Gaslighting (kabaca "sanrıya zorlama" diye çevrilebilir, "geslayting" diye okunur), kendi akıl sağlığınızdan şüphe etmeye ya da bir olay ile ilgili şüphe duymaya yönelik yapılan manipülasyon olarak tanımlanır ve duygusal bir istismar biçimidir.[1] Ayrıca gaslighting, bir kişinin veya grubun hedeflenen bir birey veya gruba marazi (toksik) kişiler tarafınca gizlice şüphe tohumları ekerek kendi hafızalarını, algılarını veya yargılarını sorgulamalarına neden olan, genellikle bunlarda bilişsel uyumsuzlukları ve düşük de dahil olmak üzere diğer değişiklikleri çağrıştıran bir psikolojik manipülasyon biçimi olarak da tanımlanır.[2] Gaslighting, akıl sağlığını sorgulamaya, anksiyete, depresyona ve sinir krizlerine neden olabilir bu yüzden uygulanan kişi için çok zararlıdır.[3] Gaslighting tanımı net görünse de, kötüye kullanımlı ilişkilerde nasıl kullanıldığının gerçekliği karmaşık ve çok yönlü olabilir.
Bu terim, ilk olarak 1938 yılında, İngiliz bir oyun ve roman yazarı olan Patrick Hamilton’un bir oyunundan ortaya çıkmıştır. Bu sergilenen oyunda, kendi anı ve algılarından şüphelenmesine neden olan yanlış bilgiler ile manipüle edilen psikolojik bir taciz türü olarak kabul edilen “gaslighting” işlenmektedir.[4] 1940 yılında ise, İngilizlere ait olan ve Thorold Dickinson’ın yönetmenliğini yaptığı bir psikolojik gerilim filmine uyarlandı. Sonrasında, 1944 yılında, Amerikalılar tarafından George Cukor’ın yönetmenliğini üstlendiği “gaslighting” filmi tekrardan çekildi (bu versiyonun fragmanını aşağıdan izleyebilirsiniz). Kısaca özetleyecek olursak film, çeşitli manipülasyon taktikleri kullanarak eşinin kendisinden ve nihayet gerçeklikten şüphe etmesini sağlayan bir kocayı konu alıyor.[5] 1970 yılında ise psikanaliz literatüründe bu tür davranışları tanımlamak için kullanılmaya başlanmıştır.