Paylaşım Yap
Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Hastalık Kataloğu
Canlı
Enfeksiyon
Çiftleşme
Memeli
Gebelik
Jinekoloji
Kertenkele
İfade
Evrim Ağacı
Mars
Kanıt
Şehir Hastanesi
İnsanlık
Erkek
Evrim Tarihi
Newton
Çocuk
Kas
Yas
Ses Kaydı
İngiltere
Bağışıklık Sistemi
Gen İfadesi
Araştırmacılar
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler

Davranışların incelenmesi, bize organizmaların çevrelerine nasıl yanıt verdiği ve bu yanıtların evrimsel kökenleri hakkında derinlemesine bilgiler sunar. İnsanlar söz konusu olduğunda, psikoloji ve sosyoloji gibi bilimler davranışın temel bileşenlerini ve bu davranışların bireyler ve toplumlar üzerindeki etkilerini anlamamıza yardımcı olur. Öte yandan etoloji ise, insan harici hayvanlar aleminin davranışsal dinamiklerini ve bu davranışların ekolojik ve evrimsel bağlamlarını inceler. Bu disiplinler, hayvanların ve insanların dünyalarını daha iyi anlamamız ve birbirimizle ve doğal dünya ile olan ilişkilerimizi daha iyi yönetmemiz için önemli araçlar sağlar.

Nesli tükenmiş hayvanlar söz konusu olduğunda, onların davranışları hakkındaki bilgilerimiz sınırlıdır çünkü bu hayvanları doğal ortamlarında doğrudan gözlemleme fırsatımız yoktur. Fakat gözlem şansı olmasa da epey kapsamlı tahminler mevcuttur. Kalıntıları bulunan ve Kik adı verilen yünlü mamut bireyi, Buzul Çağı'ndan kalan ve hikayesi bilinen ender memeli hayvanlardan biridir. Kik, yaklaşık 17.100 yıl önce, Alaska'nın iç kesimlerinde, kuzeyde Brooks Sıradağları ve güneyde Alaska Sıradağları arasında dünyaya gelmiştir. O dönemde, bu bölge, Bering kara köprüsü üzerinden Sibirya'ya ve Batı Avrupa'ya kadar uzanan soğuk ve kuru bir çayırlık olarak karşımıza çıkar. Bu geniş bölgeye, bölgenin en ikonik hayvanlarından dolayı "mamut stepleri" adı verilmiştir.[1]

57
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Evrim Ağacı'na Destek Ol
Alıntı & Aforizma
Furkan Arduç
Alıntıyı Ekleyen
Bilim İnsanı Yaşantısının 12 Kuralı:
1. Başarısızlığı bir başlangıç olarak gör, bir son olarak değil.
2. Asla öğrenmekten vazgeçme.
3. Hiçbir şeyi olduğu gibi kabullenme ve test etmeksizin varsayma, her şeyi sorgula.
4. Başkalarına bildiklerini öğret.
5. Objektif olarak analiz et.
6. Alçak gönüllü ol.
7. Yapıcı ve bilgiye dayalı eleştirilere açık ol. Yıkıcı ve cahil eleştirinin karşısında ol.
8. Gerekli olan her yerde referans göster, hak eden herkese kredisini ver.
9. İnsiyatif al ve kimseden emir bekleme.
10. Zor olan soruları baştan sor. Sonraya saklayarak kendini kandırma.
11. Yaptığın işi tutkuyla sev. Sevmediğin bir işe tutsak olma!
12. Ya bilimi doğru düzgün, tam anlamıyla öğren ya da bilimin içinden gelenlere saygı duy.
Kaynak: Bu sözler, "Evrim Ağacı" tarafından yazılan, "İkelerimiz" adlı yazısından alınmıştır. ("İlkelerimiz" adlı yazıya ulaşmak için buraya tıklayın)
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
36
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Fatih Birinci
Çeviren

