Sessiz Güç: İçe Dönükler...

- Blog Yazısı
Sessiz olmanın erdem sayıldığı Doğu’nun aksine Batı dünyasında sesi çıkanın bilgili sayıldığı, değer gördüğü bir ortamın hakimiyeti söz konusudur. Genellikle dışa dönük insanları daha başarılı, daha mutlu ve daha çekici bulan toplum, içe dönük insanları yargılar ve asosyal olmakla itham eder. Oysa içe dönüklük ve dışa dönüklük sadece kişilik özellikleridir ve iyi ya da kötü olarak nitelendirilemezler.
İçe dönük insanlar, enerjilerini kendi iç dünyalarından alan ve dış dünyadan gelen uyaranlara karşı daha hassas olan insanlardır. Sosyal ortamlarda daha az konuşkan, daha az aktif ve daha az dikkat çekici görünebilirler. Ancak bu, onların asosyal, utangaç veya sıkıcı oldukları anlamına gelmez. Sadece kendilerine uygun olan sosyal ortamlarda etkileşim kurmayı tercih ederler. Kalabalık ve gürültülü ortamlarda kendilerini yorgun ve stresli hissedebilirler. Bu nedenle, yalnız kaldıklarında veya sakin bir ortamda bulunduklarında daha enerjik olurlar. Yaratıcı, analitik ve özgün bir yapıya sahip olan bu tip insanlar, genellikle derin ve anlamlı konuşmalardan hoşlanır; havadan sudan konuşmak onlara sıkıcı ve yüzeysel gelebilir. Kendi duygu ve düşüncelerine, zihinsel benliklerine daha çok önem verirler. Çoğunlukla kendi başlarına vakit geçirmekten hoşlanmaları iç dünyalarını keşfetmelerine, kendilerini tanımalarına fırsat verir. Böylelikle detaylara daha rahat yoğunlaşabilirler bu da yaratıcılıklarını kullanmalarına ve özgün fikirlerin doğmasına olanak tanır.
Büyük gruplar veya yoğun sosyal etkinlikler içe dönük kişiler için enerji tüketici olabilir. Bu durum, zaman zaman sosyal etkileşimlerde zorluk yaşamalarına yol açabilir. Bazı içe dönük kişiler, aşırı derecede içsel odaklanma eğiliminde olduklarından dolayı sosyal izolasyon riskiyle karşı karşıya kalabilir. Dış dünyaya iç dünyalarını tam olarak anlatmakta zorlanabilirler, bu da anlaşılmadıkları veya yanlış anlaşıldıkları hissine kapılmalarına neden olabilir.
Dışa dönük kişiler ise genellikle sosyal ortamlarda rahat hissederler ve iletişimde güçlüdürler. Sosyal etkileşimlerden enerji alırlar. Çoğunlukla grup aktivitelerine katılma ve aktiviteleri yönlendirme konusunda isteklidirler. Farklı ortamlara, değişen durumlara ve diğer insanlara hızla uyum sağlayabilirler. Buna karşın bazı durumlarda yoğun sosyal etkileşimler odaklanmada zorluk yaşamalarına neden olabilir ve bireylerin kendi iç dünyalarına zaman ayırmalarını engelleyebilir. Derin duygusal bağlantılar kurmak yerine, bazen daha yüzeysel ilişkiler geliştirebilirler.
Gelelim içe dönükleri asosyal olmakla etiketlemek için kullanılan içe kapanıklık meselesine…
İçe kapanıklık, sosyal ortamlarda kaygı, utangaçlık veya çekingenlik yaşayan ve kendini ifade etmekte zorlanan bir kişilik tipidir. İçe dönük olmak bir tercih iken, içe kapanık olmak bir sorundur. İçe dönük kişiler yalnız kalmaktan hoşlanırken, içe kapanık kişiler yalnız kalmak zorunda hissederler.
Örneğin, içe dönük bir kişi arkadaşlarıyla vakit geçirmekten keyif alabilir, ancak bunu sınırlı kişilerle sınırlı bir sürede yapmayı tercih eder. İçe kapanık bir kişi ise arkadaşlarıyla vakit geçirmek istese de bunu yapmaktan kaçınır veya bunu yaparken çok rahatsız olur. İçe dönük bir kişi kendi fikirlerini ve duygularını paylaşabilir, ancak bunu genellikle sanatsal bir yolla veya yakın olduğu kişilerle yapar. İçe kapanık bir kişi ise kendi fikirlerini ve duygularını saklar veya bastırır. Topluluk önünde konuşamaz…
İçe kapanık kişilerin sosyal becerilerini geliştirmek, kaygılarını azaltmak ve kendilerini ifade etmekten korkmamak için teknikler öğrenmesi gerekirken, içe dönüklük aşılması gereken bir engel değildir.
