Doğum Yaparken Kadınların Acı Eşiği "İnsan-Üstü" Değerlere Ulaşır mı?
İddia
İnsan vücudu en fazla 45 del (acı birimi) acıya dayanabilir. Fakat doğum yaparken, kadınlar 57 del kadar acı çekerler. Bu, aynı anda 20 kemiğin kırılmasına eşdeğerdir. Annenizi sevin, çünkü o Dünya'daki en güçlü insan ve bizim en güçlü destekçimiz!
Gerçek mi?
Gerçek Ne?
"Del" diye bir acı ölçüsü birimi bulunmamaktadır ve verilen sayılar herhangi bir anlama sahip olmayan, uydurma değerlerdir. Doğum, gerçekten de aşırı sancılı bir süreç olsa bile, insanların deneyimleyebileceği en acı verici olay değildir ve "20 kemiğin kırılmasıyla" eş değer bir acı olduğunu gösteren herhangi bir çalışma bulunmamaktadır. Kadınların doğum sırasında acı eşikleri yükselmez; yani hangi sinyal şiddetinden sonra acıyı algılamaya başladıkları değişmez. Salgılanan hormonlarla beyinleri uyuşturularak beyne ulaşan sinyallerin iletim miktarı düşürülerek acıyı algılama biçimleri değişir; yani aynı miktarda acı deneyimlerler ancak bu miktar ile algıladıkları acı hissi azalır.
İddianın Kökeni
İddia, yıllar önce ilk olarak e-posta yoluyla, sonradansa sosyal medya sitelerinde aşağıdaki türden grafiklerle yayılmıştır.
Bilgiler
Bu tür mitler, belli bir cinsiyetin diğerinden üstün olduğunu söylemek veya bu tür iddialara karşı savunma yapmak amacıyla, cinsiyetlerle ilişkili belirli özelliklerin abartılmasına dayanmaktadır (örneğin erkeklerde kas gücünün abartılması gibi). Bu iddia da kadınlara özgü ve gerçekten de sancılı bir süreç olan gebeliğin, var olan en büyük acı olarak yansıtılması ve bu yolla kadınların övülmesi çabasının bir ürünüdür. Gebelik sancıları kadından kadına değişebilmekle beraber, popülasyon genelinde kadınlar tarafından deneyimlenebilecek en sancılı süreç değildir.
Skala Hataları
Şimdiye kadar birçok farklı acı skalası tanımlanmıştır. Yaygın kullanılanların hepsi 1'den 10'a kadar değerler taşır. Ancak bu skalaların hiçbiri uluslararası kabul görmemiştir. Bu konuda halen tartışmalar sürmektedir.
Sosyal medya ve e-posta zincirleriyle yayılan iddianın içinde bahsedilen "del" isimli bir acı birimi yoktur. 1940 yılında James D. Hardy ve arkadaşları tarafından "dolorimetre" diye bir acı skalası geliştirilmiştir. Ancak çok yaygın olarak kullanılmamaktadır. Mit, çarpıtıla çarpıtıla birim de çarpıtılmıştır. Dolorimetrede 1'den 10'a kadar, "dol" biriminde sayılar vardır ve 45, 57 gibi sayılar bu skalada yer almaz.
Dünya çapında en yaygın olarak kabul edilen "Karşılaştırmalı Acı Skalası" (İng: "Comparative Pain Scale"), 10 üzerinden bir derecelendirmeye sahiptir. Doğum, bu skalada 8 puan ile ifade edilir ve acının, "en şiddetli migren ağrısı" ile eşdeğer olduğu kabul edilir. 9. seviyede intihara bile sebep olabilecek kadar acılı olan boğaz kanseri bulunurken, 10. sırada bilinci kapatacak kadar şiddetli trafik kazalarında duyulan acılar bulunmaktadır.
Dr. Robin Elise Weiss, doğumdan daha çok acıttığı tespit edilen olayları şöyle sıralamaktadır:
- Femur kemiğinin çok yerden kırılması,
- İleri düzey migren ve kümeli baş ağrısı (İng: "cluster headache"),
- Böbrek taşları,
- Safra taşları,
- İdrar kanalı enfeksiyonları,
- Diş kökü kanalı iltihaplanması,
- Açık kalp ameliyatı gibi bazı ameliyatlar.
Bir acının, birden fazla kemiğin kırılmasıyla eşdeğer acı verdiğini göstermenin veya kıyaslamanın bir yolu yoktur. Zira her kemiğin kırılması ve kırılma biçimi farklı şiddetlerde acı hissi yaratır. Ayrıca birden fazla kemiğin aynı anda kırılması, doğrusal bir toplama işlemiyle acıya neden olmaz; yani 1 kemik 1 birim acı veriyorsa, 3 kemik 3 birim acı verir gibi bir hesaplama yapılamaz. Bu sebeple mitin içerisindeki kıyaslama da, abartma amacıyla eklenmiştir.
Acı, Öznel Bir Deneyimdir!