Sigmund Freud, 1938'de, son âna kadar Viyana'dan çıkmadı. Alman Ordusu şehre girdikten ancak üç ay sonra, 4 Haziran’da Doğu Ekspresi ile ülkeden ayrıldı. Viyanalı Yahudilere karşı yapılan zulmün hemen başlamasına (Almanlar vardığında CBS Radyo için Viyana’da çalışan Edward R. Murrow, Yahudi evlerinin tarumar edilerek aranmasına şahit olmuştu) ve arkadaşlarının kaçması için neredeyse yalvarmasına rağmen, Freud buna ayak diremişti. Kızı Anna tutuklanıp Gestapo tarafından sorgulandıktan sonra, fikrini değiştirdi. Ailesinin bir kısmını ülkeden dışarı çıkarabilmişti; ancak dört kız kardeşi çıkamadı. Bunlardan birisi Theresienstadt'da açlıktan, diğerleri de muhtemelen Auschwitz ve Treblinka'da gazlanarak katledildi.

Freud, Londra'ya iltica etti. Arkadaşları onu, şu anda Freud Müzesi olan, Hampstead'deki büyük bir eve yerleştirdi. 28 Şubat 1939'da Virginia ve Leonard Woolf, çaya geldiler. Hogarth Yayıncılık'ın kurucuları ve sahibi olan Woolf ailesi, 1924’den itibaren Freud'un Britanyalı yayıncıları olmuştu. Hogarth daha sonra, "Standart Baskı" (İng: "Standard Edition") olarak da bilinen, Freud’un çalışmalarının 24 ciltlik çevirisini, Anna Freud ve James Strachey editörlüğünde yayınlayacaktı.

216
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Moderatör Uyarısı
Yanlış Komünite 1 moderatör tarafından eklendi
Sorularınızı Soru & Cevap platformu'na giriniz.
0
Bütün insanlar zeki olsaydı dünya nasıl bir yer olurdu
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Öne Çıkan İlanMakale Çağrısı (CFP)
AnkaraÜcretsiz28 Kasım
Silinmiş Üye
Silinmiş Üye İlanı Ekleyen
Psikoloji Deneyimize Katılımcı Alıyoruz!
28 Kasım 2024 12:59 tarihinden 12 Aralık 2024 13:00 tarihine kadar.

Herkese merhaba dostlar!

Ben Pelin. Ankara Üniversitesi Psikoloji Bölümü 4. sınıf öğrencisiyim. Bitirme tezimi Üniversite Öğrencilerinde Algılanan Ebeveyn Kabul ve Reddi ile Sosyal Anksiyete Arasındaki İlişki: Psikolojik ve Fizyolojik Bulgular başlığı altında yazmaktayım. 

Tezim kapsamında düzenlediğim Sosyal Kaygının Psikolojik ve Fizyolojik Etkileri deneyime katılmak ister misiniz?

Konunun Önemi, Araştırma Önerisinin Özgün Değeri

Sosyal anksiyete, genç yetişkinler arasında yaygın görülen ve bireylerin akademik, sosyal ve duygusal gelişimlerini olumsuz yönde etkileyen bir durumdur. Ebeveyn kabul-red algısı, bireylerin erken yaşlarda geliştirdiği temel güven ve sosyal ilişkiler algısını belirlemede kritik bir role sahiptir. Bu bağlamda, ebeveyn tutumlarının sosyal anksiyete üzerindeki etkilerini anlamak, hem bireysel terapötik müdahaleler hem de önleyici aile rehberliği programlarının geliştirilmesine ışık tutabilir. 

Bu araştırma, sosyal anksiyetenin ebeveyn kabul-red algısı bağlamında hem psikolojik (Sosyal Kaygı Ölçeği) hem de fizyolojik (GSR) ölçümlerle değerlendirilmesini amaçlayan özgün bir tasarım sunmaktadır. Literatürde ebeveyn tutumlarının sosyal anksiyete ile ilişkisini ele alan birçok çalışma bulunmakla birlikte, bu çalışmalar genellikle yalnızca psikolojik ölçümlere dayanmaktadır. Bu proje, GSR gibi biyometrik bir ölçüm aracını entegre ederek sosyal anksiyeteyi daha objektif ve bütüncül bir şekilde analiz etmeyi hedeflemektedir.

