Yeni Nesiller Neden Hep Daha Uzun? İnsan Evrimi, Devleşme Yönünde mi İşliyor?
Her ne kadar halk arasında eskiden "dev insanların" yaşadığına yönelik hatalı bir inanç olsa da, bilimsel olarak bunun tam tersi gerçektir: İnsana giden soy hattında ve özellikle de Homo sapiens türü içerisinde nesiller giderek daha uzun boylu olacak biçimde evrimleşmiştir.
Örneğin 100 yıl önce yaşamakta olan insanların çoğu şu anki modern standartlar adına "kısa" olarak niteleyebileceğimiz bir boydaydılar. 2. Dünya Savaşı civarında ülke liderlerinin boyları da oldukça kısaydı: Örneğin Winston Churchill 167 cm, Vladimir Lenin 165 cm, İsmet İnönü 169 cm boyundaydı (elbette 188 cm boyuyla Franklin D. Roosevelt gibi istisnalar yok değildi). Ancak şimdiki ülke liderlerine baktığımızda farklı bir tablo görüyoruz: Justin Trudeau 188 cm, Joe Biden 183 cm, Recep Tayyip Erdoğan 187 cm. Bu yazının yazıldığı sıralarda "en kısa lider" unvanına sahip olan İrlanda başbakanı Michael D. Higgins bile 160 santimetre boya sahiptir. Liderlerin yanı sıra, halk içerisindeki boy ortalamalarını göz önüne aldığımızda ise, son 100 yıl içerisinde yine dikkate değer bir artış gözlemlemekteyiz; buna dair daha fazla bilgiyi aşağıda vereceğiz. Peki neden giderek uzuyoruz? Yoksa evrimsel süreçte giderek "dev" mi olmaktayız?
Çevresel Faktörler Boya Nasıl Etki Eder?
Bir popülasyon içindeki boy farklılıkları yalnızca genetik çeşitlilikten etkilenmez. Eğer bir popülasyon içerisinde çevresel çeşitlilik fazlaysa, boy dağılımları da bununla beraber çeşitlenir.
Beslenme ve sağlık kaynaklarına tamamen eşit erişime sahip bir popülasyon içerisinde, gözlenen boy dağılımı, bize yalnızca genetik çeşitliliği yansıtacaktır. Bir popülasyon içerisinde bu kaynaklara eşit olmayan erişimse, daha varlıklı bireylerin daha iyi sağlık ve beslenmeye sahip olabileceği ve dolayısıyla daha yoksul olanlardan daha uzun olma eğiliminde olabileceği anlamına gelir; bu nedenle boy çeşitliliği artar. Başka bir deyişle, gelir eşitsizliğine bağlı kaynak temelli çeşitlilik, genetik çeşitliliğe eklenerek boy dağılımını genişletir.
Mesela, 20. yüzyılda Hindistan'da bir bireyin kastı (hangi "sınıfta" yer aldığı), boyu üzerinde önemli bir etkiye sahipti. Beslenme ve sağlık kaynaklarına daha iyi erişimi olan yüksek kast üyeleri, düşük kastların üyelerinden ortalama 4,5 cm daha uzundu. E tabii nüfusun ortak genetik mirası nedeniyle, kast grupları arasındaki genetik farklılıkların bu yükseklik farkını açıklaması pek olası değildir.
Dahası, Ayuda, 1850'den 1958'e kadar İspanya'da askere alınan insanların sosyoekonomik statüsü ile boyları arasında bir ilişki tespit etmiştir: Okur yazar olan insanların, okuma yazma bilmeyenlere nazaran yaklaşık 1 cm daha uzun olduğunu ve daha az ekonomik kaynağa sahip tarım işçilerinin boyunun, daha yüksek statüdeki işçilerin boyuna göre (mesela bir avukat) ortalamada 3,6 cm daha kısa olduğunu keşfetti.
Çeşitlilik katsayısı (CV) ile ölçülen boy eşitsizliği, bu nedenle Gini katsayısı ile ölçülen gelir eşitsizliği ile pozitif olarak ilişkilidir diyebiliriz. Bu ilişki, CV'nin Gini katsayısındaki dalgalanmaları yansıttığı 20. yüzyılda Kenya'da yapılan bir çalışmada da gözlenmiştir. Bu araştırmada, ortalama boyların kabaca eşit olduğu, ancak ilkinde ikinciden daha yüksek gelir eşitsizliği olduğu Uganda ve Togo'nun boy dağılımlarını da karşılaştırdı. Artık şaşırmayacağınız şekilde, Uganda'daki boy dağılımı daha genişti.
Neden Sürekli Uzuyoruz?
Yapımı 1800’lerden önceye dayanan evlerde, kapıların ve tavanların normalden daha kısa olduğunu muhtemelen fark etmişizdir. Hatta bu evler, günümüzde ortalama boya sahip bir insan için bir hayli klostrofobik gelebilir. Şimdiki evlerimizle karşılıştırınca bu belirgin farkın nedeni, 18 ve 19. yüzyılda yaşamış insanların boy ortalamasının, 20. yüzyılda yaşayan insanlara nazaran daha kısa olmasıdır.
Peki bu ani boy değişiminin kaynağı nedir? Yoksa giderek “dev” olmaya mı evrimleşiyoruz? Bu soruları cevaplamak adına, evrimin olması için iki şeye ihtiyaç duyduğunu hatırlamamız gerekiyor: ilk olarak, bir popülasyondaki bireyler arasındaki fiziksel ve/veya davranışsal özelliklerdeki çeşitliliğe ve bununla beraber bu özelliklerden bazılarını adaptasyon veya üremenin avantajları olarak seçmek için bir yola ihtiyaç duyar.
