Kondom Kullanımı ve Seks: Sperm, Kadınlar Üzerinde Gerçekten Antidepresan Etkiye Sahip mi?
Aralıklarla gazetelerde çıkan bazı haberler spermin (meni) kadınlar için faydalı olduğuna dair abartılı ve uzak ihtimalli bilgileri tekrar ediyor. Bu araştırmalar aslında 10 yılı aşkın bir süre önce yayınlanmış bir makaledeki verilere dayanıyor.
2002 yılında Archives of Sexual Behavior dergisinde yayımlanan bu makale, meninin kadınlar için antidepresan etkili olduğuna dair sıra dışı bir iddiada bulunuyor. Bu durum medyada oldukça yaygın bir şekilde yer bulsa da, araştırma bilim camiasında çok az etki yarattı ve bu iddianın bilimsel dayanaklarını tekrar ederek test eden neredeyse hiç araştırma yapılmadı. Makale, doğası gereği olgular arasında ilişki kuruyor olsa da, meninin gerçekten de antidepresan etkili olduğuna dair hiçbir biyolojik kanıt sunamıyor.
Bilimin ve bilimsel araştırmaların temel kurallarından biri, "paralelliğin neden-sonuç ilişkisi anlamına gelmeyebileceğini" ("correlation does not imply causation") üzerine kuruludur. Kimi zaman paralellik gösteren ve aralarında ilişki varmış gibi görünen veriler, aslında hiçbir bilimsel ilişkiye sahip olmayabilir. Örneğin, 2002-2010 yılları arasında hamburger oranının tüketimi de, arabalarda alüminyum parça kullanımı da birbiriyle eşit derecede artmış olabilir. Ancak bu, araba üretim yöntemlerinin hamburger tüketimiyle bir ilgisi olduğu anlamına gelmek zorunda değildir. Bilimsel araştırmalarda aradaki ilişki somut ve net olarak ortaya konulabilmelidir. İşte sperm-antidepresan ilişkisinde de benzer bir durum söz konusudur. Araştırmacıların ilişki kurdukları olgular arasında gerçekten somut ilişki olduğu kuşkuludur ve araştırmacılar makalelerinde bazı diğer olası açıklamaları görmezden gelmektedirler. Dahası, bilimsel literatür içerisinde bu iddiayı ciddiye almamız gerekmediğini gösteren başka veriler de vardır.
Araştırmanın aslında gerçekten bulduğu şey, seks sırasında kondom (prezervatif) kullanmayan erkeklerle birlikte olan kadınların, kondomu sıklıkla veya her zaman kullanan erkeklerle birlikte olan kadınlara kıyasla daha düşük depresif seviyeleri olduğudur. Araştırmanın yazarları vajinanın spermle temas etmesinin bu durumun temel sebebi ve mekanizması olduğunu ileri sürmektedirler. Meni içerisindeki çeşitli hormonların, özellikle de prostoglandinlerin kadınların kan akışına girecek şekilde emildiğini ve bu sebeple antidepresan bir etki yarattığını söylemektedirler. Araştırmacıların bu emilim hipotezi, 1986'da yapılan ve Medical Hypothesis dergisinde yayımlanan tek bir vaka analizine dayanmaktadır. O araştırma da, gecesefası yağının çocuklarını istismar eden annelerde depresyon etkilerini iyileştirdiği gösterilmektedir. O makalenin yazarı olan Dr. Ney, gecesefası yağı ile erkek menisinin prostoglandin içerikleri bakımından benzer olduklarını ve dolayısıyla spermin de antidepresan etkili olması gerektiğini iddia etmektedir. Hatta Ney bu makalesinde o kadar ileri gitmektedir ki, hamilelik sırasında seks yapamayan kadınların depresyona yatkınlıklarının sebebinin eşlerinin spermine maruz kalamayışları olduğunu iddia etmektedir.
Tek bir vakanın analizi bu kadar kapsamlı ve sıra dışı bir iddiayı temellendirmek için asla yeterli değildir. Ancak Ney'in iddiaları bu kadarla da sınırlı değildir. Ney, aslında sperm içerisindeki prostoglandinlerin çok düşük oranda olduğunu kabul etmektedir; ancak teorisinin mantıklı olabilmesi için bu hormonun ruh hali üzerindeki etkisinin aşırı güçlü olduğunu ileri sürmektedir. Ney de bu iddiasını 1977 yılında Gross ve arkadaşları tarafından yapılan ve prostoglandinlerin psikiyatrik etkileri üzerine bir değerlendirme makalesi olan bir diğer araştırmaya dayandırmaktadır. Ancak işin komik tarafı, Gross ve arkadaşlarına ait bu makalede 1 adet vakada depresyondaki hastaların prostoglandin seviyelerinin aslında daha yüksek olduğunu göstermesidir. Dahası, diğer bir araştırmada, depresyon ile prostoglandin arasında doğrudan bir ilişki bulunamamıştır. Dahası da var: Gross ve arkadaşları makalelerinde antidepresan ilaçlarının prostoglandinler üzerinde baskılayıcı ve azaltıcı etkisi olduğunu söylemektedirler. Yani prostoglandinler ile depresyon arasındaki doğrudan ilişki bile şüphelidir.