Çalışmanın bir diğer hedefi ise, GSR'nin sosyal anksiyeteyi güvenilir bir şekilde ölçüp ölçmediğini test etmektir. Bu bağlamda, deneyde kullanılan sosyal kaygı ölçeği ile GSR ölçümleri karşılaştırılacak ve deney deseninin sağlaması yapılacaktır. Literatürde GSR'nin sosyal anksiyete ile ilişkisi üzerine pek çok çalışma bulunsa da bu çalışma aynı zamanda sosyal kaygı ölçeği ile kullanılarak psikolojik araştırmalarda GSR biyometrik ölçümünün geçerliliğini artırmaya ve gelecekte bu tür ölçümlerin kullanımını yaygınlaştırmaya yönelik bir katkı sağlamayı amaçlamaktadır.

Deney Süreci: Katılımcılara GSR cihazı ile ön-test uygulanacak, ardından topluluk önünde konuşma stres faktörü olarak kullanılacaktır. Konuşma sonrası GSR ölçümleri tekrar alınacaktır. Ayrıca sosyal kaygı ölçeği ve ebeveyn kabul-red kısa formu deney günü için randevu oluşturulurken doldurtulacaktır. 

Devamını Göster
2
1 Yorum
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Alıntı & Aforizma
Emir Akbaş
Emir Akbaş
61K UP
Alıntıyı Ekleyen
Komik olmak kimi zaman iyidir,hatta daha iyidir:Birbirinizi daha çabuk bağışlayabilirsiniz,daha kolay barışırsınız.Bir anda her şeyi anlamak gerekmez,doğrudan mükemmellikten başlamakta gerekmez! Mükemmelliğe ulaşmak için önce çok şeyi anlamamak gerekir.Gereğinden fazlasını anlarsak belki iyi anlayamayız...
Kaynak: Fyodor Dostoyevski'nin Budala adlı şaheserinden alınmadır
8
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Yaşam Ağacı Türü
Alper Kaan Selçukoğlu
Türü Ekleyen
İlk bakışta tavşan veya kemirgenlere benzese de, bu takımın üyeleri genetik olarak fillere ve deniz ineklerine daha yakındır. Hyracoidea takımında Procaviidae adında sadece bir aile, günümüze kadar varlığını sürdürmüştür.
3
  • Raporla
  • Dış Sitelerde Paylaş
Meltem Çetin Sever
Yazar

Örümcekler; kimilerimizin korkulu rüyası, kimilerimizin ise 8 bacaklı küçük dostlarıdır. Korksak da korkmasak da örümcekleri ve yaptıkları ağları büyük bir merakla gözlemleriz ve arkasında yatan bilimsel olguyu öğrenmek isteriz. Öncelikle örümcekleri böcek olarak sınıflandırmaktan vazgeçmek gerekir. Örümcekler ve böcekler eklem bacaklılardır fakat farklı alt sınıflarda yer alırlar. Ayrıca böcekler 6 bacaklı, örümcekler 8 bacaklıdır.

Örümcek ağları bilim insanlarının da uzun süre merak konusu olmuştur. Danimarkalı bilim insanları 10 Şubat 2014’te Nature dergisinde online olarak yayınladıkları makalelerinde örümcek ağında kullanılan ipeğin kimyasını açıkladılar. Makalenin yazarlarından biri olan ve Danimarka'nın Aarhus Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümünden Prof. Daniel Otzen şöyle diyor:

27
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Öne Çıkan İlanPsikolojik Yardım ve Terapi
Çevrimiçi₺1.000,0021 Kasım
Gizem Duran
Gizem Duran
21K UP
İlanı Ekleyen
Uygun Ücretli Terapi-Psikolog Gizem Duran
21 Kasım 2024 17:50 tarihinden 30 Aralık 2024 00:00 tarihine kadar.

