Breaking Bad, Hangi Kimya Konularını, Nasıl İşledi?
Kimya, maddelerin incelenmesidir. Ama ben onu daha çok değişimin incelenmesi olarak görmeyi tercih ediyorum.
Yabancı dizi severlerin hemen hemen hepsi Breaking Bad izlemiş veya en azından duymuştur. Baş rolünde akciğer kanseri olduğu için hayatta kısıtlı zamanı kalmış ve bir lisede kimya öğretmeni olarak görev yapan Walter White bulunuyor. Öldükten sonra ailesine rahat bir yaşamı garanti altına alacak kadar para bırakmak için, ortağıyla beraber metamfetamin adı verilen bir uyuşturucu üretip satmaya başlıyor. İşte olaylar tam da bu noktada başlıyor…
Bu yazıda metamfetamin üretim süreçleri anlatılmayacaktır; çünkü bu hem gençlere kötü örnek olabilir, hem Heisenberg’in tescilli formülünü ifşa etmek zorunda kalacağımız için ona saygısızlık olur, hem de Breaking Bad'in bu konudaki isabetliliğine yönelik dikkatli bir analizi burada zaten yayınlamıştık. Bu yazımızda, dizinin diğer kimyasal gösterimlerine odaklanacağız.
Uyarı: Bu yazımızda diziye ait ufak tefek spoiler bilgiler yer almaktadır.
Breaking Bad'i Kimya ile Sınayın!
Cıva Fülminat
Walter White’ın, Jesse’nin Tuco tarafından ölümüne dövülüp hastaneye yatırılışının ardından, hem Tuco’dan intikam almak hem de onunla anlaşma yapmak için Tuco’nun mekanına gidişini hatırlarsınız. Tuco ve adamları, Walter’ın yanında taşıdığı torbanın içinde meth olduğunu sanmışlardı - ki muhtemelen daha önce cıva fülminat görmedikleri için onu meth sanmakta haksız da sayılmazlar.
Walter, Tuco’ya teklifini sundu, Tuco, Jesse’yi dövmesinin hemen ardından ona daha fazla meth getirdiği için Walter’la dalga geçti ve saygıdeğer kimya öğretmenimiz bir cıva fülminat parçasını aldı, “Bu meth değil.” diyerek yere fırlattı ve bum!
Peki nasıl oldu da bu küçük katı parçası o kadar etkili bir patlama yarattı? Küçük bir parçası bir odayı patlatacak kadar güçlü mü?
Cıva fülminat, çok kararsız ve patlayıcı bir bileşiktir. İlk olarak 1800’lerde sentezlenmesine rağmen, kararsızlığı yüzünden kristal yapısı 2007’de belirlenebildi. Kristaller genelde kahverengi ve gri renkler arasındadır ve büyük kristaller fazlasıyla kararsızdır.
Basınç değişiklikleri, titreşimler ve şok patlamaya sebep olabilir. Patlayıcı özellikleri laboratuvarda çok küçük bir kristale çekiçle vurularak gözlemlenebilir. Patlama, cıva buharı, karbonmonoksit ve azot açığa çıkarır. Tepkime, şu şekilde ifade edilir:
Hg(ONC)2 → Hg + 2CO + N2
Walt’ın kristalleri, yukarıda bahsedilen “çok küçük” test kristallerinden yaklaşık 1000 kat daha büyük. Eğer herhangi bir patlama olmadan bu büyüklükte kristaller üretilebilseydi, etrafta taşınması için fazlasıyla kararsız olurlardı ama çok güçlü bir patlama yaratabilirlerdi. Ek olarak, ilk patlamadan sonra oluşan şok dalgası Tuco’nın masasında duran diğer kristallerin de patlamasına yol açardı.
Breaking Bad'de Patlayıcı Kullanımı
Patlayıcı, çok kısa zaman aralığı içinde yüksek hacimde gaz açığa çıkarabilen kimyasal maddelerdir. Üç temel türü vardır: mekanik, nükleer, ve kimyasal. Mekanik patlamalar, fiziksel etkilere dayanan patlamalardır. Örneğin bir kazanın iç basıncının artması sonucu patlaması, buna örnektir. Nükleer patlama, çekirdek tepkimesinden çıkan enerjinin kısa süre içinde serbest kalmasıyla oluşur. Kimyasal patlama ise bir bileşiğin, gaz ve ısı açığa çıkararak çok hızlı bir şekilde bozunması veya yeniden düzenlenmesidir. Walter White, bunu harika bir şekilde özetliyor:
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Kimyasal tepkimeler iki düzeyde değişim içerir: madde ve enerji. Tepkime aşamalı olduğunda enerjide değişim azdır. Tepkimenin gerçekleştiğinin farkına bile varmazsınız. Örneğin, arabanın alt kısmında pas biriktiğinde. Ama tepkime çabuk gerçekleşirse normalde zararsız olan maddeler muazzam enerji patlamaları yaratacak şekilde etkileşime girerler.
