Bu konu üzerinde kendimce de çok düşündüm. Öncelikle evrim mükemmeli arayan bir olgu değil daha çok var olan koşullara ayak uydurmaya çalışan bir olgu diye düşünürsek bunu kabullenmesi daha kolay olur. Örneğin gözlerdeki miyop rahatsızlığının artışı son yıllarda ekranlarına baktığımız cihazların fazlalaşmasından kaynaklanıyor.
Uyku insan yaşamında doğrudan etkisi olan bir şey, insanoğlu olarak uyumamaya zorlandığımız bir dönem olduğunu sanmıyorum. Dediğiniz şekilde uykunun evrimsel süreçte elenmesi için insanların uyku zorunluluğundan uzak durmasını gerektiren bir şey söz konusu olması gerekirdi, sonuçta düzgün işleyen bir sistem evrimsel olarak değişmesi beklenemez. Ayrıca uyku sadece gereksiz bir şey zaman kaybı gibi düşünmek hatalıdır. Gün içinde yaptığınız ezberlediğiniz öğrendiğiniz çoğu şey uyku esnasında beynin kurduğu bağlantılar ve [1]yanlış bağlantıları silmesiyle tam olarak hafızamıza yerleşir.[1]
Kısacası insanın uykusunda gerçekleştirdiği faaliyetleri uyanıkken getirebileceği bir beden yapısı oluşmadıkça uykunun insanlardan uzaklaşması çok zor ve sevilerek yapılan bir şey için hiçbir toplum böyle insanın genel yapısına aykırı bir harekete girişmez.
Bazı insanlar kendini uzun süreler alıştırarak 4-5 saat uyku ile yetinebiliyorlar ama ihtiyacı ne kadar karşıladığı ve geleceğini pozitif ya da negatif mi etkiliyor araştırılması lazım. Fakat insanın ortalama 7 - 8 saat uykusu ile kurulmuş bir dünya düzeninde böyle bir evrimin gerçekleşmesi olasılığı inanılmaz düşüktür.
Kaynaklar
- Gürkan Akçay. Uyku Esnasında Beyin Kendini Nasıl Yeniler?. Alındığı Tarih: 19 Ekim 2022. Alındığı Yer: BilimFili | Arşiv Bağlantısı