Merhaba🌸 Ben Psikolog Gizem Duran. 2022 yılında Bahçeşehir Üniversitesi Psikoloji bölümünden mezun oldum. İstanbul Rumeli Üniversitesinde Klinik Psikoloji Yüksek Lisans eğitimimi tamamlamaktayım. Eğitim hayatım boyunca birçok özel klinikte ve İstanbul Üniversitesi Çocuk ve Ergen Sağlığı bölümünde staj yaptım.  Dileksi ve özgül öğrenme güçlüğü olan çocuk ve ergen danışanlar ile çalıştım. Şu anda Bilişsel Davranışçı Terapi, Şema Terapi ve Çocuk Merkezli Oyun Terapisi ile bireysel danışmanlık vermekteyim.

Danışmanlık için dm veya mail aracılığıyla iletişime geçebilirsiniz.

📩 [email protected]

Aldığım Eğitimler

-Rasyonel Duygucu Davranışçı Terapi

-Bilişsel Davranışçı Terapi

-Disleksi Çözümü Eğitimi

-Oyun Terapisi Eğitimi

-Çocuklar İçin Kum Terapisi Eğitimi

Devamını Göster
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Physic Man
Physic Man
52K UP
İnceleyen10
En sevdiğim filmlerden bazıları 1980'lerden ve "Geleceğe Dönüş" de bir istisna değil. Bob Gale'in (yapımcı/yazar) ve Robert Zemeckis'in (yönetmen/ortak yazar) bunu nasıl unutulmaz, zamansız bir klasik haline getirdiğini görebiliyorum, ancak nereden başlayacağımı bile bilmiyorum; bu klasikle ilgili her şey mükemmel. "Geleceğe Dönüş"ü bu kadar sevmemin nedenlerinden biri, bir kişinin becerilerinin ve planlarının bir başkasını nasıl etkileyebileceği, özellikle de birinin insanlar için nasıl iyi bir gelecek planlayabileceği hakkında sansasyonel bir hikaye anlatmasıdır. İçimizden biri geçmişe gidip tarzımızı geçmişte yaşayan insanlara getirip gösterseydi neler olacağını gösteriyor. Hikaye ayrıca özgüven, cesaret, yeteneklerinizi gösterme ve aklınızı bir şeye verdiğinizde her şeyi başaracağınız gerçeğini unutmamamız konusunda ilham verici mesajlar veriyor. Ama hepsi bu değil, her bir sahne iyi sahnelenmiş, iyi zamanlanmış ve hepsi unutulmaz. Akıllıca senaryo, eğlenceli görsel şakalar, göz kamaştırıcı heyecan veren aksiyon sekansları ve bazı tatlı karakter anlarıyla süslenmiş. Yapım tasarımı ve kostümler bakmaya değer. DeLorean zaman makinesinin, keskin görünümlü tasarımı, harika özellikleri ve aşırı ateş gücüyle saatte 88 mile kadar çıkabilen göz kamaştırıcı hızıyla elbette etkileyici olduğunu eklemeliyim. Alan Silvestri'nin dramatik olarak güçlü orkestra müziği, hem öne çıkan zengin sesli enstrümantasyon hem de asla unutulmayacak canlandırıcı melodiler açısından filmi parlak bestelerle zenginleştiriyor. Kusursuz oyuncu topluluğu, karakterlerine çok fazla kişilik katıyor. Karakterlerin kendileri de çekici. Marty ve Doc arasındaki dostluğun yanı sıra karakterler arasındaki etkileşimlerde büyüleyici bir şeyler var; Ayırt edici karakterizasyonlar açısından, Marty'nin yaşına yakın diğer okul öğrencileriyle etkileşimleri, Peanuts/Charlie Brown ve Snoopy ve bir kahraman, güzel bir kadın ve kaba bir zorba arasındaki aşk üçgenini içeren Popeye the Sailor gibi en sevdiğim çocukluk çizgi filmlerinden bazılarını hatırlatabilir. Genç karakterlerle olan bu tanıdık unsurlar filme eğlenceli bir çekicilik katıyor. Marty McFly (Michael J. Fox), geçmişte bir kahraman haline gelen yetenekli ve istekli bir okul öğrencisidir. Christopher Lloyd, kişiliğine çok fazla coşku katan Dr. Emmett Brown ("Doc" kısaca) rolüyle keyiflidir. Lorraine Baine (Lea Thompson), Marty'ye aşık olan sevimli ama yapışkan bir okul kızıdır, ancak Marty, Lorraine'in gelecekteki annesi olduğunu bilir, bu yüzden ondan kaçınmalı ve gelecekteki babası George McFly'ın onu sevmesini sağlamalıdır. George McFly (Crispin Glover), Biff adında sadist bir zorba tarafından zorbalığa uğrayan ve sonunda Marty ile arkadaş olan yaratıcı ama güvensiz bir öğrencidir. Biff (Thomas Wilson) sıradan bir zorba değildir, eylemleri için anlaşılabilir motivasyonları vardır ve sıklıkla filmin ana kötü adamı olarak görünür.

