İnsanlarda ölümle ilgili korku iki duruma ilişkindir. Birincisi ölüm anında yaşanacak acı, ikincisi ölüm sonrası yok olma düşüncesi.
Epikürün düşüncesi ölüm ötesi için doğru kabul edilebilir ama ölüm anı için doğru değildir. İnsanların ölümden korkma/kaçınma sebebi ilkin ve daha çok ölüm anına dair çekecekleri acı içindir.
Zihinlerimiz kavram ve kelimeleri kullanırken çağrışımlı işler ve zihinlerimiz kelimeleri çağrışımlı seçerler. Bu nedenle bir çok durumda bir kelime veya kavram diğeri yerine kullanılarak çoğu zaman insanların mantık hatası yapmasına yol açan kullanım hatalarına veya bunları okuyan için farklı anlamlandırmalara neden olurlar. Epikür burada varlık ve yokluk düşüncesi üzerine söz söylemek isterken 'yokluk' yerine hatalı şekilde 'ölüm' sözcüğünü kullanmış ve yanlış (eksik) bir çıkarım yapmıştır. Çünkü yukarıda da bahsettiğimiz şekilde insanların ölümden korkma sebebi sadece ölüm ötesi yok oluş düşüncesi değil ölüm anına da ilişkindir. Epikürün söylemek istediği şey gerçekte ölüme (anına) ilişkin değil ölüm ötesi yokluk durumuna dairdir. Yani sözünün gerçek ve doğru kullanımı esasen şudur: Yok oluştan korkmak anlamsızdır. Çünkü yaşadığımız (var olduğumuz) süre boyunca yokluk yoktur. (Bu arada burada mantık ve felsefe olarak varlık ve yokluk birbirinin zıttı durumlar olduğu için biri varken (var olduğu sürece ) diğeri zaten yoktur anlamına gelen bir söz ifade edilmiştir. )