2002 tarihli Gallup ve arkadaşlarının halk arasında meşhur, bilim camiasında umursanmamış makalesine dönecek olursak... Araştırmacılar bazı önemli sorulara yanıt vermemektedirler ve bu sebeple araştırmaları üzerindeki soru işaretleri artmaktadır: örneğin bazı kadınlar neden diğerlerine göre kondomu daha az tercih etmektedir? Bu tercihlerine neden olan unsurlar ile depresyon arasında bir ilişki var mıdır? Örneğin depresif kadınların kondom kullanmayı tercihleri artmakta mıdır, azalmakta mı? Araştırmacılar, kondom kullanmayı hiç tercih etmeyen kadınların, hep tercih eden kadınlara göre 2 kat daha fazla seks yaptıklarını söylemektedirler. Ancak eğer ki kondom kullanımı bir kontrol grubu olarak kullanılacaksa, seks sıklığından yola çıkarak depresyon ile ilişkilendirme yapamazsınız; bu bilimsel ilişkilendirme kurallarına aykırıdır. Dahası, kondom kullanımından ziyade seks sıklığının depresyonla ilişkisini gösteren araştırmalar da vardır (Brody ve Costa, 2009). Dolayısıyla eğer ki daha sık seks yapanlar daha nadiren kondom kullanmayı tercih ediyorlarsa, bu kişilerde depresyonun daha seyrek olmasının nedeni sperm teması veya kondom kullanımı değil, basitçe daha sık seks yapmaları olabilir.
Daha önemli bir açıklama da, kondomun seksten alınan zevk ile ilişkisi üzerine araştırmalardan gelmektedir. Brody, 2010 yılında yayımladığı makalesinde "kondom kullanarak yapılan seksin seks değil, mastürbasyon benzeri bir girişim" olduğunu söylemektedir. Bu biraz abartılı bir açıklama olsa da, bilimsel olarak nedenleri anlaşılabilir: 2008 yılında Crosby, Milhausen, Yarber, Sanders ve Graham tarafından yapılan bir diğer araştırmaya göre, kadınların %40'ının kondom kullanma sebebiyle seksten aldıkları zevkin düştüğünü belirtmektedir. Aynı araştırmada kadınların kondomu "seksten soğuma sebebi" olarak gördüklerini de göstermektedir. Dolayısıyla kondom kullanmayan erkeklerle birlikte olan kadınların seksten aldıkları zevk arttığı için de depresyon sıklığı düşüyor olabilir. Bu, çok daha olası bir açıklamadır.
Bir diğer olası açıklama ise, her ne kadar kulağa daha az ihtimalli geliyor olsa da, depresyonun kendisinin kadınların kondom kullanımını arttırdığı olabilir. Bu açıklamaya yönelik kanıtlar 1996 yılında Morrill, Ickovics, Golubchikov, Beren ve Rodin tarafından yapılan ve 3 ay boyunca korunarak yapılan seks pratiklerini inceleyen bir araştırmadan gelmektedir. Araştırmada, denek olarak kullanılan ve araştırmanın başlangıcında depresif olan kadınların kondom kullanma olasılıklarının daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Araştırmacılar, depresyon ile kondom kullanımı arasındaki ilişkinin, kadınların seks konusunda aktif olup olmadıklarından da etkilendiğini belirtmektedirler. Böylesine bir çalışmada bile veriler arasındaki paralelliğin gerçekten de nedenselliğe işaret edip etmediğini söylemek çok zordur.
Uzun lafın kısası, spermin veya sperme oral veya vajinal yollarla temas etmenin kadınlarda gerçekten antidepresan etkisi olduğunu iddia etmek için şu anda elimizde yeterli ve güvenilir miktarda veri bulunmamaktadır. Aslında kondom kullanımı, sperm teması ve depresyon arasındaki ilişkiye yönelik olarak muhtemel fizyolojik mekanizmalar bulunmaktadır; ancak bu mekanizmaların tam olarak nasıl işlediğinin gösterilmesi gerekmektedir. Dolayısıyla daha fazla veri elde edene kadar sperm ile depresyon arasında bir ilişkiden söz etmek doğru olmayacaktır.
Uyarı
Bu yazımızda kesinlikle kondom kullanımın kısıtlanması tavsiye edilmemektedir. Tamamen bilimsel bir araştırmanın değerlendirilmesi yapılmaktadır. Evrim Ağacı olarak güvenilmeyen kişilerle yapılan veya güvenilen kişilerle de çocuk yapma amaçlı olarak yapılmayan seks sırasında kondom kullanımını önemle tavsiye ederiz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 50
- 17
- 12
- 12
- 5
- 3
- 3
- 3
- 1
- 0
- 0
- 0
- S. A. McGreal. Semen An Antidepressant? Think Again. (12 Eylül 2012). Alındığı Tarih: 5 Mayıs 2019. Alındığı Yer: Psychology Today | Arşiv Bağlantısı
- G. G. Gallup, et al. (2002). Does Semen Have Antidepressant Properties?. Archives of Sexual Behavior, sf: 289-293. | Arşiv Bağlantısı
- S. Brody, et al. (2009). Satisfaction (Sexual, Life, Relationship, And Mental Health) Is Associated Directly With Penile–Vaginal Intercourse, But Inversely With Other Sexual Behavior Frequencies. The Journal of Sexual Medicine. | Arşiv Bağlantısı
- A. C. Morrill, et al. (1996). Safer Sex: Social And Psychological Predictors Of Behavioral Maintenance And Change Among Heterosexual Women.. Journal of Consulting and Clinical Psychology, sf: 819-828. | Arşiv Bağlantısı
- P. G. Ney. (1986). The Intravaginal Absorption Of Male Generated Hormones And Their Possible Effect On Female Behaviour. Medical Hypotheses, sf: 221-231. | Arşiv Bağlantısı
- H. A. Gross, et al. (1977). Prostaglandins. A Review Of Neurophysiology And Psychiatric Implications.. Archives of General Psychiatry, sf: 1189-1196. | Arşiv Bağlantısı
- R. Crosby, et al. (2008). Condom 'Turn Offs' Among Adults: An Exploratory Study. International Journal of STD & AIDS, sf: 590-594. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 11:38:03 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/2623
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.