Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Egemen Süzer
Çeviren 21 Mayıs 2024
Kürecik ve galaksi Bir gaz bulutu bir galaksiyi yiyebilir mi? Gördüğünüz fotoğraftaki bu tuhaf görünümlü yaratık pençesi, kuyruklu yıldız küreciği olarak bilinen bir gaz bulutudur. Ancak bu küre yırtılmıştır. Kuyruklu yıldız kürecikleri genellikle tozlu başları ve uzun kuyruklarıyla bilinir. Bu açıdan bakınca kuyruklu yıldızlara görsel olarak çok benzerler, ancak aslında çok farklıdırlar. Kürecikler çoğunlukla yıldızların doğum yerleridir ve birçoğunun başında çok genç yıldızlar bulunur. Bu küreciğin baş kısmındaki yırtılmanın nedeni henüz bilinmemektedir.  Küreciğin solundaki galaksi ise çok büyük, çok uzakta ve sadece şans eseri CG4'ün yakınında görünüyor.
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
İnceleme
Arda Küçükoğlu
İnceleyen10 27 Aralık
Amerikan astrofizikçi Carl Sagan’ın kaleme almış olduğu Kozmos eseri fizik, biyoloji, kimya gibi doğa bilimlerini tek bir kitaba toplayarak evrenin işleyişinden tutun, bilim tarihine, yıldızların oluşumuna, evrenin temel postülatlarına değinen bu eser doğa bilimlerine ilgisi olan veyahutta bu alanlarda eğitim almak isteyen kişiler için popüler birer zemin hazırlamaktadır derin akademik fizik üzerine çalışma yapmak isteyenlerin veya bu alanda eğitim almak isteyenler için popüler fizik temeli sağlayan bu kitabı tüm gençler için uygun bulduğumu söylemeyi Carl sagan a borç bilirim ayrıca temel postülatları öğrenmek için birebir olan bu eser anlaşılması güç konuları çok sade ve açık bir dille ele almaktadır
Kitap
9.8/10
(144 Kişi)
Puan Ver
Evrenin ve Yaşamın Sırları
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
32
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Uyarlayan 24 Şubat 2019 3 dk.

Günümüzden 600 milyon yıl kadar önce tek hücreliliğin çok hücreliliğe evrimleştiğini birçoğumuz biliriz. Ancak bilmek bir şeydir; bu evrimin gözünüzün önünde yaşanması ise bambaşka bir şeydir. İşte Georgia Teknoloji Üniversitesi ve Montana Üniversitesi araştırmacılarının tanıklık ettiği tam da buydu. Hem de sadece tanıklık etmekle kalmadılar; bu evrimin nefes kesici, hızlandırılmış ("time-lapse") videolarını da kaydetmeyi başardılar.

Sözünü ettiğimiz evrimsel değişim sadece 50 hafta sürdü. Çok hücreliliğin evrimini tetikleyense basit bir avcının ortama dahil edilmesiydi.

326
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 22 Ocak 2018 7 dk.

Evrime dair halk arasına bilerek yayılmış yalanlardan birisi, evrimin sadece veya çoğu zaman "fonksiyon kaybettirici" yönde işlediğine dair bir argümandır. Bu görüşe göre evrim, en başından kusursuz bir şekilde yaratılmış olan türleri bozacak ve daha kusurlu hale getirecek biçimde işlemektedir. Elbette bu argümanın bilimsel olarak desteklenen herhangi bir tarafı yoktur ve bu argüman, evrimsel sürece dair bilgisizliği yansıtmaktadır. Ancak şu soru samimiyetle sorulabilir: Evrimde yeni bir fonksiyon nasıl kazanılır? Yani bir yeni bir fiziksel özellik veya yeni bir davranış, yani yeni bir "bilgi", genlere nasıl "işlenir"? 

Bu sorunun evrimle ilgili temel varsayımlar açısından hatasını buradaki kısa yazımızda izah etmiş ve buradaki yazımızda da fonksiyon kazandırıcı özelliklere bir örnek vermiştik. Bu yazıda ise bir diğer örnek vererek, evrimde yeni özelliklerin nasıl kazanıldığına bir bakış atacağız.

91
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
19K UP
Gözlemi Yapan 6 gün önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı İlçesi'nde gözlemlenmiştir.
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Üzeyir Yazıcı
Yazar 6 gün önce 24 dk.