Sonuç olarak: "Geleceğe Dönüş", mükemmel bir şekilde anlatılan ve unutulmaz olan son derece eğlenceli bir hikayedir. (on iki yaş ve üzeri çocuklar için uygundur).
9.7/10
(17 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Back to the Future
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
4
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Sosyal Bilimler konusunda geliştirebilirsin.

  • Dış Sitelerde Paylaş
Melih Tuzla
Melih Tuzla
83K UP
Yazar

Sentetik et (veya diğer isimleriyle "kültürlenmiş et", "temiz et" veya "in vitro et"), biyomühendislik teknolojileri kullanılarak, laboratuvar şartlarında üretilen etlere verilen bir isimdir. 2013 yılında Maastricht Üniversitesi profesörlerinden Mark Post tarafından ilk defa sentetik et ile üretilen hamburgerin ilan edilmesinden beri, bu sahaya olan ilgi giderek artıyor. 2019 yılında yapılan bir tahmine göre küresel sentetik et piyasası, 2022 yılında 16.3 milyon dolara ulaşacak; 2027 yılında ise 19.8 milyon dolarlık hacme erişecek.[1] 2020 yılında yapılan bir diğer tahmine göreyse sektör, 2020 yılında çoktan 206 milyon dolarlık bir endüstri haline geldi ve 2025 yılında bu sayının 572 milyon dolara ulaşması bekleniyor.[2]

Görebileceğiniz gibi saha, tahminlerin çok ötesinde bir hız ile büyüyor gibi gözüküyor. Belki siz de laboratuvarda üretilen yapay etleri duymuş; ancak pek üzerinde durmamışsınızdır çünkü sentetik et endüstrisi halen birçoklarınca "aktif bir sektör" olarak görülmüyor. Oysaki an itibariyle bu konu üzerinde çalışan en az 38 girişim var; üstelik bunlardan bir tanesi Türkiye'den! Yani bu alandaki yarışın çoktan kızıştığını söylemek mümkün.[3] Bu kızışmanın bir sonucu olarak, daha önceden detaylarını anlattığımız gibi, sentetik et üretimi akıl almaz bir hızla ucuzluyor. Dolayısıyla sentetik et teknolojisinin ne olduğunu anlamanın ve ne yöne doğru evrimleştiğini incelemenin tam zamanı!

