Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
2

Madem tüm insanlar Adem ve Havva'dan geldi. O zaman herkes akraba sayılmaz mı? Ve nasıl bu akrabalar birbirlerine çekici geliyor?

4,692 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
2 Cevap
Ufuk Derin
Öğrenci-Okur

Adem ve havva dini bir bir konu olsa da evet, bütün canlılar belirli seviyelerde akraba. Ancak insanlar özelinde bakacaksak ilişki katsayısını bilmemiz gerek. Ensesti ve buna karşı evrimleşen mekanizmaları anlarsanız uzak akrabalar için neden böyle olmadığını (hatta bazı özel durumlarda yakın olsa bile) anlayabilirsiniz.

Bilindiği üzere, yakın akrabalar arası çiftleşme sonucu doğan yavrularda nadir genetik hastalıkların ortaya çıkma ihtimali daha yüksek olmaktadır. Bunun sebebi, birçok nadir genetik hastalığın çekinik genler üzerinde taşınıyor olmasıdır. Bu çekinik genlerin geniş bir popülasyonda bir araya gelerek hastalığı üretme ihtimali oldukça düşüktür. Ancak küçük ve birbiriyle yakınen akraba olan bir grup, kendi arasında çiftleştiğinde, bu akrabaların atalarından miras aldıkları ve çekinik genler üzerinde taşınan hastalıkların yavrularda bir araya gelme ihtimali çok ciddi miktarda artmaktadır. Bu nedenle, tür içi bireyler arası akrabalık katsayısını bilmek önem kazanmaktadır.

Basitçe, ilişki katsayısı %0 (veya 0) ila %100 (ya da 1) arasında değişen bir orandır. Akrabalar arası yakınlık arttıkça, bu oran da giderek %100'e (ya da 1'e) yakınsar. Benzer şekilde, daha uzak akrabalar arasındaki ilişki %0'a (ya da 0'a) yakındır. Bu durumda, karşımıza akrabalık ilişkileri ile genetik yakınlık katsayısını ilişkilendiren şöyle bir tablo çıkmaktadır:

Tüm Reklamları Kapat

Tek yumurta ikizleri (klonlar): %100

Ebeveyn ile yavru: %50

Öz kardeşler: %50

3/4 kardeş (kardeş-kuzenler): %37.5

Tüm Reklamları Kapat

Dede/nine ile torun: %25

Üvey kardeşler: %25

Amca/Dayı/Hala/Teyze ile Yeğen: %25

Çifte Kuzenler: %25

Büyük dede/nine ile torunun torunu: %12.5

Birinci Derece Kuzen: %12.5

İkinci Derece Kuzen: %3.13

Üçüncü Derece Kuzen: %0.78

Dördündü Derece Kuzen: %0.20

Akrabalık ilişkisini bu şekilde sayısal olarak ifade edebiliyor olmak, hukuki bazı sonuçlara da sahiptir. Bunların başında, yasal olan ensest ilişki derecesinin belirlenmesi gelmektedir.

Tüm Reklamları Kapat

Birçok ülkede ensest, genetik yakınlık derecesi %25'in üzerine çıktığında başlar.

Enseste karşı genetik yollarla birkaç mekanizma evrimleşmiştir. Bu mekanizmaların etkisini büyük oranda kendi hayatınızda da hissedebilirsiniz. Kendinizi zorlayarak aile bireylerinizden biriyle cinsel ilişkiye girdiğinizi hayal etmeye çalıştığınızda bile zihniniz bunu reddedecek ve tiksinme duygusu uyanacaktır. İşte bu, genlerimizin etkisinde beynimizin ilgili bölgelerinin bu düşünceye verdiği biyokimyasal tepkiden ibarettir. Siz, aile üyelerinizden biriyle cinsel ilişkiyi düşündüğünüzde, beyniniz anında bu imgeyi yaratacak kimyasalları hafıza hücrelerinizden çağırır ve frontal beyniniz bir görüntü yaratır. Ancak bu görüntü, beynin enseste karşı tepki verilen kısımlarını da tetikler ve buralardan salgılanan enzimler ve bunların etkisindeki hormonlar, eş zamanlı olarak size tiksinme ve psikolojik ret hissini yaşatacak ve sizi uzak tutacaktır.