Diferansiyel denklemler, doğada ve insan yapımı sistemlerde meydana gelen sürekli değişimleri matematiksel olarak ifade eden denklemlerdir. Isaac Newton[1] ve Gottfried Wilhelm Leibniz'in 17. yüzyıldaki katkılarıyla ortaya çıkan bu alan, fiziksel olayları modellemekten mühendislik sistemlerini analiz etmeye kadar birçok alanda kullanılmaktadır. Diferansiyel denklemler sayesinde bir sistemin zamana veya bir başka değişkene bağlı davranışı öngörülebilir ve çözülebilir hâle gelir.

Modern dünyada mühendislik ve bilim dallarının büyük bir kısmı, diferansiyel denklemlerle ifade edilen süreçleri anlamaya dayanır. Hareket eden bir nesnenin konumunun belirlenmesinden, elektrik devrelerindeki akımların analizine kadar pek çok problem, bu denklemler yardımıyla çözülmektedir.

14
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 29 Ekim 2016 10 dk.

Albert Einstein, 17 Eylül 1933 tarihinde Türkiye'ye bir mektup göndererek 40 Yahudi bilim insanının Türkiye'de idame edilmesi talebinde bulunmuştur. Mektubun gerçekliği, 1949 yılında Princeton Üniversitesi'nde öğrenci olan Münir Ülgür tarafından da doğrulanmaktadır. Ülgür, Einstein ile konuştuğunda, laf Türkiye ve Mustafa Kemal Atatürk'ten de açılmıştır. Ülgür'ün anlattığına göre Einstein şöyle demiştir:

Bir süre daha sohbet eden ikilinin arasında geçen konuşmada Einstein'ın söylediği şu sözler de ilgi çekicidir:

199
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
2 gün önce
Amerikalı bitki fizyoloğu Arthur W. Galston 15 Haziran 2008'de öldü. Fototropizma (bitkilerin ışığa yönelimi) üzerine yaptığı araştırmalarda, bu süreçten sorumlu fotoreseptör proteinler olan fototropinlerin riboflavin/flavinler olduğunu keşfetti. Bu bulgu, dönemin hakim görüşü olan karotenoid sorumluluğunu çürüttü. Bitki hormonları ve ışığın gelişimsel etkileri üzerine temel çalışmalar yürüterek bitki fizyolojisine kalıcı katkılar sağladı.
Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
4
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yiğit Ertan
Yiğit Ertan
62K UP
Yazar 3 Eylül 2020 17 dk.

Büyük patlamadan sonra, yaklaşık ilk 3-20 dakikalık süreç içerisinde Büyük Patlama nükleosentezi adını verilen olay gerçekleşir. Nükleon ve sentez kelimelerinden oluşan nükleosentez kelimesi; "var olan proton ve nötronlardan atom çekirdeklerinin üretimi" anlamına gelir. Bu dönemde, kimyanın temelinde yer alan atomları oluşturacak temel bileşenler olan elektronlar bulunsa da, henüz nötr atomlardan bahsedilemez. İlk nötr atomların oluşumu, Büyük Patlama'dan yaklaşık 380000 yıl sonra olmuştur.

Nükleosentez, oluşum şekline göre birkaç şekilde gerçekleşebilir. Bunlardan ikisi; Büyük Patlama nükleosentezi ve yıldız nükleosentezidir. Nükleosentez reaksiyonları, Büyük Patlama'dan yaklaşık olarak 100 saniye sonra başlamıştır ve yaklaşık 20 dakika sonra sıcaklığın ve parçacık yoğunluğunun düşmesiyle birlikte bitmiştir.

122
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Hüseyin Güngör
İnceleyen7 6 gün önce
Onur'un kendini kanıtlamak için varoş mahallesi Nemlizade sokağının muhtarlığını gasbetmesini işliyor. Açıkçası filme dönüşünce tarzını pek de bozmuş diyemem. Senaryo bütünlüğü açısından da fena olmamış. Daha çok şey sunuyor. Ve, klişe bir şey üzerinden, metnin geneline baktığımızda çok güzel bir siyasi eleştiri oluyor. Bu anlamda, protagonistin zaferi de, OKB milletimiz için çok anlamlı hale geliyor. Bırakabilmek ve huzuru seçmek. İnsanların her ne kadar doğru da olsa bir yere gelmiş insan görünce kıskançlıklarından çıldırdıklarını da gösteriyor. Bence filmle ilgili her şey çok güzel.
Film
4.8/10
(4 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ahmet Öztekin
Uyarlayan 2 gün önce 3 dk.

Düzenli egzersiz, yapabilen insanlar için hem fiziksel hem de mental olarak faydaları gerçekten de yadsınamayacak düzeyde ancak fiziksel kısıtlamalardan ötürü egzersiz yapamayan bazı insanlar da bulunmakta. Bu kişiler için de egzersizin metabolik etkilerini taklit edebilen LaKe molekülü geliştirildi. Molekül, herhangi bir fiziksel efor gerektirmeksizin egzersizin ve orucun metabolik etkilerini taklit etmekte.

