Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 11 Aralık 2018 9 dk.

Çoğu zaman kullandığımız karmakarışık teknolojik aletlerin özünde yalnızca elektronların kablolar içinde bir noktadan diğerine akışı sayesinde çalıştığını idrak etmek insana zor gelir. Çünkü çoğumuz, teknolojik araştırmaların son ürününü kullanırız. Onların geçmişi, üretim basamakları, "evrimi" bizi pek alakadar etmez. Son kullanıcı için önemli olan, o cihazın tanıtıldığı gibi çalışmasıdır. Bu nedenle, sanki o karmaşık halleriyle bir anda kullanımımıza sunuldukları ve var oluverdikleri algısı oluşur. Bu karmakarışık makinaların elektron yığınlarına indirgenebildiği gerçeği bize tuhaf gelir. Doğru olmaması gerektiğini, daha fazlası olması gerektiğini düşünürüz. Halbuki tüm elektronik cihazların çalışma prensibi, bir devre üzerinde elektronların nereye, ne şekilde aktığından ibarettir. Ama hiçbiri o noktaya birdenbire gelivermemiştir.

Her şey, bir sopayı düzgün doğrultabilmemiz ve ucunu sivriltebilmemiz ile başladı. Sonrasında o sopa, çekice, tornavidaya, orağa dönüşmüş, diğer malzemeleri şekillendirecek ve kontrol edecek araçlara evrimleşmiş ve bin bir ara basamaktan geçerek bildiğimiz tüm "insan ürünü" teknolojilerin her birine dönüşmüştür.

31
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Uyarlayan 9 Eylül 2020 2 dk.

Science Advances dergisinde yayınlanan yeni bir araştırmaya göre, İngiliz kültür mirasının en önemli parçalarından biri olan Stonehenge'in 52 megalitinden (tonlarca kütleye sahip taşlarından) 50 tanesinin, araziden 25 kilometre uzaklıkta bulunan West Woods Ormanları'ndan getirildiği gösterildi.[3]

Araştırmacılar, bu büyük taşların kökenlerini tespit edebilmek için X-ışını flüorasan yöntemi kullandılar ve sarsen taşı olarak bilinen taşların kimyasal bileşenlerini ortaya çıkardılar.[1] Araştırmacılar, Robert Phillips isimli bir İngiliz'in 60 yıl boyunca yasa dışı bir şekilde sakladığı ve 2018 yılında, doğum gününde yetkililere teslim ettiği kaya parçasında yaptıkları daha yıkıcı testler ile, Stonehenge sarsenlerinin tam kimyasal kompozisyonuna ulaşmayı başardılar. Sonrasında bu kompozisyonu, İngiltere'deki 20 farklı noktadan aldıkları kayaçların bileşenleriyle kıyaslamaları sonucunda, Neolitik Dönem'e ait bu taşların West Woods'dan geldiği ortaya çıkarılmış oldu.

41
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Nelziwag Nelziwag
Hacettepe Makine Mühendisliği Öğrencisiyim 2 gün önce Sen de Cevap Ver
Bu soru, Yusuf Asaf Güven tarafından sorulmuştur.

Ben de ortaokul ve lise dönemlerimde bu soruyu kendime çok sık sorardım. Şunu bil ki, zamanla merak ettiğin soruların cevaplarını araştırmak, öğrenmek ve ardından yeni sorularla karşılaşmak, belki doğrudan bir işe yaramasa bile insana kendine duyduğu saygıyı artırıyor. Ama çoğu zaman gerçekten işe de yarıyor. Şu anda sorduğun her soru, tıpkı bir ağacın gövdesinden çıkan dallar gibi. Zamanla bu dallar da yeni dallara ayrılacak ve ne kadar çok dalın olursa o kadar fazla meyve vereceksin, ne kadar çok meyven olursa hayata o kadar geniş bir perspektiften bakabileceksin.

Merak, zamanla yerini endişeye bırakıyor. Şu an 23 yaşında bir birey olarak, o dönemlerde yaşadığım endişelerin kişiliğime, kültürüme ve hayatıma nasıl etki ettiğini daha net görebiliyorum. Şunu unutma: Endişelendiğin her konuda aslında kendini geliştiriyorsun. Çünkü endişe etmek, o alanda gelişmenin ilk adımıdır. Bu yüzden endişe duymak, kişisel gelişim açısından son derece değerli bir şey.

