Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Söz
Dilan Demirboğa
Dilan Demirboğa
51.5K UP
Alıntıyı Ekleyen 6 gün önce
Sorgulanmamış bir hayat yaşanmaya değmez.
Kaynak: Sokrates'in Savunması (Kaynak Bağlantısı)
12
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Çeviren 24 Haziran 2020 34 dk.

İnsanların refahı, ekonomik gelişimi ve fakirliğin azalması için, enerjiye erişim kritik öneme sahiptir. Herkesin enerjiye yeterince erişim sağlayabilmesini mümkün kılmak, küresel gelişim çabalarının önünde süregelen ve giderek daha önemli hale gelen bir zorluktur.

Ne var ki, aynı zamanda enerji sistemlerimizin çevresel etkileri de büyük öneme sahiptir. Tarihsel olarak ve günümüzdeki enerji sistemleri fosil yakıtlara (kömür, petrol ve gaz) dayanmaktadır. Bunlar, karbondioksit ve diğer sera gazlarını üretmektedir - ki bunlar da, küresel iklim değişikliğinin ana itici gücüdür. Eğer küresel iklim hedeflerini tutturmak ve iklim değişiminin tehlikelerinden kaçınmak istiyorsak, dünyanın enerji kaynaklarını köklü ve küresel olarak gözden geçirmesi gerekmektedir.

120
3
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 10 Kasım 2019 19 dk.

Bize en çok sorulan sorular, "Şu evrime örnek midir?", "Şu yapılırsa evrim olur mu?", "Şunun olması evrim sayılır mı?" şeklindeki hipotetik veya evrimin doğadan (ve özellikle de insan yaşantısından) örneklendirilmesine dayanan sorular.

Tüm bu soruların yanıtı ortak olduğu için ve okurlarımıza "ne düşünmeleri gerektiğini" değil, "nasıl düşünmeleri gerektiğini" öğretmenin değerini bildiğimiz için, doğada gördüğümüz bir olayın veya sürecin evrimsel bir değişim olup olmadığını anlamak için kendimize sormamız gereken soruları derlemek istedik.

274
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Doğukan Özcan
Doğukan Özcan
103.0K UP
Ekleyen 1 gün önce 5 dk.

Aort, kalbin sol ventrikülünden çıkan oksijen bakımından zengin kanı vücuttaki dokulara taşıyan ana atardamardır. Kalbin sol ventrikülünden diyaframa kadar olan bölümü torasik aort, diyaframdan aortik bifurkasyona kadar olan bölümü abdominal aort olarak adlandırılır. Torasik aort, çıkan aorta (İng: "ascending aorta"), arkus aorta (İng: "aortic arch") ve inen aorta (İng: "descending aorta") olmak üzere üç bölümden oluşur. Arkus aorta üç dal verir. Bu dallar proksimalden distale doğru sırasıyla brakiosefalik (innominate) arter, sol common karotid arter ve sol subklavian arterdir. Brakiosefalik arter daha sonrasında sağ common karotid arter ve sağ subklavian arter olmak üzere iki dala ayrılır. Mikroanatomik olarak incelendiğinde aort duvarı üç tabakadan oluşur. Bu tabakalar içten dışa; tunica intima, tunica media ve tunica adventitia olarak isimlendirilir. Ayrıca tunica adventitia ve tunica mediayı besleyen vaso vasorum adında küçük damarlar vardır.

Aort diseksiyonu, aortun intima tabakasında bir yırtık meydana gelmesiyle birlikte kanın bu yırtıktan geçerek normalde izlediği yola ek olarak katmanların arasında yeni bir yol oluşturması anlamına gelir. Kanın normalde izlediği yol "gerçek lümen", yeni açılan yol "yalancı lümen" olarak adlandırılır. Yalancı lümenin izlediği yol boyunca yeni bir yırtık oluşursa kan, yalancı lümenden gerçek lümene geri girer ve bu yeni yırtığa "reentry yırtığı" adı verilir. Bazı olgularda re-entry, yalancı lümen basıncını azaltarak malperfüzyon riskini düşürebilir ancak prognoz diseksiyonun tipi ve komplikasyonlara bağlıdır. Ayrıca vakaların çoğunda kan, yalancı lümende proksimalden distale doğru bir yol izlese de kimi zaman tam tersi yönde bir yol izleyebilir. Bu duruma ise "retrograd diseksiyon" adı verilir.