Acı deneyimi, kişiden kişiye değişebilen, son derece öznel bir deneyimdir. Buna bağlı olarak evrensel bir skalada genel geçer ölçümler yapmak mümkün değildir. Yine de yukarıda bahsettiğimiz skalalar, olabildiğince geniş bir yelpazede ölçümler yaparak, her bir deneyimin insanlarda ortalama ne tür bir acıya sebep olduğunu görmeyi hedeflemektedir. Ancak aynı kadının iki farklı gebeliği sırasında bile acı konusunda çok farklı deneyimler yaşayabileceği unutulmamalıdır. Dünya Anesteziyologlar Cemiyetleri Federasyonu'ndan Dr. Charles Rouger Goucke şöyle diyor:
Acıyı ölçmenin objektif bir yolu yoktur. Acı, öznel bir deneyimdir. Bu nedenle farklı hastalarda farklı türden ve seviyeden acıların kıyaslanması kolay değildir. Benim canımı acıtan bir şey sizin canınızı acıtmayabilir - ve tam tersi! Acıyı genellikle 0 (hiç acı yok) ile 10 (aklınıza gelebilecek en kötü acı) arasında bir sayı ile ifade ederiz; ancak herhangi birinin 20 kemiğin kırılmasının vereceği acıyı hayal etmesini nasıl bekleyebiliriz? Gebelik acısı, safra taşları ve böbrek taşları hep çok acı veren deneyimlerdir. Ancak bunların gerçek acı seviyesi kişiden kişiye çok değişir.
Uzun lafın kısası, ilaç kullanmadan yapılan doğumlar inanılmaz acılı olsa da, bu acının herhangi bir diğer acıya eşit olduğunu söylemenin kolay bir yolu yoktur.
Erkeklerin ve Kadınların Acı Eşikleri
Scientific American'da yayınlanan bir araştırmaya göre, Amerika'daki University of Florida, Kanada'daki McGill Üniversitesi ile İngiltere'deki bazı üniversitelerde yapılan bağımsız araştırmalar erkeklerin acı eşiğinin kadınlardan daha yüksek olduğunu göstermektedir. Bunun haricinde, erkeklerin farklı acıları kadınlara göre daha iyi tanımlayabildikleri de ortaya çıkarılmıştır. Üstelik tüm araştırmalar, kadınların acıya çok daha hassas olduğunu göstermektedir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Mythbusters (Discovery Channel'ın mit avcıları), bir bölümde kadınlarla erkeklerin acı eşiklerini karşılaştırarak kadınların acıya daha dirençli olduğunu ileri sürmüştür. Bu deney, çok az kadın-erkek denek kullanılarak yapılmış, aceleci bir sonuçtur ve literatürdeki araştırmalarla uyumsuzdur. Mythbusters, bu araştırmada acıyı buz dolu bir kabın içerisine elini sokup içinde tutabilme süresiyle ölçmüştür. Genelde bilimsel kuruluşlar, acıyı lazer ışınının kontrollü şiddetiyle, bir düzenek sayesinde giderek artan miktarda şiddetin her iki cinsiyete de eşit şekilde uygulanması şeklinde ölçerler. Bu açıdan Mythbusters'ın araştırma yöntemi pek güvenilir değildir.
Ancak gelecekte yapılacak araştırmalarla bu mitin içeriğinin değişebileceğini belirtmek adına ve diğer araştırmaların aksi yönünde veriler barındıran bazı araştırmalar olduğundan bahsetmek adına burada bunu da vermek istedik. Sonuçta bilim, hiçbir zaman mutlak değildir.
Kadınların Hamilelik Direnci!
Kadınların erkekleri acı konusunda net bir şekilde geçtiği tek nokta, mitte de belirtildiği gibi hamilelik konusunda gösterilen dirençtir. Doğum, greyfurt büyüklüğündeki bir delikten, basketbol topu büyüklüğündeki bir cismin çıkması işidir. Bunun acısız bir deneyim olması mümkün değildir.
Kadın vücudu, bu acıyla mücadele etmek için, mitte söylendiği gibi acı eşiklerini artırmamaktadır. Acı eşiğinin artması, beynin "acı" olarak algılayacağı sinyalin seviyesinin artması demektir. Doğum süresinde kadınların acı eşiğinde herhangi bir değişim yaşanmamaktadır. Bunun yerine, vücudun salgıladığı hormonlar, adeta uyuşturucu etkisi yaparak, beyne aynı miktarda acı sinyali geliyor olsa bile, bu acıyı daha az hissetmesini sağlamaktadır. Özellikle endorfin gibi doğal ağrı kesiciler, kadınların acıyı aksi takdirde olacağından biraz daha hafif deneyimlemelerini sağlamaktadır; fakat buna rağmen doğum, son derece acı verici ve travmatik bir deneyimdir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 94
- 33
- 32
- 20
- 19
- 8
- 5
- 5
- 4
- 3
- 1
- 0
- J. E. Brown, et al. (2011). Towards A Physiology-Based Measure Of Pain: Patterns Of Human Brain Activity Distinguish Painful From Non-Painful Thermal Stimulation. PLOS One. | Arşiv Bağlantısı
- N. K. Lowe. (1996). The Pain And Discomfort Of Labor And Birth. Journal of Obstetric, Gynecologic & Neonatal Nursing, sf: 77-82. | Arşiv Bağlantısı
- H. K. Beecher. (1957). The Measurement Of Pain. Pharmacological Reviews, sf: 59-209. | Arşiv Bağlantısı
- E. R. Adair. (1968). Thermally Induced Pain, The Dol Scale, And The Psychophysical Power Law. The American Journal of Psychology, sf: 147-164. | Arşiv Bağlantısı
- Mind. Scientists Find A New Way To Measure Pain. (20 Eylül 2011). Alındığı Tarih: 16 Temmuz 2019. Alındığı Yer: Scientific American | Arşiv Bağlantısı
- B. Calandra. Gender: Some Painstaking Differences. (27 Ağustos 2002). Alındığı Tarih: 16 Temmuz 2019. Alındığı Yer: Medicine | Arşiv Bağlantısı
- Africa Check. No, Giving Birth Can’t Be Measured In ‘Del’ Or Said To Be ‘Equal To Breaking 20 Bones’. (1 Temmuz 2019). Alındığı Tarih: 22 Ocak 2022. Alındığı Yer: Africa Check | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 12/12/2024 00:43:48 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/786
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.