Yapay Zeka Hissedebilir mi? Yapay Zeka, Hissedebilirlik Kapasitesine Sahip Olmadan Yapay Genel Zekaya Ulaşabilir mi?
Yapay Zekanın İnsan Seviyesinde Zekaya Ulaşması İçin Acı Gibi Hisleri Deneyimleyebilmesi Gerekiyor Olabilir!

- Blog Yazısı
Bilim insanları, ellerinde iyi bir sınıflandırma sisteminin olmasını isterler. Nesnelere "etiket vermek" önemlidir ve geri çekilip titizlikle hazırlanmış taksonomik tablolara bakmak keyif verir. Aristoteles'in, ilk bilim insanlarından biri olarak kabul edildiği düşünüldüğünde dünyayı kategorilere ayırmaya bu kadar düşkün olması pek de şaşırtıcı değildir. Aristoteles, hayvanları "kanı olanlar" ve "kanı olmayanlar" diye ayırdı; bazılarını "karada yaşayanlar", diğerlerini "denizde yaşayanlar" olarak sınıflandırdı. Ancak en ünlü Aristoteles kategorilerinden biri, Batı düşüncesinde tüm canlılar üzerine olan anlayışı şekillendiren bir ayrımdır. O ayrım, "ruhun (bilincin) bölünmesi" olarak bilinir.
Aristoteles'in Üç Bilinç Katmanı
Aristoteles, her biri bir öncekinin üzerine inşa edilen üç tür ruh (bilinç) olduğunu savundu:
- Vejetatif bilinç: Büyüme ve beslenme gibi temel, otomatik işlevler. Saksı bitkileriniz bu bilince sahiptir.
- Hassas bilinç: Algı ve farkındalık içerir. Kedi veya köpeğiniz bu bilince sahiptir.
- Akılcı bilinç: Zeka, öz bilinç ve hayal gücü. Siz, yani insanlar bu bilince sahiptir.
Aristoteles, bu kadar eski bir dönemde yazmış olmasına rağmen, canlıları anlama biçimimizin ne kadar az değişmiş olduğu dikkat çekici bir unsurdur. Ancak asıl tartışma konusu, bu kategorilendirmenin sınırlarının ne kadar genişleyebileceğidir. İşte bu sebeple filozof Jonathan Birch, "Duyumsamanın Sınırında: İnsanlarda, Diğer Hayvanlarda ve Yapay Zekada Risk ve Dikkat" adlı kitabında tam olarak bu konular üzerine tartışmaktadır. Birch, insan dışı hayvanlara hak ettikleri değeri vermediğimizi savunmakla kalmamakta; ayrıca yapay genel zekanın (insan seviyesinde yapay zeka) şafağının, gezegenimizin tarihinde eşşiz bir an, belki yeni bir bilinç türünün doğuşu anlamına gelebileceğini öne sürmektedir.
Modern Bilinç Katmanları
Bilim insanları, Aristoteles'in "ruh" teriminin ampirik bir bağlamda kullanılmasına şüpheyle yaklaşmaktadır. Günümüzde Aristoteles'in ruh terimini çok az bilim insanı kullanmaktadır. Birch, canlılara dair modern tartışmaların 1950'lerde filozof Herbert Feigl'in ortaya attığı Üç Bilinç Katmanına dayandığını belirtiyor. Bu katmanlar şu şekildedir:
- Duyumsama/Hissedebilirlik ("Sentience"): Anlık ham deneyimlerdir. Duyular, bedensel hisler, duygular, burada ve şimdi. Bir farenin rahatsız edici bir kokudan kaçınması, duyumsamaya yani bir içsel deneyim kapasitesine sahip olduğunu gösterir.
- Bilgelik ("Sapience"): İçsel deneyimleri dışa yansıtmadır. Sadece acı çekmek değil, bu hayatımın en kötü acısıydı diye düşünebilmektir. Budistlerin "acı kaçınılmazdır, ıstırap ise tercihtir" sözü bu katmana işaret eder. Bilgelik, zihnin duyumsamanın sundukları üzerine düşünmesi olarak da ifade edilebilir.
