Diyet Tercihlerimiz ve Beslenme Biçimimiz, Atmosfere Saçılan Sera Gazlarını Nasıl Etkiliyor?
Karbon Ayakizinizi Azaltarak Küresel Isınmayı Yavaşlatmaya Katkı Sağlamak İsterseniz, Et Tüketiminizi Durdurmasanız Bile, Azaltabilirsiniz!
Karbon ayak izi; alınan her ürün veya gerçekleştirilen her faaliyet için farklı süreçlerde atmosfere salınan karbon gazı toplamı olarak tanımlanabilir. Başka bir deyişle, birim karbondioksit cinsinden ölçülen, kurum veya bireylerin, ulaşım, ısınma, elektrik tüketimi vb. faaliyetlerinden kaynaklanan sera gazı emisyonlarının miktarıdır.
Besin tercihlerimizin de karbon ayak izimize etkisi vardır. Her besinin, üretim sürecinden sofraya gelene kadarki sürede geçirdiği tüm işlemler o besinin karbon ayak izini belirler. Üretiminde harcanan su, ulaşımı, taşıma için soğuk zincire ihtiyaç duyulup duyulmaması, üretim süreci gibi birçok faaliyet bu konuda belirleyicidir. Bunu daha iyi anlamak için, çeşitli besinlerin sera gazı (İng: "Greenhouse Gas" veya kısaca "GHG") üretimlerine bakalım;
Bu tabloya kısaca göz atacak olursak et ve et ürünleri ile süt ve süt ürünlerinin yaydığı sera gazı oranının diğer besinlere oranla daha yüksek olduğunu görmekteyiz. Bu da dolaylı olarak bu besinlerin karbon ayak izini arttıracaktır. Peki neden bu besinler daha fazla CO2 yayıyor?
Çünkü bu besinlerin hepsi, hayvanlar aracılığıyla elde edilmektedir. Bitkilerden elde edilen ürünlerle kıyaslanacak olursa hayvan ürünlerinin Dünya üzerindeki yükü, CO2 üretimi açısından daha fazladır. Örneğin yapılan bir araştırmaya göre ABD'de sığır etinin fasulyeyle değiştirilmesi, ABD ekim alanlarının %42'sini serbest bırakabilir ve sera gazı emisyonlarını azaltarak karbon azaltma hedefinin %75'ini gerçekleştirebilir. Ayrıca mikrobiyolojik açıdan risksiz olması için et ve ürünlerinin ulaşımları ve depoları boyunca soğuk zincir kullanılmaktadır. Bu soğuk zincirin de üretilen CO2 miktarına etkisi oldukça fazladır.
Ortaya çıkan CO2 emisyonunun en önemli kaynağının hayvansal üretim olduğu ve toplam emisyonun %9’una eş değer olduğu biliniyor. Ortaya çıkan emisyonun kaynağı doğrudan hayvanın kendisi olmayıp, yem üretimi, gübre işleme, ürünlerin işlenmesi ve taşınmasında kullanılan enerji ile ortaya çıkan CO2 de önemli bir pay oluşturmaktadır. Sanayileşmiş hayvansal üretimin, sera gazı salınımının artması, topraklardaki verimsizleşme, su kirliliği gibi çevresel sorunlara ciddi katkı sağladığı ifade edilmektedir.
Diyetler, Karbon Ayak İzleri ve Besin Değerleri Karşılaştırması
Peki gıdalar bazında durum böyle iken, diyet türlerinde nasıl, bir de ona bakalım. Karbon ayak izi ve beslenme kalitesinin karşılaştırılmasına odaklanan çalışmalarda sonuçlar şöyle sıralanıyor:
- Akdeniz ve Atlantik diyetleri gibi yüksek beslenme skoruna sahip diyetlerin yanı sıra vejetaryen diyetleri de yüksek sürdürülebilirlik skorlarına (yani düşük karbon ayak izine) sahiptir.
- Hint ve Peru diyetleri, temel olarak baklagiller, tahıllar ve sebzeler gibi bitkisel ürünlerin yüksek alımının yanı sıra hayvansal ürünleri düşük miktarda içermelerinden dolayı en iyi karbon ayak izi skorlarını göstermektedir.
- Kadınlar ortalama olarak erkeklerden daha az enerji tüketmektedir; bu nedenle kadınların diyetlerinde karbon ayak izi genelde daha düşük çıkmaktadır.
- Kuzey ve Batı Avrupa ülkelerindeki diyet seçimleri, esas olarak süt ürünlerinin fazla tüketimi nedeniyle daha yüksek karbon ayak izi anlamına gelebilmektedir.
