Her filozofun bir inancı var mıdır?

Öncelikle inanmak çok geniş bir kavramdır. Bu yüzden inanç kavramının anlamları ile başlayalım.

İnanç nedir?

Wikipedia'ya göre inanç, gerçekte kesin olan bir şeyin kanıtlanması için ampirik kanıtlar olsun veya olmasın bir kişinin zihninde oluşan duruma verilen isimdir. İnancın tanımlanmasının bir başka yolu ise bunun gerçek olma olasılığına karşı pozitif yönde tutum gösteren bir tutumun zihinsel temsil olarak görülüyor olmasıdır.

Başka bir kaynaktan(kaynak 2) alıntıladığıma göre sözlüklerde genellikle 3 terim olduğundan bahsediliyordu, bunlar:

1. Bir düşünceye gönülden bağlı bulunma; inanılan şey, görüş, öğreti.

2. Tanrı' ya, bir dine inanma, iman, itikat.

3. Birine duyulan güven, inanma duygusudur.

Pek çok kaynakta inanç kavramının bu ve buna benzer şekilde tanımlandığını görüyoruz. O zaman bu cevabımda ele alacağım inanç kavramı şu anlamda olacak: "Bir görüş/düşünceye olumlu yaklaşmak, doğruyu o görüş/düşünce kabul etmek."

Şimdi felsefe ve filozoflar ile ilişkisi üzerine düşünmeye başlayalım. Felsefe özünde soru sormayı ve bu sorulara tutarlı yanıtlar aramayı amaç bellemiştir. Konu nesnel olmayan bilgiye geldiği zaman herkes için farklı bir düşünceye yol açılmış olur. Bu da sanki bizim inanç kavramımıza doğru bir eğilim gösteriyor.

Bu noktada inanç kavramı gerçekten önemli bir yer kazanıyor. Eğer kabul edeceğimiz inanç kavramı "Bir fikre olumlu yaklaşmak" ise bütün filozofların en az bir konuda bir inancı olduğundan bahsedilebillir.

Öte yandan ele alacağımız inanç kavramı "Bir fikri doğru kabul etmek" ise bu noktada filozofları ayırmak durumundayız. Kendi felsefesini temelde doğru kabul eden fakat üzerinde ufak değişikliklere giden filozofların inanca sahip olduğunu, kendi düşüncesine kesin doğru gözüyle bakmayıp her an düşüncesini değiştirmeye açık filozoflara inançsız diyebiliriz bu inanç kavramına göre. (Buradaki filozofların tek bir konu üzerine görüşlerini düşünerek inançlı/inançsız yorumu yapılmıştır.)

Sonuç olarak

Kendi içinde pek çok farklı düşünceye sahip olan felsefe alanı belki de bir şeylere inanmak için en uygun alandır. Bu noktada inanmak kavramından anladığımız şeye göre olayı yorumlamalıyız. Sorunuza verebileceğim en öz ve net cevap bu şekildedir.

Umarım yardımcı olabilmişimdir, iyi günler dilerim :)