- Benlik ("Selfhood"): Geçmişi ve geleceği olan varlıklar olarak kendimizi algılayışımızdır.
Birch, kitabında "duyumsama adayları" kavramını genişletmemiz gerektiğini savunmaktadır. Birch, şöyle söylemektedir:
Bu sınıf omurgalılarla sınırlı değildir; ahtapotlar, yengeçler, karidesler, böcekler de buna dahildir. Bu hayvanların hissedebildiğine işaret eden ciddi ampirik kanıtlar bulunmaktadır. Dolayısıyla bu hayvanları etkileyen kararlar alırken bu gerçeği görmezden gelmek sorumsuzluk olur.
Evrimsel Süreçte Yapay Bir Sıçrama
Duyumsama ya da bu bağlamda içsel deneyim kapasitesi, filozofları iki temel nedenden ötürü ilgilendirmektedir. İlki, Birch'in kitabında da ele aldığı gibi etik endişelerdir. Örneğin, belli türler acıyı hissedebiliyorsa onlara nasıl davrandığımız önem kazanır. İkincisi ise Birch'in "bilincin katmanlı yapısı" dediği kavramdır. İnsanda gördüğümüz üst bilincin ve zekanın, alt katmanlardaki bilinç biçimleri üzerine inşa edili şekilde olduğu düşünülmektedir. Yani mantığımız bilgeliğe, bilgelik ise duyumsamaya dayanır. Evrimsel süreç, bir gelişim öyküsüdür ve beynimiz kelimenin tam anlamıyla bu hikâyeyi anlatacak şekilde yapılandırılmıştır.
Şimdi elimizde yapay zeka var ve bu "yapaylık", tüm evrimsel engelleri atlayıp bir tür "zeka" sergileme yolunda ilerlemektedir. Birch, şöyle söylemektedir:
Yapay zekada hiçbir temel içsel deneyim kapasitesi olmadan da insan seviyesini aşan bir zeka görmemiz mümkündür.
Ancak Birch, "karanlık bilimkurgu senaryolarını" andıran ilginç bir olasılığa dikkat çekmektedir. Birch, şöyle söylemektedir:
İnsanüstü zekaya ulaşmak için belirli bir içsel deneyim kapasitesi düzeyi gerekli olabilir. Bunu da göz ardı edemeyiz; bu mümkündür. Bazıları gerçek zekânın içsel deneyim kapasitesi ve bunun da bedensellik gerektirdiğini savunuyor. Felsefede hesaplamalı işlevselcilik adı verilen bir görüşe göre ise içsel deneyim kapasitesi ile bilgelik ve benlik, içinde bulundukları bedenden ziyade gerçekleştirdikleri hesaplamalardan ibaret olabilir. Eğer bu görüş doğruysa, beynin hesaplamalarını yapay zeka sistemlerinde yeniden oluşturarak içsel deneyim kapasitesini de yeniden yaratmamız mümkündür.
Birch, burada üç temel argüman sunmaktadır. Bu argümanlar, şu şekildedir:
- Yapay genel zekanın içsel deneyim kapasitesi gerektirdiğini varsaymak makuldür.
- Belirli hesaplamalar ile yapay zekada içsel deneyim kapasitesi yaratılabilir.
- Dolayısıyla, yapay zekanın yapay genel zekaya ulaşması için içsel deneyimlere sahip olması gerekir. Yani bunun için ChatGPT'nin acıyı, DeepSeek'in merak hissini içsel olarak deneyimleyebilmesi gerekir.
Doğal zeka, uzun bir evrimsel sürecin son halkasıdır. Birch'in sorduğu soru ise şudur:
Yapay zeka, evrim denen kitabın neresinde yer alacak? Evrimleşmiş zekanın doğal akışına mı dahil olacak, yoksa tamamen yeni bir sayfa mı açacak?
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 11/08/2025 11:29:40 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/20004
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.