3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
2020 yılı, COVID-19 salgınıyla geçti. 2021 yılında da aynı süreç devam edecek mi, yoksa tünelin sonunda ışık var mı?
16
Şevval Tektaş
Şevval Tektaş
53.5K UP
1 gün önce
Eskiden hiç kimseyle konuşmazdım.Ya zarar vermekten ya da zarar görmekten korktuğum içindi.Ya da sadece saflıktan ibaretti.
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Duygu Karataş
Üye 3 gün önce Henüz cevap yok.
Geliştirilen testin sadece bir damla anne kanından, gelişmekte olan bebeğin (MA, kistik fibrozis ve talasemi gibi) birçok ciddi ama tedavi edilebilir hastalık açısından risk altında olup olmadığını erken dönemde tespit edebildiği iddia ediliyor. Aklıma Theranos geldi. Bilimsel olarak mümkün olabilir mi?
208 görüntülenme
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Berke Altay
Berke Altay
48.7K UP
1 gün önce
Üniversite öğrencisiyim, arkadaşlarım olsa bile zaman zaman yalnız hissedebiliyorum. Belki birçoğumuz zaman zaman benzer şeyler hissediyor ve düşünüyoruzdur diye bilimseverlerin toplandığı Evrim Ağacı platformuna geri gelmeye karar verdim. Herkes herkesle anlaşamaz tabi ki ama umarım hepimiz bir şekilde güzel arkadaşlıklar kurarız.
7
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Alper Kaan Selçukoğlu
Aktaran 2 Ekim 2024 2 dk.

Finlandiya ve Norveç'ten bir grup araştırma ekibi, Kuzey Kutbu Denizi'nden toplanan deniz aktinobakterilerinden elde edilen iki potansiyel antivirülans bileşiği keşfetti. Antivirülans bileşiği, bir patojenin hastalık yapma yeteneğini (virülansını) engelleyen ancak patojenin büyümesini veya hayatta kalmasını doğrudan etkilemeyen maddelerdir.

Keşfedilen bu bileşiklerin enteropatojenik Escherichia coli (EPEC) enfeksiyonlarına karşı etkili olduğu ortaya çıktı. Araştırmayı yürüten Helsinki Üniversitesinden Profesör Päivi Tammela, bu keşifle ilgili şunları söyledi:

26
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
EtkinlikEğitim
Okan Nurettin Okur
Etkinliği Ekleyen 12 saat önce ÇevrimiçiÜcretsiz31 Aralık
Herkesin Dünyasında Kimse Olmak: Küreselleşme Çağında Kimlik ve Şiddet
31 Aralık 2025 09:00 tarihinden 31 Aralık 2025 11:00 tarihine kadar.

İçinde bulunduğumuz dönemde kimlik, bir yandan giderek belirsizleşirken, diğer yandan sert ve dışlayıcı biçimlerde vurgulanıyor. Aidiyetlerin çözülmeye başladığı, anlamın sabitlenemediği bu süreçte şiddet; yalnızca fiziksel bir olgu olarak değil, söylemde, gündelik ilişkilerde ve görünmez yapılarda da kendini gösteriyor. Küreselleşme bu bağlamda kimliğin nasıl kurulduğunu, çözüldüğünü ve yeniden üretildiğini belirleyen ontolojik bir zemin hâline geliyor. Herkesin dahil olduğu bir dünyada birey, giderek “kimse” olma deneyimi yaşıyor. Bu yayında, küreselleşme çağında kimliğin kırılganlaşmasını ve şiddetin aldığı yeni biçimleri birlikte tartışıyoruz.

Yayına aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz. 

https://www.youtube.com/@AnkaraFelsefeRadyosu

Devamını Göster
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nevzat Keskin
Seslendiren 4 gün önce 17:53
Lucid dream (Tür: "berrak rüya", "kontrollü rüya" veya "bilinçli rüya"), rüyayı gören kişinin rüya gördüğünü bilinçli olarak fark etmesi durumudur. Bu...
16
Egemen Süzer
Egemen Süzer
113.7K UP
Çeviren 8 Temmuz 2024
Bu bulutlar iki açıdan olağan dışı. Birincisi, bunlar nadir görülen gece parlayan bulutlardır, noktilusent olarak bilinirler. Yani bu bulutları sadece geceleri, gün doğumundan hemen önce veya gün batımından hemen sonra görebilirsiniz. İkincisi, bu tuhaf bulutların nereden geldiğini biliyoruz! Bu nadir durumda, üst atmosferdeki güneş ışığını yansıtan buz kristallerinin kaynağı, yaklaşık 30 dakika önce yakındaki bir SpaceX roketinin fırlatılmasına dayanıyor. Kutupsal mezosferik bulutlar olarak da adlandırılan bu ince buz bulutları, son hilal halindeki Ay'ın hemen önünde toplanmış durumda. Fotoğraf, yaklaşık bir hafta önce Florida'nın Orlando şehrinde çekildi. Ay'ın sağında gördüğünüz parlak nokta Jüpiter gezegenidir. Sağ tarafta, ufkun üzerindeki noktalı ışıklar ise bir uçağa ait.
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 20 Mart 2014 13 dk.

