Bir Adalet Kurbanı

- Blog Yazısı
Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey: Bir Adalet Kurbanı
Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde görev yapmış önemli bir bürokrat olan Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey, özellikle Ermeni Tehciri sırasında aldığı kararlar ve bu kararlar sebebiyle idam edilmesiyle Türk tarihinin trajik figürlerinden biri olarak kabul edilir. Kemal Bey’in hayatı, görev anlayışı ve yargılanma süreci, hem dönemin iç dinamiklerini hem de İttihat ve Terakki yönetimi ile sonrasındaki gelişmeleri anlamak açısından önemlidir.
Hayatı ve Memuriyet Kariyeri
Asıl adı Mehmed Kemal olan Kemal Bey, 1884 yılında Beyrut’ta doğmuştur. Ailesi Osmanlı bürokrasisinde görevliydi. Genç yaşta İstanbul’a gelerek Mekteb-i Mülkiye’den mezun oldu. Eğitimini tamamladıktan sonra Osmanlı idari sisteminde çeşitli görevlerde bulundu. Memuriyet hayatına mutasarrıflıklarda ve kaymakamlıklarda başlayan Kemal Bey, kısa sürede disiplinli, çalışkan ve vatansever biri olarak dikkat çekti.
1915 yılında, Yozgat sancağına bağlı olan Boğazlıyan’a kaymakam olarak atandı. Bu görev sırasında, Osmanlı hükümetinin Ermeni Tehciri politikası çerçevesinde Boğazlıyan’daki Ermeni nüfusun sevk ve iskânıyla ilgilendi.
Ermeni Tehciri ve Görev Süreci
I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Devleti, özellikle doğu vilayetlerinde Ermeni isyanlarını bastırmak ve cephe gerisinde güvenliği sağlamak amacıyla 1915 yılında Tehcir Kanunu’nu yürürlüğe koydu. Bu kanunla birlikte Anadolu’nun birçok bölgesindeki Ermeni nüfus Suriye ve çevresine zorunlu göçe tabi tutuldu. Bu süreçte birçok trajik olay yaşandı ve bu olaylardan bazıları yerel yöneticilerin keyfi tutumlarıyla daha da ağırlaştı.
Kemal Bey’in Boğazlıyan’daki görevi sırasında tehciri uygulamakla yükümlü olduğu dönemde, bu süreçte bazı Ermeni vatandaşların haksız yere öldürüldüğü iddia edildi. Kemal Bey’in ise, tehciri yürütürken emir-komuta zinciri içinde hareket ettiği ve doğrudan emirleri yerine getirdiği savunulmuştur.
Yargılanması ve İdamı
Mondros Mütarekesi'nin ardından İstanbul, İtilaf Devletleri tarafından işgal edildi. İşgal kuvvetleri, Osmanlı hükümetine baskı yaparak savaş döneminde tehcir uygulamasında görev almış birçok İttihat ve Terakki mensubunun ve bürokratın yargılanmasını talep etti. Bu bağlamda kurulan Divan-ı Harb-i Örfi mahkemelerinde birçok isim yargılandı.
Kemal Bey de bu mahkemede yargılananlar arasındaydı. Yargılama süreci oldukça tartışmalı geçti. Mahkemede yeterli delil ve objektif tanıklık bulunmamasına rağmen, siyasi baskılarla Kemal Bey suçlu bulunarak idama mahkûm edildi. 10 Nisan 1919 tarihinde İstanbul Beyazıt Meydanı'nda idam edildi. İdamı sırasında sergilediği vakur duruş, halk arasında büyük bir infial uyandırdı.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Milli Kahraman İlan Edilmesi
Cumhuriyet’in ilanından sonra, özellikle Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyet kadroları, Kemal Bey’i bir “adalet kurbanı” olarak andılar. 1922 yılında TBMM tarafından resmen "şehit" ilan edildi ve ailesine maaş bağlandı. Onun adı, Cumhuriyet döneminde birçok okul, cadde ve meydana verilerek yaşatılmaya devam etti.
Kemal Bey’in cenazesi daha sonra İstanbul’dan alınarak Cebeci Asri Mezarlığı’na nakledildi. Anısını yaşatmak için heykelleri dikildi ve çeşitli şehirlerde adına anma programları düzenlendi.
Tarihî Açıdan Önemi ve Yorumlar
Kemal Bey’in idamı, Osmanlı’nın son döneminde yaşanan büyük çöküşün, adaletin siyasallaşmasının ve yabancı baskılarla alınan kararların sembolü haline gelmiştir. Onun şahsında, birçok Osmanlı bürokratının yaşadığı trajediler ve dönemin karmaşık siyasal yapısı görünür hale gelmektedir.
Bazı tarihçiler, Kemal Bey’in gerçekten sorumlu olduğu bir kısım olayların üstünün örtülmeye çalışıldığını iddia ederken; bazıları da onun tamamen günah keçisi yapıldığını ve aslında emir kulu olduğunu savunur. Her iki görüş de tarih yazımında önemli tartışmalara neden olmuştur.
Akçam, Taner. Ermeni Meselesi Hallolunmuştur: Osmanlı Belgelerinde Ermeni Tehciri. İstanbul: İletişim Yayınları, 2008.
2. Şimşir, Bilal N. İngiliz Belgelerinde Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey. Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayınları, 1988.
3. Gürün, Kamuran. Ermeni Dosyası. Ankara: Remzi Kitabevi, 1983.
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 26/07/2025 03:39:30 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/20303
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.