Ek olarak, gıdaya dayalı diyet yönergelerini (yani sağlıklı diyetler) takip eden diyetler her zaman daha düşük sera gazı emisyonlarına neden olmaz. Benzer besin özelliklerine sahip çok sayıda gıda maddesi vardır, ancak belirgin şekilde farklı sera gazı emisyonları (GHGE) vardır. Bu nedenle, daha sürdürülebilir diyet önerileri, geviş getiren et tüketiminin yerine kümes hayvanları tüketimi, hayvansal proteinin (tamamen değil) yerine baklagiller gibi diğer gıdalarla değiştirmeye odaklanmalıdır. Tüm bu stratejilerle, daha çevre dostu ve daha sağlıklı beslenme sağlanabilmektedir.
Diyetinizi Bilinçli Seçin, Kendinize Zarar Vermeyin!
Ancak burada unutulmamalıdır ki her besin birbirinin yerini tamamen tutmayacaktır. Örneğin kırmızı et ve beyaz et protein içeriği açısından benzerdir; ancak kırmızı et daha fazla demir içerir. Ya da baklagiller özellikle vegan ve vejetaryen diyetlerde protein kaynağı olarak kullanılabilir; ancak biyoyararlanımının et ürünlerine oranla daha düşük olduğu göz ardı edilmemelidir.
Düşük sera gazı salımına sebep olan diyetler daha fazla lif ve E vitamini; daha az sodyum ve doymuş yağ içerirler. Ancak bu diyetlerin besin profilleri, yüksek sera gazı salımına sebep olan diyetlere göre önemli ölçüde daha az demir, kalsiyum, D vitamini, A vitamini, kolin ve potasyum içerdikleri için, tüm açılardan üstün değildirler. Bu, büyük oranda, bu diyetler içerisindeki hayvansal gıdaların, etin ve süt ürünlerinin düşük tüketiminden kaynaklanmaktadır.
Sonuç
Küresel iklim değişikliğinin geldiği nokta ve gıda sisteminin buna katkısı göz önüne alındığında, çevresel etkileri içeren beslenme rehberliğinin daha fazla dikkate alınması kayda değerdir. Diyet kalitesi ile çevresel etki arasındaki ilişki nüanslı olmasına rağmen, hem sera gazı salımını azaltan hem de genel beslenme kalitesini iyileştiren kabul edilebilir diyetlerin oluşturulması mümkündür.
Sonuç olarak; gereğinden fazla hayvansal gıda tüketiminin dünyada karbon ayak izini ve sera gazı emisyonunu arttırdığı aşikardır. Bunun yanında hayvansal gıdadan tamamen uzak diyet modelleri besin değerini düşürebilmektedir. Hayvansal gıdadan tamamen uzaklaşmadan ve besin değerini düşürmeden aynı zamanda dünya ekosistemini de gözetecek beslenme planlamalarının uygulanması daha doğru olacaktır.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 20
- 7
- 6
- 5
- 5
- 3
- 3
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- D. Rose, et al. (2019). Carbon Footprint Of Self-Selected Us Diets: Nutritional, Demographic, And Behavioral Correlates. The American Journal of Clinical Nutrition, sf: 526-534. doi: 10.1093/ajcn/nqy327. | Arşiv Bağlantısı
- S. González-García, et al. (2018). Carbon Footprint And Nutritional Quality Of Different Human Dietary Choices. Science of The Total Environment, sf: 77-94. doi: 10.1016/j.scitotenv.2018.06.339. | Arşiv Bağlantısı
- C. L. Weber, et al. (2008). Food-Miles And The Relative Climate Impacts Of Food Choices In The United States. American Chemical Society (ACS), sf: 3508-3513. doi: 10.1021/es702969f. | Arşiv Bağlantısı
- M. Koyuncu, et al. (2017). Çiftlik Hayvanları Ve Küresel İklim Değişikliği Arasındaki Etkileşim. U. Ü. ZİRAAT FAKÜLTESİ DERGİsi, sf: 151-164. | Arşiv Bağlantısı
- M. E. Argun, et al. (2019). Konya/Selçuklu İlçesi̇ Karbon Ayak İzi̇ni̇n Beli̇rlenmesi̇. Selçuk Üniversitesi Mühendislik, Bilim ve Teknoloji Dergisi, sf: 287-297. doi: 10.15317/Scitech.2019.199. | Arşiv Bağlantısı
- N. A. Rust, et al. (2020). How To Transition To Reduced-Meat Diets That Benefit People And The Planet. Science of The Total Environment, sf: 137208. doi: 10.1016/j.scitotenv.2020.137208. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 14:00:20 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/10162
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.