlığının Evrimi: Neden ve Nasıl Saldırganlaşıyoruz?.” Edited by Şule Ölez. Translated by Fatih Birinci, Evrim Ağacı, 26 Dec. 2018, https://evrimagaci.org/s/7484.
Whipps, Heather. Birinci, Fatih. Ölez, Şule. “İnsan Saldırganlığının Evrimi: Neden ve Nasıl Saldırganlaşıyoruz?.” Edited by Şule Ölez. Translated by Fatih Birinci. Evrim Ağacı, December 26, 2018. https://evrimagaci.org/s/7484.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close