Bu molekülün belirtilen metabolik etkilerinin yanı sıra Parkinson ve demans gibi bazı nörolojik hastalıkların tedavisinde yardımcı olarak kullanılabileceği düşünülüyor. Tüm bu olası etkileri sayesinde bu molekülün keşfi ile birlikte yoğun egzersiz programlarına ya da oruç temelli diyetlere uyamayan kişilerde uygulanabilecek tedaviler için umut vadediyor.

8
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 4 hafta önce İzmir₺9.000,0022 Haziran
Dağıtık Sistemler, Güvenlik Problemleri ve Dayanıklılık
22 Haziran 2025 15:00 tarihinden 29 Haziran 2025 12:00 tarihine kadar.

Kritik bilgi altyapıları ve siber-fiziksel sistemler, sağlık ve finansal veriler, uydular ve enerji şebekesi gibi hassas varlıkları korur. Bu tür sistemlerin saldırılara ve arızalara karşı dayanıklı olmasını, kesintiye uğramadan ayakta kalmasını ve çalışmasını sağlamak kritik onem tasmaktadir.

Bu etkinlik suresinde modüler, dağıtılmış ve gömülü bilgi işlemde sağlamlık ve dayanıklılık ilgili temel kavramlari sistemler teorisi çerçevesinde tartisacagiz ve uygulama alanlarini gözden geçireceğiz.

Devamını Göster
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eser
Ece Müker
Ece Müker
512K UP
Eseri Ekleyen 5 gün önce Film
Puan Ver
Orjinal Adı : The Barkers Pursuit of Adventure 2
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
İsmail Güderer
Çeviren 15 Ocak 2014 3 dk.

Avusturya'nın Viyana kentinde bulunan Moleküler Patoloji Araştırma Enstitüsü (IMP)’nden Johannes Zuber’in takımı RNAi (RNA interferaz, spesifik genleri durdurmak için kullanılan özel bir yöntem) teknolojisinde önemli bir kısıtlamayı aşmayı başardılar.

Geliştirilmiş bir tasarım kullanan bilim insanları, genleri yüksek verim ve kesinlik ile baskılayabildiler. Bu özel metot, yeni ilaç hedeflerinin bulunmasını ve deneysel verilerin yorumlanmasını kolaylaştırıyor. IMP, bu “RNAi aleti”ni araştırmacılara ulaşılabilir hale getireceğini açıkladı ve araştırmanın sonuçları Cell Reports bilim dergisinin Aralık 2013 ekinde yayınladı.

12
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ertuğrul Genç
Bilimle Kafayı Bozmuş Biri 28 Mayıs 2023 Sen de Cevap Ver
Bu soru, Serdal Coşgun tarafından sorulmuştur.
Orijinal Soru: İnsanlar geçmişte maymuna benziyorlardı ve gelişti. Peki neden şimdi maymunlar insana dönüşemiyor?

İnsanlar geçmişte maymuna benziyorlardı ama maymundan gelmediler. İnsanlar ve maymunlar, ortak bir atadan evrimleştiler. Bu ortak ata yaklaşık 6-7 milyon yıl önce yaşadı. O zamandan beri insanlar ve maymunlar farklı evrimsel yollara ayrıldılar.

Maymunlar halen evrimleşiyor. Evrim sürekli devam eden bir süreçtir ve tüm canlıları etkiler. Evrimin bir amacı veya yönü yoktur. Evrim, canlıların çevresine uyum sağlamalarına yardımcı olan genetik değişiklikler sonucunda olur.

Şimdiki maymunların insana dönüşmesini beklemek mantıklı değildir. Bu, “Aynı dededen geldiysem neden hala kuzenim var, bana dönüşmesi gerekmiyor mu?” demek gibi1. Şimdiki maymunlar bizim kuzenlerimizdir ve kendi türleridir.

Tüm Reklamları Kapat

258 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Evrim Ağacı. Şimdiki Maymunlar Neden Insan Olmuyor? | Soru & Cevap - Evrim Ağacı. Alındığı Tarih: 28 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı
7
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Selen Gündüz Ve Meriç Öztürk
Selen Gündüz Ve Meriç Öztürk Seslendiren 24 Ocak 45:06
Kaygılılar neden böyle? Kaçınganlardan kaçmalı mıyız? Güvenlilere güvenmeli miyiz? En iyi çiftleri hangileri? Yatağa kaç kişi giriyoruz? Tüm bu soruların...
20
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close