Ancak dikkat etmen gereken en önemli nokta, bu endişelerin özgüvenini zedelemesine izin vermemek. O zamanlara dair hatırladığım diğer bir şey de ne kadar özgüvensiz hissettiğimdi. Şimdi geriye dönüp baktığımda, bu özgüven eksikliklerinin aslında ne kadar yersiz olduğunu fark ediyorum.

Tüm Reklamları Kapat

Kendine “Ben bir şekilde hallederim” demeye başla; çünkü gerçekten halledeceksin. İçindeki merakı asla kaybetmemen dileğiyle. ^^

Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Burak Albayrak
Ekleyen 29 Mayıs 2022 42 dk.

Kan basıncı, kanı dolaşım sisteminde hareket ettiren kuvvettir ve yaşam için hayati önem taşır. Kanımızı dolaşım sistemi etrafında akmaya zorlayan basınç olmadan, atardamarlarımız aracılığıyla dokulara ve organlara oksijen veya besin iletilemez. Bağışıklık ve insülin gibi hormonlar için beyaz kan hücresi ve antikor sağladığı için de ayrıca hayati önem taşır.

Hipertansiyon, atardamarlardaki kan basıncının tehlikeli bir şekilde yükseldiği, uzun süreli tıbbi bir durumdur ve genellikle semptomlara neden olmaz. Bununla birlikte, uzun süreli hipertansiyon, felç, koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği, atriyal fibrilasyon, periferik arter hastalığı, görme kaybı, kronik böbrek hastalığı ve bunama için önemli bir risk faktörüdür.

47
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Su Erk
Seslendiren 15 Ekim 2019 4:49
Uzay sınırsız; ancak bu boşlukta yalnız olmayabiliriz: yeni bir araştırma, Samanyolu Galaksisi içerisinde Dünya büyüklüğünde olup, bizim Güneş'imiz gibi...
21
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 19 Mayıs 2011 52 dk.

Ölüm, kendimizi bildik bileli anlamlandırmaya çalıştığımız ürkütücü bir olgudur.

Bir düşünün: Evren'in var olduğu o ilk andan, yani Büyük Patlama'dan beri geçen 13.82 milyar yıl boyunca, neredeyse 1 saniye bile var olmadık. Büyük Patlama'dan, doğduğumuz âna kadar geçen zamana dair en ufak bir anımız, bilincimiz, algımız yok; halbuki en azından son 4 milyar yıl içinde, biz doğmadan önce milyarlarca insan, hayvan ve diğer canlı türü yaşadı. Onların bilinci vardı, o dönemlerin en azından bir kısmına dair algıları vardı. Yani Evren, biz yokken de vardı!

182
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Çeviren 10 Aralık 2019 1 sa.

Bilimsel nesnellik (bilimsel objektivite, bilimsel tarafsızlık); bilimsel iddiaların, yöntemlerin ve sonuçların özelliklerinden birisidir. Bilimin iddialarının, yöntemlerinin ve sonuçlarının; belirli perspektifler, değer taahhütleri, topluluk önyargısı veya kişisel çıkarlar gibi faktörlerden etkilenmediği veya etkilenemeyeceği fikrini ifade eder. Nesnellik, genellikle bilimsel araştırma için bir ideal, bilimsel bilgiye değer vermek için iyi bir neden ve toplumdaki bilim otoritesinin temeli olarak kabul edilir.

Bilim felsefesindeki birçok merkezi tartışma, öyle veya böyle, nesnellik ile ilgilidir: onaylama ve tümevarım problemi; teori seçimi ve bilimsel değişim; gerçekçilik (realizm); bilimsel açıklama; deney; ölçüm ve niceleme; kanıt ve istatistiklerin temelleri; kanıta dayalı bilim; feminizm ve bilimdeki değerler... Dolayısıyla nesnelliğin bilimdeki rolünü anlamak, bu tartışmaları tam olarak takdir edebilmek için olmazsa olmazdır.

102
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Zeki Doruk Erden
Yazar 28 Şubat 2019 24 dk.

Yapay zekanın ve akıllı makinelerin insanları işsiz bırakacağı ve ekonomiyi kökünden sarsacağı senaryosu, aşağı yukarı elli senedir dinlediğimiz bir hikaye. Bu elli senenin önemli bir kısmı boyunca bu senaryo kimileri için bilimkurgu, kimileri içinse “oldu/olacak” şeklinde, pratikte görünür önemli bir karşılığı olmadan kaldı.