Evrimden söz ederken aklımızda bulundurmamız gereken en önemli şey, bireylerin değil popülasyonların evrimleştiği gerçeğidir. Dolayısıyla evrimsel bir analizin ilk adımı, popülasyonları anlamak ve analiz etmekten geçer. İşte bu yazımızda, popülasyonları anlamak adına ufak bazı adımlar atacağız. Umuyoruz ki faydalı olacaktır.

İlk olarak bazı soru işaretlerini giderip, bazı gerçeklerden bahsedelim: hiçbir türün tekil birey evrimleşmez. Yani siz ya da ben asla evrimleşmeyeceğiz. Biz neysek, oyuz. Ömrümüz boyunca değiştik ve değişiyoruz, değişeceğiz de... Ancak bunların hiçbiri evrimsel değişimler değildir. Bunlar, ömrümüz içerisinde geçirdiğimiz gelişimsel değişimlerdir. Bu değişimlerin doğrudan evrimsel bir anlamı yoktur. Elbette dolaylı yoldan evrimsel gidişatı etkileyebilir; örneğin kas yapıyor olmanız, vahşi doğada hayatta kalma şansınızı kısmen arttırabilirdi. Ancak bu kaslı yapınız, evrimsel bir anlam taşımaz; çünkü neredeyse hiç kalıtsal değildir (epigenetik faktörleri şimdilik göz ardı ediyoruz). Dolayısıyla sizin kaslı olmanız, yavrularınızın da kaslı olacağı anlamına gelmez. İşte bireyin ömrü içerisinde geçici olarak edindiği bu değişimlere modifikasyon, bu modifikasyonların toplamında meydana gelen değişime ise gelişim denir. Modifikasyon, genellikle sonradan kazanılan ve geçici olan özellikler için kullanılır: kas yapma bir örnektir, diğer tipik örneği ise ten renginin güneş altında bronzlaşmasıdır. Bunlar, bu değişimlere neden olan faktörler ortadan kalkarsa zaman içerisinde yok olurlar: eğer ki güneş altında durmazsanız, teniniz eski rengine dönecektir. Kas yapmayı bırakırsanız, kaslarınız eski haline dönecektir. Ancak gelişimsel her değişim geri dönmez: ömrünüz boyunca boyunuz uzar, bilgileriniz artar, dişleriniz değişir, vs. Bunların hiçbiri zaman içerisinde geri dönmez. Fakat yine de bu değişimler evrimsel anlam ifade etmez, çünkü bu değişimler kalıtsal değildirler.

85
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Alperen Karaçor
Alperen Karaçor
63.7K UP
İnceleyen 1 gün önce
Eser, saygın ve varlıklı bir burjuva kadını olan Irene Wagner’ın yasak bir ilişki yaşamasıyla başlar. Ancak hikâye, asıl olarak ihanetle değil, yakalanma ihtimalinin doğurduğu korkuyla ilgilenir. Irene, sevgilisinin evinden çıkarken kendisini tehdit eden bir kadınla karşılaşır. Irene’i mahveden şey şantajın kendisi değil, şantajın gerçekleşme ihtimalidir.

Stefan Zweig, burada korkuyu bir olay olarak değil, bilincin içine sızan ve kişiyi içeriden kemiren bir süreç olarak ele alır.