İçe dönük kişiler genellikle sanat yoluyla duygusal deneyimlerini paylaşma ve kendilerini ifade etme konusunda yeteneklidirler. Günlük tutma, şiir, hikâye, roman yazma, müzik dinleme, enstrüman çalma, resim, heykel gibi yazarlık, görsel sanatlar, müzik ve performans sanatları içe dönük kişilerin duygusal zenginliklerini ve iç dünyalarını ifade etmenin yollarıdır. Sanat ve yaratıcılık, bir ifade biçimi olmanın yanı sıra, kendi iç dünyalarını anlamak, başkalarıyla paylaşmak ve kişisel gelişimlerine katkıda bulunmak için güçlü birer araçtır. Bu aktiviteler, içe dönük kişilerin sosyal etkileşimlere daha rahat bir şekilde katılmalarına, duygu ve düşüncülerini başkalarıyla daha kolay paylaşmalarına olanak tanır.
Son olarak iş yerindeki içe dönüklere değinelim…
Telefonla ya da yüz yüze iş yapmayı seven dışa dönüklerin aksine, içe dönükler etkili ve doğru bir iletişim için yazışma kanallarını tercih ederler. “Kendi dünyasında ve sessiz insanlar” olarak bilinen içe dönükler bir işe başlamadan önce derinlemesine düşünür ve ellerindeki işi her yönden analiz ederler. Özgün ve analitik bir bakış açısıyla sorunları daha rahat tespit edip, çözümlere daha kolay ulaşabilirler. Ancak dışa dönüklerin hâkim olduğu ofis ortamında “kendi dünyasında olmak” olumsuzluk olarak kabul edilir ve bu tür kişilerin iletişimde sorun yaşadığı düşünüldüğünden performans görüşmelerinde geliştirmeleri gereken bir “eksiklik” olarak önlerine konur. Daha fazla görünür olmaları gerektiği dile getirilir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Buna karşın bir Satış/Pazarlama ekibinde dışa dönüklerin daha başarılı olabileceğini fark edip, işe alım sırasında bu kişilere öncelik vermek kadar; yazılım, uygulama yönetimi, dijital pazarlama, bilgi güvenliği vb. alanlarda da içe dönük kişilerin daha başarılı olabileceğini bilmek ve bu kişilere öncelik vermek hem çalışanın motivasyonunun devamlılığı hem de iş verenin elde edeceği fayda için önemlidir. İçe dönük bir kişiden dışa dönükmüş gibi davranmasının beklenmesi, çalışan mutsuzluğuna, dolayısı ile de ortaya konacak işin kalitesinin olumsuz yönde etkilenmesine neden olacaktır.
Ne yazık ki içe dönüklüğü ile bilinen sayısız bilim insanı, iş insanı, sanatçı, düşünür, yazar, sporcu, yönetmen ve oyuncunun olduğu ve onların başarılarının dünyayı değiştirdiği/şekillendirdiği gerçeği göz ardı edilir. Örneğin Albert Einstein, Thomas Edison, Isaac Newton, Clint Eastwood, Michael Jordan, Charles Darwin, Frederic Chopin, Steven Spielberg, Steve Wozniak, Alfred Hitchcock, Bill Gates, Ludwig van Beethoven, Vincent van Gogh, Franz Kafka, Abraham Lincoln, Friedrich Nietzsche, Nikola Tesla bunlardan bazılarıdır.
Toparlayalım…
Hiç kimse ne yüzde yüz içe dönüktür ne de yüzde yüz dışa dönüktür.
Günümüz dünyasında ayrışmanın her konuda hat safhaya çıktığı bir ortamda içe dönük ve dışa dönük insanlar uyumlu bir şekilde iletişim kurmayı ve iş birliği yapmayı öğrenmelidirler. Her iki kişilik tipinin de kendine özgü avantajları ve zorlukları vardır. Önemli olan bu farklılıkları anlamak ve her iki kişilik türünün de kendine özgü niteliklere sahip olduğunu kabul etmektir. İçe dönük insanlar, içe kapanıklık seviyesinde olmadıkça, kendilerini olduğu gibi kabul etmeli ve dışa dönük insanlara benzemeye çalışmamalıdırlar. Kendi güçlü yönlerini fark edip geliştirmeli ve kendilerine uygun olan yaşam tarzını, mesleği ve hobileri seçmelidirler.
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 28/06/2025 07:49:27 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/16598
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.