Bir yazılımcı bir oyun evreni oluştursa ve Bu evrenin içinde yazılım kodlarına göre herşey olup bitiyor olsa. oyun sıfırdan oluşturulmuş ve kurallar yazılmış ve kodlanmışsa Oyun evreninde oyunu oynayan karakterler oyun içindeki kuralların örneğin belli koşullarla yağmurun yağmasına neden olan fiziksel süreçlerin nasıl meydana geldiğini sebep sonuç ilişkileri içinde elbette anlayabilirler ancak söz konusu kurallar yazılım kodları olarak yazıldığı için mutlak değildir (başlangıcı vardır) ve yazılmıştır. Dolayısıyla oyun hakkında oyunun karakterleri bu durumda iki şey düşünebilirler.
Birincisi oyundaki kurallar mutlaktır ve kendi kendine (mekanik) çalışıyor. Belli koşullar bir araya gelince örneğin yağmur yağıyor. (Bu kendi içinde doğru bir çıkarsamadır. Çünkü eğer kodlar varsa mekanik sonuçlar (öngörülebilir sonuçlar) yaratabiliyorlar. Yani belli şartlar (sebepler) belli sonuçları doğurabiliyor.
İkincisi oyundaki kurallar kendi kendine işler gibi (mekanik) dursa da bu kuralların başlangıcı varsa bunların da varlığı mutlak değil ve biz eğer oyunun yazılımını ve kodlarını tam olarak çözebilirsek bu kurallar nasıl ortaya çıktı anlarız ve böylece kuralların kaynağını ve nasıl ortaya çıktığını anlamamız mümkün olabilir. (Burada oyuncuların bazılarının oyunu oynamayı (yaşamayı) bırakıp oyunun kendisine yönelip ve onu sorgulamaya başlayıp adeta 'oyun dışı' hareket etmeye başladıklarını da gözden kaçırmamak gerek. Bu durumda oyunun (varsa) kodlayıcısı oyunculara bu potansiyeli (akıl) vermiş olmalı ki oyuncular bunu yapabilsin. Aksi halde onlar asla kendi kodlarına uymamayı bırakamazlardi ve kodları ne gerektiriyorsa onu yaparlardı ve bu şekilde asla oyunun kendisine de yönelemezlerdi. Bu kısım çok önemli çünkü bizim için bütün işleri karıştıran şey (hepimizin bütün sorularını daha doğrusu oyunla ilgili soru sormamızı ortaya çıkaran şey) de burası zaten. Kodların dışına çıkabilen (oyundaki mekaniklik dışına çıkabilen) potansiyelimiz nereden geliyor. Bu potansiyelimiz olmasa soru dahi soramazdik. (Mekanik olurduk) Dolayısıyla bu potansiyelimiz var ki soruları sorabiliyoruz. O halde düşüneceğimiz ve kriter (referans) alacağımız yegane ve asıl şey (bütün soruları sormamızı bize sağlayan) bu potansiyele sahip olmamız ve bunun nereden geldiği ve kaynağı. Çünkü bu potansiyele sahip olmak için böyle bir durumda oyunun 'dışında' olan yazılımcının oyuna tabi olmamasıyla bağlantılı olan özelliklerinin de belli ölçüde oyunun karakterlerinde de ancak ortaya çıkmasıyla veya onlara bu özelliklerini vermesiyle mümkün oluyor olabilecektir.
Şuanda kuralların başlangıcı olduğunu biliyoruz. Ancak bu kuralların arkasında bir yazılımcı var mı yok mu kesin olarak bilmiyoruz ve burası kişinin felsefi tercihlerine kalmış. Bu arada tabi eğer yazılımcı varsa onu kendi oluşturduğu oyun evreni içindekilerle hiç bir zaman yeterli şekilde tanımlayamayız. Oyunda oluşturduğu karakterler vs bize kendisiyle ilgili bilgiler verebilir ancak yazılımcı hiç bir zaman oyunun içinde ve oyuna tabi olmayacaktır. oyunu oluşturdu ise her ihtimalde Oyunun dışında veya 'üstünde' olması gerekir. Yani onu ne oyunun yazılımındaki kurallar sınırlar ne de bu kodlar onu tanımlar.
Doğa (fizik) yasaları karşısında düşünebilecegimiz iki düşünce en temel haliyle bu iki olasılıktan biridir.