Arama Psikolojisi: "Nereye Koydum Bu Anahtarı?"
Bu haber 6 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Psikologlar, gerçek hayattaki “arama" veya "bir şeyi bulmaya çalışma" (İng: foraging) davranışını nasıl geliştirmiş olabileceğimizi anlamak için yıllardır laboratuvarda görsel araştırmalar yapıyorlar. Peki, bu ikisi arasında ne kadar benzerlik var?
Son 40 yılda görme araştırmalarının sorduğu en önemli sorulardan biri görsel çevremizi etkili bir biçimde nasıl araştırdığımızdır. İster arabamızın anahtarlarını arıyor olalım, ister kayıp kontakt lenslerimiz için etrafı kurcalıyor olalım ya da kaybedilen bir kalem kapağı yüzünden çantamızı didik didik arıyor olalım, aramak hayatımızda her gün farkında olmadan yaptığımız bir şeydir. Fakat, araştırmacıların görsel arama sınırlarını test ettikleri yol ile bizim gerçek hayatta yaptığımızı düşündüğümüz arama eylemi birbirinden çok farklı görünüyor.
Kendiniz Deneyin!
Tipik bir laboratuvar ortamında katılımcılara aşağıdaki gibi bir şekil sunulabilir ve onlardan birçok dikkat dağıtıcı L unsuru arasından hedef unsur T harfini bulmaları istenebilir.
İnsanlar genellikle bu tür aramada oldukça hızlıdırlar çünkü hedef ve yanıltıcı unsurlar sadece bir özellikte farklılık gösterir. Ama kırmızı T ve mavi L harflerinin arasından kırmızı bir L harfini bulmak gibi birden fazla özellik dikkate alındığında arama daha da zorlaşır.
Böyle durumlarda, görüntüyü başından sonuna kadar taramak için geçen zaman, arama dizisinde kaç tane öge olduğuna bağlı olarak sistematik bir şekilde artar. Bu da sezgisel olarak mantıklıdır; sadece iki öge arasında arama yapmak zorunda olduğunuzda hedefi çabucak bulursunuz ancak öge sayısı 10.000’e kadar çıkarıldığında biraz daha zaman harcamanız gerekir:
Görsel Arama ve Gerçek Hayattaki Arama
Görsel arama ve gerçek hayattaki arama arasındaki ilişkide, görüntünün halihazırda bir hedef barındırması ya da barındırmamasına bağlı olarak farklılıklar gözlemlenir. Bu farklılıkların dışında Bristol Üniversitesi’nin araştırmacıları 2001’de görsel arama paradigmasına dair daha temel bir soru sordular: Gerçek hayattaki arama davranışı ile görsel arama hakikaten benzerlik gösterir mi?
Bu araştırmadan önce, birçok görsel arama çalışması bu soruyu bilgisayar temelli veya eşdeğerinde bir görevi kullanmak için motivasyon kaynağı olarak almıştır. Çünkü görsel arama önemli bir gerçek hayat davranışıdır ve onu basit, deneysel bir paradigmayla sınırlayarak görsel sistemin çalışma biçimini daha iyi anlayabileceğimiz savunulmuştur. Yine de bu iddia, gerçekten hiç kontrol edilmemiştir.
Iain Gilchrist, Alice North and Bruce Hood bu soruyu cevaplamak için basit ama ustaca bir deney geliştirdi. Araştırmacılar, insanlara bilgisayar görüntüsünü tarattırmak yerine bir zemine yerleştirilmiş film şeridi kutuları arasında arama yaptırdılar. Görevleri, hedefi yani kutulardan birinin içine saklanmış bilyeyi bulmaktı. Tıpkı bilgisayar temelli testlerdeki gibi bu deney de hedefin var olduğu ya da olmadığı koşullarda ve görüntüdeki ögelerin sayısı çeşitlendirilerek uygulandı.
Gilchrist ve ekibi geleneksel görsel arama ile bazı benzerlikler aynı zamanda da bazı önemli farklılıklar buldu. Arama süresi, tahmin edileceği gibi, görüntüdeki öge sayısıyla doğru orantılı olarak arttı. Bununla birlikte bilgisayar temelli bir arama görevinde katılımcıların daha önce baktıkları ögelere oldukça sık geri döndükleri gözlemlenebilirken arama deneylerinde bu geri dönüşler diğerine nazaran nadirdi. Bu yüzden Gilchrist’in ekibi arama davranışında bellek (hafıza, hatırlama) süreçlerinin önemli bir rol oynayabileceğini ileri sürdü. Bu iddia mantıklıdır çünkü gerçek hayatı yansıtan bir görüntü üzerinden arama, bilgisayar ekranı üzerinden yapılan aramaya nazaran özellikle fiziksel uğraş bakımından daha çok çaba gerektirir. Dolayısıyla geri dönülen yer açısından seçici olmakta fayda vardır.
Bu fikir, 2005’te Bristol’de yeni geliştirilen bir arama laboratuvarında yapılan takip çalışmasında daha kapsamlı bir şekilde araştırılmıştır. Bu araştırmada hedefler ve yanıltıcı unsurlar, film kutuları yerine zemine gömülü halde bulunan ışık ve elektrik düğmeleriyle temsil edildi. Tüm ışıklar başta yeşildi ve çocuklar ışığın renk değiştirip değiştirmediğini görmek için öge konumlarının her birindeki düğmelere basarak gizli bir kırmızı ışığı aramak zorundaydı. Burada önemli olan ise katılımcıların görevi yerine getirmek için harcamaları gereken çabanın arama yaptıkları sırada kullandıkları ellerinin baskın olan elleri olup olmamasıyla ilişkiliydi. Çocuklar, baskın olmayan ellerini kullanmak zorunda kaldıklarında önceden aramış oldukları ögelere geri dönme eğilimini daha çok gösterdiler. Bu da görev için gerekli çabanın hafızanın daha önce ziyaret edilen yerlerden sorumlu kısmını etkilediğini göstermiştir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Gilchrist deneyi, çok araştırılan bir konunun basit bir uzantısıdır. Diğer bir yandan da psikologların arama eylemine yaklaşımı açısından önemli sonuçlar içermektedir. İnsanların aslında gerçek hayattaki nesneleri nasıl arayabileceklerini daha gerçekçi bir şekilde simüle eden, iyi kontrol edilmiş bir deney laboratuvarı geliştirmek gerekir. Böylece günlük hayatta farkında olmadan gerçekleştirdiğimiz bir insan davranışı hakkındaki anlayışımızı doğru olarak modelleyebilir ve ilerletebiliriz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 5
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: The Guardian | Arşiv Bağlantısı
- I. D. Gilchrist, et al. (2001). Is Visual Search Really Like Foraging?. Perception. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 18:27:01 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/5300
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in The Guardian. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.