47
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Endı Sıkul
Endı Sıkul
5K UP
İnceleyen8
İyi kötü ve çirkin filmi gerçekten de sinemanın unutulmaz western yapımlarından birisidir. Özellikle Meksika açmazının müthiş kullanıldığı bir film olarak dikkat çekerken, hikayesi, kurgusu ve oyunculuklarıyla hem sinema tarihine adını altın harflerle yazdırmış, hem de yüksek imdb puanı ile oldukça beğenilmiş bir filmdir. Kesinlikle tavsiye ediyorum.
9.6/10
(16 Kişi)
Puan Ver
The Good, the Bad and the Ugly
Yönetmen: Sergio Leone
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
5
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Discord
Fatih Birinci
Yazar

Şempanzelerin ölümü anladığına yönelik bazı araştırma bulguları vardır. Ancak görünüşe göre bu “anlayış”, bedensel fonksiyonların yitimi ve bunun geri dönüşü olmadığı şeklindedir (Anderson, 2018). En yakın akrabalarımızdan olan bu hayvanların bile ölümün kaçınılmaz olduğunu kavradıkları yönünde bir bulguya ulaşılamamıştır. İnsan bildiğimiz kadarıyla, bir gün öleceğinin farkında olan tek varlıktır.

Bu farkındalık zaman içinde yavaş yavaş gelişir. İnsan yavrusu, 9-10 yaş civarında ölümü tüm boyutlarıyla kavramaya başlar (Nagy, 1959). Ancak bu “kabulleniş” teknik açıdan korkunçtur. Çünkü evrimsel mekanik, her bir canlı türünün yaşamkalımına, doğal olarak da en büyük tehlike olan ölümden kaçınmasına dayanır. Kendisinden kaçınmamız gereken nihai tehlikeyle önünde sonunda karşılaşacağımızı bilmek bizi dehşete düşürür.

356
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Blog Yazısı
2 dk.
Philosophy Lover
Blog Yazarı

II. Dünya Savaşı'nın sona ermesi ile Kore'nin 38. paralelde bölünmesine yol açtı;kuzeyi Sovyetler Birliği ve güneyi Amerikan Birleşik Devletleri yönetimine girdi.Stalin tarafından genç halk savaşçısı Kim İl-Sung getirildi.Kim İl-Sung 1950'de Sovyet Rusya ve Çin'den yardım isteyerek Güney Kore topraklarına girerler fakat Amerika Birleşik Devletleri buna izin vermez ve başkent Pyonyang'a binlerce bomba yağdırır.

Songbun, Kuzey Kore'nin sınıflandırma sistemi olarak bilinir ve vatandaşları siyasi güçleri, sosyal statüleri ve geçmişlerine göre üç sınıfa ayırır. Bu sınıflandırma, aile geçmişi, eğitim, meslek, vatandaşlık ve diğer faktörlere dayanır. "Ayrıcalıklı Sınıf", "Çalışan Sınıf" ve "Nötr Sınıf" olarak adlandırılan sınıflar, devlet tarafından belirlenir ve insanların yaşamlarını belirler. Ayrıcalıklı Sınıf üyeleri, devlet işlerinde daha iyi fırsatlara sahipken, Nötr Sınıf üyeleri sosyal, ekonomik ve politik açıdan dezavantajlıdır. Songbun sistemi, Kuzey Kore'de sosyal adaletsizliğe yol açan bir faktördür.

5
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
  • Dış Sitelerde Paylaş
Ali Zengin
Ali Zengin
180K UP
Öğrenci-Okur

Eğer size bir gök cismi göz kırpar gibi yanıp sönüyor ve titreşiyorsa bu büyük olasılıkla yıldızdır. Eğer size göz kırpmıyor ve sabit bir şekilde duruyorsa bu büyük olasılıkla bir gezegendir.

Yıldızların en temel özelliği, Evren’e enerji yayıyor olmalarıdır. Hemen tüm yıldızların içeriğinin neredeyse %98’i, Evren’in Büyük Patlama ile doğumu sırasında oluşmuş iki element olan Hidrojen ve Helyum dan ibarettir. Bunların haricindeki diğer elementler ise, yıldızların yaşamları sırasında kendi çekirdekleri içerisindeki nükleer tepkimeler sonucu oluşup, yıldızların ölümleri neticesinde uzaya saçılmış daha ağır elementlerdir.

Yıldızların oluşumu hakkında bilgi almak için şuraya tıklayabilirsiniz.

Tüm Reklamları Kapat

217 görüntülenme
3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla İçerik Göster
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close