Eğer teknoloji haberlerini takip ediyorsanız, son birkaç yılda bu durumun biraz değişmeye başladığını fark etmişsinizdir. Özellikle 2012’den beri geliştirilen yeni yöntemler ve bunların son 10 senede toplanılan devasa boyuttaki veri ile bir araya getirilmesi, “gerçekten akıllı makineler” konseptini bilimkurgu olmaktan çıkarıp belki de ilk defa, ciddi bir meseleye dönüştürüyor. Peki, bu noktaya nasıl gelindi? 2012’den beri yaşanan gelişmelerin, geçen asrın gelişmelerinden farkı ne? Yoksa şu an konuya duyulan ilgi de, yapay zekanın popülerlik kazandığı daha önceki dönemlerde de olduğu gibi, şişirilmiş ve yakında sönecek bir heyecandan mı ibaret?

155
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Utku Derin
Utku Derin
387K UP
Aktaran 21 Ekim 3 dk.

Nature Neuroscience dergisinde yayınlanan bir araştırma Alzheimer hastalığının beyni iki farklı evrede hasara uğratıyor olabileceğini ortaya koydu.[1] İleri düzey beyin haritalama araçları kullanılarak gerçekleştirilen araştırmaya göre hastalık, ilk ve erken evre hafıza problemleri başlamadan önce yavaş ve sessizce ilerleyip sadece birkaç hassas hücre tipine zarar veriyor.

Buna karşılık, ikinci ve geç evre, daha geniş çapta yıkıcı bir hasara yol açıyor. Semptomların ortaya çıkmasıyla birlikte plakların, yumakların ve Alzheimer'ın diğer belirtilerinin hızla birikmesiyle aynı döneme denk geliyor. Ulusal Sağlık Enstitüleri Ulusal Yaşlanma Enstitüsü direktörü Dr. Richard J. Hodes şöyle diyor:

14
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Ufuk Derin
Çeviren 4 Ocak 2024
Kaçak yıldız Zeta Ophiuchi, kozmik denizlerde ilerleyen bir gemi gibi, bu çarpıcı kızılötesi portrede gördüğünüz "yıldızlararası yay dalgası” veya “yay şoku” görüntüsünü oluşturmaktadır. Sahte renkli görüntüde mavimsi bir renkte görünen Zeta Oph, çerçevenin soluna yakın bir konumda yer almaktadır. Güneş'ten yaklaşık 20 kat daha büyük bir kütleye sahip olan yıldız, saniyede 24 kilometre hızla sola doğru hareket etmektedir. Güçlü yıldız rüzgârı önden gelerek tozlu yıldızlararası malzemeyi sıkıştırıp ısıtıyor ve kavisli şok cephesini şekillendiriyor. Peki acaba bu yıldızı harekete geçiren ne? Zeta Oph muhtemelen bir zamanlar ikili yıldız sisteminin bir üyesiydi. Yoldaş yıldızın kütlesi daha büyük olduğundan daha kısa ömürlüydü. Yoldaş yıldız çok hızlı şekilde kütle kaybederek bir süpernova olarak patladığında Zeta Oph da sistemin dışına fırladı. Yaklaşık 460 ışık yılı uzaklıktaki Zeta Oph, Güneş'ten 65.000 kat daha parlaktır. Bunu engelleyen tozlarla çevrilmiş olmasaydı gökyüzündeki en parlak yıldızlardan biri olurdu. Fotoğraf, Zeta Ophiuchi'nin tahmini uzaklığında 1,5 derece veya 12 ışık yılı kadar bir alanı göstermektedir. Ocak 2020'de NASA, Spitzer Uzay Teleskobu'nu güvenli moda alarak 16 yıldır başarıyla sürdürdüğü evreni keşfetme görevine son verdi.
3
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 1 ay önce İzmir₺9.000,0020 Temmuz
Atomlardan proteinlere: Yapısal Biyoloji ve Yapısal Taklit
20 Temmuz 2025 15:00 tarihinden 27 Temmuz 2025 12:00 tarihine kadar.