Ayrıca yine benzer şekilde, algısal olarak (yakın) akraba olunduğunun bilinci de çok önemlidir. Yani kardeşinden, bebeklik döneminde, henüz algılar tam olarak çalışmazken ayrılan bireyler, yıllar sonra birleştiklerinde birbirlerine cinsel istek duyabilmektedirler.

Tüm Reklamları Kapat

İnsanlardaki Ensest Önleyici Mekanizma: Westermarck Mekanizması

Özellikle sosyal hayvan türlerinden (insan gibi), daha güçlü mekanizmalar görülebilmektedir. Feromonların etkisi halen görülmekle birlikte, karasal hayvanların en gelişmiş duyularından olan koku duyusu halen ensest önleyicilikte önemli bir rol oynamaktadır. Bu konuda yapılan araştırmalar, Sigmund Freud'un ensest ile ilgili ileri sürdüğü Oedipal dürtüler hipotezi ile çelişmekte ve Freud'un iddialarının en azından nedenlerinin yanlış olduğunu göstermektedir.

Yapılan araştırmalarda, insanların 6 yaşına kadar yakın akrabalarının kokularını net bir şekilde öğrendiğini ve beynin buna göre adapte olduğunu, bu yaştan sonra ise ömür boyunca, bir beyin hasarı gerçekleşmediği sürece, bu kokuların korunduğunu ve cinsel olarak itici bir etki yarattığı ortaya koyulmuştur. İşte bu mekanizmaya, Westermarck Mekanizması denmektedir. Dişilerin, bu konuda erkeklerden daha başarılı olduğu gösterilmekle birlikte, her iki cinsiyette de kritik düzeyde etkili olduğu görülmektedir. Mark Schneider ve ekip arkadaşlarının İnsan Doğası (Human Nature) dergisinde yayınladıkları araştırmalarına göre yetişkinler ile çocuklar arasında da bu mekanizma koku duyusuyla sağlanmaktadır. Yani yetişkin bireylerin, hiç tanımadıkları çocuklara karşı duydukları cinsel itim de bu mekanizmayla sağlanmaktadır. Ancak araştırmaya göre, beyin bu işlevi "genelleme" (generalization) isimli bir yöntem ile sağlamaktadır; yani bir çocuğa (kardeşe, yavruya, vs.) duyulan cinsel itim, tüm popülasyon içerisindeki çocuklara psikolojik olarak genellenmektedir ve her birinin kokusunun tanınmasına gerek kalmadan, beyin her çocukta uyarılarak cinsel iticilik sağlanmaktadır. Bunu, bir yemek ortada olmadığı halde, sadece onu düşünerek yemeğin kokusunu ve tadını hissetmek ile benzeştirmek mümkündür.

932 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. Kaynak 1. (20 Eylül 2020). Alındığı Tarih: 20 Eylül 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
  2. Yazar Yok. Kaynak 2. (20 Eylül 2020). Alındığı Tarih: 20 Eylül 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Efe Gerenli
Efe Gerenli
14K UP
Basit bir evrimsel biyoloji meraklısı

İnsanlık adem ve havvadan gelmedi,zaten evrimsel olarak sadece 2 kişiden popülasyon çıkması mümkün değil.Adem ve Havva çoğu yaratılışçı tarafından mitleştirilmektedir ve aynı zamanda bu mitin hiçbir bilimsel değeri yoktur.Adem ve Havva biyolojik olarak ilk insan kabul edilemez,öyle birşey yok.Adem ve Havva'ya belki evrimle çelişki olmayacak şekilde inanabilirsin,öyle esnetmeler var(tabi ki kişiden kişiye değişir),ama adem ve havvadan üremedik,ilk insan diye birşey asla var olmadı,hiçbir canlının ilki yok.

440 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. İlk Insan Var Olmadı. (20 Eylül 2020). Alındığı Tarih: 20 Eylül 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Kafana takılan neler var?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close