Örneğin, büyük ve güçlü gagaları olan ispinozlar, küçük ve yumuşak tohumların az olduğu dönemlerde büyük, sert tohumları kırmada da bir avantaja sahiptiler. Sonuç olarak, büyük gagalı kuşların küçük gagalı kuşlara göre daha iyi yeme, daha uzun süre hayatta kalma ve daha yüksek bir üreme olasılığı vardır. Gaga şekli kalıtsal (büyük ölçüde genlerden etkilenen) bir özellik olduğu için, büyük gagalı kuşlar tarafından daha başarılı üreme, ispinozları büyük gagalara yatkın hale getiren genlerin, küçük gagaları kodlayan genlerden nispeten daha büyük sayılarda gelecek nesle aktarılması anlamına gelir. Bu nedenle, gelecek nesildeki ispinoz popülasyonu, ebeveynlerinin neslindeki ispinozlardan daha büyük gagalara sahip olma eğiliminde olacaktır.
Değişimin nedeninin evrim olup olmadığını anlamak için, insan boyundaki değişimin yönünü geriye dönük olarak tahmin etmek için evrimin bu temel çalışma ilkesini kullanabiliriz: İngiltere'de yapılan bazı araştırmalardan, düşük sosyoekonomik sınıflarda doğan çocukların, zengin ailelerde doğan çocuklardan ortalama olarak daha kısa olduğunu biliyoruz. Bununla birlikte daha fakir ailelerin, ortalama olarak daha çok çocuğu olduğunu da biliyoruz.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Bu başlangıç koşulları göz önüne alındığında, evrime göre ne olmalıydı? Ortalama nüfus kısalmalıydı; çünkü popülasyondaki daha kısa bireyler, genlerini aktarmada daha başarılıydı. Ama bu olmadı; bunun yerine, nüfusun tüm kesimlerinin boyları arttı. Dolayısıyla, üreme başarısındaki farklılıkların bir popülasyonun özelliklerindeki değişiklikleri açıkladığı süreç olan doğal seleksiyon, neden daha uzun olduğumuzu açıklamaz.
Eğer boyumuzun uzamasına sebep olan evrim değilse, nedir? Genetikçilerin çoğu, insan boylarının özellikle son jenerasyonlarda bu kadar artmasının sebebini, çoğunlukla çocukluk dönemindeki beslenme kalitesinin son yüzyıla nazaran artmasına bağlıyor.
Neden?
İnsan boyundaki gözlenen bu artış, insanlığın başlangıcından beri sürekli olarak gözlemlenememektedir; yani bu boy artışı, genel olarak 19. yüzyılda başladı demek pek de yanlış olmaz. Aslında, iskelet incelemelerine baktığımızda, taş devrinden 1800'lerin başlarına kadar insan boyu açısından önemli bir farklılık görememekteyiz. Ayrıca, I. ve II. Dünya Savaşları sırasında, açlığın Alman sivil nüfusuna sıkça eşlik ettiği zamanlarda, çocukların boyları gerçekten de bu teoriyle öngörülebilecek şekilde düştü. Bu çocuklar, sadece savaş sonrasındaki yıllarda tekrardan eski boylarına erişebildiler.
Bu tür veriler, geçici yetersiz beslenmenin neden olduğu yavaş büyümenin genellikle tersine çevrilebileceğini gösteren son araştırmalarla tutarlılık göstermektedir. Ayrıca çocukluk döneminde sürekli olarak görülen yetersiz ve kalitesiz beslenme, çocuğun boyu dışında zekasını da kalıcı bir şekilde negatif olarak etkilemektedir.
Bu durum, insanların bir gün 5 metrelik potalara smaç basabileceğini ümit edenler için, şüphesiz bir hayal kırıklığı yaratacaktır. Genlerimizin yalnızca optimal bir ortam verildiğinde neyin mümkün olduğunu belirleyen bir plan olduğunu anlayanlar içinse, boy sınırı, yaşamdaki birçok sınırlamadan yalnızca biridir ve kesinlikle bu sınırlamalardan en kısıtlayıcısı değildir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 37
- 33
- 26
- 18
- 13
- 9
- 3
- 2
- 2
- 1
- 1
- 0
- G. Stulp, et al. Evolutionary Perspectives On Human Height Variation. (28 Ekim 2014). Alındığı Tarih: 22 Ocak 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı
- Scientific American. Why Are We Getting Taller As A Species?. (29 Haziran 1998). Alındığı Tarih: 22 Ocak 2021. Alındığı Yer: Scientific American | Arşiv Bağlantısı
- M. Roser, et al. Human Height. (1 Ocak 2019). Alındığı Tarih: 22 Ocak 2021. Alındığı Yer: Our World in Data | Arşiv Bağlantısı
- M. Blevins. Why Are People So Much Taller Today Than Historically?. (16 Mayıs 2016). Alındığı Tarih: 22 Ocak 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı
- M. Park. How Humans Have Changed In Height In The Last 100 Years. (26 Temmuz 2016). Alındığı Tarih: 22 Ocak 2021. Alındığı Yer: CNN | Arşiv Bağlantısı
- NCD Risk Factor Collaboration (NCD-RisC), et al. (2016). A Century Of Trends In Adult Human Height. eLife Sciences Publications, Ltd. doi: 10.7554/eLife.13410. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 13:30:53 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/10011
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.