Okuması kolay ancak etkisi altına alıp üzerinde düşündüren kitaplardan biri olan Korku, benim için Zweig’in başyapıtlarından biridir.
Kitap
9.8/10
(12 Kişi)
Puan Ver
Almanca Aslından Çeviren: İlknur İgan
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Çağrı Mert Bakırcı
Alıntıyı Ekleyen 23 Nisan 2024
Makinelerin eninde sonunda tüm entelektüel alanlarda insanlarla rekabet edeceğini umabiliriz. Ama hangileriyle başlamak en iyisidir? Bu bile zor bir karar. Birçok kişi satranç oynamak gibi çok soyut bir faaliyetin en iyisi olacağını düşünmektedir. Makineye paranın satın alabileceği en iyi duyu organlarını sağlamanın ve ardından ona İngilizce anlamayı ve konuşmayı öğretmenin en iyisi olduğu da savunulabilir. Bu süreç bir çocuğun normal eğitimini takip edebilir. Nesneler işaret edilir ve isimlendirilir vs. Yine doğru cevabın ne olduğunu bilmiyorum ama bence her iki yaklaşım da denenmelidir. Sadece kısa bir mesafeyi görebiliyoruz ama orada yapılması gereken çok şey olduğunu görebiliyoruz.
Kaynak: Turing bu sözü 1950 yılında yayınladığı "Computing Machinery and Intelligence" başlıklı makalesinde söylemektedir. (Mind)
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
40
1 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Hatice Kutbay
Hatice Kutbay
117.3K UP
İnceleyen 2 gün önce
Cengiz Aytmatov’un Beyaz Gemi adlı romanı, insanın doğayla, gelenekle ve kendi vicdanıyla kurduğu ilişkinin yavaş yavaş çözülüşünü anlatan, sessiz ama sarsıcı bir metindir. Roman, dışarıdan bakıldığında küçük bir çocuğun dünyasına odaklanıyor gibi görünse de, aslında modernleşmenin ve körleşmiş otoritenin, kadim değerleri nasıl aşındırdığını anlatan derin bir trajedidir.

Hikâye, Issık Göl yakınlarında, dağların arasında, medeniyetten uzak bir orman işletmesinde geçer. Romanın merkezinde yer alan küçük çocuk, yetişkinlerin sert, bencil ve çoğu zaman acımasız dünyasıyla baş edemeyen bir bilinçtir. Onun hayal gücü, gerçekliğin sertliğine karşı kurduğu tek sığınaktır. Beyaz Gemi, çocuk için yalnızca uzaklardan geçen bir vapur değildir; kurtuluşun, ait olmanın ve başka bir dünyanın mümkün olduğuna dair umudun simgesidir. O gemiye ulaşmak, aslında bu dünyadan kaçmak istemenin saf ve çaresiz bir ifadesidir.

Romanın en çarpıcı unsurlarından biri, Maral Ana efsanesidir. Bu efsane, Kırgız halkının doğayla kurduğu kutsal bağın ve kolektif hafızanın bir yansımasıdır. Maral Ana, sadece bir mit değil, insanın doğaya karşı sorumluluğunu temsil eden ahlaki bir figürdür. Ancak yetişkinler dünyasında bu efsane, anlamını yitirir; gelenek, çıkar uğruna çiğnenir. Orozkul’un maralları öldürmesi, yalnızca bir av sahnesi değildir; insanın, kendi köklerini ve vicdanını bilinçli biçimde yok edişinin simgesidir.

Mümin Dede karakteri, romanın ahlaki merkezlerinden biridir. Gelenekleri yaşatmaya çalışan, efsanelere inanan, merhametli ama güçsüz bir figürdür. Onun trajedisi, iyiliğin bu dünyada çoğu zaman korunamamasıdır. Mümin Dede, doğayla barışık bir yaşamın temsilcisiyken, modern dünyanın zorbalığı karşısında suskunlaşır. Bu suskunluk, romanın en ağır yüklerinden biridir; çünkü kötülük çoğu zaman bağırarak değil, iyiliğin sessizliğiyle büyür.

Beyaz Gemi’de çocuk, masumiyetin son kalesidir. Yetişkinlerin dünyası ise düzen, otorite ve çıkar üzerine kuruludur. Bu iki dünya arasındaki uçurum giderek derinleşir ve sonunda kapanamaz hâle gelir. Romanın finali, bu nedenle sarsıcıdır. Çocuğun kendini suya bırakması, yalnızca bireysel bir kaçış değil; insanlığın vicdanını yitirdiği bir dünyaya yöneltilmiş sessiz bir çığlıktır. Bu sahne, okuru rahatlatmaz; aksine uzun süre zihinde kalan bir ağırlık bırakır.

Aytmatov, Beyaz Gemi’de doğrudan öğüt vermez; suçlamaz, bağırmaz. Onun anlatımı dingin ama acımasızdır. Doğanın güzelliğiyle insanın zalimliği arasındaki karşıtlık, metnin her satırında hissedilir. Roman, ilerlemenin her zaman insanileşme anlamına gelmediğini, aksine bazen ruhsal bir yoksullaşmaya yol açtığını gösterir.

