Sınırsız öğrenme...
Hayat, okunması gereken kitapları okumaya bile yetmiyor diyoruz. 43 yaşındayım, uzun yıllar üzerine çalıştığım mesleğim ve birkaç hobim dâhil hiç bir konuda kendimi yeterince bilgili ve hâkim hissetmiyorum. Bilgi ve yeterlilik seviyem bırakın genci, ergeni çocuk kadar. Kara cahilim yani, çoğumuz öyleyiz. Yeryüzünde merak ettiğim onlarca konu var. Rahatlıkla 50 konu ve alan sayabilirim. Her biri için 5-10 yıl uğraşıp çalışacak olsam zaten 250-500 yıl eder. :) Yıllarca gitar çaldım, ulaştığım seviye ustaların öğrencisi olmaya bile yetmez. 20 senedir kozmoloji okuyorum, bilgim günlük konuşmalara cevap verebilecek kadar. Sinema yazarıyım, yine 20 yıllık çalışmayla 100 yıllık sinema tarihine ancak kabaca hâkim olabildim, adını duymadığım sanatçılar var. 8 yıldır tango dansçısıyım, çıktığım gösterilerdeki performansıma bakınca utanıyorum, berbat dans etmişim. Birçok konu üzerine hayatını vermiş insanlar var ve diyorlar ki "hiç bir şey bilmiyorum" İnsanlık, son 50 yılda, önceki 5000 yılda elde ettiğinden daha çok bilgi elde etti ve üretti. Dünyadaki bugün var olan bilgi miktarı inanılmaz ölçekte ve inanılmaz bir hızla artıyor. Her insan en az bir konuda iyi düzeyde bilgi sahibi olmalı, sonra o bilgilerle yeni keşifler yapmalı ve bilgi sahibi olduğu alana katkı yapmalı. Bu başarıya imza atmak için bir ömür yetersiz olabiliyor. 3-5-10 konu ve alan olunca ihtiyaç duyulan süreler gerçekten yüzyıllar olur.
Çoook uzun süreler yaşamak, bilgiye biraz olsun ilgi duyan hiç kimse için sıkıcı ya da mutsuz olmaz.
Honda'nın 50 yıl sonra çıkaracağı motosiklet modelini ne kadar merak ettiğimi falan hiç saymıyorum. :) Ya da motosiklet fiyatına drone alıp işimize insanların bineceği dronelarla gittiğimiz bir gelecek de çok uzak değil aslında. Chanel 70 yıl sonra nasıl bir pantolon çizer onu da merak etmek normaldir belki. Uzay seyahatlerinin fiyatlarının Pegasus seviyesine indiği günleri görmeyi beklemek çok mu iyimserce acaba? Ya da dünya voleybolu 2150'de nasıl bir seviyeye gelir, insan 100 metreyi kaç saniyede koşar, günün birinde Türkiye Dünya Futbol Şampiyonasını alır mı acaba? Teknolojinin, sanatın, sporun getirecekleri bile çok uzun süreler yaşamayı istemeyi gayet haklı kılar. Vampirler ölümsüzlüğü sıkıcı bulabilir ama Hollywood kusura bakmasın. Biz kan değil bilgi emeceğimiz için asırlar boyu yaşamanın hiç bir mahzuru yok. Bu süreler bize nasıl bir aşk, aile, seks hayatı ya da sosyal dünya sunar onu bilemeyiz ama ayak uydurabiliriz bence.
Özetle... Korkacak bir şey yok. Saatleri ileri alalım lütfen... Gelecek bizleri bekliyor.
414 görüntülenme