Patlayıcıların kökeni baruta dayanır. Dokuzuncu yüzyılda Tang Hanedanı süresince Çinli Taocu simyacılar hevesli bir şekilde ölümsüzlük iksirini bulmaya çalışıyorlardı. 1044 yılında rastlantısal bir şekilde kömür, güherçile (KNO3) ve sülfürden oluşan patlayıcı barutu keşfettiler. Barut, kimyasal patlayıcıların ilk örneğidir.
Patlayıcı Türleri
Patlayıcıları genel olarak 5 kategori altında incelememiz mümkündür:
- Patlayıcı Madde Tip A: Nitrogliserin gibi sıvı organik nitratlardan ya da bu gibi terkip maddelerinin biri ya da birden fazlasıyla yapılan karışımlardır.
- Patlayıcı Madde Tip B: Trinitrotoluenin (TNT), amonyum nitrat veya diğer inorganik nitratlar, talaş, alüminyum tozu gibi diğer maddelerle yapılan karışımlarıdır.
- Patlayıcı Madde Tip C: Potasyum ya da sodyum kloratın veya potasyum, sodyum ya da amonyum perkloratın organik nitro türevleri, talaş, alüminyum tozu veya hidrokarbon gibi yanıcı maddelerin karışımından oluşan maddelerdir.
- Patlayıcı Madde Tip D: Hidrokarbon ve alüminyum tozu gibi yanıcı maddelerle organik nitratlı bileşenlerin karışımıdır.
- Patlayıcı Madde Tip E: Ana terkip maddesi su olan, bir kısmı ya da tamamı çözelti şeklinde olan, yüksek oranlarda amonyum nitrat ya da diğer oksijen verici maddelerden oluşan patlayıcı maddelerdir.
Risin
Dizide bahsedilen kimyasalların bir diğeri de risin. Walter, bazı düşmanlarını tabiri yerindeyse "ellerini kirletmeden" öldürmek için risini kullanmayı denemişti. Peki bu risin tam olarak nedir?
Risin, bilimsel adı Ricinus communis olan hint yağı (keneotu) bitkisinin tohumlarında üretilen hayli nüfuzlu bir zehirdir. Bir doz saflaştırılmış risin tozu, yetişkin bir insanı öldürebilir. Adli bilim uzmanı Sevil Atasoy'a göre bu zehir, kobra yılanı zehrinden 2 kat, siyanürden 6000 kat daha öldürücüdür. Bir kişinin kanına bir tuz tanesi kadar enjekte edilirse kişinin 8-10 saat içinde ateşi çıkar, midesi bulanır ve birkaç gün içinde ölür.
Risini havadan solumak da aynı kaçınılmaz sonu beraberinde getirir. Çünkü risin, hücrelerin protein sentezini durdurur, bunun sonucunda da hücreler ölmeye başlar.
Eskiden kandaki risini tespit edebilecek bir yöntem yoktu; ama günümüzde kandaki risin tespit edilebilmektedir. Tespit edebiliyoruz. Peki tedavi edebiliyor muyuz? Cevap, hayır. Risinin günümüzde herhangi bir panzehiri bulunmamaktadır.
Zehir
Zehirler, kendilere has yöntemlerle hücrelere zarar vererek sistemin işleyişini bozan maddelerdir. Zehirlerin türü önemli olduğu gibi dozu da çok önemlidir. Örneğin günümüzde tıp alanında kullanılan çoğu ilaç zehir olarak tanımlanmasa da, dozları aşılırsa en masum ilaçlar bile ölümcül birer zehir haline gelebilir. Paracelsus'un da dediği gibi, "Tüm maddeler zehirdir, ilacı zehirden ayıran dozudur."