Sonuç olarak Beyaz Gemi, çocukluğun masumiyeti ile yetişkinliğin yozlaşması arasındaki çatışmayı, doğa ve mit üzerinden anlatan evrensel bir romandır. Umudun, inancın ve merhametin yok sayıldığı bir dünyada, hayatta kalmanın bedelini sorgular. Okur romanı bitirdiğinde, Beyaz Gemi hâlâ uzakta bir yerlerde geçip gider; ama artık onun bir kurtuluş değil, kaybedilmiş bir insanlığın hayali olduğunu bilir.
Kitap
9.8/10
(28 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 28 Eylül 2014 7 dk.

Yıllardan yıllara ve kültürlerden kültüre bu deyiş farklı formlar alabilir. Ancak mantığı aynıdır: "Penisin boyu değil, işlevi önemlidir." Her ne kadar kulağa, daha kısa penisli erkeklerin durumlarını kurtarma çabasıyla sarf edilmiş bir söz gibi geliyor olsa da, özü itibariyle anlamı isabetli gibi de gözükmektedir.

Peki gerçekten böyle mi? Kadınların erkek seçiminde penis boyutunun bir rolü var mı? Ya da daha uzun bir penis, kadınları daha fazla tatmin etmeye yarıyor mu?

45
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eser
Ece Müker
Ece Müker
584.5K UP
Eseri Ekleyen 5 gün önce Film
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
Bazı kartallar, fare büyüklüğündeki bir avı 5 kilometre öteden görebilecek kadar müthiş bir görüş kabiliyetine sahip. Peki bu hayvanlarda da miyopluk veya astigmatizm gibi göz bozuklukları var mı dersiniz?
Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Bilime Dair Her Şey konusunda geliştirebilirsin.

Yaşam Ağacı Türü
Serhan Mert
Serhan Mert
102.1K UP
Türü Ekleyen 5 gün önce
Utetheisa pulchelloides, Erebidae familyasına ait renkli ve dikkat çekici bir gece kelebeği (güve) türüdür. Kanatları beyaz zemin üzerine karakteristik kırmızı ve siyah beneklerle bezelidir, bu renkler avcılara karşı zehirli olduğu uyarısını verir. Genellikle gündüzleri aktif olan bu tür, özellikle Heliotropium bitkileriyle beslenir ve geniş bir coğrafi yayılıma sahiptir.
2
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Blog Yazısı
Emirhan Kurtak
Emirhan Kurtak
55.3K UP
Blog Yazarı

Sanat öncelikle iki gurup üzerinde incelenmektedir bunlardan biri ise, güzel sanatlar diğeri ise, endüstriyel Sanatlar olarak ikiye ayrılır, Sanat, halkın duyu ve duygularına dokunmaya yönelik gerçekleştirilen insan çalışmalarının tümünü bir araya getiriyor. Resim gibi heykel, video, çizim, fotoğraf, dans, edebiyat, müzik da birer sanattır. Sanat, hayatımızın her alanında yer alan bir akımdır.

4
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yasin Erkmen
Arkeolog 2 gün önce Sen de Cevap Ver

Arkeolojik buluntuların tarihlendirilmesinde kullanılan birçok yöntem bulunmaktadır. Her yöntemin kendi özgü avantaj ve dezavantajları, sınırlılıkları var. Bundan dolayı tarihlendirme her malzemede değişebilen oldukça spesifik bir konudur.

Somutlaştırırsak inorganik ve organik malzemenin tarihlendirme yöntemleri birbirinden farklıdır. Organik malzemelerin yaş tayininde en çok bilinen yöntemlerden bir karbon 14 analizidir mesela. Bu yöntem organik malzemenin içermiş olduğu karbon izotopları üzerinden çalışır. Bu izotop atmosferde bulunur ve organizmalar tarafından bünyelerine alınır. Ölü organizmaların karbon alımı durduğunda karbon izotopu bozulur ve bu bozulma oranı sabittir. Bunun üzerinden de bir yaş tayinine gidilir. Ancak en fazla 50.000 bin yıl öncesine kadar sonuç verir.

Diğer yöntemler çok daha spesifik yöntemlerdir. Fen bilimleri devrededir ve arkeometri adı altında bu çalışmalar ayrı bir disiplin altında yürütülmektedir.

Tüm Reklamları Kapat

Fen bilimlerine dayalı arkeometrik tarihlendirme yöntemleri dışında arkeologlar göreli tarihlendirme denilen bir başka yöntemi kullanırlar. Bu yöntem genellikle malzemenin biçim vs. özelliklerine dayanan tipolojiyi vs. esas alan karşılaştırmalı bir yöntemdir.

6
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Cemgil Bilici
Cemgil Bilici
164.1K UP
Gözlemi Yapan 6 saat önce Türkiye, Balıkesir
Balıkesir'in Edremit ilçesinde fotoğraflanmıştır.
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close