Bir Balık Türü, Gözlerimizin Önünde Süper-hızlı Şekilde 2 Yeni Türe Evrimleşiyor!
Bu haber 8 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Eskiden imkansız olduğu düşünülürdü. Ama aynı sularda üreyen bir dikence balığı topluluğu gözümüzün önünde iki farklı türe dönüşüyor, hem de büyük bir hızla.
Üç dikenli balık türü, 150 yıl kadar önce (evrim açısından "gözümüzü kırpma süresi") İsviçre’deki Constance Gölü’ne getirilip bırakıldı. Fakat o zamandan itibaren balık, iki farklı tipe dönüşmeye başladı: ana gölde yaşayan tip (görselde sol üstteki dişi, sol alttaki ise üremeye hazır erkek) ve göle dökülen sularda yaşayan tip (resimde sağdaki).
Ana gölde yaşayan balıkların gövdeleri daha büyük, dikenleri daha uzun ve derileri daha kalındır. Bu farklılıklar, teorik olarak, evrimden ziyade yaşam biçimlerinden kaynaklanıyor olabilir. Belki de gölde yaşayanlar daha uzun süre hayatta kalabildikleri için daha büyük gövdeli oluyorlardır?
Fakat Bern Üniversitesinden David Marques ve meslektaşları iki tip arasında belirgin genetik farklılıklar olduğunu buldular. Marques şöyle diyor:
İki yeni türün evriminin başlangıcını yakalamış olabiliriz!
Her iki balık tipinin yılın aynı zamanında ve aynı sularda üremesi bu bulguyu olağandışı kılıyor. Başından beri birbirleriyle çiftleşiyorlardı, hâlâ da birbirleriyle çiftleşiyorlar ama buna rağmen genetik ve fiziki açıdan farklı iki tipe ayrılıyorlar.
Türler Arası Ayrılma
Teksas A&M Üniversitesi Corpus Christi yerleşkesinde çalışan ve evrim araştırmalarını organizmaların genomları üzerinden yürüten Chris Bird, simpatri (aynı coğrafik alanda bulunma) denen bu tür türleşmenin, önceleri oldukça olasılık dışı olarak görüldüğünü söylüyor. Bu konudaki genel görüş, çok az istisna dışında türleşmenin yaşanabilmesi için iki popülasyonun birbiriyle çiftleşmemesi gerektiği, bunun için de fiziksel olarak ayrı yerlerde bulunmaları gerektirdiği yönündeydi. Örneğin bir dağın iki tarafında veya bir takımadanın farklı adalarında yaşamak gibi...
Çünkü hayvanlar çiftleştiğinde rekombinasyon denen süreçte gen varyantları birbirine karışır, yani annenin genleriyle babanın genleri sonraki kuşaklarda birbirine karışmış olarak bulunur. Birbiriyle çiftleşme devam ettiği sürece, belirgin biçimde farklı genetik özellikler taşıyan iki grubun oluşması olanak dışı olarak görülüyordu.
Fakat Marques ekibi, iki balık tipi arasındaki genetik farklılıkların rekombinasyona girme olasılığı düşük olan kromozom parçalarında yoğunlaştığını buldu. Sonuç olarak, iki tipin belirgin özelliklerini sağlayan gen varyant gruplarının birbirinden ayrılması olasılığı düşüyordu.
Hızlı Değişim!
Marques, Constance Gölü dikencelerinin birbiriyle çiftleşmeyen iki tür olana kadar evrimleşmeye devam edip etmeyeceklerinden emin olamadıklarını söylüyor. Ancak İsrail’deki köstebek faresi, Avustralya’daki Lord Howe Adası’nda bulunan palmiye gibi kanıtlar artarak Bird dahil birçok evrimsel biyoloğun simpatrik özelleşmenin şaşırtıcı biçimde yaygın olabileceğini düşünmesine yol açıyor.
Bird’ün ayrıca dikkat çektiği gibi, simpatrik özelleşmenin dikencelerdeki kadar hızlı geliştiği bir başka örnek daha vardır: Elma kurdu, elmanın Kuzey Amerika’ya getirilmesinden sonraki iki yüz yıl içerisinde alıç kurdundan evrimleşmiştir.
Dikencelerin ayrılma hızına gelirsek: İlaçlara direnç göstermeye başlayan kanser türlerinden böcek ilaçlarına direnç göstermeye başlayan tahtakurularına veya bir tabak içinde soframızda boy göstermemek için daha küçük kalmaya çalışan balıklara kadar, yakın zamandaki sayısız birçok örnek evrimleşmenin ne kadar hızlı olabileceğini göstermektedir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Belki de hızlı evrimleşme bir istisna değil, normdur.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 22
- 18
- 11
- 9
- 7
- 7
- 4
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: New Scientist | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 11:50:22 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/4278
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in New Scientist. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.