Pil
Ana karakterlerimizin karavanlarının bozulup çölün ortasında susuz kaldıklarını hatırlıyor musunuz? Karavanın aküsü ve telefonlarının şarjı bitmişti. Walter, elektrokimyasal bir pil yaparak aküyü şarj etmeyi başarmıştı. Hadi şimdi de bu olayı inceleyelim. Pili nasıl yaptı ve çalışma prensibi ne?
Öncelikle orada inşa edilen şey bir galvanik hücredir. Galvanik hücre, indirgenme ve yükseltgenme tepkileri sonucunda elektrik akımı oluşturan bir elektrokimyasal pil türüdür. Galvanik hücrenin temel elemanları anot, katot ve tuz köprüsüdür. Peki şimdi bu güzel akımı yönlendirmek için ne kullansak acaba? Akla gelen ilk element nedir? Hayır. Tel değil, bakır. Akımı iletmek için bakırı kullanacağız.
Devam etmek için bazı kavramları açıklamamız gerekiyor. Yukarıda bahsedilen anot, hücrenin negatif yüklü kısmı iken katot, pozitif yüklü kısmıdır. Bunlar tamam. Tuz köprüsü ise elektriksel yük denkliğini sağlayarak devrenin çalışmasını sağlar. Şimdi işleyişe geçelim.
Anot kısmında yükseltgenme gerçekleşir. Örnek pilimizde gerçekleşen tepkime:
Zn(k) → Zn2+ + 2e-
- Dış Sitelerde Paylaş
Tepkimeye bakarak katı çinkonun aşındığını yani yükseltgendiğini görebiliriz. Çözelti içerisinde serbest elektronlar dolaşmakta. Diğer yandan katotta ise indirgenme gerçekleşecek. Tepkime:
Cu2+ + 2e- → Cu(k)
Burada da görüldüğü üzere bakır iyonları çinkonun verdiğini elektronları kullanarak indirgendiler ve katı bakır oluşturdular. Yani katot kısmında katı toplandığını söyleyebiliriz.
Buraya kadar her şey güzel ama elektrik akımı nasıl oluştu? Anotta serbest elektronlar vardı. Katotun ise bu elektronları kullanıp indirgenme tepkimesini gerçekleştirmesi gerekiyordu. Bu durumda elektronların anottan katota doğru aktığı bariz. Bu elektron hareketi sayesinde de elektrik akımı oluşuyor. İşte Walter White bu şekilde o çaresiz durumun içinden çıkmayı başardı!
Sonuç
Görebileceğiniz gibi kimya, hayatımızın her alanını işgal ediyor. Hem iyi hem kötü anlamda.
Breaking Bad dizisinin gösterdiği üzere, kimya ile zor durumlardan da kurtulabilirsiniz, kurtulması zor yepyeni belalara da yol açabilirsiniz. Onu kullanarak insanların iyileşmesini sağlayacak ilacı da yapabilirsiniz, insanları acı çekerek öldürecek uyuşturucuyu da.... Kimya, tıpkı bilimin geri kalanı gibidir: İyisi kötüsü yoktur. Ona anlam yükleyen, onu iyi veya kötü amaçları çerçevesinde kullanan, insanın ta kendisidir.
Dolayısıyla yine bilimin geri kalanı gibi onu doğru şekilde kullanmak, insanların hayatlarını daha iyi yerlere getirecek bir araç haline dönüştürmek bizim elimizde. Veya Walter White'ın da dediği gibi:
Kimyaya saygı duyulmalı.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 55
- 18
- 15
- 11
- 5
- 4
- 2
- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- S. Atasoy. Neredeyse Kusursuz Bir Cinayet. (5 Şubat 2006). Alındığı Tarih: 9 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Hürriyet | Arşiv Bağlantısı
- E. N. Ekermen. Patlayıcı Ve Yüksek Patlayıcı Maddeleri̇n Özelli̇kleri̇, Sınıflandırılması Ve Patlama Etki̇leri̇. (10 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 9 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Kimya Mühendisleri Odası | Arşiv Bağlantısı
- J. Hare. Breaking Bad Iv – Can A Little Crystal Blow Up A Room?. (1 Kasım 2012). Alındığı Tarih: 10 Temmuz 2020. Alındığı Yer: educationinchemistry | Arşiv Bağlantısı
- N. Gardner Johnson. Explosive. (30 Ekim 1998). Alındığı Tarih: 10 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Britannica | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 17/11/2024 18:33:53 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/8977
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.