Amino asitler nasıl bir araya geliyor, 3 boyutlu yapı nasıl oluşuyor? Protein yapılarını çözmek, incelemek ve karmaşık protein etkileşimlerini anlamak için hangi teknikleri kullanıyoruz? Etkinlikte bu sorulara cevap ararken, teorik ve pratik oturumlar aracılığıyla protein yapılarını ve etkileşimlerini inceleyeceğiz. Pratik derslerle veritabanı kullanımı (NCBI BLAST, Expasy), protein görselleştirme (PDB, Chimera X), yapı modelleme (AlphaFold), protein etkileşimleri (PISA) ve moleküler kenetleme (HADDOCK, SWISSDOCK) konularını işleyeceğiz.

Devamını Göster
5
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yasemin Akın
Çeviren 3 Aralık 2020 8 dk.

Gaz devi Neptün'ün ötesinde, buzlu cisimlerle dolu bir uzay bölgesi yatar. "Kuiper Kuşağı" olarak bilinen bu soğuk alan, Güneş Sistemi'nin ilk zamanlarının kalıntılarıdır ve içerisinde trilyonlarca nesneyi barındırır.

1943'te gök bilimci Kenneth Edgeworth, Neptün'ün ötesinde kuyruklu yıldızların ve daha büyük cisimlerin var olabileceğini öne sürdü ve 1951'de gökbilimci Gerard Kuiper, Güneş Sistemi'nin uzak ucunda, bir buzlu cisim kuşağının varlığını öngördü. İkilinin varlığını öne sürdüğü halkalar, bugün Kuiper Kuşağı veya Edgeworth-Kuiper Kuşağı olarak biliniyor.

36
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Öykü Zehir
Gözlemi Yapan 5 gün önce Türkiye, İzmir
Çeşme ilçesinin Ildır mevkiinde deniz kenarında gözlemlediğim beyaz zakkum.
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Rasul Nurullazade
Alıntıyı Ekleyen 3 gün önce
Gerçeği kabul edin, bizler aç sokak köpeklerini umursamayan ev köpekleriyiz.
Kaynak: Üçüncü Addım
9.0/10
(1 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Kaan Kurnaz
Kaan Kurnaz
85K UP
Yazar 3 gün önce 11 dk.

Homo sapiens, yaklaşık beş bin yıl önce yazıyı icat ederek kültürlerini belgeleyebilir hale gelmiştir. Yazının icadı, tanım gereği yazılı tarihin miladıdır ve eğer türümüzün yaklaşık yüz bin yıllık varoluşunu yirmi dört saatlik bir zaman diliminde ele alacak olursak yazılı tarih saat 22.34'de başlamıştır. İnsanlığın tarıma başlaması saat 21.36'ya ve İsa peygamberin doğumu ise saat 21.31'e tekabül edecektir.

İşte yazılı tarihin başlaması ile beraber genellikle genç yaşta doğum yapan kadınların ve dolayısıyla fetüsün veya yenidoğanın ölümüyle sonuçlanan korkunç olaylara dair raporlar dünyanın dört bir yanında kayıt altına alınmaya başlanmıştır. Bu olaylar, doğum sırasında yaşanan konvülsiyonlar (şiddetli kasılmalar ve nöbetler) yani eklampsi vakalarını içermektedir.[1] Elbette bunlar konvülsiyonlara ilişkin tıbbi kayıtlar değildir çünkü o dönemde hekim olarak adlandırılabilecek bir meslek grubu yoktur.

3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Nida Yıldırım
İnceleyen 1 gün önce
Görsellerin ve oyunculuklarla yorum dahi yapamam çok güzeldi Nolan yine dehasını konuşturmuş ama izafiyet teorisini en güzel ele alan filmdir zihin yakıcılığı bir yana heycanınızı hiç kaybettirmeyen bir film özelikle yaş mevzusunun üzücülüğü ve ana karakterin kızıyla trajedisi diyeyim çok güzel ve şairaneydi
9.8/10
(781 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eser
Mitek Papilio
Mitek Papilio
149K UP
Eseri Ekleyen 13 Kasım 2021 Kitap
10.0/10
(4 Kişi)
Puan Ver
Neyin Gerçekten Doğru Olduğunu Nasıl Biliyoruz?
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 18 Ocak 2019
Bilimde, kendimizin hatalı olduğunu olabildiğince çabuk kanıtlamaya çalışırız. Çünkü ilerlemenin tek yolu budur.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
35
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
59K UP
Gözlemi Yapan 1 hafta önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı İlçesi Akyazı Köyü yolu üzerinde gözlemlenmiştir.
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close